Lazer Epilasyon Uygulamaları
BAHARIN İLK ÇİÇEKLERİYLE BERABER LAZER EPİLASYON HAKKINDA HALA MERAK EDİLENLER
Lazer epilasyon uygulamaları yaklaşık 12 yıldır ülkemizde hemen her bölgede uygulanmakta, iyi sonuçları, bazen de basında yer alan komplikasyonları ile manşet haber olma özelliğini korumaktadır. Nedir lazerle epilasyon, neden pahalı bir yöntemdir, kimlere yapılmalıdır vs gibi birçok soru hala merak ediliyor. Bunun nedeni belki de herkesin anlayabileceği dilden ifade etmeyişimiz bilgileri. O nedenle ben bu ay ki
yazımda sade ve anlaşılabilir bir formatta lazer epilasyonu anlatmak ve kendi uygulamalarımdan bahsetmek istiyorum.
Lazer epilasyon kılların bir ışın ile kalıcı olarak azaltılması yöntemidir. Bu ışının özelliği melanin pigmentine spesifik olmasıdır. Ne demek yani?
Melanin kılın içinde bol miktarda bulunan kıla renk veren pigmenttir. Lazer ışınları bu pigmente adeta bir demir mıknatıs ilişkisi gibi yapışırlar.
Melanine yapışmaları için belli dalga boylarında olması gereklidir lazer ışınlarının. O nedenle de bunu elde etmek yüksek bir teknoloji gerektirir.
Bu maliyeti arttırır o da doğal olarak tedaviye yansır. Fiatlar bu edenle ucuz değildir. Yine bilinmesi gereken, lazer cihazı içinde bulunan ışınlar belli bir atım sayısından sonra bitmekte yeniden yüklenmesi gerekmektedir. Bu da maliyet gerektrir tabii.
Biraz önce demir mıknatıs örneğini verdim.Biraz açalım şimdi burayı. Deri üzerine uygulanan lazer ışını öyle akıllıdırki derinin içinde bulunan kas hücrelerine, sinir hücrelerine, ter bezi hücrelerine, liflere, damarlara gitmez tıpkı bir mıknatıs gibi kıl tarafından emilir. Çünkü dalga boyu melanine spesififktir. Buradan anlaşılacağı üzere kılın içinde ne kadar çok melanin varsa yani kıl ne kadar kalın ve koyu ise o kadar ışın emecek bu ışık enerjisi cilt içinde ısı enerjisine dönüşecek ve fazlaca ısınan kıl proteinleri zarar görerek kıl ölecek. Kılın içinde ne kadar az melanin varsa yani kıl ince açık renkli veya sarı ise az ışık emecek, kıl içinde oluşan ısı kılların ölmesine neden olmayacağı gibi kılı besleyen kılcal damarların ısı ile genişlemesine ve daha da uzamasına ve uyuyan kıl folliküllerinin uyanmasına neden olacaktır. Bu da tüylenme de artış olarak kendini gösterir. Beyaz kıllarda ise hiç melanin pigmenti olmadığından doğal olarak lazer ışını çekemeyecek ve lazerden hiç etkilenmeyecektir.
Buradan anlaşılan sonuç şudur. Lazer epilasyon teknolojinin bize sunduğu bir nimettir ancak vaka seçimi uygun yapılmazsa sonuç çok çekilmez olabilir. 11 yıldır lazer epilasyon uygulamalarım sonucunda yüzünde tüylerinin artmasına neden olduğum hastam hiç olmadı. Bunu 20 yıldır yapmakta olduğum iğneli epilasyona borçluyum. Kıl rengi açık olan hiçbir hastaya lazer epilasyon uygulamıyorum, bu hastalara direk iğneli epilasyonla başlıyorum. Ya da lazer epilasyon uyguladığım hastalarda iyice kıllar azalıp inceler kaldığında iğneli epilasyona geçiş yapıyorum. Önemli olan hastanın sorununu çözmek. Lazer uygulamaları ülkemizde başladıktan sonra yüzünde 3-4 tane kıl olup lazer sonrası yüzü tüyle kaplana o kadar çok hasta gördüm ki. Burada deneyimin
yöntem seçiminin ne kadar önemli olduğunu tekrar hatırlatmak isterim. 3-4 adet tüy 6-8 iğneli epilasyonla yok edilebilecekken bu tip yanlış uygulamalar sonucu hasta yılarca lazer salonlarında adeta sürünmekte, para harcam hasta adeta lazer yaptırmak zorundadır artık sürekli. O halde gezemez çünkü.
Şunu unutmamak lazım ki uygulamalar deneyim bilgi ve uzmanlıkla birleşmediği sürece başarıya ulaşamaz.
