2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Erkeklerde Görülen Cinsel İşlev Bozuklukları
MAKALE #5862 © Yazan Uzm.Psk.Gülüm BACANAK | Yayın Ekim 2010 | 9,344 Okuyucu
ERKEKLERDE GÖRÜLEN CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARI

Erkeklerde görülen cinsel işlev bozuklukları şunlardır:
  • Erken Boşalma (Prematüre Ejakulasyon)
  • Sertleşme Sorunu (Erektil Disfonksiyon- Empotans)
  • Cinsel İsteksizlik
  • Geç Boşalma
  • Satiriasis (Erkekte Cinsel Doyumsuzluk)
Erken Boşalma (Prematüre Ejakulasyon):

Erken boşalma erkek cinsel işlev bozuklukları arasında en yaygın olanıdır diyebiliriz. Erken boşalmanın çeşitli kaynaklarda birçok farklı tanımı olabilmekle birlikte, en yaygın tanımı erkeğin eşini tatmin edemeden boşalmasıdır. Erkeğin boşalma refleksi üzerinde istemli kontrolünün olmaması ve kendi istediği süreden önce boşalması en önemli kriterdir.

Erken boşalma ülkemizde 10 erkekten 7 sinde görüldüğü düşünülen bir sorundur. Özellikle genç erkeklerde görülme oranı oldukça yüksektir.

Erken boşalma tanısının konulabilmesi için sorunun aynı partnerle en az 4 ay her ilişkide yineleyici ve tekrarlayıcı biçimde ortaya çıkması gereklidir. Yoksa her erkek zaman zaman erken boşalabilir, ancak eğer bu durum yineleyiciyse ve belli bir süreden beri devam ediyorsa sorundur.

Erken boşalmanın birçok nedeni olabilir, bu kişinin geçmiş öyküsü, aile öyküsü ve cinsel deneyimlerinin niteliğine göre değişebilir. Ayrıca bazı kişilik özellikleri de (özellikle acelecilik, sabırsızlık, vb.) erken boşalmanın nedeni olabilir. Erken boşalmanın temel nedenleri:
  • Özellikle ergenlik çağında yakalanma korkusu ile aceleyle yapılan masturbasyon,
  • Masturbasyon alışkanlığı,
  • Cinsellikle ilgili sahip olunan yanlış inanışlar, düşünceler, bilgiler
  • Cinsellikle ilgili abartılı beklentiler
  • Cinsel deneyim ve bilgi azlığı
  • Baskıcı bir ortamda yetişmiş olma
  • Performans anksiyetesi
  • Partnerle/eşle uyumsuzluk ve anlaşmazlıklar
  • Heyecan ve panik içinde olma
Ayrıca bazı kaynaklarda erkeğin fizyolojik olarak hızlı bir şekilde uyarılması, penisin aşırı hassasiyeti, vb. nedenlerin de erken boşalmaya neden olabileceği belirtilmektedir.

Erken boşalma erkeğe kendini oldukça kötü hissettiren bir sorundur ve bu durum zamanla çift arasında sıkıntılara yol açabilir. Erken boşalmayla sonuçlanan her cinsel ilişki sonrasında erkek kendini suçlu hisseder, eşinden utanır ve kendini becerisiz bulabilir. Bazen eşler de erkeğin bu duygularını küçümseyici ve aşağılayıcı tavırlarıyla daha da arttırabilirler. Oysa ki her cinsel sorun gibi erken boşalma da sadece erkeğin sorunu değil çiftin ortak sorunudur ve çözüme de eşler birlikte birbirlerine destek olarak ulaşırlar.

Çözüm için öncelikle sorun tam olarak tespit edilmeli ve nedenleri tam olarak belirlenmelidir. Cinsel terapi ile 10 seansta başarılı sonuçlar alınmaktadır. Cinsel terapide erkeğin cinsellikle ilgili olumsuz duygu, düşünce ve abartılı beklentileri yeniden şekillendirilir, anksiyetesi azaltılır ve verilen ev ödevleriyle boşalma süresini uzatması sağlanır. Bu süreçte eşi de erkeğe destek olur ve terapi sürecine aktif olarak katılır.


Sertleşme Sorunu (Erektil Disfonksiyon- Empotans):

Her erkek zaman zaman sertleşme sorunu yaşayabilir, ancak bu durum sürekli tekrarlanmaya başladıysa ve çiftin cinsel yaşantısını olumsuz etkiliyorsa o zaman sertleşme sorunundan söz edebiliriz.

Sertleşme sorunu ya da diğer bir deyişle erektil disfonksiyon, penisin cinsel ilişkiyi başlatacak ya da sürdürecek kadar sertleşmemesi olarak tanımlanabilir. Bu durumun psikolojik, fizyolojik ve hormonal bir çok nedeni olabilir.

