2007'den Bugüne 92,773 Tavsiye, 28,308 Uzman ve 20,057 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Kaygı
MAKALE #22835 © Yazan Uzm.Psk.Mısra Nur NİŞANCI | Yayın Eylül 2022 | 1,056 Okuyucu
Doğumla birlikte çocuğun en yakını olan kişiler ana-babaları olmaları sebebiyle çocuktaki güven hissinin temeli aile ortamında atılmakta ve ebeveyn çocuk arasındaki pozitif ilişkiler, yaşam boyu süregelerek, bağımsızlık ve yeterlilik duygusunun oluşumunda ve gelişiminde önemli olmaktadır. Öncelikle ebeveyn , çocuğun özvarlığının oluşumunda en önemli rolü özdeşim modelleri olduğundan, çocuk bu özdeşim modellerini kendisine örnek alarak, yaşamıyla ilgilim olumlu ve olumsuz davranış kalıpları geliştirebilmektedir.
Her duygu gibi kaygıyı da doğuştan getiririz. Aslında kaygı pek çok tehlikeli duruma uyarıcı ya da uyum sağlayıcı bir tepkidir ve hayatta tutunmamızı sağlar. Kaygı tehlikelerden korunmamız, tehlikelerle baş edebilmemiz, tehlikelere karşı koyma ve gerektiğinde tehlikelerden kaçabilmemiz için hayatımızda olması gereken bir duygudur.
Problem , kaygının şiddeti ve sürekliliğindeki yükselişin bireyin performansında ve yaşama sağlamak zorunda olduğu uyumunda istenmeyen psikolojik baskıya sebep olduğunda ortaya çıkmaktadır . Bu baskının yoğun veya sürekli yaşanması çocuğun işlevlerini gerçekleştirmesini engelleyebilmektedir.
Çocuk gelişimiyle beraber anneden ayrılma kaygısı, kardeş kaygısı, okul kaygısı, arkadaş edinememe kaygısı gibi farklı şekillerde kaygı hissini yaşamaktadır. Çocuğun günlük yaşantısında değişken olaylara bağlı olarak kaygı durumunu yaşaması normal karşılanırken , değişken durumlar dışında sık sık kaygı yaşaması patalojik olarak değerlendirilmektedir.
Kaygı, kaynağını çocukluk yıllarından almaktadır. Çocukluk döneminde karşı karşıya kalınan sürekli reddedici, küçük düşürücü, onur kırıcı tutumlar, ergenlik döneminde akranların ya da diğer yetişkinlerin alaycı tutumları, ceza verirken ebeveynlerin cezaya eşlik eden antipatik tutumları, çocuğun psikolojik ya da fiziksel baskı altına alınması , çocuğun altını ıslatma durumunun ya da cinsellik içeren oyunlarının tepkiyle karşılanması, aşın koruyucu tutumlar, ebeveynlerinde kaygı seviyesinin yüksek olması, birbirine zıt olan istekler, Ailelerde boşandıktan sonra bile devam eden anne-baba arasındaki tartışmalar, çocukta kaygının oluşmasına sebep olabilmektedir. Kaygının öğrenilen bir duygu olduğu düşünülürse, annelerin kaygı seviyesinin , çocukların kaygı seviyesini etkileyebileceği ortaya çıkmaktadır.
Sağlıklı bir çocuk ,dünyaya geldiği an itibarıyla ,kaygılı düşünce ,tutum ve davranışlarla değil sevgi ve güven duygusu içinde yetiştirilmelidir .Kaygıyı yaratacak ya da artıracak ebeveyn davranışları yerine çocuğun bir birey olduğu gözetilerek ona karşı tutarlı davranışlar sergilenmelidir.
Çocuk ve yetenekleri, hem ebeveynleri hem de öğretmeni tarafından iyi bir şekilde gözlenmeli, yaşıtlarıyla kıyaslanıp, çocuğun kapasitesinin üstünde bir performans sergilemesi için zorlanmamalıdır.
Kaygı durumunu yaşayan çocuğun bu duygusu önemsenmeli, küçümsenmemeli, çocuğun içinde bulunduğu durum açıklanarak, kaygı seviyesi düşürülmeye çalışılmalıdır.
Çocuğun hayatıyla ilgili olağandan farklı şeyler hissetmesine neden olacak durumlar karşısında (kardeş doğumu, taşınma, okula başlama veya başka bir okula geçiş yapma) bu durumlara, önceden hazırlanmalıdır. Bilgilendirilen çocukta kaygı seviyesi en alt düzeyde yaşanacaktır.
Özetle kaygı, tüm duygular gibi normaldir. Optimal düzeyde yaşandığında bizi hayatta tutan sağlıklı ve olması gereken bir duygudur. Tüm duygular için ayırt edici taraf 'Duygunun yaşanma dozudur'. Uzun süreli yaşanan mutluluk da bir problemdir uzun süreli yaşanan kaygı da problemdir. Günlük hayatın işleyişini etkilemesi, sosyal izolasyona yol açması ve kişiye rahatsızlık vermesi gibi durumların yaşanmasına yol açabilir. Çocuktan kaygı duygusunu tetikleyen, meydana getiren ebeveynlere önemli roller düşmektedir. Anne-babanın kaygısının çocuğun kaygısına doğrudan etki ettiği gerçeğini göze alarak kaygıyı tetikleyici davranışlardan uzaklaşmak ardından bir uzmandan destek almak süreci iyileştirecektir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklarda Kaygı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Mısra Nur NİŞANCI'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Mısra Nur NİŞANCI'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Mısra Nur NİŞANCI Fotoğraf
Uzm.Psk.Mısra Nur NİŞANCI
Tekirdağ (Online hizmet de veriyor)
Uzman Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Mısra Nur NİŞANCI'nın Makaleleri
► 3-4 Yaş Çocuklarda Kaygı Psk.Büşra BÖREKÇİ
► Çocuklarda Kaygı Yönetimi Psk.Ezgi TANIL
► Çocuklarda Kaygı Bozuklukları Psk.Sinem ERUSTA
► Çocuklarda Korkular ve Kaygı Pdg.Aykut AKOVA
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 20,057 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Kaygı' başlığıyla benzeşen toplam 18 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
--
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


06:04
Top