Hamileliğe Gerçekten Hazır Mısınız?
HAMİLELİK ÖNCESİ GERÇEKTEN HAZIR MISINIZ
Hamile olmak bir kadının yaşayabileceği en önemli ve en özel olaydır.Gerek bedensel gerek ruhsal bir çok değişiklik yaşayacak olan kadın için öncelikle hazır olup olmadığı gerçekten önemlidir.Eşler evlendikten bir süre sonra yakın çevrelerinden yöneltilen ne zaman çocuk sahibi olacakları sorusuyla karşılaşırlar.Aslında sağlıklı giden ve sağlam temeller üzerine kurulmuş evliliklerde bebek sahibi olmak beklenen ve istenen bir durumdur.Doğa tarafından dişilere verilen bir tür hediyedir diyebiliriz bir can oluşturma yeteneğine sahip olmak.Kadın bedeni bu mucizeyi gerçekleştirmek üzere donatılmıştır ve herhangi bir sorun yoksa hamilelik doğal yollardan gerçekleşir.
Hamile olmak demek bir canlıya hayat vermek ve onun sorumluluğunu ömür boyu taşımayı kabullenmek demektir.Bir kez böyle bir karara varıldığında bütün güzellikleriyle beraber ağır sorumluluklarıyla da hayatınızın toptan ve geri dönülemez biçimde değişeceğini bilmelisiniz.Çocuk sahibi olmaya karar vermek gelip geçici bir heves değildir ve ‘hevesimi aldım,tamam artık’ deme şansınız da yoktur.O nedenle hazır olmak çok önemlidir.Bir çocuğun sorumluluğunu taşımak ciddi bir iştir ve ailenin hayatını önemli ölçüde değiştirir ve etkiler.Hazır olmak demek pek çok yönüyle hazır olmayı gerektirir.
· Psikolojik olarak hazır olmak
· Bedensel olarak hazır olmak
· Bir aile olarak hazır olmak
· Yaşam biçimiyle hazır olmak
· Maddi imkanlar olarak hazır olmak
· Çocukla ilgili beklentiler yönüyle hazır olmak
yönleriyle bir bütün olarak düşünmek gerekir.Bu konularda yapılacak hazırlıklar karşılaşılacak sıkıntılı ve yorucu günleri kolay atlatmanıza yardımcı olacaktır.
PSİKOLOJİK OLARAK HAZIR OLMAK
Bir kadın çocuk sahibi olmayı istiyorsa bunu önce ruhunda ve duygularında oluşturur.Kalpten ister.Bu istek çocuk sahibi olmak için en önemli koşuldur. Beklenmedik hamilelikler yaşayan kadınların büyük çoğunluğu hem hamilelik sırasında hem de sonrasında ciddi psikolojik sorunlar yaşamaktadırlar.Çünkü hamileliğin kendisi bile başlı başına bir yüktür.Dokuz ay boyunca sürekli gelişen ve büyüyen bir canlıyı taşımak bu sürece hazır olmayan bir kadın için son derece stresli ve sorunlu bir sürece dönüşebilir.Hamileliğinin ilerleyen aşamalarında artık sıkıldığını,yorulduğunu söyleyen ve ‘bir an önce doğsa da kurtulsam’ diyen pek çok kadın görmüşsünüzdür.Ancak iş sadece doğurmakla bitmediği gibi asıl yorucu dönemler doğumdan sonra başlamaktadır.Aylar boyunca sürecek uykusuzluklara,ağlama nöbetlerine,gaz sancılarına tahammül etmek büyük sabır gerektirir.Psikolojik olarak bu sorumluluklara hazır olabilmek ve bu bilince sahip olmak temel koşuldur.Çocuk sahibi olmadan da önce bunun için karar verme süreci önemlidir.Bu karar aşamasında da gerçekçi beklentiler belirlemelisiniz.Çocuk sahibi olmak arkadaşınızın kucağında ya da yolda bebek arabasında gördüğünüz çocuğu sevmekle aynı şey değildir.Bu nedenle önce psikolojik olarak hazır olmalısınız derken aslında çok önemli bir başka konu daha göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuk asla sorunlu bir evliliği kurtaracak olan can simidi olarak görülmemelidir. Eğer evliliğinizdeki sorunları çözmeden çocuk sahibi olmaya kalkarsanız sorunlarınızı çözmek bir yana bu sorunların katlanarak büyüyeceğini ve problemler yumağı olarak size geri döneceğini de bilmelisiniz.Bu durumda unutulmaması gereken bir diğer kural da sağlıklı bir evliliğin böyle bir yükü kaldırabileceğinin bilincinde olmaktır.
BEDENSEL OLARAK HAZIR OLMAK
Diyelim ki psikolojik olarak hazırsınız ve çocuk sahibi olmayı çok istiyorsunuz. Evliliğiniz de son derece düzgün,her şey yolunda gidiyor.Buna rağmen düşünmeniz gereken başka şeyler var.Siz beyin olarak hazırsınız da acaba vücudunuz buna hazır mı?Vücut yani bedensel olarak hazır olmak demek:
· Öncelikle yaş durumu önemlidir.Hamilelik ne çok erken ne de çok geç olmamalıdır.
· Erken yaştaki hamileliklerde annenin ve bebeğin hayatını etkileyebilecek ciddi riskler vardır.
