2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Anne Sütünün Atopik Hastalıklar Üzerine İmmünoprotektif Etkisi
MAKALE #2458 © Yazan Prof.Dr.Nerin Nadir BAHÇECİLER ÖNDER | Yayın Şubat 2009 | 6,214 Okuyucu
Anne sütü yenidoğanın ihtiyaçlarını en mükemmel şekilde karşılayabilen önemli bir besin olmanın yanında, yenidoğanın infeksiyonlardan korunmasında ve immün sisteminin gelişiminde önemli rol alır. Annenin barsak mukozasından köken alan lenfositlerin meme bezlerine göçü ile sekretuvar immünoglobulin-A (IgA) yapılır ve anne sütü aracılığı ile yenidoğanın gastrointestinal sistemine geçerek majör konak savunmasını oluşturur. Anne sütündeki bu antikorlar annenin barsak mukozasındaki mikroorganizmalara ve diğer antijenlere yönelme yeteneğine sahiptir. Sonuç olarak, doğumdan hemen sonra anne sütü vermek yenidoğanın karşılaştığı mikroorganizmalara karşı mükemmel bir savunma sağlar ve yenidoğanın immün sisteminin gelişiminde rol alır. Dahası, anne sütü yenidoğanın immün savunma potansiyelini ve mukozal tolerans gelişimini uyaran, dolayısıyla da allerji ve otoimmüniteden korunmayı sağlayan pek çok komponent içermektedir (1).
Anne sütünun içeriğinde farklı immün sistem komponentlerinin varlığı değişik araştırmacılar tarafından gösterilmiştir. Bunlar arasında büyüme faktörleri, bacterisidal etkisi olan lactoferrin (2), defensinler (Human-neutrophil derived a-defensin 1, human-beta-defensin (HBD) 1 ve 2, human alpha defensin (HD) 5,6), toll-like receptörler (TLR1,2,3,4,5,6,7,9,14), cathelicidin derive antimikrobiyel peptidler (LL-37) (3), anti-inflamatuvar etkisi olduğu bilinen omega-3-yağ asitleri (Docosoapentaenoic acid (DPA), docosahexaenoic acid (DHA)) (4), sitokinler (IL-4,5,6,8,10,13,16,IFN-gama, TGF-beta, RANTES, Eutaxin) (5), lökositler (makrofaj, nötrofil, eozinofil), ve diğer inflamatuar hücreler (CD14, CD45, CD3, CD4, CD8, CD19, CD23, HLADR) (6,7) sayılabilir.

Günümüzde yenidoğan döneminde hatta intrauterin dönemde anne ile bebek arasındaki etkileşimlerin allerjik hastalıkların ortaya çıkmasında önemli rolü olduğu kabul edilmekte ve gerek gestasyonel, gerekse laktasyon döneminde olagelen bu etkileşimler araştırmacıların ilgisini çekmektedir. Anne sütünün atopi ve allerjik hastalıklardan koruduğunu gösteren çalışmalar yanında, özellikle astımlı annelerin bebeklerine anne sütü vermesinin çocukta atopik hastalık geliştirme eğilimini arttırdığını gösteren çalışmalar da vardır (8).
Günümüzde özellikle allerji için yüksek riskli yenidoğanların yiyecek allerjisi, atopik egzema gibi hayatın erken döneminde görülebilen allerjik hastalıkların ortaya çıkmasını geciktirmek amacıyla hayatın ilk 6 ayında sadece anne sütü ile beslenmesi önerilmektedir. Ancak, literatürde özellikle allerjik annelerin sütüne özgü immünolojik faktörler ve bu faktörlerin yenidoğanın allerji geliştirmesi üzerine etkisinin araştırıldığı pek az sayıda çalışma vardır.

Astım ve allerjik sensitizasyon ile ilişkilendirilen risk faktörlerinin araştırıldığı bir çalışmaya 9-16 yaşlarında 160 doktor tanılı astımı olan çocuk ve 303 sağlıklı kontrol dahil edilmiş ve tüm çocuklarda sorgulama formu, IgE düzeyi, ve prik deri testi uygulanmıştır. Bu çalışmada alternaria duyarlılığı, atopik aile öyküsü, reküran krup hikayesi, evde kedi olması ve 2 aydan az anne sütü almış olmak astım gelişimi ile ilişkili bulunmuştur (9). Yine doğumdan itiaren 4 yaşına kadar 4089 bebeğin izlendiği diğer bir prospektif çalışmada 4 ay veya daha uzun süre ile anne sütü almanın hayatın ilk 4 yılında astım geliştirme riskini azalttığı gösterilmiştir (10).

