Bayram Sonrası Beslenme
BAYRAM SONRASI BESLENME
Ramazan, bayram derken bir bakmışız hepsi geride kalmış.
Bayram kutlamaları ile alınan fazla kilolara dur demek , tatil sonrası stresini azaltmak, soğuk kış günlerine hazırlamak adına beslenmenizde bazı özelleştirmeler yapmanızın zamanı geldi.
Bunun için öncelikle beslenmemizde işlenmiş gıdaları azaltmalı, doğal halini koruyan tariflerle hazırlanan sebze yemeklerini bolca yemeli, günlük meyve gereksinimi farklı kaynaklardan yeteri kadar karşılamak, tuz ve sofra şekeriyle vedalaşmak, gazlı, kafeinli alkollü içecekleri tüketmemek, protein kaynaklarını da doğru dengede ve çeşitte almak gerekir.
Bayram süresince bolca tatlı, hamur işi, alkol aldıysanız vücudunuz büyük tehdit altındadır . Bunun için öncelikle tüm bu kaçamakların bir listesini çıkarıp, bilançonuzu dökmeli ardından durumun vehametine göre kısa, orta veya uzun süreli bir arınma programı özelliği taşıyan yeni beslenme alışkanlıkları geliştirmelisiniz. Bunun için uzman yardımı almayı ihmal etmeyin.
ÖNERİ 1: SEBZE IZGARALAR SALATALARINIZI SÜSLESİN
Koyu yeşil yapraklı sebzeler, kabak, patlıcan, enginar, domates, maydanoz, dereotu ve bolca salatalık. Sebze yemeklerinde bu alternatiflerden türlüler hazırlamak, benmari usulü sebze haşlamalar yapmak ana yemeklerin yanında bunları sunmak, renkli salatalarla hem göze hemde damak tadına hitap etmek alışkanlık haline gelmesi gereken örneklerden bazılarıdır.
ÖNERİ 2: FARKLI BESİNLERE AÇIK OLUN.
Kara buğday, vahşi pirinç, goji berry, altın çilek, papaya, mango, çörekotu gibi besinlerle tanışmıyorsanız muhakak hemen markete aktara gidin. Bunları ara veya ana öğünlerinize dahil edin.
ÖNERİ 3: SİNİRLERİ YATIŞTIRMAK İÇİN YETERLİ B VİTAMİNİ ALIN
B vitaminleri kaynakları farklı farklı olmakla beraber beslenmenize dahil etmenin en kolay yollarından biri de kahvaltılarımızda haftanın belirli günleri müsli, belirli günlerinde de tam tahıllı ekmek ile klasik Türk usulu kahvaltı etmektir. Yine magnezyum kaynağı kuru baklagiller, yağlı tohumlar, tam tahıl taneleri, yeşil sebzelerde yer verin. Son olarak çinko da hem bağışıklık hem de vücut faaliyetleri için gereklidir. Çinko yiyeceklerimizin çoğunda bulunur, ancak bazılarından yaralanmamız güçtür. En yararlanabildiğimiz çinko kaynakları olarak; ceviz, bulgur, beyaz ekmek ve buğday embriyosunu örnek verebiliriz.
ÖNERİ 4: SON GÜNEŞLİ GÜNLERİ KAÇIRMAYIN, KALSİYUMU DA EKSİK ETMEYİN
Güneşli havalar kendimizi daha enerjik, mutlu hissettirmek yanında D vitamini emilimin artırarak osteoporozu önlemede özellikle bayanlar için elzemdir. Kemik dokusunun bileşimi değişebilir.çünkü kemikleriniz canlı dokulardır ve vücudunuz bankadan para çeker gibi her gün kemiklerinizden kalsiyum çekebilir. Diğer fonksiyonlar için ihtiyaç duyulursa az miktarda kalsiyum kemiklerden çekilir. 30-35 yaşlarından sonra kemiklerde mineral kaybı meydana gelmeye başlar. Bu doğal yaşlanma sürecidir. Menopoz dönemine giren bir adın için kemiklerindeki kalsiyum bankada duran para gibidir. Kemik sağlığı dışında kilo kaybında da kalsiyumun yeterli olması önemlidir.
