2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Her Yönüyle Kanser ve Beslenme
MAKALE #6739 © Yazan Dyt.Rabia YILDIZ | Yayın Nisan 2011 | 3,944 Okuyucu
HER YÖNÜYLE KANSER VE BESLENME

Kanser; belirli bir doku veya organdaki hasarlı hücrelerin kontrolsüz bir biçimde üreyerek bir kitle veya tümör oluşturmasıdır.

Kanserin nedenleri:
  • Beslenme %35
  • Sigara %30
  • Enfeksiyonlar %10
  • Güneş ışığı %8
  • Cinsel yaşam %7
  • Alkol %5
  • Mesleki faktörler %4
  • Katkı ürünleri, endüstri ürünleri %3

Genetik, Tütün ve Alkol kullanımı, Şişmanlık, Radyasyon, Hormonlar, Enfeksiyonlar, Alışkanlıklar, Çevre Faktörleri, Fiziksel aktivite yetersizliği, İlaçlar vb. kanser oluşumunda rol oynadığı gibi, beslenme şekli de kanser oluşmasında önemli faktörlerden biridir. Farklı kaynaklara göre kanserin beslenme ile ilgisi %10-70 arasında değişmekte olup, %35 oranı kabul edilmektedir.

Besinlerin üretimden başlamak üzere tüketilebilir hale gelinceye kadar geçtiği aşamalarda çeşitli fiziksel, kimyasal vb. değişikliklere uğramaları, yabancı maddelerle kontamine olmaları vb. besinin kalitesini etkilediği kadar o besinin sağlığa zararlı hale gelmesini de etkileyebilir.

Kanserden korunmak için besinlerde doğal olarak bulunan veya işleme, saklama, depolama sırasında meydana gelen kanserojenlere ve yiyeceklerin tüketim miktar ve şekilleri ne dikkat edilmelidir.


Besinlerdeki Doğal Kanserojenler:
Nitrat ve nitritler besinlerde ve sularda bulunabildiği gibi, işlenmiş etlerde koruyucu amaçlı kullanılan nitrit ve nitrat tuzları olarak bulunur. Nitrit ve nitratın N-Nitros bileşikleri oluşturdukları bunların da kanser riskini artırdığı savunulmaktadır. Ayrıca fazla tüketilen tuz da bu tür moleküllerin oluşmasına neden olur.

Katkı Maddeleri: Besin maddelerinin uzun süre bozulmadan saklanabilmesi, raf ömrünün uzatılması, lezzet ve görünümlerinin değiştirilmesi amacıyla kullanılan bazı bileşikler ve renk vericiler kanser riskini artırır. Bunların zararlı olanlarının kullanımı yasaktır. Kullanımı serbest olanlar ve kullanım miktarları yönetmeliklerle belirlenmiştir. Ancak her şeyde olduğu gibi katkı maddeleri fazla miktarda vücuda alındıklarında zararlı olabilir. Bu nedenle satın alınacak besinlerin etiketleri mutlaka okunmalıdır.


Tüketilen Besin Çeşitleri ve Miktarları: Koyun, sığır, keçi ve tavuk etleri, hamburger, sade, yağlı etten yapılan köfteler, sucuk, sosis, salam, tereyağı, içyağı, yağda kızartılmış besinler, nitrit ve nitrat eklenmiş besinler, doğrudan ateşte pişmiş etlerin tüketilmesi kanser riskini artırır. Çünkü çevrede bulunan kanser yapıcı maddeler özellikle yağ içinde, besinlerin yağlı kısımlarında birikir.

Besinlerde Üreyen Küf ve Toksinler:
Besinlerin sıcak ve nemli bölgelerde uygun koşullarda saklanmaması küflenmeye, küflerin oluşturduğu mikotoksinler de kanser oluşumuna neden olur.