· Geç yaştaki hamilelikler konusunda artık tıpta gelişen imkanlar sayesinde risk en aza indirildiyse de özellikle bebekte zeka ve doğumsal sakatlıklar açısından hala büyük riskler bulunmaktadır.
· Vücudunuzun hormonal yapısının hamileliğe uygun olup olmadığını bilmek ve bir takım tarama testlerinden geçmek.Pek çok kadın hormonal yapısındaki sorunlar erken fark edilemediği için çocuk sahibi olamamakta ya da ciddi sorunlar yaşamaktadır.
· Hamile kalmaya karar verdiyseniz bedeninizin temiz olması gerekir. Bu ne demektir? Eğer kullandığınız bir takım ilaçlar varsa bu konuda mutlaka doktorunuzla konuşmalısınız.Eğer zorunlu değilse hamile kalmadan en az üç ay önceden bu ilaçları bırakmış olmanız önerilmektedir.Kullandığınız ilaçlar doğacak çocuğunuzda kalıcı hasarlara yol açabilir.
· Psikolojik olarak tedavi görüyorsanız ya da ilaç kullanıyorsanız bu konuda da mutlaka doktorunuzla işbirliği içinde olmalısınız.Depresyon benzeri bir problem yaşarken hamile kalmanız hem sağlık açısından hem de psikolojik açıdan ciddi riskler doğurabilir.Bebekten önce sağlığınızın kontrolünü ele almalısınız.
· Yine hamilelikten önce beslenmenize dikkat etmelisiniz.Sağlıklı ve doğal gıdaları tüketmeye özen göstermeniz çok önemli faydalar sağlar.
· Eğer kullanıyorsanız alkolü ve sigarayı bırakmanız hem bebek için hem de sizin için olmazsa olmaz koşullardandır.Özellikle hamileliğin ilk üç ayı organların oluştuğu dönemler olması bakımından bu oluşumda problemler ya da sakatlıklar olma ihtimali yüksektir.
BİR AİLE OLARAK HAZIR OLMAK
Çocuk sahibi olmak bilindiği gibi sadece kadını ilgilendiren bir konu değildir ve eşlerin ikisinin de istemesi gerekir.Erkekten habersiz hamile kalan bir kadın yaşanacak sorunlara hazır olmak zorundadır.Böyle önemli bir konuda fikri alınmamış,kendisine danışılmamış bir baba adayının beklenmedik bir hamileliğe sempatiyle bakmasını ve bebeği kabullenmesini beklemek biraz hayalcilik olur.Üstelik bir de baba adayı buna hazır değilse ve çocuk sahibi olmayı düşünmüyorsa ciddi olarak tepki gösterebilir.Hazır olmak sadece anne adayının hazır olması ve çocuk sahibi olmayı çok istemesi ile sınırlı değildir.Çünkü doğacak çocuk bütün bir ailenin ve hatta yakın aile bireylerinin hayatını da etkileyecektir.Bu durumda eşlerin dışındaki yakın çevrenin de bu fikre hiç değilse sıcak bakıyor olmaları gerekir.Çocuk bakımı temel olarak paylaşımı ve yardımlaşmayı gerektirir.Kadın ve erkeğin aynı biçimde istemeleri ve karşılaşabilecekleri zorlukları iyi hesaplamaları gerekir.Beklenmedik bir hamileliğin beklenmedik sorunlara yol açabileceğini unutmadan planlamak çok önemlidir.Daha önce sadece eş olarak yaşayan kadın ve erkek çocukla beraber daha geniş bir aile olacaklarının ve daha önce sadece kendilerine ait olan bütün zamanlara el koyacağının bilincinde olmalıdırlar.
YAŞAM BİÇİMİYLE HAZIR OLMAK
Bebek sahibi olmak, eşler istiyorsa gerçekten hoş bir düşüncedir.Aile bir çocuğun sorumluluğunu almaya hazırsa fazla bir sorun olmayacağı düşünülür.Hamilelik ve doğumla beraber değişen yaşamlar başka sorunları ortaya çıkarabilir.Ailenin hayat tarzı bir çocuğu yetiştirmeye uygun mudur? Anne ve baba çocuk için zaman ayırabilecekler mi?Bu çok önemlidir.
Yoğun iş temposu olan bir çift için çocuk sahibi olduktan sonra durum çok zorlaşmaktadır.Özellikle anne sevgisi ve ilgisini arayan çocuk bakıcıların elinde büyüyorsa bu durumdan en çok etkilenen çocuk olur. Hırçınlaşır,annesinden ayrılmak istemez.Genellikle de sık sık bakıcı değiştirilir.Ya da bu iş(!) aile büyüklerine devredilir.Evet maalesef bir iş haline döner olay.Çok sevilerek büyütülse de çocuk en çok kendi anne ve babasının ilgisine,şefkatine muhtaçtır.İşte sırf bu nedenle biz bir çocuğun üç yaşına kadar annesinin yanında büyümesini öneriyoruz.Çok zorunlu haller olmadığı sürece çocuk aile ortamı içinde ve ailesinin yanında kalmalıdır.
Aynı biçimde uzun sürelerle iş gezileri yapan ebeveynler açısından da sorunlar oluşabilmektedir.Ya da çocuğu yakınlara bırakarak yapılan gezmeler,çocuk yokmuş gibi devam eden bir sosyal yaşam da çocukla aile arasında kopuk ilişkilere yol açabilir.
