2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Yağ Enjeksiyonu ile Meme Büyütme Düşünen Hastaların Mutlaka Bilmesi Gerekenler
MAKALE #2363 © Yazan Op.Dr.Hakan GÜNDOĞAN | Yayın Şubat 2009 | 15,011 Okuyucu
Yağ Enjeksiyonu ile Meme Büyütme Düşünen Hastaların Mutlaka Bilmesi Gerekenler:


Son derece yüzeysel bir yaklaşım ile vücudun herhangi bir bölgesinde bulunan (özellikle kalça, karın, bacaklarda ve basenlerde yerleşmiş olan) yağ dokusunun liposuction yöntemi ile alınıp memelerin büyütülmesi amacıyla meme dokusu içine enjekte edilme fikri ne yazık ki çekici görünmek de ve birçok hastanın ve medyanın ( belki de haklı olarak!) yoğun ilgisini çekmektedir. Öte yandan bu işlemin etkinliği ve güvenilirliği anlamında olumlu görüş bildiren birkaç bilimsel makale mevcutsa da, ortaya çıkan komplikasyonların sıklığı ve ciddiyeti nedeni ile elde edilebilecek faydalarının alınan riskleri haklı gösterebileceğini iddia edebilmek için daha yoğun araştırmalara ihtiyaç olduğu bilinmektedir. Estetik Plastik Cerrahların çoğu memelere yağ ya da başka dolgu maddesi enjekte edilmesinin potansiyel zararları hakkında bilgi sahibi olup hastaları bu konu da uyarmaktadırlar.

Amerikan Estetik Plastik Cerrahi Derneği (ASAPS) ve Amerikan Plastik Cerrahi Derneği (ASPS), işlemin geçici yararlarının uzun vadeli problemleri karşısında (meme muayenesinin zorlaşması, Mamografi, Ultrason ve MR görüntüleme yöntemleri sırasında meme kanseri tanısının güçleşmesi) ne kadar kabul edilebilir olduğu konusunda hastaları uyarmaktadırlar.

Yağ Enjeksiyonu ya da diğer bilinen isimleri ile yağ transferi ya da lipoenjeksiyon, vücudun bir bölgesinden alınan yağ hücrelerinin başka bir bölgeye enjekte edilmesi işlemidir. Genellikle cerrahi komplikasyon oranı düşük olan bu işlem özellikle yüzde kontur bozuklukları gidermede kullanılırken, el gençleştirme işlemleri, liposuction deformitelerinin düzeltilmesinden popo ve baldır kalınlaştırmaya kadar bir çok alanda başarılı olarak kullanılmaktadır (yine de işlemin başarısının yapan cerraha ve kullanılan aletlere, enjeksiyon yöntemine göre değiştiğini ve sonuçlarında buna paralel olarak değişiklik gösterdiği bilinmelidir). Ancak Memeye Yağ Enjeksiyonu konusu her zaman çok tartışmalı bir konu olmuştur. Özellikle 1980’lerde, ve hemen akabinde Amerikan Gıda ve İlaç Daire Başkanlığı’nın (FDA) silikon jel içeren meme implantlarının kozmetik uygulamalarda kullanılması konusunda moratoryum ilan etmesini fırsat bilen (özellikle Plastik Cerrahi dışındaki branş hekimleri ve ne yazık ki bazı Plastik Cerrahlar) bir takım doktor ve doktor dahi olmayan kişiler, memelerin büyütülmesi amacıyla Memeye Yağ Enjeksiyonunun meme implantlarına güvenli ve etkili bir alternatif olduğu yönünde yoğun bir reklam kampanyasına girişmişlerdir (FDA yoğun klinik çalışmalar sonrasında silikon içeren meme protezlerinin herhangi bir hastalığa ya da kansere yol açmadığını tespit edip 17.Kasım.2006 itibari ile her türlü estetik girişimde kullanılabileceğini tüm dünyaya duyurmuştur). Ancak daha o zamanlarda bile ASAPS ve ASPS kuruluşları üyelerini memelerde oluşan yağ kistleri oluşumu, kalsifikasyon (kireçlenme) ve doku setleşmeleri nedeni ile uyarmak zorunda kalmıştır. Bu problemlerin arasında kalsifikasyon özellikle önemlidir, çünkü meme kanserinin erken tanısında mamografik tanısında çok önem taşıyan kanser kalsifikasyonu ile Memeye Yağ Enjeksiyonu sonrası gelişen kalsifikasyonun ayrımı çok güç, hatta bazen imkânsız olmaktadır. Günümüz radyoloji literatürü yeni jenerasyon mamografi ekipmanlarının öncekilere göre çok daha gelişmiş olduğunu ve iyi huylu – kötü huylu kanser hücrelerinin ayrımının daha kolay yapıldığını, özellikle dense meme olarak tabir edilen ve genç hastalarda yoğun meme dokusu varlığında dijital mamografi ile daha kesin sonuçların alınabileceği belirtilmekle birlilikte, tamamen kozmetik doğada olan bir uygulamanın hastaları bu kadar büyük bir risk altına sokmasına hakkı olup olmadığı halen tartışma konusudur. Benzer şekilde yağ hücrelerinin elde ediliş ve enjekte ediliş yöntemleri de gelişmiştir. Günümüzde yağ hücreleri şırınga liposuction yöntemi ile alınmakta ve verilecek bölgeye küçük enjeksiyonlar ile verilmektedir. Bu yöntemin yağ hücrelerinin yaşama sansını arttırdığı bilinmekle birlikte uzun vadede ne kadar yağ hücresinin canlı kaldığı halen tartışma konusudur ve elde edilen sonuç da kişiden kişiye ve işlemi yapan doktordan doktora değişiklik gösterdiği hastalar tarafından mutlaka bilinmelidir.

