2007'den Bugüne 92,307 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Memenin Anatomisi
MAKALE #5981 © Yazan Op.Dr.Zekeriya KUL | Yayın Kasım 2010 | 6,291 Okuyucu
Bir ameliyat ile ilgili bilgi edinmek için, ameliyat bölgesinin anatomik özelliklerinin anlaşılması gerekmektedir. Burada meme büyütme ameliyatını anlamanız ve bu ameliyatlardan elde edilecek sonuçların neler olacağını öngörebilmeniz açısından önemli olan, meme ve çevresine ait anatomik bilgileri paylaşacağım.

Fonksiyonunu yerine getirfen meme, yani süt veren meme, normal olarak kabul edilse de , farklı ırksal özelliklere ve farklı yaş gruplarına bağlı olarak, memenin estetik ve fiziksel yapısı oldukça çeşitlilik gösterir.

Artık dünyanın bir çok ülkesinde estetik görünümlü meme ile kastedilen şey; orta büyüklükte ve yukarı yönelmiş memedir. İdeal memeyi tarif etmek için Dr. Cooper tarafından, Milo'nun venüs heykeli örnek alınarak bazı anatomik değerler belirlenmiştir. Amerika’da ve Avrupa’da , tıpkı venüs heykelinde olduğu gibi orta büyüklükte ve yukarı yönelmiş memeler ideal olarak kabul edilmektedir.

Meme, bir bütün olarak, 2. ve 6. kaburgalar arasında yerleşir. İç yan ve dış yan sınırlarını ise, göğsümüzün ortasında bulunan ve sternum adı verilen kemik ile koltuk altı bölgesinden(aksilla) inen dikey çizgi oluşturur.
Meme başı ucu yani “nipple” genç bayanlarda, köprücük kemiğimizin orta noktasından aşağı doğru inen dikey çizginin 1-2 cm dış yanında bulunur. Ve yaklaşık yüksekliği 19-21 cm arasındadır. Meme gelişimi ilerledikçe, meme başının da yüksekliği azalır ve aşağı yöne doğru yer değiştirir.
Bazen her iki meme başı arasında da yükseklik farkı ve buna bağlı simetrik olmayan bir görünüm ortaya çıkabilir.

Meme dokusunun sınırları ise oldukça değişkenlik gösterip, büyük oranda “pektoral kas” adını verdiğimiz göğüs kasının üzerinde bulunmaktadır.

Memenin yukarı-aşağı yöndeki çapı; ortalama 10-12 cm ve merkezi bölgedeki kalınlığı ise en fazla 5-7 cm'dir. Süt verme döneminde 400-500 gr. olan meme ağırlığı, normal zamanlarda 150-200 gramdır.

Memenin çapları ve sınırları kadından kadına değişiklik gösterebileceği gibi, aynı kadında da gebelik, emzirme, şişmanlama, zayıflama, ve yaşlılık nedeniyle farklılık görülebilir.

Memenin dıştan içe doğru tabakalarını sayacak olursak;

1 - Deri

2 - Yüzeyel fasya dediğimiz zarın yüzeyel tabakası(bu tabakadan meme bezi dokusuna doğru ağ şeklinde uzanım gösterip, yüzeyel fasyanın derin tabakasına yapışan cooper ligamanları adı verilen bağlantılar vardır. Bu ligamanlar, meme kanseri varlığında kısalarak, deride çekilmelere neden olur ve bu, teşhiste yardımcı bir bulgudur.

3 - Meme bezi dokusu

4 - Yüzeyel fasyanın derin tabakası

5 - Meme arkası saha

6 - Derin fasya

7 - Göğüs kası(pektoral kas) Dr. Cooper tarafından yapılan anatomik çalışmada bu tabakalar belirlenmiş ve Dr. Cooper, meme dokusunun göğüs duvarımızda bulunan ve yüzeyel fasya adı verilen zar tabakasının ön ve arka katmanları arasında yer aldığını belirtmiştir.