Lazer epilasyon yalnızca Dermatoloji ve Plastik cerahi uzmanı olan kliniklerde uygulanmalıdır. Yaşanacak herhangi bir problemde hasta hekim aramak zorunda değildir. Kliniğin hekimi hastanın sorunlarını çözer. Hasta, uygulayıcı dışında her an hekimine ulaşabilmeli muhatabı hekim olmalıdır.
Lazer epilasyon uygulamalarında değişik lazerler kullanılmaktadır. Bunlar lazer ışınının dalga boyuna göre isimlendirilmektedirler. Ben lazer tiplerini yazmayacağım. Dilediğiniz her yerden ulaşabilirsiniz.Ama hastaların bana cok söylediği bir cümleyi burda tartışmak istiyorum. Dıod tipi lazerlerde kıl deri seviyesinden kesilir bunun için ya jilet ya da traş makinası kullanılır. Bu yanlış bir uygulama değildir. Bu tekniğin bir parçasıdır ve doğru olan budur. Ancak seviyesiz rekabet yapmak isteyenler , onların makinası eski model hastayı jiletle temizliyorlar kıllarını attrıracaklar, diyerek kendi bilgisizliklerini ortaya koymaktadırlar. Bana gelen hastalar siz hastayı jiletle temizlemiyormuşsunuz o nedenle size geldik gibi bir ifade kullandıklarında, ben hastalarıma Alexandrite tipi lazer kullandığımı kılları öyle kesmediğimi ancak dıod lazerlerde tekniğin bu olduğu ve yanlış olmadığı bilğisini mutlaka veriyorum.
Merak edilen en önemli konulardan biri de lazer epilasyonu kaç seansta biteceğidir. Hiç bir zaman unutulmaması gereken şey bunlarda kesin rakamlar olmadığıdır. Verilen değerler ortalama değerlerdir.Bölgeden bölgeye değişir. Örneğin yüz bölgesi ortalama 10-12 seanstır. Bununla beraber 6 sensta da biten hasta vardır 16. seansta da biten hasta vardır
Bu bir çan eğrisidir. İstisnalar mutlaka olacaktır. Bunlar hakkında hasta mutlaka bildirilmelidir. Kliniğimde çoğu zaman görüşmeye gelen hastalardan, ama x yerde bize 3 seansta biter dediler garanti verdiler cümlesini o kadar çok duyuyorum ki. Maalesef bunlar kandırmacadır. Ticari oyunlardır. 3 seansta çok azalabilir ancak bitmez.Çok nadiren biten vakalar da olabilir ama o da genellenemez. O durumda hasta 3 seansta bitme umuduyla başlar çünkü epilasyona ve
hayal kırıklığına uğrar. Kol kıllarında ortalama seans sayısı 8-10, koltuk altı, bacaklar, genital bölge kılları gibi alanlarda ortalama 6 seanstır. Tüm bu ortalamalarda 2 değerlikli sapmalar olabilir. Yani ortalama 6 seans olan bir tedavi 4. sensta da bitebilir 8. seansta da bitebilir.
Yüz ve boyun bölgesinde seans aralıkları 1 ay gibiyken, diğer alanlarda bu süre 2 aydır. Seanslar ilerledikçe seans araları uzar. Bu uzama nedeni ile tedavi süresi 2-2.5 yıla kadar uzayabilir.
Hastalarımın en büyük korkularından biri lazer epilasyonun kısırlık yapması ile ilgili endişesidir. Lazer deri içine 6-7 mm kadar penetre olur ve melanin hüceresi dışında emilim göstermez dolayısıyla böyle bir risk yoktur.
Yazın güneşten koruyucu kullanmaya dikkat ederek rahatlıkla lazer yaptırılabilir. Ancak tatil dönüşü bronz bir tene deneyimlerime göre 4- 5 haftadan önce epilasyon yapılmamalıdır. Bunun nedeni bronzlaşma ile deride de melanin ğigmentinin artması ve lazer ışınlarının deri tarafından emilerek yanıklara onların da izlere neden olabilmesidir.
Lazer epilasyon ergenlik çağına girmiş herkese yapılabilir. yaşının kücük olması önemli degildir. Kadın erkek farkı gözetilmez.