En iyi kaynaklar
Orta derecede kaynaklar
Zayıf kaynaklar
Süt ve türevleri
Yeşil sebzeler
Diğer taze meyve sebzeler
Pekmez
Yumurta
Susam
Portakal
Fındık,fıstık
Limon
Yeşil yapraklı sebzeler
Çilek
Kuru baklagiller
Kurutulmuş meyveler
ÖNERİ 5: FARKLI BAHARATLARI MUTFAĞINIZA SOKUN
Baharat karışımları farklı bitkilerin harmanı şeklinde birazda kırmızı biberle karıştırılarak kullanıldığında enerji verici özellikleri ile ruh halimizde yararlı yansımalar görebiliriz. Baharat pazarı olan bir ülkeye az aroma kullanmak yakışmıyor. Kimyon, kişniş, zerdeçal, renkli kara biberler, biberiye, fesleğen, tarhun ilk olarak başlamanız gereken baharatlardır.
ÖNERİ 6: SPORU HAYATINIZA DÜZENLİ OLARAK EKLEYİN VE HİÇ ÇIKARMAYIN
Spor hayatınızda hep olması gereken, sevdiğiniz bir aktivite olur öncelik listenize sokarsanız sorun çözülmüş olur. 20,430 kişi üzerinde yapılan İngiltere kaynaklı çok yeni bir çalışma sonucuna göre obeziteye neden olan 12 faktör ve fiziksel aktivite durumları incelenmiş. Sonuç umut verici artık ailenizden gelen genetik mirasınızı suçlamayın. Buna göre davranış değişikliği yapanların hepsinde kilo kaybında iyileşme kolayca gözlenebilmektedir. Fiziksel aktiviteyi artırırken illa ağır egzerizler yapmak da önerilmiyor. Kilolu olmak alın yazısı değildir, hadi biraz daha hareket ve tabii ki doğru beslenme
ÖNERİ 7: METABOLİZMAYI UYANDIRIN
Papatya, adaçayı, rezene, ısırgan, ekineşya, melissa, kara hindiba, yasemin, yeşil, ıhlamur çaylarını farklı kombinasyonlar halinde günün belli saatleri en az 4-5 kez tekrarlayın. Eğer bitki çaylarını tadını beğenmiyorsanız, aroma katıcı taze nane, limon, portakal, elma dilimleri, zencefil, elma Kurusu, çubuk tarçın gibi alternatifleri deneyin ya da böğürtlen, kuşburnu, portakal, elma gibi meyve çaylarından destek alın. Piyasada pazarlanan fonksiyonel çayları da tüketebilirsiniz ancak mutlaka içeriklerini okumalı, özellikle yeşil, mate çayları ve sinameki içerenleri satın alırken dikkatli olmalısınız. Çünkü bazı bireylerde yüksek kafein içerikli yeşil ve mate çayları ile barsak aktivitelerinde uzun süreli kullanımlarında düzensizlikler yaratabilen sinameki zararlı olabilmektedir.
ÖNERİ 8 : ALKOLLE KAVUŞMANIZ YAVAŞ VE SEVİYELİ OLSUN HATTA OLMASIN
Ramazan sonrası alkol alımı içilmeyen günlerin acısını çıkarmak istercesine bir anda artış gösterebilir ama unutmayın ki hiçbir besleyiciliği olmayan alkol, yağlandırıcı etkisi ile sağlığınızı ve kilo grafiğinizi tehdit edecektir. Yağlanmayı artırıcı etkisi yanında pek çok sinir, mide, karaciğer rahatsızlıklarına da neden olabilmektedir.
ÖNERİ 9:RENKLİ MEYVE TABAKLARI HAZIRLAYIN
Mevsim meyvelerinden hergün en az 3 değişik türde meyve tüketmek, mümkün olduğunca iyi, fırçalanarak yıkanmış bu meyveleri kabukları ile yemek gerekir. Meyvelerinize toz tarçın hatta biraz zencefil ve hindistan cevizi de serpmeye gayret edin.
ÖNERİ 10: TATLI EŞİĞİNİZİ DÜŞÜRÜN
Yedikçe daha da fazla yeme eğilimi yaratan tatlıyla olan diyaloğunuza set çekin, bayramda ikramlara hayır diyemediyseniz artık tam sırası. Bugün hayır demezseniz bilin ki alır başını yürür.
Ramazan, bayram derken bir bakmışız hepsi geride kalmış.