Meme dokusu (süt salgıladığı için meme bezi olarak ta adlandırabiliriz); herbiri süt salgılamada görevli 15-25 adet salgı ünitesinden oluşmuştur. Bu ünitelerin herbiri birbirinden bağımsız olarak meme başına açılırlar.
Meme başı, yani areola, zaman geçtikçe ve gebelik dönemlerinde (aynı zamanda kendine rengini veren) melanin pigmenti yönünden artış gösterir. Memebaşı, yağ dokusu içermez. Bunun yerine biraz sert ama elastik kıvamlı bir doku mevcuttur.

Memebaşı tabanını, onu dairesel olarak saran düz kaslar oluşturur. Bu kaslar memebaşının uyarı halinde dikleşmesinden sorumludur.

MEMENİN DAMAR YAPISI

Meme; kanlanması iyi olan ve bir çok kaynaktan beslenen bir organdır. Memeye temiz kanı getiren damarlar temelde 3 ana bölgeden beslenir. Bunlar; göğsümüzün orta bölgesi, koltuk altı bölgesi ve kaburgalar arası bölgedir. İlk iki bölge, %60'lık beslenmeyi sağlarken geriye kalan % 40 'lık beslenmeyi, kaburgalar arasından doğan damarlar sağlar. Bu damarların oluşturduğu yüzeysel ağ, meme cildini ve memebaşını, daha derinde oluşan ağ ise, meme dokusunu besler.

Memenin toplar damar ağı da, gene göğüs duvarının iç ve dış tarafındaki toplar damar ağına kirli kanı boşaltır. Az miktarda kirli kanın boşaltımı ise karın bölgesi ve boyun bölgesindeki toplar damarlara olur.

Memenin lenf dolaşımına baktığımızda; oldukça yaygın ve zengin bir lenf ağına sahip olduğunu görürüz. Bu ağ, dört bölgede incelenir; göğüs duvarı, koltuk altı bölgesi, kaburgalar arası lenf kanalları ve cildin lenf damarları. Bu dört lenf damar ağı; meme bezinin bütün bölgelerinin de lenf boşaltımına katkıda bulunur. Ancak yapılan çalışmalar göstermiştir ki; memenin lenf akışının % 75'i koltuk altı bölgesine olur.

Memenin damar yapısının cerrah tarafından ameliyat sırasında korunması , hem meme küçültme hem de meme dikleştirme ameliyatları açısından oldukça önemlidir. Çünkü fazla dokuyu çıkardıktan sonra, geriye kalan dokuya şekil verirken, kan damarları ve lenf dolaşımın devamlılığının en üst seviyede korunması gerekir. Böylece deride ve meme başında damarsal beslenememeye bağlı bir iyileşme problemi oluşmaz.

MEMENİN DUYUSAL BESLENMESİ

Meme derisinin duyusal beslenmesi, hem cinsel uyarılma, hem de süt verme fonksiyonları açısından büyük önem taşımaktadır. Nitekim memebaşı ve meme bezlerinin hareketini sağlıyan kaslara giden sinirler, hissiyatı sağlayan sinirler içerisinde seyreder.

Ayrıca memede yapılacak herhangi bir cerrahi girişim, genel anesteziye ihtiyaç kalmaksızın, duyu sinirleri uyuşturularak, lokal anestezi ile de gerçekleştirilebilir. Genelde meme bezinin uyuşturulması için 2. ve 7. kaburgalar arasındaki sinirleri uyuşturmak(interkostal blok) yeterlidir.
Bazen, infiltrasyon anestezisi adını verdiğimiz ve lokal anestezik maddenin yaygın bir biçimde meme çevresine ve meme bezi-kas dokusu içerisine verilmesiyle de lokal anestezi sağlanabilir. Meme başının hissiyatını sağlayan sinirler ise meme dokusunun derin tabakasından gelir.
Cerrahın kullanacağı tekniğin, özellikle memenin küçültme ve dikleştirme ameliyatlarında, meme başının duyusunun korunması açısından büyük önemi vardır.

