2007'den Bugüne 92,300 Tavsiye, 28,217 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Osteoporozda Beslenme
MAKALE #3272 © Yazan Dyt.Esra GÜLTEKİN | Yayın Temmuz 2009 | 13,956 Okuyucu
Osteoporoz Nedir?

Osteoporoz (kemik erimesi) kemik miktarında azalma ve kalitesinde bozulma nedeniyle ve kemiklerin zayıflaması ve kırılmaya çok yatkın bir hale gelmesiyle oluşan bir hastalıktır.

Osteoporoz dünyada en yaygın görülen bir iskelet sistemi hastalığıdır.

Osteoporoz daha çok kadınları etkileyen bir hastalık olarak görülmekle beraber her iki cinsiyeti de etkilemektedir. 50 yaşın üzerindeki her üç kadından birinde erkeklerde ise beş erkekten birinde görülmektedir.

Osteoporoza Bağlı Kırıklar için Risk Faktörleri Nelerdir?
  • İleri yaş
  • Kadın olmak
  • 40 yaşından sonra kırık gelişmiş olması
  • Anne, kardeş gibi birinci derece akrabalarda kırık gelişmiş olması
  • Düşük vücut ağırlığı (<45 kg)
  • Kadınlarda iki taraflı yumurtalıkların ameliyatla alınmış olması
  • Erken menapoz (40 yaşından önce)
  • Menopozdan önce bir yıldan uzun adet kanaması olmaması
  • Yaşam boyunca kalsiyumdan fakir beslenme
  • Sigara kullanımı
  • Alkolizm
  • İlaçlar (uzun süreli steroid kullanımı)
Osteoporoz Hastalığı Nasıl Belirti Verir?

Osteoporoz çoğu zaman farkına varılmadan ilerleyen bir hastalıktır. Yaygın bir deyişle ‘Osteoporoz kemikleri çalan sessiz bir hırsızdır’.

Bu tanımlama osteoporozun kırıklar oluşuncaya kadar hastayı hekime götürecek kadar belirgin bir semptom vermemesi, ağrı oluşturmaması nedeniyle yapılmaktadır.

Osteoporoz hastalığı yaygın ağrı yapmaz. Bu nedenle ilk belirtisi, hafif düşme ya da çarpmadan sonra bir kemiğin kırılması olabilir. Osteoporoz daha çok omurga, el bileği ve kalçada kırıklara yol açmaktadır. Ancak çok önemli bir bulgu da boy kısalmasıdır. Osteoporozlu bir kadının boyu, yaşam boyunca 15 cm kadar kısalabilir. Bunun nedeni omurlardaki çökme kırıklarıdır. Belirli bir yaştan sonra ortaya çıkan kamburluk da omurgadan kemik kaybedildiğinin bir göstergesidir.

Omurlarda bir kırık varlığı yeni bir omur kırığının oluşma riskini 5 kat artırır. İki veya daha çok omur kırığı varlığı yeni vertebra kırığı oluşma riskini 12 artırır. Belirti vermeyen omur kırığı varlığı ise kalça kırığı riskini 2 kat artırır.

Osteoporoz tanısı nasıl konulur?

Osteoporoz sessiz seyreden bir hastalık olduğu için geç fark edilebilir. O nedenle risk altında olan kişilerin doktora giderek kendilerinde osteoporoz olup olmadığını araştırmaları gerekir.

Menapoza giren kadınlar, ailesinde osteoporoz veya osteoporoza bağlı kırık gelişen, uzun süreli steroid yapısında ilaç kullanan, hareketten yoksun bir yaşam süren, diyetlerinde kalsiyum içeren besinlerden fakir beslenen kişiler osteoporoz açısından risk altında oldukları için bu kişilerin en yakın sağlık kuruluşunda kemik kütlelerini ölçtürmeleri yararlı olacaktır.

Kemik filmi ile kırık olup olmadığı ve kemik kütlesindeki ciddi kayıplar tespit edilebilir. Dexa (Dual enerji X Işını Absorbsiyometrisi) denilen diğer bir yöntem ile de hastanın kemik kütlesi tespit edilebilir. Bu yöntemle kişideki total ve bölgesel kemik kütlesi tespit edilerek genç bir insana (25-30 yaşlarındaki) göre sapmasının ne kadar olduğu değerlendirilir.

Düşük kemik kütlesi kırık riskinin en doğru göstergesidir. Yüksek kolesterol veya kan basıncı nasıl kalp krizi için önemli bir gösterge ise kemik kütlesi de osteoporoz için önemli bir göstergedir.

Kemik mineral yoğunluğu testi kırık riskini belirlemek, kemik kaybının şiddetini değerlendirmek, seri ölçümler boyunca kemik kaybı hızını belirlemek ve tedaviye yanıtı değerlendirmek için kullanılabilir.

Kemik kütlesi kişiden kişiye farklılık gösterir. Bunu belirleyen birçok faktör vardır: genetik özellikler, hormanal faktörler ve kalsiyum alımının belirleyici olduğu düşünülmektedir. Genetik faktörlerin kemik kütlesinin oluşumundan %70-75 oranında sorumlu olduğu düşünülmektedir. Bununla birlikte ihtiyaç olduğunda osteoporoz tanısında kemik sintigrafisi ve laboratuar testlerinden de yararlanılabilir.

Osteoporoz Önlenebilir Mi?

