Hayvandan İnsana Dönüşmek
İnsan olmak tabiri günlük hayatımızda sıkça kullandığımız, duyduğumuz bir kelimedir değil mi? Aslında bu sözcük bir hatırlatma, uyarıcıdır birbirimize yaptığımız. Çünkü hepimiz bizde olan alt katmanlarımızda bastırıp sakladığımız hayvani yönlerimizin farkındayızdır. Çıkarlarımız zedelendiğinde, açlık vurduğunda, ağır iş rekabetlerine girdiğimizde ortaya çıkan o ürkütücü yanımızla yüzleşmişizdir bir çoğumuz. İnsaniliğe yakışan letafet, hoş görü, nazik anlayışlı empatik yanımız bir anda ortadan kalkıp yaşamda kalmaya çalışan en ilkel yırtıcının saldırganlığı ile savaşa tutuşuruz. Kimimizde bu geçiş çok çabuk olur, kimisinde zaten hayvani boyutta yaşayıp insani letafeti hiç tanıyamama şansızlığı vardır, kimimiz daha sabırlı olduğu için hayvani yönlerinin açığa çıkması köşeye sıkıştığı zaman olur. Günün sonunda içimizde beslediğimiz hayvanın gerçekliği ortadır. Bu hayvanı beslemek için gerekli olan hırs, entrika, kaos, dürtüsel cinsellik, yıkıcı rekabet, kapitalist tüketici moda alışkanlığı, makam-para-güç tutkusu, dejenerasyonla yıkılan ahlaki/kültürel mirasımız, dinlerin yozlaşması, geleneğin yobazlaşması, muhafaza edilenin tükenmesi, şiddet sarmalı, sapkınlıklar, yalan söylemenin normalleşmesi, güven ağacının kuruması, aile içi/kurum içi/ devlet içi yozlaşma, kumar ve madde bağımlılığı, sevmek sanatının basitleştirilmesi, tüketim çılgınlığı, doğadan uzaklaşma, kent beton yaşantısının depresyonu, dünyasal krizler, savaş psikolojisi gibi daha sayabileceğimiz bir çok kaynak içimizdeki hayvanı beslemekte.
İnsan olmak tam da bu cendere içinde zorlaşıyor maalesef. Nefes alıp,yemek yiyen ve dışkılıyan canlı formunu insan zannediyoruz. Tabiattaki bütün canlılar neredeyse bu temel üç aşamayla biyolojik varlık sürdürüyorlar. İnsan olmak için salt yaşam formu olmak yetmiyor. İçimizdeki hayvanın taşmasını bağlayıp onu aşmak onu yenmek gerekiyor ilk önce. Sanata, metafiziğe, bilime dayalı, ahlak ve erdeme dayalı bir zekayı inşa etmek gerekiyor sonra. İnsanlığın genel yararına öz menfaatimizden vaz geçip fedakar olabilmeyi gerektiriyor sonra. Sevmeyi ama çıkarsız sevmeyi öğrenmek gerekiyor. Paylaşarak iyi olanı yüceltmeyi gerektiriyor. Bedenimize ona layık olan yararlı maddeleri vermeyi gerektiriyor. Doğayla barışıp iç dinginlikte var olan latif-dengeli-huzurlu iç sesi uyandırmak gerekiyor. Anda kalıp yaşamın kalp atışlarına kulak kabartmayı gerektiriyor. Üzülünce ağlamayı sevinince gülmeyi kırılınca naz etmeyi bilmek gerekiyor sonra. Dövüşü bırakıp lisan ile iletişim gerekiyor. Gözden nazarı atıp husumetle bakmayı bırakıp sevgiyi gözlerimize sığdırmamız gerekiyor. Komşumuza, akrabamıza, patronumuza, iş arkadaşımıza attığımız dedikodu, gıybet oklarını kırmamız gerekiyor. Anlamak için sadece susarak ama gerçekten dinlememiz gerekiyor konuşma sırası bize gelmesini beklemeden sadece dinlemek. Kilo vermek, yüklerden arınmak, sporu sevmek, doğa ile barışmak, yeşile bürünmek gerekiyor. Başını yanına alıp deniz kenarında yürümek gerekiyor. Çokça su içmek gerekiyor, su ile bütünleşmek gerekiyor. Şiiri sevip sanatı hor görmeyip, maneviyatın kaynaklarına aklımızı açıp pembe dizilerin bataklığından kurtulman gerekiyor. Dünya seviciliğinden ayıklanman gerekiyor. İnsan olmak için hayvan yanını besleyen şeyleri fark edip kurtulman gerekiyor. Bazen kötü bir alışkanlığını terk etmen, bazende seni boğan bir yeri terk etmen gerekiyor sonra. İnsan olup içimizdeki hayvanın tasmasını takmak için terk Ehl-i olup bedel ödemen gerekiyor sonrası. Sonrası ondan sonra içine doğan ilhamlarla gelir zaten.