Kısacası çocuk hayatınızın tam orta yerine yerleşecek ve bir çok şeyi ona göre planlamak ve düzenlemek zorunda kalacaksınız.Bu açıdan yaşam tarzınızı yeniden gözden geçirmenizde fayda var.
MADDİ İMKANLAR OLARAK HAZIR OLMAK
Hamile kalmaya karar vermenizle birlikte aslında masraflar da başlar.
· Yapılacak tahliller.
· Bir sorun varsa çözüm amacıyla yapılacak tedavi giderleri.
· Hamilelikle birlikte doktor ve tahlil bedelleri.
· Bebek için gerekli olan malzemeler için yapılacak masraflar.
· Doğum giderleri.
· Doğumdan sonra hem annenin hem de bebeğin kontrolleri ve aşılara ödenen bedeller.
· Ve çocuğun tüm yaşamı boyunca getireceği maddi yükümlülükler.
Bütün bunlar düşünüldüğünde çocuk sahibi olmanın aslında maddi ve manevi olarak ne büyük bir sorumluluk olduğu daha iyi anlaşılabilir.Maalesef ‘her çocuk rızkıyla doğar’ inanışına uygun gelişmiyor her şey.Görünmeyen pek çok sorun çıkabiliyor ve bütün bunları karşılayabilecek bir maddi gücün de olması gerekiyor.Bir çocuk kendi ağırlığından kat kat fazla ağır bedellerle dünyaya gelir.Yetiştirilirken ödenen bedeller de azalmak bir yana artarak devam eder.Günümüzde sadece eğitim bile ciddi masraflara yol açmaktadır. Bizler yetişkin insanlar olarak istediklerimizi erteleyebilme yetisine sahip insanlarız ama bir çocuk için aynı şeyi söyleyebilmek mümkün değildir. Özellikle zorunlu ve temel ihtiyaçları karşılayabilecek imkanlara sahip olmadan çocuk sahibi olmak büyük bir yanlıştır.
ÇOCUKLA İLGİLİ BEKLENTİLER YÖNÜYLE HAZIR OLMAK
Aileler çocuk sahibi olmayı isterken yapılması gereken hazırlıklar genelde görünen ve bilinen hazırlıklardır.Ancak beklentiler konusunda durum biraz daha farklıdır.Çünkü beklentiler geleceğe yöneliktir ve neyle karşılaşılacağı asla tam olarak hesaplanamaz.
· Çocuk kime benzeyecek?
· Hangi huylarımızı alacak?
· Karakteri,kişiliği nasıl olacak?
· Nasıl bir eğitim vereceğiz?
· Onu büyütürken hangi sorunlarla karşılaşacağız?
· Mutlu ve sağlıklı bir çocuk olacak mı?
· Ona nasıl bir gelecek sağlayacağız?
· Büyüdüğünü görebilecek miyiz?
türü ve benzeri soruların tek bir yanıtı vardır:Bilemezsiniz! Sadece umutlar besleyebilir,beklentilerinize uygun bir bir çocuk sahibi olmayı arzu edebilirsiniz. Bir de yapabileceğinizin en iyisini yapmayı istersiniz.Bu yönde çaba gösterebilirsiniz.Ancak gelecekle ilgili hiçbir şeyi net olarak belirleyemezsiniz. Her şey beklentilerinizden daha iyi yönde ya da daha kötü yönde gelişebilir.
Örneğin hiçbir anne özürlü bir çocuk sahibi olmayı beklemez ama bu her zaman ihtimallerden biri olarak vardır.Veya her kadın normal yollarla çocuk sahibi olmayı umut ederken ya uzun tedavilerden sonra bir çocuğa kavuşur ya da hiçbir zaman bu beklentisi gerçekleşmez.Çocukları olmayan böyle pek çok çift vardır.Ancak beklentilerin sonucu olumsuz da olsa bu dünyanın sonu değildir.O nedenle beklentiler oluşturulurken durumun aksine gelişebileceği olasılığını da göz ardı etmemelisiniz.Elbette ki her şeyin en iyi biçimde gelişeceğini umut etmek güzel ve olumlu bir tutumdur.Ancak farklı durumların da oluşabileceğini hesaba katarak sürprizlere de açık olmalısınız.
HAMİLELİKLE BİRLİKTE BEDENSEL DEĞİŞİMLER
Hamilelik hayatınızdaki her şeyi değiştirir ama işe önce vücudunuzu değiştirerek başlar.Bu yavaş ve uzun bir sürecin sonuna kadar yani doğuma kadar devam eder.Doğumdan sonra her şey bir anda eski haline de dönmez. Bunun için bazen uzun sayılabilecek bir zamana ihtiyaç vardır.
Hamile kalmanızla birlikte bedeninizde inanılmaz bir faaliyet başlar ve tüm bu faaliyetler yine hormonlarınız vasıtasıyla yürütülür.Bütün bir gebelik süresince:
· Vücudunuz genişlemeye başlar.
· Karnınız ve göğüsleriniz büyür.
· Gebelik boyunca yoğun bir hormonal salınım devam eder.
· Büyük bir olasılıkla aşermelere bağlı olarak ya iştahınız artar ya da yeme içmeden kesilirsiniz.
· Daha çabuk yorulur,daha çok dinlenmeye ihtiyaç duyarsınız.
· Kilo alırsınız.
· Daha hassas,duygusal ve kırılgan olursunuz.
· Bacaklarınızda,karın ve basen bölgelerinizde büyük bir olasılıkla çatlaklar oluşur.