Bayram kutlamaları ile alınan fazla kilolara dur demek , tatil sonrası stresini azaltmak, soğuk kış günlerine hazırlamak adına beslenmenizde bazı özelleştirmeler yapmanızın zamanı geldi.
Bunun için öncelikle beslenmemizde işlenmiş gıdaları azaltmalı, doğal halini koruyan tariflerle hazırlanan sebze yemeklerini bolca yemeli, günlük meyve gereksinimi farklı kaynaklardan yeteri kadar karşılamak, tuz ve sofra şekeriyle vedalaşmak, gazlı, kafeinli alkollü içecekleri tüketmemek, protein kaynaklarını da doğru dengede ve çeşitte almak gerekir.
Bayram süresince bolca tatlı, hamur işi, alkol aldıysanız vücudunuz büyük tehdit altındadır . Bunun için öncelikle tüm bu kaçamakların bir listesini çıkarıp, bilançonuzu dökmeli ardından durumun vehametine göre kısa, orta veya uzun süreli bir arınma programı özelliği taşıyan yeni beslenme alışkanlıkları geliştirmelisiniz. Bunun için uzman yardımı almayı ihmal etmeyin.
ÖNERİ 1: SEBZE IZGARALAR SALATALARINIZI SÜSLESİN
Koyu yeşil yapraklı sebzeler, kabak, patlıcan, enginar, domates, maydanoz, dereotu ve bolca salatalık. Sebze yemeklerinde bu alternatiflerden türlüler hazırlamak, benmari usulü sebze haşlamalar yapmak ana yemeklerin yanında bunları sunmak, renkli salatalarla hem göze hemde damak tadına hitap etmek alışkanlık haline gelmesi gereken örneklerden bazılarıdır.
ÖNERİ 2: FARKLI BESİNLERE AÇIK OLUN.
Kara buğday, vahşi pirinç, goji berry, altın çilek, papaya, mango, çörekotu gibi besinlerle tanışmıyorsanız muhakak hemen markete aktara gidin. Bunları ara veya ana öğünlerinize dahil edin.
ÖNERİ 3: SİNİRLERİ YATIŞTIRMAK İÇİN YETERLİ B VİTAMİNİ ALIN
B vitaminleri kaynakları farklı farklı olmakla beraber beslenmenize dahil etmenin en kolay yollarından biri de kahvaltılarımızda haftanın belirli günleri müsli, belirli günlerinde de tam tahıllı ekmek ile klasik Türk usulu kahvaltı etmektir. Yine magnezyum kaynağı kuru baklagiller, yağlı tohumlar, tam tahıl taneleri, yeşil sebzelerde yer verin. Son olarak çinko da hem bağışıklık hem de vücut faaliyetleri için gereklidir. Çinko yiyeceklerimizin çoğunda bulunur, ancak bazılarından yaralanmamız güçtür. En yararlanabildiğimiz çinko kaynakları olarak; ceviz, bulgur, beyaz ekmek ve buğday embriyosunu örnek verebiliriz.
ÖNERİ 4: SON GÜNEŞLİ GÜNLERİ KAÇIRMAYIN, KALSİYUMU DA EKSİK ETMEYİN
Güneşli havalar kendimizi daha enerjik, mutlu hissettirmek yanında D vitamini emilimin artırarak osteoporozu önlemede özellikle bayanlar için elzemdir. Kemik dokusunun bileşimi değişebilir.çünkü kemikleriniz canlı dokulardır ve vücudunuz bankadan para çeker gibi her gün kemiklerinizden kalsiyum çekebilir. Diğer fonksiyonlar için ihtiyaç duyulursa az miktarda kalsiyum kemiklerden çekilir. 30-35 yaşlarından sonra kemiklerde mineral kaybı meydana gelmeye başlar. Bu doğal yaşlanma sürecidir. Menopoz dönemine giren bir adın için kemiklerindeki kalsiyum bankada duran para gibidir. Kemik sağlığı dışında kilo kaybında da kalsiyumun yeterli olması önemlidir.