İnsan olmak tam da bu cendere içinde zorlaşıyor maalesef. Nefes alıp,yemek yiyen ve dışkılıyan canlı formunu insan zannediyoruz. Tabiattaki bütün canlılar neredeyse bu temel üç aşamayla biyolojik varlık sürdürüyorlar. İnsan olmak için salt yaşam formu olmak yetmiyor. İçimizdeki hayvanın taşmasını bağlayıp onu aşmak onu yenmek gerekiyor ilk önce. Sanata, metafiziğe, bilime dayalı, ahlak ve erdeme dayalı bir zekayı inşa etmek gerekiyor sonra. İnsanlığın genel yararına öz menfaatimizden vaz geçip fedakar olabilmeyi gerektiriyor sonra. Sevmeyi ama çıkarsız sevmeyi öğrenmek gerekiyor. Paylaşarak iyi olanı yüceltmeyi gerektiriyor. Bedenimize ona layık olan yararlı maddeleri vermeyi gerektiriyor. Doğayla barışıp iç dinginlikte var olan latif-dengeli-huzurlu iç sesi uyandırmak gerekiyor. Anda kalıp yaşamın kalp atışlarına kulak kabartmayı gerektiriyor. Üzülünce ağlamayı sevinince gülmeyi kırılınca naz etmeyi bilmek gerekiyor sonra. Dövüşü bırakıp lisan ile iletişim gerekiyor. Gözden nazarı atıp husumetle bakmayı bırakıp sevgiyi gözlerimize sığdırmamız gerekiyor. Komşumuza, akrabamıza, patronumuza, iş arkadaşımıza attığımız dedikodu, gıybet oklarını kırmamız gerekiyor. Anlamak için sadece susarak ama gerçekten dinlememiz gerekiyor konuşma sırası bize gelmesini beklemeden sadece dinlemek. Kilo vermek, yüklerden arınmak, sporu sevmek, doğa ile barışmak, yeşile bürünmek gerekiyor. Başını yanına alıp deniz kenarında yürümek gerekiyor. Çokça su içmek gerekiyor, su ile bütünleşmek gerekiyor. Şiiri sevip sanatı hor görmeyip, maneviyatın kaynaklarına aklımızı açıp pembe dizilerin bataklığından kurtulman gerekiyor. Dünya seviciliğinden ayıklanman gerekiyor. İnsan olmak için hayvan yanını besleyen şeyleri fark edip kurtulman gerekiyor. Bazen kötü bir alışkanlığını terk etmen, bazende seni boğan bir yeri terk etmen gerekiyor sonra. İnsan olup içimizdeki hayvanın tasmasını takmak için terk Ehl-i olup bedel ödemen gerekiyor sonrası. Sonrası ondan sonra içine doğan ilhamlarla gelir zaten.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Hayvandan İnsana Dönüşmek" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Osman İLHAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Osman İLHAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