Ve siz de bu kiloları verip veremeyeceğinizi,vücudunuzun eski formuna dönüp dönemeyeceğini düşünerek stres yaşayabilirsiniz.
Bütün bunların geçeceğini ve zamanla durumun normale döneceğini bilmelisiniz.Hemen hemen bütün hamilelikler benzer sorunları beraberinde getirir.Yaşadığınız endişeler normaldir.Vücunuzdaki bazı değişimler kalıcı da olabilir ancak sonucunda elde ettiğiniz o müthiş hediye her şeye daha olumlu bakmanızı sağlayabilir.Bir hayat oluşturmak göründüğü kadar kolay değildir ve yaşadığınız sıkıntılar bedeninizin yarattığı bu mucizeye değer.
YENİ BİR KARDEŞ GELECEKSE
Anne babalar hemen hemen bütün ilkleri ilk çocuklarını büyütürlerken yaşarlar. Aileye katılan diğer çocuklarda aslında pek çok şeyi öğrenmişlerdir.Bir çocuğun,
· Ne zaman diş çıkardığı,
· Ne zaman oturup,emekleyebileceği,
· Ne zaman yürüyebileceği,
· Ne zaman konuşmaya başlayacağı,
· Karşılaşacakları hastalıklar ve aşılar vb. gibi süreçler artık bilinen konulardır.
İlk çocuktan sonra çok fazla sürprizle karşılaşılmaz.Ama doğacak çocuk bir abi ya da ablanın olduğu bir eve geliyorsa asıl sürprizle büyük kardeş karşılaşacak demektir.O nedenle ilk çocuğu karşılaşacağı duruma hazırlamak çok önemlidir.Kardeşiyle arasında yaş farkı büyükse durumu kabullenmek kolaydır ve hatta doğacak kardeş beklenen ve istenen bir hale gelebilir.Ancak yine de doğru bir tavır izlemek gerekir.Hamilelik çocuğa onun anlayabileceği bir dille anlatılmalı ve sürece katılması sağlanmalıdır.Aradaki yaş farkı ne olursa olsun büyük kardeş bebeğin bakımında yardım etmesi için cesaretlendirilimeli,bazı faaliyetleri onunla paylaşmalıdır.Anne kardeşini beslerken biberonu tutmasını isteyebilir,ya da onu uyutması için şarkı söylemesine izin verilebilir.Aileler büyük kardeşe hala çok sevildiğini hissettirmeli ve ilgi göstermeliler.Bu durumlarda genellikle önemli bir yanlış yapılır ve yeni doğan kardeşle ilgilenmek uğruna ilk çocuk ihmal edilir.Çünkü o artık abi ya da abla olmuştur ve bir yetişkin gibi davranması beklenir.Oysa asıl ilgi büyük kardeşe gösterilmelidir. Kardeşler arasındaki kıskançlığın sebepleri arasında en başta geleni de budur.Yeterli ilgiyi göremeyen ve bir kenara atıldığı duygusuna kapılan büyük kardeş hırsını küçük kardeşinden çıkarmak isteyebilir.Amacı kaybettiği ilgiyi yeniden kendi üzerine toplamaktır.
Hamilelik süresince kardeşinin doğumu konusunda ciddi olarak hazırlanmamış çocuklar bir çok sorun yaratabilirler.Bu sorunların kaynağı çocuğun kendisi ya da yeni gelen kardeşin varlığı değil,ebeveynlerin yanlış tutumlarıdır.
AİLELERE ÖNERİLER
Hamilelik ve çocuk sahibi olmak eşlerin bir tercihi ve seçimidir.Bu seçimi yaparken tüm yönleriyle hazır olduğunuzu düşünmeden atacağınız her adım gelecekte yaşayacağınız sorunların da habercisidir.Çocuk sahibi olmak sürekli bir vericilik gerektirir ve tesadüfen ya da ‘bizim de bir çocuğumuz olsun bari’ düşüncesiyle dünyaya getirilen her çocuk düşündüğünüzden daha ağır yükümlülükler getirir.Bu açıdan hazır olmak gerçekten çok önemlidir.Bazen çocuk bakımı konusunda eşlerden birinin enerjisi tükendiğinde diğer eş duruma katılabilmelidir.Bunun için de beklenmedik hamilelikler yerine,tam anlamıyla hazır olmak ve istenen hamilelikler yaşamak en doğru davranış olacaktır.
Normal şartlarda bir kadın doğal yollarla hamile kalabilir.Ancak henüz hazır değilseniz hazır olduğunuza inandığınız ana kadar hamileliğinizi erteleyebilmelisiniz.Bunun yolu planlanmamış hamilelikler yaşayıp kürtaj yaptırmak değildir.Çok zorunlu olmadıkça iş bu noktaya gelmeden önlemlerinizi almalısınız.Çünkü kürtaj yaptırmak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir ve hiç umulmadık sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.O nedenle gerçek anlamda bir çocuk için hazır olduğunuzu düşündüğünüz ana kadar hayatınızın kontrolü sizin elinizde olmalıdır.Hayatınızı olasılıklara ve risklere göre değil bilinçli seçimlere göre yönlendirmek en doğrusu olacaktır.
Bu konu Hamileyiz Biz Dergisinde de yayınlanmıştır.