Öte yandan, anne sütü veren atopik annelerin bebeklerindeki atopik sensitizasyonun araştırıldığı diğer bir prospektif çalışmada, anne sütü veren atopik annelerin bebeklerinde allerjene spesifik duyarlanmanın geliştiği bildirilmiştir (11). Yüksek riskli (kord kanında yüksek IgE ve atopik aile öyküsü) 475 çocuğun dahil edildiği diğer bir kohort çalışmasında da 5 ay veya daha uzun süre ile anne sütü alan çocuklarda 2 yaşında yumurtaya duyarlanma ve atopik egzema gelişiminin daha sık olduğu gösterilmiştir (12).
Günümüzde özellikle atopik annelerin sütünün yenidoğanda allerjik hastalık geliştirme ve allerjene duyarlanma üzerine immünolojik etkisi konusunda bilgiler yetersizdir. Atopik annelerin sütünün immünolojik hücre ve mediatör içeriğinin diğer annelerden farklı olabileceği ileri sürülmüştür. Yine bazı araştırmacılar annenin laktasyon döneminde diyetinde aldığı allerjenlerin anne sütü aracılığı ile bebeğe geçebileceği ve dolayısıyla duyarlanmaya neden olabileceğini ileri sürmektedir. Laktasyon sırasında yer fıstığı tüketen annelerin 2 saat sonraki sütünde fıstık allerjeninin varlığı saptanmıştır (13).
Atopik annelerin sütü ile sağlıklı annelerin sütünü immünolojik parametreler yönünden karşılaştıran çalışmalar mevcuttur. Atopi için yüksek riskli çocukların izlendiği Avustralya’da yürütülen prospektif bir çalışmada, anne sütündeki omega-3-yağ asitlerinin atopik sensitizasyon üzerine etkisi araştırılmış ve kolostrumda omega-3-yağ asitleri yüksek olan anne bebeklerinde anlamlı olarak daha yüksek atopik sensitizasyonun geliştiği gösterilmiştir (4). Yine anne sütündeki lökosit alt grupları ile bebekte inek sütü allerjisi ve egzema geliştirme riski arasındaki ilişkinin araştırıldığı diğer bir çalışmada ise inek sütü allerjisi geliştiren çocukların annelerinin sütünde makrofaj oranının daha düşük, nötrrofil ve eozinofil oranının ise daha yüksek olduğu gösterilmiştir. Ayrıca, bu çalışmada anne sütündeki CD4+ T hücreler, B hücreler ve CD23+ hücrelerin (FC€Rr), nötröfil ve eozinofil sayısı ile pozitif, makrofaj sayısı ile negatif korelasyonu olduğu gösterilmiştir (6).
Allerjik ve non-allerjik annelerin sütünün salgısal IgA, TGF-beta, IL-10, IL-4, IL-5, IL-6 ve IL-13 düzeyleri yönünden karşılaştırıldığı bir çalışmada ise anne sütündeki IL-10, IL-6 ve TGF-beta düzeyleri ile salgısal IgA düzeyleri arasında pozitif korelasyon saptanmış, allerjik annelerin kolostrumunda IL-4, IL-5 ve IL-13 daha yüksek bulunmuştur (14).
Anne sütünün bebekte inek sütü allerjisi gelişimi üzerine etkisinin araştırıldığı diğer bir çalışmada , inek sütü allerjisi geliştiren bebeklerin annelerinin sütünde, geliştirmeyenlere kıyasla makrofajlarda HLADr ifadesinin daha düşük ve lökosit sayılarının daha yüksek olduğu gösterilmiştir. Bunun barsakta T hücrelerine yetersiz antijen sunumu nedeniyle yiyecek allerjenlerine duyarlanmayı kolaylaştırabileceği ileri sürülmüştür (7). Tüm bu çalışmaların yanında atopik hastalık geliştiren ve geliştirmeyen bebeklerin annelerinin sütündeki IL-4, IL-5, IL-6, IL-8, IL-10, IL-13, IL-16, IFN-g, TGF-beta, RANTES, Eutaxin ve sekretuvar IgA düzeylerinin karşılaştırıldığı bir çalışmada, bu parametreler yönünden bir fark olmadığı bildirilmiştir (5).

Anne sütünün infeksiyonlardan korunma gibi bilinen sayısız etkilerinin yanında yenidoğanın immün sisteminin gelişimi üzerine de olumlu etkileri vardır. Ancak özellikle atopik hastalığı olan annelerin sütünün sağlıklı annelere kıyasla immünolojik içerik yönünden farklılıkları tam bilinmemektedir. Bazı çalışmalar anne sütü vermenin atopik hastalıklar üzerine koruyucu etkisini gösterirken, diğer bazı çalışmalar ise özellikle atopik annelerin bebeklerinde sensitizasyon ve/veya allerjik hastalık geliştirme riskinin arttığını göstermektedir. Bu ikilem bu konuda daha birçok çalışmanın yapılması gereğini ortaya koymaktadır. Günümüzde, elimizde olan literatür verileri ile net bir sonuca varmak mümkün değildir.