Besinlerin Pişirme Yöntemleri:
Yanlış pişirme yöntemleri nedeniyle besinlerde kanserden koruyucu vitamin kaybı ve kanserojenler oluşur. Özellikle protein ve yağ içeriği fazla olan besinlerin (et vb.) direk ateş ile temas ederek, dumanla tütsülenerek pişirilmesi ile kanser yapıcı öğelerin oluşumuna neden olur. Kızgın yağda kızartılmış besinleri çok tüketmek ve yağı yaktıktan sonra yemeklere katmak kanser riskini artırır.

Günlük diyetimizde sebze, meyve ve kuru baklagillerin yeteri kadar yer almaması nedeniyle posa tüketimimizin az olmasından dolayı barsakta birikip uzun süre kalan artıklar ve salgılardaki öğelerden bakteriler kanser yapıcı moleküller oluştururlar. Bu moleküller barsak yüzeyi ile sürekli temas ettiklerinden kanser oluşma riski artar.
Aşırı rafine şeker tüketimi kanser oluşumunu hızlandırır.


Şişmanlık:
Şişmanlık kanser çeşitlerinin oluşmasında risk faktörüdür. Şişmanlarda kanserden ölüm oranının zayıflara oranla daha fazla olduğu saptanmıştır.

Alkol ve Sigara: Kullanmanın veya sigara dumanına maruz kalmanın çeşitli kanserlere neden olduğu bilinmektedir. Aşırı sıcak çay veya kahve içmek de kanser oluşum nedenidir.

Vitamin ve Mineraller: A, C, E vitaminleri ve çinko, selenyum, iyot, kalsiyum ve demir gibi minerallerin yetersizliklerinde de kanser oluşma riski artmaktadır..


Kanserli hücreleri yok etmeye yönelik uygulanan cerrahi yöntemler, kemoterapi, radyoterapi, hormon terapisi veya immünoterapi gibi tedaviler, aynı zamanda normal hücrelerin de ölmesine yol açar. Bu durum, kanser tedavisi gören hastalarda bazı yan etkilerin görülmesine neden olur. Bu yan etkiler;
  • İştahtan kesilme,
  • Kilo farklılıkları,
  • Ağızda hassasiyet,
  • Boğaz ağrısı ve kuruması,
  • Ağız tadının değişmesi,
  • Diş veya dişeti sorunları,
  • Koku algılamada değişiklikler,
  • Bulantı ve kusma,
  • İshal veya kabızlık,
  • Saç, kirpik ve kaş dökülmesi,
  • Ciltte radyoterapiye bağlı hassasiyet ve değişiklikler,
  • Yorgunluk,
  • Keyifsizlik olarak sıralanabilir.

Bu yan etkileri en aza indirebilmek ve yaşam kalitesini artırmak; tedavi sırasında ve sonrasında iyi bir beslenme düzenine bağlıdır.

Tedaviye başlamadan önce nasıl beslenmelisiniz?

Tedavi öncesi amaç, vücudun sağlıklı besinlerle güçlendirilmesidir. Bu nedenle bol sebze ve meyvenin yanı sıra, protein oranı yüksek olan; kuru baklagiller, süt, yoğurt, et, peynir gibi besinleri daha fazla miktarda tüketin.

Kanser tedavisi sırasında pek çok kişi kilo verir. Bu nedenle tedavi öncesinde kilonuzu, normalin üzerinde tutmaya çalışın.