Vücudun bir yerinden alınıp başka bir yerine nakledilen yağ hücrelerinin büyük bir kısmı yaşamamaktadır. Memeye enjekte edilen yağ dokusu tamamen emilebileceği gibi, eriyip kist halini alabilir ya da kalsifiye olur (kireçlenme) veya doku içinde yara dokusu (skar) oluşuna sebep olabilir ve tüm bu faktörler meme kanserinin belirtilerini taklit edebileceği gibi erken tanısını da güçleştirebilirler. Bu yöntemi öneren sınırlı sayıdaki kişi kendi teknikleri kullanıldığında mamografi tekniğinin etkilenmediğini iddia etseler de kalsifikasyon gelişiminin seneler aldığı bilinmekte ve meme büyütme amacıyla melerine ciddi miktarda yağ enjekte edilmiş bir kadının kalsifikasyon geliştirmeyeceğini söylemek mümkün olmamaktadır. Mamografide ortaya çıkabilecek bu değişikliliklerin meme kanseri ile ilişkisi olanlar ile ayrımı hemen hemen imkânsız olduğundan, bu kadınların kanser teşhisi amacıyla tekrarlayan biyopsilere alınmakları kaçınılmaz olmaktadır.

Ortalama bir meme büyüklüğü için tek bir memeye enjekte edilmesi gereken miktar 200 ila 400 gr arasında değişmekte olup genellikle birden fazla operasyon gerekmekte ve sonuç da elde edilen büyüme en fazla bir kap ölçüsünde olmaktadır. Hem memenin hem de yağ dokusunun alındığı bölgenin iyileşmesi için gereken zaman, bir implant ameliyatı sonrası iyileşmeye göre çok uzun zaman almaktadır. Uygun olarak yapılmış bir implant operasyonu sonrası maksimum 6 – 8 hafta sonra memelerin şekli oturmakla birlikte Memeye Yağ Enjeksiyonu sonrası en erken 6 ay ve daha uzun bir süre geçmesi gerekmektedir.

Günümüzde Memeye Yağ Enjeksiyonu uygulamasının kabul gördüğü tek alan ise meme rekonstrüksiyonu (memesi alınmış bir kişiye yeniden meme yapılması) sonrasında oluşabilecek deformitelerin azaltılmasıdır. Memenin tamamının alındığı bu durumda dahi lokal nüks ve mikrometastazların tanısını güçleştirme ihtimalinden dolayı memeye yağ enjeksiyonuna bir çok kanser ile ilgilenen branş doktoru sıcak bakmamaktadır. Öte yandan bu vakalarda uygulandığında problem oluşturmuş implantların görünümlerinin yumuşamasına ve deri üzerindeki dalgalanmaların kamufle edilmesinde yararlı olabildiği bilinmektedir.

Yağ Enjeksiyonu ile Meme Büyütme düşünen hastaların bu işlemin halen deney safhasında bir işlem olduğunu ya da işlemin güvenilirliği ve uzun zaman kalıcılığı konusunda güvenilir bir kanıt olmadığını bilmeleri gerekmektedir.

Sonuç olarak Amerikan Estetik Plastik Cerrahi Derneği (ASAPS) ve Amerikan Plastik Cerrahi Derneği (ASPS), bu satırların yazarı ve hasta güvenliğini her şeyin önünde tutan birçok doktor şu an itibari ile işlemin etkinliği ve güvenilirliği konusunda yeterli veri olmaması, olası yararlarının alınacak riskleri mantıklı kılmaması sebebi ile Meme Büyütme amacı ile Memelere Yağ Enjeksiyonu Yöntemini hastalara ( en azından şu an için) kesinlikle önermemektedir. Günümüzde gerek silikon içerikli gerekse serum fizyolojik içerikli meme implantlarının meme büyütme isteyen kadınlar için en iyi alternatif oldukları yine aynı kurumlar tarafından açıkça ifade edilmektedir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Yağ Enjeksiyonu ile Meme Büyütme Düşünen Hastaların Mutlaka Bilmesi Gerekenler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Hakan GÜNDOĞAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Hakan GÜNDOĞAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Hakan GÜNDOĞAN Fotoğraf
Op.Dr.Hakan GÜNDOĞAN
İstanbul
Doktor "Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi - Estetik"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi168 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Op.Dr.Hakan GÜNDOĞAN'ın Makaleleri
► Meme Büyütme (Göğüs Büyütme) Op.Dr.Defne ERKARA
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Yağ Enjeksiyonu ile Meme Büyütme Düşünen Hastaların Mutlaka Bilmesi Gerekenler' başlığıyla benzeşen toplam 26 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Botoks Aralık 2017
► Göz Kapağı Estetiği Kasım 2017
► Yüz Germe Kasım 2017
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


01:24
Top