KAYNAKLAR:
  • Hanson LA, Korotkova M, Telemo E. Breast Feeding, infant formulas, and the immune system. Ann Allergy Asthma Immunol 2003;90(3):59-63.
  • Hanson LA. Breast feeding provides passive and likely long lasting active immunity. Ann Allergy Asthma Immunol 1998;8(16):523-33.
  • Armogida SA, Yannaras NM, Melton AL, Srivastava MD. Identification and quantification of innate immune system mediators in human breast milk. Allergy Asthma Proc 2004;25(5):297-304.
  • Stoney RM, Woods RK, Hosking CS, Hill DJ, Abramson MJ, Thien FC. Maternal breast milk long chain n-3-fatty-acids are associated with increased risk of atopy in breastfed infants. Clin Exp Allergy 2004;34:194-200.
  • Bottcher MF, Jenmalm MC, Björksten B. Cytokine, chemokine and secretory IgA levels in human milk in relation to atopic disease and IgA production in infants; Pediatr Allergy Immunol 2003;14:35-41.
  • Jarvinen KM, Suomalainen H. Leucocytes in human milk and lymphocyte subsets in cows milk allergic infants. Pediatr Allergy Immunol 2002;13:243-54.
  • Jarvinen KM, Jununen-Backman K, Suomalanien H. Relation between weak HLA-DR expression on human breast milk macrophages and cow milk allergy in suckling infants. Pediatr Res 1999;45:76-81.
  • Wills-Karp M, Brandt D, Morrow AL. Understanding the origin of asthma and its relationship to breastfeeding. Adv Exp Med Biol 2004;554:171-91.
  • Al-Mousawi MS, Lovel H, Behbehani N, Arifhodzic N, Woodcock A, Custovic A. Asthma and sensitization in a community with low indoor allergen levels and low pet keeping frequency. J Allergy Clin Immunol 2004;114:1389-94.
  • Kull I, Almqvst C, Lilja G, Pershagen G, Wickman M. Breast feeding reduces the risk of asthma during the first 4 yrs of life. J Allergy Clin Immunol 114;755-60.
  • Wright AL, Stern DA, Halonen M. The association of allergic sensitization ai mother and child in breast-fed and formula-fed infants. Adv Exp Med Biol 2001;501:249-55.
  • Wetzig H, Schulz R, Diez U, Herbarth O, Viehweg B, Borte M. Associations between duration of breast feeding, sensitization yo hen’s eggs and eczema infantum in one and two year old children at high risk of atopy. Int J Hyg Environ Health 2000;203:17-21.
  • Vadas P, Wai Y, Burks W, Perelman B. Detection of peanut allergens in breast milk of lactating women. Jama 2001;285:1746-8.
  • Bottcher MF, Jenmalm MC, Garofalo RP, Björksten B. Cytokines in breast milk from allergic and non-allergic mothers. Pediatr Resp 2000;47:157-62.
Prof. Dr. Nerin N Bahçeciler


Marmara Üniversitesi Hastanesi, Pediatrik Allerji-İmmünoloji Bilim Dalı
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Anne Sütünün Atopik Hastalıklar Üzerine İmmünoprotektif Etkisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Prof.Dr.Nerin Nadir BAHÇECİLER ÖNDER'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Prof.Dr.Nerin Nadir BAHÇECİLER ÖNDER'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Prof.Dr.Nerin Nadir BAHÇECİLER ÖNDER
İstanbul
Doktor "İmmunoloji - Alerji ve Bağışıklık Hastalıkları"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi2 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Prof.Dr.Nerin Nadir BAHÇECİLER ÖNDER'in Makaleleri
► Hormonal Problemlerin Ses Üzerine Etkisi Prof.Dr.Enis Alpin GÜNERİ
► Atopik Dermatit Prof.Dr.Cengiz KIRMAZ
► Havaların Soğuması ve Hastalıklar Op.Dr.Süleyman ABACI
► Genetik Hastalıklar Kaderimiz mi? Dr.Ülkü GÖRMEZ
► Otoimmünite ve Otoimmün Hastalıklar Prof.Dr.Cengiz KIRMAZ
► Gebelik ve Romatizmal Hastalıklar Dr.Lale Zeynep KANMAZ
► Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Op.Dr.Kenan ERTOPÇU
► Adet Dönemleri ve Alerjik Hastalıklar Prof.Dr.Cengiz KIRMAZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Anne Sütünün Atopik Hastalıklar Üzerine İmmünoprotektif Etkisi' başlığıyla benzeşen toplam 77 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:15
Top