Tedavi sırasında beslenme önerileri

Kanser tedavisinde kesin ve sabit beslenme kuralları yoktur. Bazı kanser hastaları tedavi sırasında normal yemeye devam ederken, bazıları hiçbir şey yiyemezler. Bu nedenle tedavi sırasındaki beslenme planının, hastanın durumuna göre esnek olması gerekir.
  • Yemek yiyebileceğiniz zaman, yeterli protein ve kalori içeren yiyecekler tüketin. Bunlar gücünüzü korumaya, vücut dokularınızın bozulmasını önlemeye ve tedavi sırasında zarar gören dokularınızın yenilenmesine yardımcı olur.
  • Genellikle insanlar, sabahları daha iştahlı olur. Bu nedenle iştahlı zamanınızdan yararlanın ve gerekirse ana öğününüzü sabah kahvaltısında alın. Sonraki öğünlerde canınız yemek istemezse, sıvı besinler alın.
  • Kendinizi iyi hissetmediğiniz zaman, en çok neyi seviyorsanız onu tüketin. Ek protein ve kalori için sıvı besinleri deneyin. İştahsızlığınız daha da uzun sürerse, doktorunuzla konuşun.
  • Günde en az 6-8 bardak su için. Daha çok sıvı içebilmek için yanınızda bir su şişesi bulundurun. Fakat suyu, doygunluk hissi verdiği için mutlaka yemekten en az 1saat önce veya 1 saat sonra için.
  • Eğer sudan hoşlanmıyorsanız, yerine geçebilecek ve sevdiğiniz taze meyve suyu, limonata, ayran, sade dondurma, çay, bitki çayları, komposto gibi başka sıvılar deneyin.
  • Öğünlerde çok yemek yerine, az ama sık yemeyi tercih edin. Böylece daha fazla besin alabilirsiniz.
  • Elinizin altında; peynir, kraker, bisküvi, kuru meyveler (kayısı, üzüm, erik vs), leblebi gibi besinler bulundurun.
  • Mümkünse yatmadan önce bir şeyler yiyin. Böylece bir sonraki öğüne aç kalkarsınız.
  • İştahınızı artırmak için bazı yiyeceklerin şeklini değiştirebilirsiniz. Örneğin süte, yoğurda bal, meyve katabilir, sade meyve sevmiyorsanız, komposto, püre, meyve tatlıları tüketebilirsiniz.
  • Yeniden kilo almak için, kalori ve proteini artırıcı yöntemler kullanabilirsiniz. Kaloriyi artırmak için; yemeklerinize tereyağ, kaymak, müsli, krem peynir, soslar, bal, reçel, pekmez, şeker, kuru meyveler ve yumurta ekleyebilirsiniz. Proteini artırmak içinse; katı, ezme peynirler, süzme peynir, süt, dondurma, yoğurt, süzme yoğurt, kabuklu yemişler, fındık, fıstık ezmesi, et ve balık, kurubaklagilleri diğer yemeklerin ve salataların arasına katabilirsiniz.
  • Kanser tedavisinin ortak yan etkilerinden birisi de bulantıdır. Genellikle tedavi tamamlandıktan bir ya da 2 hafta sonra geçen bulantıyı önlemek için; kızarmış ekmek, kraker, simit, makarna, leblebi, kuru meyveler, fırında pişmiş ve derisi ayıklanmış tavuk, kaymaksız sütle hazırlanmış tahıl ve tatlılar, meyveli dondurmalar tüketebilirsiniz. Yağlı, kızartmalar, şekerlemeler, aşırı baharatlı veya ağır yemekler mide bulantısını arttıracağından kaçının.
  • Tedavi sırasında ishal görülürse; kaybedilen suyu yerini koymak için bol su içmek gerekir. Ayrıca yüksek oranda sodyum ve potasyum içeren besinler, patates, havuç, şeftali, az yağlı pilav, yoğurtlu çorba, haşlanmış katı yumurta, yoğurt, yağsız süt, ekmek, kraker, soyulmuş veya iyi pişmiş sebzeler, nar ekşisi, az yağlı dana eti veya balık ile derisi çıkarılmış tavuk veya hindi tüketilebilir.
  • Tedavi sırasında kabızlık görülürse; her türlü sıvıyı daha çok almak, ıhlamur, adaçayı, bitki çaylarını daha çok tüketmek, kepekli ekmek, tam tahıl ekmeği kuru baklagiller, sebzeler, kabuğu ile beraber yenilebilen meyveler, karnabahar, brokoli, kepekli tahıl ürünleri gibi lifli besinleri daha çok tüketmek gerekir. Bununla birlikte kayısı veya kuru erik suyu ya da hoşafı, kısa süreli kabızlığın giderilmesinde oldukça etkilidir. Doktorunuza danışarak, her gün hafif egzersiz yapabilirsiniz.