Stres, performans baskısı, geçmişte yaşanan olumsuz cinsel deneyimler, cinsel bilgisizlik ve deneyimsizlik, eşle ilgili problemler, eşi çekici bulmama, kadınlarla ilgili olumsuz düşüncelere sahip olma, bilinçdışındaki cinsellikle ilgili olumsuz duygu ve düşünceler, ödipal kompleks, vb. gibi psikolojik nedenlerin yanısıra aşırı derecede alkol ve sigara kullanımı, kalp, damar rahatsızlıkları, diyabet, yüksek tansiyon, penisteki yapısal sorunlar, kullanılan bazı ilaçlar da sertleşme sorununa neden olabilir.

Sertleşme sorunun tedavisinde öncelikle sorunun fizyolojik mi yoksa psikolojik mi olduğu belirlenir ve ona göre tedavi uygulanır. Öncelikle bir üroloji muayenesinden geçilir ve eğer fizyolojik bir sorun varsa ilaç tedavisi uygulanır. Eğer fizyolojik bir sorun yoksa sorun psikolojik kaynaklı ya da ilişkiseldir. O zaman da cinsel terapi ile hem erkeğin cinsellikle ilgili duygu ve düşünceleri üzerinde çalışılır hem de eşiyle cinsel hayatı üzerinde durulur ve verilen ev ödevleri ile çiftin cinsel hayatındaki olumsuzluklar düzeltilmeye çalışır.

Cinsel İsteksizlik:

Cinsel isteksizlik kadınlarda daha fazla görülmekle birlikte, özellikle son dönemde erkeklerin de bu sorunu yaşadıklarını sıkça görmekteyiz. Özellikle yeni evli genç çiftlerde kadınlar eşlerinin kendilerine yanaşmamasından ve cinsel isteksizliğinden şikayet ediyorlar. Erkekte cinsel isteksizliğin hormonal nedenleri olabileceği gibi, sorun yine çoğunlukla psikolojik ya da ilişkiseldir.

Toplumda erkeğin her zaman sekse hazır olduğu ve her istediği anda ereksiyon sağlayabileceği şeklinde yaygın bir inanış vardır. Bu inanış aslında yanlıştır ama ne yazık ki doğru kabul edildiği için, erkeğin sırtına da çok fazla bir yük bindirir. Cinsel performans erkekliğin kanıtıymış gibi düşünülür ve bazen bu düşünce bile erkekte cinsel isteksizliğe yol açabilir.

Erkeğin cinsel isteksizliğinin birçok farklı nedeni olabilir, bu kişiden kişiye değişir, herkesin özellikleri, geçmişi, aile öyküsü, cinsel öyküsü ve kişilik yapısı farklıdır ve bu yüzden nedenler çok çeşitlidir. Performans anksiyetesi yani cinselikte başarısız olma korkusu, cinsel olarak kendine güvenmeme, penis boyu takıntısı, cinsel deneyimsizlik ve bilgisizlik, aşırı stres, depresyon, ilk cinsel deneyimde yaşanan olumsuzluklar, erken boşalma, sertleşme sorunu, cinsel mitler, cinsel fobiler, obsesif kompulsif bozukluk, ödipal kompleks, eşle ilgili sorunlar, eşi çekici bulmama ve eşle uyumsuzluk cinsel isteksizliğe neden olabilir. Ayrıca testesteron hormonunun eksikliği ve kullanılan bazı ilaçlar da cinsel isteksizliğe yol açabilir.

Cinsel isteksizliğin tedavisinde önce sorunun nedeni tam olarak belirlenir ve ona göre cinsel terapi, psikoterapi ve çift terapisi birlikte uygulanabilir.

Geç Boşalma:

Nadir görülen cinsel işlev bozukluklarından biridir. Geç boşalma, 1970’lerde Masters ve Johnson tarafından erken boşalmanın karşıtı olarak, boşalma refleksinin özel bir nedenden dolayı engellenmesi sonucunda vajinaya boşalmanın olamaması şeklinde tanımlanmıştır.

Geç boşalmada erkek fiziksel olarak uyarılmıştır, ancak henüz zihinsel olarak uyarılmamıştır diyebiliriz.

DSM IV’de ise erkek orgam bozuklukları sınıflamasında yer alır ve yoğunluğu ve süresi yeterli bir cinsel etkinlik sırasında, olağan bir cinsel uyarılma evresi sonrası, sürekli ya da yineleyici bir biçimde orgazmın gecikmesi ya da olmaması şeklinde tanımlanmıştır.

Geç boşalmada ilişki ne kadar sürerse sürsün erkek birleşme sırasında orgazma ulaşamaz. Daha sonra masturbasyon yoluyla boşalma sağlanabilir. Bu sorun çoğunlukla cinsel ilişkide ortaya çıkmakla birlikte nadiren özellikle gençlerde masturbasyon sırasında da ortaya çıkabilir. Ancak bu genellikle ilaç kullanımına bağlkı bir yan etkidir. Bu sorun bir hastalığa ya da ilaca bağlı değilse, masturbasyon esnasında ortaya çıkmaz sadece cinsel ilişkide ortaya çıkar. Geç boşalma sorunu yaşayan erkeklerde masturbasyonla boşalma normal sürede olur.