Hamile olmak bir kadının yaşayabileceği en önemli ve en özel olaydır.Gerek bedensel gerek ruhsal bir çok değişiklik yaşayacak olan kadın için öncelikle hazır olup olmadığı gerçekten önemlidir.Eşler evlendikten bir süre sonra yakın çevrelerinden yöneltilen ne zaman çocuk sahibi olacakları sorusuyla karşılaşırlar.Aslında sağlıklı giden ve sağlam temeller üzerine kurulmuş evliliklerde bebek sahibi olmak beklenen ve istenen bir durumdur.Doğa tarafından dişilere verilen bir tür hediyedir diyebiliriz bir can oluşturma yeteneğine sahip olmak.Kadın bedeni bu mucizeyi gerçekleştirmek üzere donatılmıştır ve herhangi bir sorun yoksa hamilelik doğal yollardan gerçekleşir.
Hamile olmak demek bir canlıya hayat vermek ve onun sorumluluğunu ömür boyu taşımayı kabullenmek demektir.Bir kez böyle bir karara varıldığında bütün güzellikleriyle beraber ağır sorumluluklarıyla da hayatınızın toptan ve geri dönülemez biçimde değişeceğini bilmelisiniz.Çocuk sahibi olmaya karar vermek gelip geçici bir heves değildir ve ‘hevesimi aldım,tamam artık’ deme şansınız da yoktur.O nedenle hazır olmak çok önemlidir.Bir çocuğun sorumluluğunu taşımak ciddi bir iştir ve ailenin hayatını önemli ölçüde değiştirir ve etkiler.Hazır olmak demek pek çok yönüyle hazır olmayı gerektirir.
· Psikolojik olarak hazır olmak
· Bedensel olarak hazır olmak
· Bir aile olarak hazır olmak
· Yaşam biçimiyle hazır olmak
· Maddi imkanlar olarak hazır olmak
· Çocukla ilgili beklentiler yönüyle hazır olmak
yönleriyle bir bütün olarak düşünmek gerekir.Bu konularda yapılacak hazırlıklar karşılaşılacak sıkıntılı ve yorucu günleri kolay atlatmanıza yardımcı olacaktır.
PSİKOLOJİK OLARAK HAZIR OLMAK
Bir kadın çocuk sahibi olmayı istiyorsa bunu önce ruhunda ve duygularında oluşturur.Kalpten ister.Bu istek çocuk sahibi olmak için en önemli koşuldur. Beklenmedik hamilelikler yaşayan kadınların büyük çoğunluğu hem hamilelik sırasında hem de sonrasında ciddi psikolojik sorunlar yaşamaktadırlar.Çünkü hamileliğin kendisi bile başlı başına bir yüktür.Dokuz ay boyunca sürekli gelişen ve büyüyen bir canlıyı taşımak bu sürece hazır olmayan bir kadın için son derece stresli ve sorunlu bir sürece dönüşebilir.Hamileliğinin ilerleyen aşamalarında artık sıkıldığını,yorulduğunu söyleyen ve ‘bir an önce doğsa da kurtulsam’ diyen pek çok kadın görmüşsünüzdür.Ancak iş sadece doğurmakla bitmediği gibi asıl yorucu dönemler doğumdan sonra başlamaktadır.Aylar boyunca sürecek uykusuzluklara,ağlama nöbetlerine,gaz sancılarına tahammül etmek büyük sabır gerektirir.Psikolojik olarak bu sorumluluklara hazır olabilmek ve bu bilince sahip olmak temel koşuldur.Çocuk sahibi olmadan da önce bunun için karar verme süreci önemlidir.Bu karar aşamasında da gerçekçi beklentiler belirlemelisiniz.Çocuk sahibi olmak arkadaşınızın kucağında ya da yolda bebek arabasında gördüğünüz çocuğu sevmekle aynı şey değildir.Bu nedenle önce psikolojik olarak hazır olmalısınız derken aslında çok önemli bir başka konu daha göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuk asla sorunlu bir evliliği kurtaracak olan can simidi olarak görülmemelidir. Eğer evliliğinizdeki sorunları çözmeden çocuk sahibi olmaya kalkarsanız sorunlarınızı çözmek bir yana bu sorunların katlanarak büyüyeceğini ve problemler yumağı olarak size geri döneceğini de bilmelisiniz.Bu durumda unutulmaması gereken bir diğer kural da sağlıklı bir evliliğin böyle bir yükü kaldırabileceğinin bilincinde olmaktır.
BEDENSEL OLARAK HAZIR OLMAK
Diyelim ki psikolojik olarak hazırsınız ve çocuk sahibi olmayı çok istiyorsunuz. Evliliğiniz de son derece düzgün,her şey yolunda gidiyor.Buna rağmen düşünmeniz gereken başka şeyler var.Siz beyin olarak hazırsınız da acaba vücudunuz buna hazır mı?Vücut yani bedensel olarak hazır olmak demek:
· Öncelikle yaş durumu önemlidir.Hamilelik ne çok erken ne de çok geç olmamalıdır.
· Erken yaştaki hamileliklerde annenin ve bebeğin hayatını etkileyebilecek ciddi riskler vardır.
· Geç yaştaki hamilelikler konusunda artık tıpta gelişen imkanlar sayesinde risk en aza indirildiyse de özellikle bebekte zeka ve doğumsal sakatlıklar açısından hala büyük riskler bulunmaktadır.