Tedaviden sonra nasıl beslenmelisiniz?

Tedaviye bağlı olarak gelişen yan etkiler, tedavinin tamamlanmasından sonra ortadan kalkar. Tedavi sona erdiğinde, kendinizi daha iyi hissedecek ve yemeklere olan ilginiz yavaş yavaş artıp normale dönecek.

Yan etkilerin devam ettiği durumlardaz, doktorunuz ve bir diyetisyenle konuşarak, tedavi öncesi kilonuza ve yemek yeme biçiminize dönmek için yeni bir beslenme planı oluşturun.

Bilimsel gelişmeler, bazı besinlerin kanseri önlediğini ortaya koyuyor. Fakat kanser olduktan sonra aynı besinlerin tedavi ettiğine veya hastalığın tekrarını önlediğine dair kesin kanıtlar yok. Buna rağmen, tedavi sonrasında "iyi beslenmenin", vücudu daha çabuk iyileştirdiğini, dokuları ve kasları yeniden güçlendirdiğini, bağışıklık sistemini onardığını gösteren pek çok bilimsel kanıt var.

Ayrıca iyi ve sağlıklı beslenmek, kendinizi daha iyi hissetmenizin yanı sıra vücudunuzun her türlü enfeksiyon ve hastalıkla savaşmasına yardımcı olur.


Bu nedenle, kanser tedavisinden sonra;
  • Çok çeşitli ve değişik besinler tüketin.
  • Sebzeleri hem çiğ hem de pişirilmiş olarak yiyin.
  • Özellikle, mercimek, fasulye, karnabahar, Brüksel lahanası, havuç ve brokolinin yanı sıra her türlü yeşil yapraklı sebzeleri bolca tüketin.
  • Yemeklere bol soğan, sarımsak, maydanoz, nane, dereotu, fesleğen gibi aromalı bitkiler koyun.
  • Bol bol meyve ve taze meyve suyu tüketin.
  • Kepekli ekmek ve tahıllara ağırlık verin.
  • Yağlı ve çok şekerli yiyeceklerden, turşu, tütsülenmiş yiyeceklerden uzak durun.
  • Süt ürünlerinden az yağlı olanları tercih edin.
  • Izgara, buğulama, fırında pişirme, yağsız sote gibi az yağlı pişirme yöntemlerini kullanın.
  • Yağsız et, derisiz tavuk ve hindi ve balık tüketin.
  • Her gün 6-8 bardak su veya diğer içecekleri için.

Kanser tedaviniz tamamen bitmiş olsa bile kararlılıkla bu sağlıklı beslenme biçimini sürdürün.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Kanser ve Beslenme Dyt.Aysun SARIN
► Kanser ve Beslenme Dyt.Özge KARAARSLAN
► Kanser ve Beslenme Dyt.Zühal AYNACI BAYEL
► Beslenme ve Kanser Dyt.Yüksel Turan TAŞDEMİR
► Kanser ve Beslenme Dyt.Aysen ARICAN ÖZ
► Kanser ve Beslenme Dyt.Reyhan YÖRÜMEZ
► Kanser ve Beslenme Dyt.Nil ŞAHİN GÜRHAN
► Kanser ve Beslenme Dyt.Gamze KAÇAR BOZKURT
► Kanser ve Beslenme Dyt.Turgay KÖSE
► Kanser Hastalarında Beslenme Dyt.Zehra GÖKTAŞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Her Yönüyle Kanser ve Beslenme' başlığıyla benzeşen toplam 62 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


15:58
Top