Geç boşalmanın temelinde erkeğin ruh hali ve kişilik özellikleri yatar. Stresli, takıntılı, mükemmelliyetçi ve kontrolcü kişilerde geç boşalma görülebilir. Bu kişiler duygularını göstermekte ve olayları akışına bırakmakta güçlük çekerler. Ayrıca performans aksiyetesi, geçmişteki masturbasyon, porno alışkanlıkları, partnerini/eşini hamile bırakma korkusu, vajina ile ilgili olumsuz duygu ve düşünceler, baskın dini ve ahlaki inanışlar da geç boşalmaya yol açabilir.

Geç boşalma büyük ölçüde psikolojik bir sorun olmakla birlikte nadiren de olsa ilaç, alkol ya da bir takım yaralanmalara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Ancak çoğunlukla sorun psikolojiktir. Genç yaşlarda geç boşalma erkek için bir sorun yaratmaz, çoğu zaman sorunun farkına varılmayabilir, ikili ilişkilerde bir gurur kaynağı bile olabilir. Ancak düzenli bir partnerle ya da evlilik sonrası düzenli cinsel ilişki kurulduğunda o zaman partnerle/eşle de sorunlar çıkmaya başlayabilir. Özellikle kadında bir süre sonra eşinin onunla sevişmekten hoşlanmadığı ve tatmin olamadığı gibi bir düşünce gelişebilir. Cinsel ilişkinin süresi (ki bu bazen 2-3 saate kadar uzayabilir ) kadın için yorucu ve yıpratıcı olabilir. Ayrıca çocuk sahibi olmak isteyen çiftler için de vajinaya boşalma olmaması sorun yaratabilir.

Geç boşalmanın tedavisi cinsel terapi, psikoterapi, çift terapisi ve ilaç tedavisini içeren bir kombinasyon şeklinde yapılabilir. Diğer cinsel işlev bozukluklarına göre daha yavaş ve daha uzun süreli bir tedavi gerekebilir. Tedavide hem erkeğin kontrolcü yapısı, cinsel mitleri ve anksiyestesi üzerinde durulur, hem de çiftin ilişkisi üzerinde çalışılır.


Satiriasis (Erkekte Cinsel Doyumsuzluk):

Satiriasis diğer adıyla Hiperseksüalite, erkekteki cinsel doyumsuzluk olarak tanımlanır. Çok fazla bilinen bir terim olmamakla birlikte aslında toplumdaki yeri azımsanamayacak düzeydedir.

Satriasisde erkek cinsel ilişkiden çok fazla uzak kalamaz, aklı sürekli cinselliktedir, sık sık cinsel arzu duyar ancak bunun kime karşı olduğunun, yerinin, zamanının bir önemi yoktur. Farklı partnerlerle ve seçici olmadan cinsel ilişkiler kurar. Satriasis çapkınlıkla karıştırılabilir, erkekler için cinsel açıdan aktif olmak ve çapkınlık bir gurur meselesi olarak görüldüğü için de ilk zamanlar erkek bu durumdan bir rahatsızlık duymayabilir. Ancak bu durum kişinin iş ve aile yaşantısını etkilemeye başladığında ve erkek başını zamansız ve uygun olmayan yerlerde girdiği cinsel ilişkilerden dolayı derde soktuğunda sorun da ortaya çıkar. Özellikle ünlüler dünyasında seks bağımlılığı ya da hiperseksüalite durumlarına sıkça rastlamaktayız.

Satiriasisin nedenleri arasında erkeğin sevgisiz bir ortamda yetişmiş olması, güven eksikliği
ve narsistik kişilik bozukluğunu sayabiliriz. Kişi çocukluğunda ailesinde hissedemediği güven duygusunu farklı bedenlerde arayabilir. Ayrıca genetik faktörler ve organik bazı nedenler de bu duruma neden olabilir.

Satiriasisde gerçek bir cinsel doyum yoktur, orada önemli olan o eylemi gerçekleştirmektir, cinsel ilişkiden sonra erkek hemen yeni bir arayışa girmektedir.

Satiriasisin tedavisi diğer cinsel işlev bozukluklarına göre daha uzun sürelidir. Öncelikle sorunun nedeni belirlenmelidir ve cinsel terapi ile birlikte ya da öncesinde bireysel psikoterapi çalışmasına ihtiyaç duyulabilir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Erkeklerde Görülen Cinsel İşlev Bozuklukları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Uzm.Psk.Gülüm BACANAK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Uzm.Psk.Gülüm BACANAK'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.Gülüm BACANAK'ın Makaleleri
► Cinsel İşlev Bozuklukları Psk.Gülnaz ATEŞ
► Cinsel İşlev Bozuklukları Psk.Dnş.Abdullah KORKMAZ
► Cinsel İşlev Bozuklukları Psk.Aslı KIRBAYIR ÖZERENLER
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Erkeklerde Görülen Cinsel İşlev Bozuklukları' başlığıyla benzeşen toplam 37 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Evlilikte Cinsel Sorunlar Şubat 2016
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:02
Top