2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



İnfertilete ve Tüp Bebek Tedavisi
MAKALE #503 © Yazan Op.Dr.Murat ERDEMİR | Yayın Aralık 2007 | 5,687 Okuyucu
Her 100 evli aileden 15 ila 20' sinin kendi doğal çabaları ile çocuğu olamamaktadır. İnfertilite dediğimiz bu grup sayısal olarak toplumun önemli bir kısmını oluşturmaktadır ve bazı nedenlerle sayıları gittikçe artmaktadır. İnfertilite günümüzde artan bir sorun olarak dikkati çekmektedir. Temel nedenler arasında sosyal hayatın zorunluluğu olarak kadının daha çok çalışmaya başlaması ve evliliklerini geciktirmeleri veya evlenseler dahi kariyer gerekçesi ile gebe kalma yaşlarını ertelemeleridir.

Aynı şekilde erkeklerde de çalışma hayatı giderek ortalama evlenme yaşını ve çocuk olma yaşını arttırmıştır. Erkeklerde buna ek olarak sperm sayısının düşmekte olduğu gerçeği de önemli bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır.
Toplumun önemli bir kısmını teşkil eden infertilite hastaları sadece sayısal değil manevi olarak da toplumda ciddi bir sorun oluşturmaktadır. Gerçekten insan oğlunun temel ihtiyaçları olan kendi neslini devam ettirme ( reprodüksiyon ) çok kuvvetli bir güdüdür ve insanlar kendilerini baskı altında hissetmektedirler.
Çocuğun olmaması insanlarda kendilerine karşı güvensizlik hissi, karı koca arasında gerginlik ve çatışma ve olaya Türk toplumunda sıklıkla rastlandığı gibi akrabalık ilişkilerinin doğurduğu baskılar karışınca iş içinden çıkılmaz bir hale gelir.

Çocuğu olmayan çiftler bir süre sonra en yakın arkadaşlarının çocuğunun olmasına üzülebilir, arkadaşlıkları etkilenebilir ve giderek televizyondaki bir çocuk reklamı, yolda ağlayan bir çocuğa annesinin yaptığı davranış veya bunları ima eden dahi ruhi olarak sıkıntıya yol açabilir. İnfertilite kişinin psikolojisini bozan bir durumdur ve bu yüzden de her infertiliteye yol açan sağlık kurumunda konuyla ilgili bir uzman psikoloğun da değerlendirilmesi şarttır.
Tıp bu konuda neler yapmaktadır, neler yapabilmektedir? İnfertilitede tedavisi son 25 yılda devrim denilebilecek önemde değişiklikler ve buluşlar olmuştur. ve artık günümüzde infertilite eskiye nazaran daha etkin ve kısa bir zamanda tedavi edilebilen bir durum halini almıştır.

Yine de her türlü ilerleyen tıbbi teknolojiye rağmen bir takım hastaların çocuğu olamamaktadır ve bugünkü teknoloji ile bu mümkün değildir. Kadındaki menopoz, erkekteki spermin hiç olmaması ve kadının rahminin veya yumurtalıklarının olmaması gibi durumlarda bugünkü teknoloji ile bir çözüm bulunamamaktadır. Yine de konularda çalışmalar mevcuttur ve ilerisi için ümit vaat etmektedir.

Bu çocuğu olmayan çiftlerin 6 aylık bir denemeden sonra doktora gelmelerini arzu etmekteyiz. Geçmiş bilgilerde 2 yıl idi ancak daha sonra bu 1 yıla indi ve şimdi ise 6 aya kadar inmiş durumdadır. Çünkü tıbbi teknoloji artık kısırlığa çok başarılı çözümler bulabilmektedir ve insanların da bu kadar uzun zaman beklemeye sabırları yoktur. Bu 6 aylık bekleme süresi eğer kadın 40 yaşın üzerindeyse 4 aya inmelidir. Çünkü 40 yaşın üzerine yaklaşan menopozun da etkisiyle geçen her ay bir kayıp olarak kabul edilebilir.

6 ay sonra çocuğu olmayıp da yine gittikleri zaman incelenmesi gerekmektedir. Erkekte sperm sayımının yapılması gereklidir. Spermin genelde 20 milyonun üzerinde olması, hareketliliğin %40' ın üzerinde olması ve şekil bozukluluğunun da % 95' in üzerinde olmaması gerekmektedir. Sperm sayımındaki herhangi bir sapma tıbbi olarak bir yaklaşımı gerektirir.

Günümüzdeki bilgilere göre sperm normalin üzerinde ise doğal olarak erkeğin çocuk sahibi olma şansı vardır. Spermin genellikle 20 milyonun altında 15 milyon civarında olması durumunda değişik ilaçlar veya erkekte varikosel dediğimiz damar genişlemesi varsa ameliyat gibi yöntemlere başvurulabilir. Ancak bu grupta en iyi grupta en iyi tedavi aşılama dediğimiz erkeğin sperminin alınıp, yoğunlaştırılıp, hareketliliğinin özel bir şekilde seçilmesi ve bunların kadına verilmesiyle olmaktadır. Erkeğin sperminin 10 milyonun altında olması durumunda tüp bebek en iyi çözüm olarak düşünülmektedir. 5 milyonun altına indiği zaman da tüp bebeğin özel bir şekli olan mikroenjeksiyon yapılmalıdır. Spermin hiç olmaması durumunda ise bazen erkeğin testislerinden alınan parça ile bazen sperm bulmak mümkün olabilmektedir ve bununla da tüp bebek yada mikroenjeksiyon yapılabilir. Bu işleme TESE diyoruz.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"İnfertilete ve Tüp Bebek Tedavisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Murat ERDEMİR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Murat ERDEMİR'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Murat ERDEMİR Fotoğraf
Op.Dr.Murat ERDEMİR
Bursa
Doktor "Kadın Hastalıkları ve Doğum - Jinekoloji"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi11 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Op.Dr.Murat ERDEMİR'in Makaleleri
► Tüp Bebek Tedavisi Op.Dr.Firdevs UĞUZ
► Tüp Bebek Dr.Mehmet KOÇ
► Kısırlık ve Tüp Bebek Op.Dr.Atıl AKTAŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'İnfertilete ve Tüp Bebek Tedavisi' başlığıyla benzeşen toplam 58 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Menopoz Hakkında Bilgiler Aralık 2007
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:00
Top