· Vücudunuzun hormonal yapısının hamileliğe uygun olup olmadığını bilmek ve bir takım tarama testlerinden geçmek.Pek çok kadın hormonal yapısındaki sorunlar erken fark edilemediği için çocuk sahibi olamamakta ya da ciddi sorunlar yaşamaktadır.
· Hamile kalmaya karar verdiyseniz bedeninizin temiz olması gerekir. Bu ne demektir? Eğer kullandığınız bir takım ilaçlar varsa bu konuda mutlaka doktorunuzla konuşmalısınız.Eğer zorunlu değilse hamile kalmadan en az üç ay önceden bu ilaçları bırakmış olmanız önerilmektedir.Kullandığınız ilaçlar doğacak çocuğunuzda kalıcı hasarlara yol açabilir.
· Psikolojik olarak tedavi görüyorsanız ya da ilaç kullanıyorsanız bu konuda da mutlaka doktorunuzla işbirliği içinde olmalısınız.Depresyon benzeri bir problem yaşarken hamile kalmanız hem sağlık açısından hem de psikolojik açıdan ciddi riskler doğurabilir.Bebekten önce sağlığınızın kontrolünü ele almalısınız.
· Yine hamilelikten önce beslenmenize dikkat etmelisiniz.Sağlıklı ve doğal gıdaları tüketmeye özen göstermeniz çok önemli faydalar sağlar.
· Eğer kullanıyorsanız alkolü ve sigarayı bırakmanız hem bebek için hem de sizin için olmazsa olmaz koşullardandır.Özellikle hamileliğin ilk üç ayı organların oluştuğu dönemler olması bakımından bu oluşumda problemler ya da sakatlıklar olma ihtimali yüksektir.
BİR AİLE OLARAK HAZIR OLMAK
Çocuk sahibi olmak bilindiği gibi sadece kadını ilgilendiren bir konu değildir ve eşlerin ikisinin de istemesi gerekir.Erkekten habersiz hamile kalan bir kadın yaşanacak sorunlara hazır olmak zorundadır.Böyle önemli bir konuda fikri alınmamış,kendisine danışılmamış bir baba adayının beklenmedik bir hamileliğe sempatiyle bakmasını ve bebeği kabullenmesini beklemek biraz hayalcilik olur.Üstelik bir de baba adayı buna hazır değilse ve çocuk sahibi olmayı düşünmüyorsa ciddi olarak tepki gösterebilir.Hazır olmak sadece anne adayının hazır olması ve çocuk sahibi olmayı çok istemesi ile sınırlı değildir.Çünkü doğacak çocuk bütün bir ailenin ve hatta yakın aile bireylerinin hayatını da etkileyecektir.Bu durumda eşlerin dışındaki yakın çevrenin de bu fikre hiç değilse sıcak bakıyor olmaları gerekir.Çocuk bakımı temel olarak paylaşımı ve yardımlaşmayı gerektirir.Kadın ve erkeğin aynı biçimde istemeleri ve karşılaşabilecekleri zorlukları iyi hesaplamaları gerekir.Beklenmedik bir hamileliğin beklenmedik sorunlara yol açabileceğini unutmadan planlamak çok önemlidir.Daha önce sadece eş olarak yaşayan kadın ve erkek çocukla beraber daha geniş bir aile olacaklarının ve daha önce sadece kendilerine ait olan bütün zamanlara el koyacağının bilincinde olmalıdırlar.
YAŞAM BİÇİMİYLE HAZIR OLMAK
Bebek sahibi olmak, eşler istiyorsa gerçekten hoş bir düşüncedir.Aile bir çocuğun sorumluluğunu almaya hazırsa fazla bir sorun olmayacağı düşünülür.Hamilelik ve doğumla beraber değişen yaşamlar başka sorunları ortaya çıkarabilir.Ailenin hayat tarzı bir çocuğu yetiştirmeye uygun mudur? Anne ve baba çocuk için zaman ayırabilecekler mi?Bu çok önemlidir.
Yoğun iş temposu olan bir çift için çocuk sahibi olduktan sonra durum çok zorlaşmaktadır.Özellikle anne sevgisi ve ilgisini arayan çocuk bakıcıların elinde büyüyorsa bu durumdan en çok etkilenen çocuk olur. Hırçınlaşır,annesinden ayrılmak istemez.Genellikle de sık sık bakıcı değiştirilir.Ya da bu iş(!) aile büyüklerine devredilir.Evet maalesef bir iş haline döner olay.Çok sevilerek büyütülse de çocuk en çok kendi anne ve babasının ilgisine,şefkatine muhtaçtır.İşte sırf bu nedenle biz bir çocuğun üç yaşına kadar annesinin yanında büyümesini öneriyoruz.Çok zorunlu haller olmadığı sürece çocuk aile ortamı içinde ve ailesinin yanında kalmalıdır.
Aynı biçimde uzun sürelerle iş gezileri yapan ebeveynler açısından da sorunlar oluşabilmektedir.Ya da çocuğu yakınlara bırakarak yapılan gezmeler,çocuk yokmuş gibi devam eden bir sosyal yaşam da çocukla aile arasında kopuk ilişkilere yol açabilir.
Kısacası çocuk hayatınızın tam orta yerine yerleşecek ve bir çok şeyi ona göre planlamak ve düzenlemek zorunda kalacaksınız.Bu açıdan yaşam tarzınızı yeniden gözden geçirmenizde fayda var.