Sonuçta lazer epilasyon son derece büyük bir konfor sağlıyor insan yaşamına,. İmkanı olan herkesin yaptırması gereken bir tedavi.Hastalıkta, tatilde, yaşlılıkta o kadar rahat hissediyor ki insan kendini. Özgüveni arttırıyor. İmkanı olabilen herkesin bu tedavi olanaklarından yararlanmasını diliyor, Deneyim,bilgi,uzman ilişkisinin mutlaka sorgulanması gektiğini hatırlatıyorum
Dr.Sema Karaoğlu
Lazer epilasyon uygulamaları yaklaşık 12 yıldır ülkemizde hemen her bölgede uygulanmakta, iyi sonuçları, bazen de basında yer alan komplikasyonları ile manşet haber olma özelliğini korumaktadır. Nedir lazerle epilasyon, neden pahalı bir yöntemdir, kimlere yapılmalıdır vs gibi birçok soru hala merak ediliyor. Bunun nedeni belki de herkesin anlayabileceği dilden ifade etmeyişimiz bilgileri. O nedenle ben bu ay ki
yazımda sade ve anlaşılabilir bir formatta lazer epilasyonu anlatmak ve kendi uygulamalarımdan bahsetmek istiyorum.
Lazer epilasyon kılların bir ışın ile kalıcı olarak azaltılması yöntemidir. Bu ışının özelliği melanin pigmentine spesifik olmasıdır. Ne demek yani?
Melanin kılın içinde bol miktarda bulunan kıla renk veren pigmenttir. Lazer ışınları bu pigmente adeta bir demir mıknatıs ilişkisi gibi yapışırlar.
Melanine yapışmaları için belli dalga boylarında olması gereklidir lazer ışınlarının. O nedenle de bunu elde etmek yüksek bir teknoloji gerektirir.
Bu maliyeti arttırır o da doğal olarak tedaviye yansır. Fiatlar bu edenle ucuz değildir. Yine bilinmesi gereken, lazer cihazı içinde bulunan ışınlar belli bir atım sayısından sonra bitmekte yeniden yüklenmesi gerekmektedir. Bu da maliyet gerektrir tabii.
Biraz önce demir mıknatıs örneğini verdim.Biraz açalım şimdi burayı. Deri üzerine uygulanan lazer ışını öyle akıllıdırki derinin içinde bulunan kas hücrelerine, sinir hücrelerine, ter bezi hücrelerine, liflere, damarlara gitmez tıpkı bir mıknatıs gibi kıl tarafından emilir. Çünkü dalga boyu melanine spesififktir. Buradan anlaşılacağı üzere kılın içinde ne kadar çok melanin varsa yani kıl ne kadar kalın ve koyu ise o kadar ışın emecek bu ışık enerjisi cilt içinde ısı enerjisine dönüşecek ve fazlaca ısınan kıl proteinleri zarar görerek kıl ölecek. Kılın içinde ne kadar az melanin varsa yani kıl ince açık renkli veya sarı ise az ışık emecek, kıl içinde oluşan ısı kılların ölmesine neden olmayacağı gibi kılı besleyen kılcal damarların ısı ile genişlemesine ve daha da uzamasına ve uyuyan kıl folliküllerinin uyanmasına neden olacaktır. Bu da tüylenme de artış olarak kendini gösterir. Beyaz kıllarda ise hiç melanin pigmenti olmadığından doğal olarak lazer ışını çekemeyecek ve lazerden hiç etkilenmeyecektir.
Buradan anlaşılan sonuç şudur. Lazer epilasyon teknolojinin bize sunduğu bir nimettir ancak vaka seçimi uygun yapılmazsa sonuç çok çekilmez olabilir. 11 yıldır lazer epilasyon uygulamalarım sonucunda yüzünde tüylerinin artmasına neden olduğum hastam hiç olmadı. Bunu 20 yıldır yapmakta olduğum iğneli epilasyona borçluyum. Kıl rengi açık olan hiçbir hastaya lazer epilasyon uygulamıyorum, bu hastalara direk iğneli epilasyonla başlıyorum. Ya da lazer epilasyon uyguladığım hastalarda iyice kıllar azalıp inceler kaldığında iğneli epilasyona geçiş yapıyorum. Önemli olan hastanın sorununu çözmek. Lazer uygulamaları ülkemizde başladıktan sonra yüzünde 3-4 tane kıl olup lazer sonrası yüzü tüyle kaplana o kadar çok hasta gördüm ki. Burada deneyimin
yöntem seçiminin ne kadar önemli olduğunu tekrar hatırlatmak isterim. 3-4 adet tüy 6-8 iğneli epilasyonla yok edilebilecekken bu tip yanlış uygulamalar sonucu hasta yılarca lazer salonlarında adeta sürünmekte, para harcam hasta adeta lazer yaptırmak zorundadır artık sürekli. O halde gezemez çünkü.
Şunu unutmamak lazım ki uygulamalar deneyim bilgi ve uzmanlıkla birleşmediği sürece başarıya ulaşamaz.