Osteoporoz gelişiminde doğal yaşamdan modern yaşama geçişin önemli olduğu düşünülmektedir. Şehir hayatına bağlı olarak hareketsizlik, yeterli güneş ışığı alamama, doğal olmayan, rafine gıdaların tüketilmesi artmıştır.

Yaşantımızda yapacağımız bazı değişiklikler daha sağlıklı iskelet sistemine sahip olarak osteoporozdan korunmamızı sağlayabilir.

Osteoporozda Beslenme’nin Rolü:

Sağlıklı, güçlü kemikler için yeterli miktarda kalsiyum ve d vitamini gerekir. Kalsiyum vücudumuzda sadece kemiklerin sertliği için değil, başka işlevler için de gerekli bir mineraldir. Kaslarımızın kasılması, kalbin düzenli atması ve kanın pıhtılaşması için kalsiyuma ihyiyaç vardır. Yeterli kalsiyum almıyorsak vücudumuz kemikleri eriterek, kemikteki kalsiyumu kullanacaktır. Bunun sonucunda kemikler zayıflayacak, osteoproz gelişimi kolaylaşacaktır.

Ne kadar kalsiyuma ihtiyacınız olduğu c.nsiyetinize, yaşınıza ve osteoporoz riskine bağlıdır. Kalsiyum ihyiyacı ergenlikte, hamilelikte, emzirme döneminde ve menopozdan sonra artar. Özellikle çocukluk ve ergenlik dönemindde süt ve sütlü besinlerden zengin beslenen kişilerde osteoporoza bağlı azaldığı gösterilmiştir.

Ne Kadar Kalsiyum Almalısınız?

Önerilen günlük kalsiyum miktarı genç yetişkinlerde 1200-1500 mg’dır. Gebe ve emziren kadınlarda biraz daha fazla kalsiyum önerilmektedir.

Kalsiyum kaynağı besinler:

Süt (az yağlı), yoğurt, peynir, yeşil sebzeleri turp, kabuklu deniz hayvanları, baklagiller, fındık, badem, pekmez gibi gıdalar kalsiyumdan zengindir.

Bazı besinler kalsiyum emilimini azaltabilir. Bunlar arasında siyah çay, çikolata, kakao, patates, biber, maydonoz, fasulye, bezelye, havuç, yeşil soğan, portakal, çilek, kuru incir, kepekli buğday, yulafi pirinç ve mısır gibi besinler sayılabilir.

Genel Beslenme Prensipleri:
  • Dört besin grubundaki besinler (“sütve süt ürünleri”; “et –yumurta - kurubaklagiller” “taze sebze ve meyveler”;“ekmek ve tahıl grubu” ) birlikte aynı öğünde bireyin gereksinmesine uygun miktarlarda tüketilmeli ve her defasında grup içerisinden farklı besinler seçilerek, besin çeşitliliği sağlanmalıdır.Böylece, elzem besin öğelerinin sağlanmasının yanında besinlerin doğal bileşimlerinde bulunan ve bir çok kronik hastalığın oluşumunun önlenmesinde etkisinin olduğu düşünülen fitokimyasallar da vücuda alınmış olacaktır.
  • Bol su içilmelidir (6-7 bardak, özellikle kalsiyum kullanıcılarında)
  • Unlu ve şekerli gıdalardan kaçınılmalı
  • Hayvansal proteinden zengin gıdaları aşırı tüketmeyin (bu gıdaların günlük 80-100 mg ve üzerinde kullanılması yüksek fosfat içeriği nedeni ile idtrarda kalsiyum kaybını arttırmaktadır)
  • Bol taze sebze ve meyva yenilmeli
  • Aşırı asit içeren paketlenmiş rafine gıdalardan kaçınılmalı
  • Ayçiçeği, mısır, soya, pamuk ve margarin gibi yağlar diyetten çıkarılarak bunların yerine zeytinyağı ve doğal hayvan yağları (tereyağ gibi) yenilmeli ve balık yağı desteği alınmalı
  • Zayıf östrojen etkisi olan keten tohumu kullanılmalı
  • Kefir, yoğurt, turşu, sirke, nar ekşisi ve boza gibi probiyotiklerden zengin gıdalar alınmalı
  • Aşırı fosfor ve düşük magnezyum içerdiği için gazlı meşrubat içilmemeli
  • Düzenli bir şekilde güneşlenmeli
  • Günde en az yarım saat hızlı yürüyüş ve 3-5 dakika kültür fizik hareketleri yapılmalıdır.
  • Sigaradan kaçının
  • Alkol kullanımından kaçının (günlük 100 ml’den az olmalı)
  • Aşırı kafeinden kaçının (Yaklaşık bir bardak kahve-günde 150 mg kafein idrarda atılan kalsiyumu günde 5 mg arttırır)
Osteoporoz Nasıl Tedavi Edilmelidir?

Osteoporoz tedavisinde hastalar dengeli beslenme ve egzersiz yanında D vitamini, kalsiyum preparatları ve kemik yıkımını azaltan ilaçlardan yararlanabilirler.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Osteoporozda Beslenme" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Esra GÜLTEKİN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Esra GÜLTEKİN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.Esra GÜLTEKİN'in Makaleleri
► Osteoporozda Diyet Tedavisi Dyt.Gül Özlem ERTÜRK
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Osteoporozda Beslenme' başlığıyla benzeşen toplam 13 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Over Kanserleri ve Obezite Haziran 2009
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


19:12
Top