MADDİ İMKANLAR OLARAK HAZIR OLMAK
Hamile kalmaya karar vermenizle birlikte aslında masraflar da başlar.
· Yapılacak tahliller.
· Bir sorun varsa çözüm amacıyla yapılacak tedavi giderleri.
· Hamilelikle birlikte doktor ve tahlil bedelleri.
· Bebek için gerekli olan malzemeler için yapılacak masraflar.
· Doğum giderleri.
· Doğumdan sonra hem annenin hem de bebeğin kontrolleri ve aşılara ödenen bedeller.
· Ve çocuğun tüm yaşamı boyunca getireceği maddi yükümlülükler.
Bütün bunlar düşünüldüğünde çocuk sahibi olmanın aslında maddi ve manevi olarak ne büyük bir sorumluluk olduğu daha iyi anlaşılabilir.Maalesef ‘her çocuk rızkıyla doğar’ inanışına uygun gelişmiyor her şey.Görünmeyen pek çok sorun çıkabiliyor ve bütün bunları karşılayabilecek bir maddi gücün de olması gerekiyor.Bir çocuk kendi ağırlığından kat kat fazla ağır bedellerle dünyaya gelir.Yetiştirilirken ödenen bedeller de azalmak bir yana artarak devam eder.Günümüzde sadece eğitim bile ciddi masraflara yol açmaktadır. Bizler yetişkin insanlar olarak istediklerimizi erteleyebilme yetisine sahip insanlarız ama bir çocuk için aynı şeyi söyleyebilmek mümkün değildir. Özellikle zorunlu ve temel ihtiyaçları karşılayabilecek imkanlara sahip olmadan çocuk sahibi olmak büyük bir yanlıştır.
ÇOCUKLA İLGİLİ BEKLENTİLER YÖNÜYLE HAZIR OLMAK
Aileler çocuk sahibi olmayı isterken yapılması gereken hazırlıklar genelde görünen ve bilinen hazırlıklardır.Ancak beklentiler konusunda durum biraz daha farklıdır.Çünkü beklentiler geleceğe yöneliktir ve neyle karşılaşılacağı asla tam olarak hesaplanamaz.
· Çocuk kime benzeyecek?
· Hangi huylarımızı alacak?
· Karakteri,kişiliği nasıl olacak?
· Nasıl bir eğitim vereceğiz?
· Onu büyütürken hangi sorunlarla karşılaşacağız?
· Mutlu ve sağlıklı bir çocuk olacak mı?
· Ona nasıl bir gelecek sağlayacağız?
· Büyüdüğünü görebilecek miyiz?
türü ve benzeri soruların tek bir yanıtı vardır:Bilemezsiniz! Sadece umutlar besleyebilir,beklentilerinize uygun bir bir çocuk sahibi olmayı arzu edebilirsiniz. Bir de yapabileceğinizin en iyisini yapmayı istersiniz.Bu yönde çaba gösterebilirsiniz.Ancak gelecekle ilgili hiçbir şeyi net olarak belirleyemezsiniz. Her şey beklentilerinizden daha iyi yönde ya da daha kötü yönde gelişebilir.
Örneğin hiçbir anne özürlü bir çocuk sahibi olmayı beklemez ama bu her zaman ihtimallerden biri olarak vardır.Veya her kadın normal yollarla çocuk sahibi olmayı umut ederken ya uzun tedavilerden sonra bir çocuğa kavuşur ya da hiçbir zaman bu beklentisi gerçekleşmez.Çocukları olmayan böyle pek çok çift vardır.Ancak beklentilerin sonucu olumsuz da olsa bu dünyanın sonu değildir.O nedenle beklentiler oluşturulurken durumun aksine gelişebileceği olasılığını da göz ardı etmemelisiniz.Elbette ki her şeyin en iyi biçimde gelişeceğini umut etmek güzel ve olumlu bir tutumdur.Ancak farklı durumların da oluşabileceğini hesaba katarak sürprizlere de açık olmalısınız.
HAMİLELİKLE BİRLİKTE BEDENSEL DEĞİŞİMLER
Hamilelik hayatınızdaki her şeyi değiştirir ama işe önce vücudunuzu değiştirerek başlar.Bu yavaş ve uzun bir sürecin sonuna kadar yani doğuma kadar devam eder.Doğumdan sonra her şey bir anda eski haline de dönmez. Bunun için bazen uzun sayılabilecek bir zamana ihtiyaç vardır.
Hamile kalmanızla birlikte bedeninizde inanılmaz bir faaliyet başlar ve tüm bu faaliyetler yine hormonlarınız vasıtasıyla yürütülür.Bütün bir gebelik süresince:
· Vücudunuz genişlemeye başlar.
· Karnınız ve göğüsleriniz büyür.
· Gebelik boyunca yoğun bir hormonal salınım devam eder.
· Büyük bir olasılıkla aşermelere bağlı olarak ya iştahınız artar ya da yeme içmeden kesilirsiniz.
· Daha çabuk yorulur,daha çok dinlenmeye ihtiyaç duyarsınız.
· Kilo alırsınız.
· Daha hassas,duygusal ve kırılgan olursunuz.
· Bacaklarınızda,karın ve basen bölgelerinizde büyük bir olasılıkla çatlaklar oluşur.
Ve siz de bu kiloları verip veremeyeceğinizi,vücudunuzun eski formuna dönüp dönemeyeceğini düşünerek stres yaşayabilirsiniz.