Lazer epilasyon yalnızca Dermatoloji ve Plastik cerahi uzmanı olan kliniklerde uygulanmalıdır. Yaşanacak herhangi bir problemde hasta hekim aramak zorunda değildir. Kliniğin hekimi hastanın sorunlarını çözer. Hasta, uygulayıcı dışında her an hekimine ulaşabilmeli muhatabı hekim olmalıdır.
Lazer epilasyon uygulamalarında değişik lazerler kullanılmaktadır. Bunlar lazer ışınının dalga boyuna göre isimlendirilmektedirler. Ben lazer tiplerini yazmayacağım. Dilediğiniz her yerden ulaşabilirsiniz.Ama hastaların bana cok söylediği bir cümleyi burda tartışmak istiyorum. Dıod tipi lazerlerde kıl deri seviyesinden kesilir bunun için ya jilet ya da traş makinası kullanılır. Bu yanlış bir uygulama değildir. Bu tekniğin bir parçasıdır ve doğru olan budur. Ancak seviyesiz rekabet yapmak isteyenler , onların makinası eski model hastayı jiletle temizliyorlar kıllarını attrıracaklar, diyerek kendi bilgisizliklerini ortaya koymaktadırlar. Bana gelen hastalar siz hastayı jiletle temizlemiyormuşsunuz o nedenle size geldik gibi bir ifade kullandıklarında, ben hastalarıma Alexandrite tipi lazer kullandığımı kılları öyle kesmediğimi ancak dıod lazerlerde tekniğin bu olduğu ve yanlış olmadığı bilğisini mutlaka veriyorum.
Merak edilen en önemli konulardan biri de lazer epilasyonu kaç seansta biteceğidir. Hiç bir zaman unutulmaması gereken şey bunlarda kesin rakamlar olmadığıdır. Verilen değerler ortalama değerlerdir.Bölgeden bölgeye değişir. Örneğin yüz bölgesi ortalama 10-12 seanstır. Bununla beraber 6 sensta da biten hasta vardır 16. seansta da biten hasta vardır
Bu bir çan eğrisidir. İstisnalar mutlaka olacaktır. Bunlar hakkında hasta mutlaka bildirilmelidir. Kliniğimde çoğu zaman görüşmeye gelen hastalardan, ama x yerde bize 3 seansta biter dediler garanti verdiler cümlesini o kadar çok duyuyorum ki. Maalesef bunlar kandırmacadır. Ticari oyunlardır. 3 seansta çok azalabilir ancak bitmez.Çok nadiren biten vakalar da olabilir ama o da genellenemez. O durumda hasta 3 seansta bitme umuduyla başlar çünkü epilasyona ve
hayal kırıklığına uğrar. Kol kıllarında ortalama seans sayısı 8-10, koltuk altı, bacaklar, genital bölge kılları gibi alanlarda ortalama 6 seanstır. Tüm bu ortalamalarda 2 değerlikli sapmalar olabilir. Yani ortalama 6 seans olan bir tedavi 4. sensta da bitebilir 8. seansta da bitebilir.
Yüz ve boyun bölgesinde seans aralıkları 1 ay gibiyken, diğer alanlarda bu süre 2 aydır. Seanslar ilerledikçe seans araları uzar. Bu uzama nedeni ile tedavi süresi 2-2.5 yıla kadar uzayabilir.
Hastalarımın en büyük korkularından biri lazer epilasyonun kısırlık yapması ile ilgili endişesidir. Lazer deri içine 6-7 mm kadar penetre olur ve melanin hüceresi dışında emilim göstermez dolayısıyla böyle bir risk yoktur.
Yazın güneşten koruyucu kullanmaya dikkat ederek rahatlıkla lazer yaptırılabilir. Ancak tatil dönüşü bronz bir tene deneyimlerime göre 4- 5 haftadan önce epilasyon yapılmamalıdır. Bunun nedeni bronzlaşma ile deride de melanin ğigmentinin artması ve lazer ışınlarının deri tarafından emilerek yanıklara onların da izlere neden olabilmesidir.
Lazer epilasyon ergenlik çağına girmiş herkese yapılabilir. yaşının kücük olması önemli degildir. Kadın erkek farkı gözetilmez.
Sonuçta lazer epilasyon son derece büyük bir konfor sağlıyor insan yaşamına,. İmkanı olan herkesin yaptırması gereken bir tedavi.Hastalıkta, tatilde, yaşlılıkta o kadar rahat hissediyor ki insan kendini. Özgüveni arttırıyor. İmkanı olabilen herkesin bu tedavi olanaklarından yararlanmasını diliyor, Deneyim,bilgi,uzman ilişkisinin mutlaka sorgulanması gektiğini hatırlatıyorum
Dr.Sema Karaoğlu
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Lazer Epilasyon Uygulamaları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Sema KARAOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Sema KARAOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
1 Beğeni 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
