2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Neden Şişmanız?
MAKALE #409 © Yazan Dyt.Özge KELEBEK | Yayın Kasım 2007 | 7,012 Okuyucu
İnsanlar modern yaşamın keyfini çıkartmakta. Yiyecekler bol, çalışmak otomatik, eğlence anlayışı bile artık otomatikleşti. İşte tüm bunlar aslında insanlığın sonunu yavaş yavaş hazırlamakta.

Şişman olmak kilonun fazla olması mıdır, yoksa biraz topluca olmak ya da göbekli olmak mıdır? Bu tanımlamaları daha da uzatmak mümkün, ancak hiçbirimizin aklına kolay kolay gelmeyen, belki de gelmesini istemediğimiz bu sorunun bir tek cevabı şudur: Obezite (şişmanlık) vücutta fazla miktarda yağ birikmesi sonucu ortaya çıkan ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.


Vücuda alınan enerjinin harcanandan daha fazla olmasının sonucudur. Aslında obezitenin temel sebebi genetik, çevresel ve davranışsal olaylar döngüsüdür.




Obezite, insan vücudunda bulunan bütün sistemleri; başlıca kalp ve damar sistemi (dolaşım sistemi), solunum sistemi, hormonal sistem, sindirim sistemi gibi, sinsice etkileyen ve bu sistemlerdeki bozukların neden olduğu birçok hayati önem taşıyan rahatsızlığın oluşmasına ortam hazırlayan bir hastalıktır.



Kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, felç, solunum rahatsızlıkları, adet düzensizlikleri, kısırlık, iktidarsızlık, karaciğer hastalığı, osteoartrit, safra kesesi hastalıkları, taş oluşumu ve bazı kanser türleri obezite ile doğrudan ilişkili hastalıklardan sadece birkaçıdır.




Buna göre obeziteyi, insan yaşamının kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak tanımlamak hiç de yanlış olmaz.


Yapılan araştırmalara göre obezite, özellikle son 20 yılda, bütün dünyada süratle artmakta ve salgın hastalık gibi yayılmaktadır. 1995’te Dünya genelinde yaklaşık 200 milyon olan obez sayısı günümüzde neredeyse 300 milyonu bulmaktadır.



Genel olarak Dünya’ya bakıldığında Rusya, Amerika, Mısır, Taylan ve Türkiye’nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelerin nüfuslarının %24’ünden fazlasını obez bireylerin oluşturduğu görülmektedir.



Türkiye’de 1998-2002 yılları arasında 32.925 kişi üzerinde yapılan bir çalışmada obez bireylerin bu popülasyonun çeyreğini, kadınlardaki obez oranının erkeklerden daha fazla olduğunu, obezitenin aslında en çok eğitimle olduğunu ve okuma yazma bilmeyenlerin %35 oranında obez olduğunu, ev hanımlarında işçilere, memurlara ve emiklilere nazaran obez oranının daha fazla olduğunu, evlilerin bekarlara oranla daha fazla obez olduklarını ve obezite oranının Kuzey Anadolu Bölgesi’nde daha fazla olduğu görülmektedir. Ayrıca beslenme durumlarına bakıldığında hem kadınlarda hem de erkeklerde yağ ve protein tüketiminin karbonhidrat tüketimine göre daha az olduğu saptanmıştır.



Şişmanlığın yalnızca ABD’de yılda 400 bin ölümle ve artan kalp hastalığı, tip 2 diyabet riski ile kolon, meme ve rahim kanserleri ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Ayrıca obez damgası yiyen bu insanlarda psikolojik baskı da yer alınmaktadır. Yine ABD’ de yapılan bir araştırmada öğrenciler bir obezle evlenmektense bir dolandırıcı ya da kokainmanla evlenmeyi tercih ettiklerini belirtmişlerdir.

Peki şişman kime denir, nasıl sınıflandırırlır?


Bu sorunun yanıtını bulmak için, bugün bütün dünyada uygulanan çok basit bir yöntemi kullanabiliriz. Beden kitle indeksi (BKİ) denen ve kolayca hesaplanabilen bir oran yoluyla nasıl olduğumuzu bulabiliriz.

BKI = ağırlık (kg) / (boy (m))²


Bütün dünyada kabul edilen sınıflamaya göre, beden kitle indeksi :

18,4> zayıf
18,5-19,9 kabul edilebilir kiloda
20-24,9 normal kilolu
25-29,9 hafif şişman (fazla kilolu)
30-34,9 1. tip obez
35-39,9 2. tip obez
40< morbid obez olarak tanımlanmaktadır.