AKSİLLER BÖLGE(KOLTUK ALTI BÖLGESİ)

Tercihen meme büyütme ameliyatlarında, silikonu, koltuk altından(aksiller bölge) yerleştirdiğim için, koltuk altı bölgenin de anatomik yapısı hakkında bilgi vermek istiyorum. Koltuk altı bölgesi; yüzleri birbirine eşit olmayan bir piramit şeklindedir. Piramidin tepesinden, boyun bölgesinden gelip kola doğru uzanım gösteren bir damar-sinir ağı geçer. Piramidin tabanını ise hemen cildin altında yer alan fasya adı verdiğimiz zar tabakası oluşturur. Koltuk altı bölgesi ön duvarının, cerrahi teknik açısından büyük önemi vardır. Bu duvarı; iki adet göğüs duvarı kası(pektoralis majör ve minör) ve bunların zar(fasya) tabakaları oluşturur.

Piramidin iç duvarını ise kaburgalar, kaburgalar arası kaslar ve serratus kası denilen göğüs yan duvar kası oluşturur. Arka duvar ise sırt kaslarının uzantıları tarafından oluşturulur. Koltuk altı bölgede yapılacak küçük bir kesiden göğüs kası dış kenarına ulaşıp, bu noktadan sonra silikonun yerleştirileceği kas altı veya fasya altı bölgeden hangisi planlandıysa buna uygun sahda ilerleyerek bir cep oluştururuz.

MEMENİN FİZYOLOJİK ÖZELLİKLERİ

Meme; meme bezi dokusu, süt bezlerinin arasındaki destek doku ve yağ dokusundan oluşur. Meme; gelişimi ve fonksiyonu açısından bir çok hormonun etkisi altındadır. Bu hormonların en önemlileri; östrojen, prolaktin, oksitosin, tiroid hormonları, kortizol ve büyüme hormonudur. Bu hormonların bazıları tek başına görev görürken bazısı ise bir başka hormona bağımlı olarak görev görür. Örneğin prolaktin hormonu olmadan, östrojen meme geişimini başlatamaz. Bununla birlikte süt verme fonksiyonu için mutlaka prolaktin hormonuna ihtiyaç vardır. Hamilelik süresi boyunca süt verme fonksiyonun olmaması ise, östrojen ve progesteron hormonlarının prolaktin üretimini baskılamasından kaynaklanır. Hamilelik sonlandığında, yani plasenta çıktıktan sonra ani progesteron ve östrojen düşüşü, prolaktinin görev görmesini ve süt salgılanmasını başlatır. Bütün bu süreç vücuttaki muhteşem dengeyi ve organizasyonu gösteren sadece bir örnektir.

İlerleyen yaş ile birlikte meme, salgılama özelliğini kaybeder, menapozla birlikte ise bu kayıp hızla artar ve meme bezinde büyük kayıplar oluşur. Ancak bu kayıpların yeri boş kalmaz , yağ dokusu ile doldurulur. Bu da; büyük meme şikayeti olan bayanlarda menapoza rağmen neden, memedeki büyüklüğün kaybolmadığını açıklar.

op. dr. zekeriya kul
plastik cerrahi uzmanı
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Memenin Anatomisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Zekeriya KUL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Zekeriya KUL'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Zekeriya KUL Fotoğraf
Op.Dr.Zekeriya KUL
İstanbul
Doktor "Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi - Estetik"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi22 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Op.Dr.Zekeriya KUL'un Makaleleri
► Memenin Estetik Ameliyatları Op.Dr.Diren ÇELİK
► Memenin Hipertrofisi (Meme Büyümesi) Op.Dr.Aliye Ceyla ÖZBAYOĞLU
► Memenin Yaygın Görülen İyi Huylu Hastalıkları Doç.Op.Dr.Tarık Zafer NURSAL
► Orbita ve Gözdışı Kas Anatomisi Op.Dr.Süleyman Mesut KARAATLI
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Memenin Anatomisi' başlığıyla benzeşen toplam 12 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Fue ile Saç Ekimi Nedir? Kasım 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


17:07
Top