Bütün bunların geçeceğini ve zamanla durumun normale döneceğini bilmelisiniz.Hemen hemen bütün hamilelikler benzer sorunları beraberinde getirir.Yaşadığınız endişeler normaldir.Vücunuzdaki bazı değişimler kalıcı da olabilir ancak sonucunda elde ettiğiniz o müthiş hediye her şeye daha olumlu bakmanızı sağlayabilir.Bir hayat oluşturmak göründüğü kadar kolay değildir ve yaşadığınız sıkıntılar bedeninizin yarattığı bu mucizeye değer.
YENİ BİR KARDEŞ GELECEKSE
Anne babalar hemen hemen bütün ilkleri ilk çocuklarını büyütürlerken yaşarlar. Aileye katılan diğer çocuklarda aslında pek çok şeyi öğrenmişlerdir.Bir çocuğun,
· Ne zaman diş çıkardığı,
· Ne zaman oturup,emekleyebileceği,
· Ne zaman yürüyebileceği,
· Ne zaman konuşmaya başlayacağı,
· Karşılaşacakları hastalıklar ve aşılar vb. gibi süreçler artık bilinen konulardır.
İlk çocuktan sonra çok fazla sürprizle karşılaşılmaz.Ama doğacak çocuk bir abi ya da ablanın olduğu bir eve geliyorsa asıl sürprizle büyük kardeş karşılaşacak demektir.O nedenle ilk çocuğu karşılaşacağı duruma hazırlamak çok önemlidir.Kardeşiyle arasında yaş farkı büyükse durumu kabullenmek kolaydır ve hatta doğacak kardeş beklenen ve istenen bir hale gelebilir.Ancak yine de doğru bir tavır izlemek gerekir.Hamilelik çocuğa onun anlayabileceği bir dille anlatılmalı ve sürece katılması sağlanmalıdır.Aradaki yaş farkı ne olursa olsun büyük kardeş bebeğin bakımında yardım etmesi için cesaretlendirilimeli,bazı faaliyetleri onunla paylaşmalıdır.Anne kardeşini beslerken biberonu tutmasını isteyebilir,ya da onu uyutması için şarkı söylemesine izin verilebilir.Aileler büyük kardeşe hala çok sevildiğini hissettirmeli ve ilgi göstermeliler.Bu durumlarda genellikle önemli bir yanlış yapılır ve yeni doğan kardeşle ilgilenmek uğruna ilk çocuk ihmal edilir.Çünkü o artık abi ya da abla olmuştur ve bir yetişkin gibi davranması beklenir.Oysa asıl ilgi büyük kardeşe gösterilmelidir. Kardeşler arasındaki kıskançlığın sebepleri arasında en başta geleni de budur.Yeterli ilgiyi göremeyen ve bir kenara atıldığı duygusuna kapılan büyük kardeş hırsını küçük kardeşinden çıkarmak isteyebilir.Amacı kaybettiği ilgiyi yeniden kendi üzerine toplamaktır.
Hamilelik süresince kardeşinin doğumu konusunda ciddi olarak hazırlanmamış çocuklar bir çok sorun yaratabilirler.Bu sorunların kaynağı çocuğun kendisi ya da yeni gelen kardeşin varlığı değil,ebeveynlerin yanlış tutumlarıdır.
AİLELERE ÖNERİLER
Hamilelik ve çocuk sahibi olmak eşlerin bir tercihi ve seçimidir.Bu seçimi yaparken tüm yönleriyle hazır olduğunuzu düşünmeden atacağınız her adım gelecekte yaşayacağınız sorunların da habercisidir.Çocuk sahibi olmak sürekli bir vericilik gerektirir ve tesadüfen ya da ‘bizim de bir çocuğumuz olsun bari’ düşüncesiyle dünyaya getirilen her çocuk düşündüğünüzden daha ağır yükümlülükler getirir.Bu açıdan hazır olmak gerçekten çok önemlidir.Bazen çocuk bakımı konusunda eşlerden birinin enerjisi tükendiğinde diğer eş duruma katılabilmelidir.Bunun için de beklenmedik hamilelikler yerine,tam anlamıyla hazır olmak ve istenen hamilelikler yaşamak en doğru davranış olacaktır.
Normal şartlarda bir kadın doğal yollarla hamile kalabilir.Ancak henüz hazır değilseniz hazır olduğunuza inandığınız ana kadar hamileliğinizi erteleyebilmelisiniz.Bunun yolu planlanmamış hamilelikler yaşayıp kürtaj yaptırmak değildir.Çok zorunlu olmadıkça iş bu noktaya gelmeden önlemlerinizi almalısınız.Çünkü kürtaj yaptırmak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir ve hiç umulmadık sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.O nedenle gerçek anlamda bir çocuk için hazır olduğunuzu düşündüğünüz ana kadar hayatınızın kontrolü sizin elinizde olmalıdır.Hayatınızı olasılıklara ve risklere göre değil bilinçli seçimlere göre yönlendirmek en doğrusu olacaktır.
Bu konu Hamileyiz Biz Dergisinde de yayınlanmıştır.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Hamileliğe Gerçekten Hazır Mısınız?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Serap DUYGULU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Serap DUYGULU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
hamilelik, hamileliğe hazır olmak, doğum, kardeş geliyor, hamileliğe psikolojik hazırlık, doğum sonrası, hamilelikte hormonlar, hamilelik öncesi, anne olmak, baba olmak
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