Bir insanın vücut ağırlığını ne olursa olsun, genel anlamda kilosuyla ilgili bir takıntısı veya düşüncesi vardır. “Şişman” olmak bazı insanlar için güç ve refahın sembolüyken, bazıları için ise iradesizliğin ve güçsüzlüğün işaretidir. “Zayıf” olmak da bazı insanlar için güzellik ve sağlığı çağrıştırırken, bazıları için ise tam tersi olarak hastalıklara daha fazla eğilim olduğunu yansıtmaktadır. Ancak sonuçta geçerli olan tek doğru bulunduğumuz kiloda ne kadar sağlıklı olduğumuzdur.

Sadece %5-10’luk bir kilo kaybı :
- Kiloyla ilişkili hastalıkların riskini,
- Kan basıncını,
- Kan şekerini,
- Kandaki kolesterol ve trigliseritleri,
- Erken ölüm riskini azaltmakta ve kendinizi oldukça iyi hissetmenizi sağlamaktadır.


Şişman olmamak ve sağlıklı beslenmek için neler yapabiliriz?

Bol miktarda taze meyve ve sebze yiyin. (günde en az 6 porsiyon)

Günde 3 ana öğün yapın. Ayrıca 2-3 ara öğünle beraber günde toplam 5-6 öğün mutlaka düzenli olarak tüketin Öğün atlamayın ve ağır yiyeceklerin (çok yağlı, kremalı) öğünlerden uzak durun.

Basit karbonhidratlar tüketiminizi azaltın.(şeker gibi)

Lif içeriği yüksek besinler tüketin. (sebze, meyve, tahıllı-kepekli ekmekler, kurubaklagiller)

Haftada bir gün kurubaklagil tüketin.

Süt ve ürünlerinin (yoğurt, peynir) az yağlı olanların tüketmeye özen gösterin.

Balık, tavuk ve hindiyi (derileri alınmış) kırmızı ete tercih edin.

Masadan tuzluğu kaldırın. Günlük tükettiğiniz tuz miktarı bir çay kaşığını geçmesin.

Mümkün olduğunca kızartmalardan ve kavurmalardan uzak durun. Haşlanma, buğulama, fırında ya da ızgara yiyecekleri tercih edin.

Katı yağ (tereyağı, margarin) kullanımını azaltın, sıvı yağları (zeytin yağı, fındık yağı gibi) tercih edin.

Çok hızlı yemek yemeyin, böylece daha az ve daha rahat ve daha keyifli yemek yediğinizi fark edeceksiniz.

Alkol almadan önce iyi düşünün. Çünkü, alkolün kalorisi yüksektir (1g=7 kal), vücudunuzda yağ depolanmasını arttırır ve yemeklere karşı iradenizi zayıflatır.

Günde 8-10 bardak su için, öğünlerden önce içeceğiniz 1-2 bardak su daha fazla ve daha uzun süre tok hissetmenizi sağlar.

Öğünlere kremasız bir çorba ile başlayabilirsiniz. Bu yavaş yemenizi sağlar ve tokluk hissi verir.

Karşı koyamadığınız yiyecekleri sofranızdan tamamen uzaklaştırın.

Abur-cuburu tamamen kaldırın çünkü hangisinden ne kadar yediğinizi takip edemezsiniz.

Başkalarının tabağında kalanları sakın yemeyin.


Birkaç alışveriş önerisi:
  • Aç iken kesinlikle alışverişe çıkmayın. Çünkü gördüğünüz bütün yiyecekleri almak isteyebilirsiniz.
  • Evden çıkmadan alacaklarınızı not alın ve kendinize bu listenin dışına çıkmayacağınıza söz verin. Her zaman sadece ihtiyacınız kadar alın.
  • Markete gittiğinizde yememeniz gereken gıdaların bulunduğu reyonlara uğramayın. Özellikle abur cubur reyonlarından uzak durun.
  • İşlenmiş veya hazır gıdalardan uzak durun. Çünkü tuz oranları genelde yüksektir.
  • Aldığınız besinin etiketini mutlaka okuyun, yağ ve kalori oranlarını görerek alın.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Neden Şişmanız?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Özge KELEBEK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Özge KELEBEK'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.Özge KELEBEK'in Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Neden Şişmanız?' başlığıyla eşleşen başka makale bulunamadı.
► İş Hayatında Beslenme Eylül 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


16:32
Top