En iyi kaynaklar
Orta derecede kaynaklar
Zayıf kaynaklar
Süt ve türevleri
Yeşil sebzeler
Diğer taze meyve sebzeler
Pekmez
Yumurta
Susam
Portakal
Fındık,fıstık
Limon
Yeşil yapraklı sebzeler
Çilek
Kuru baklagiller
Kurutulmuş meyveler
ÖNERİ 5: FARKLI BAHARATLARI MUTFAĞINIZA SOKUN
Baharat karışımları farklı bitkilerin harmanı şeklinde birazda kırmızı biberle karıştırılarak kullanıldığında enerji verici özellikleri ile ruh halimizde yararlı yansımalar görebiliriz. Baharat pazarı olan bir ülkeye az aroma kullanmak yakışmıyor. Kimyon, kişniş, zerdeçal, renkli kara biberler, biberiye, fesleğen, tarhun ilk olarak başlamanız gereken baharatlardır.
ÖNERİ 6: SPORU HAYATINIZA DÜZENLİ OLARAK EKLEYİN VE HİÇ ÇIKARMAYIN
Spor hayatınızda hep olması gereken, sevdiğiniz bir aktivite olur öncelik listenize sokarsanız sorun çözülmüş olur. 20,430 kişi üzerinde yapılan İngiltere kaynaklı çok yeni bir çalışma sonucuna göre obeziteye neden olan 12 faktör ve fiziksel aktivite durumları incelenmiş. Sonuç umut verici artık ailenizden gelen genetik mirasınızı suçlamayın. Buna göre davranış değişikliği yapanların hepsinde kilo kaybında iyileşme kolayca gözlenebilmektedir. Fiziksel aktiviteyi artırırken illa ağır egzerizler yapmak da önerilmiyor. Kilolu olmak alın yazısı değildir, hadi biraz daha hareket ve tabii ki doğru beslenme
ÖNERİ 7: METABOLİZMAYI UYANDIRIN
Papatya, adaçayı, rezene, ısırgan, ekineşya, melissa, kara hindiba, yasemin, yeşil, ıhlamur çaylarını farklı kombinasyonlar halinde günün belli saatleri en az 4-5 kez tekrarlayın. Eğer bitki çaylarını tadını beğenmiyorsanız, aroma katıcı taze nane, limon, portakal, elma dilimleri, zencefil, elma Kurusu, çubuk tarçın gibi alternatifleri deneyin ya da böğürtlen, kuşburnu, portakal, elma gibi meyve çaylarından destek alın. Piyasada pazarlanan fonksiyonel çayları da tüketebilirsiniz ancak mutlaka içeriklerini okumalı, özellikle yeşil, mate çayları ve sinameki içerenleri satın alırken dikkatli olmalısınız. Çünkü bazı bireylerde yüksek kafein içerikli yeşil ve mate çayları ile barsak aktivitelerinde uzun süreli kullanımlarında düzensizlikler yaratabilen sinameki zararlı olabilmektedir.
ÖNERİ 8 : ALKOLLE KAVUŞMANIZ YAVAŞ VE SEVİYELİ OLSUN HATTA OLMASIN
Ramazan sonrası alkol alımı içilmeyen günlerin acısını çıkarmak istercesine bir anda artış gösterebilir ama unutmayın ki hiçbir besleyiciliği olmayan alkol, yağlandırıcı etkisi ile sağlığınızı ve kilo grafiğinizi tehdit edecektir. Yağlanmayı artırıcı etkisi yanında pek çok sinir, mide, karaciğer rahatsızlıklarına da neden olabilmektedir.
ÖNERİ 9:RENKLİ MEYVE TABAKLARI HAZIRLAYIN
Mevsim meyvelerinden hergün en az 3 değişik türde meyve tüketmek, mümkün olduğunca iyi, fırçalanarak yıkanmış bu meyveleri kabukları ile yemek gerekir. Meyvelerinize toz tarçın hatta biraz zencefil ve hindistan cevizi de serpmeye gayret edin.
ÖNERİ 10: TATLI EŞİĞİNİZİ DÜŞÜRÜN
Yedikçe daha da fazla yeme eğilimi yaratan tatlıyla olan diyaloğunuza set çekin, bayramda ikramlara hayır diyemediyseniz artık tam sırası. Bugün hayır demezseniz bilin ki alır başını yürür.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Bayram Sonrası Beslenme" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Berrin YİĞİT'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Berrin YİĞİT'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
bayramda beslenme, bayram sonrası, bayramda yemek, bayramda diyet, bayramda kilo alma, bayramda zayıflama
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
