2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Göbek Kordonunun Kesilme Zamanı
MAKALE #7589 © Yazan Op.Dr.Gülnihal BÜLBÜL | Yayın Ekim 2011 | 37,105 Okuyucu
GÖBEK KORDONUN DOĞUMDAN HEMEN SONRA KESİLMESİ GEREKLİ Mİ?

Bebeğin doğumundan, plasentanın ayrılmasına kadar olan zaman doğumun 3. evresidir. Bu dönemde Türkiye de ve dünyanın pek çok ülkesinde doğum uzmanları ,ebeler doğum sonu kanama riskine karşı ve bebekle ilgili kaygılarla aktif davranmayı tercih ederler .Bebek doğar doğmaz göbek kordonu bağlanıp, kesilir. Geleneksel uygulamalardaysa bunun tam tersi bir tutumla plasenta (bebeğin eşi)ayrılmadan göbek bağı kesilmez, hatta bebek sıkıntılıysa doğuma yardımcı kadın, bebeğin canlanmasında katkıda bulunduğuna inanarak kordonu bebeğe doğru sıvazlar.


Günümüzde giderek artan sayıda anne adayı bu konuyu sorgulama başladı. Bizim kadın -doğum uzmanı olarak kanıta dayalı bilimsel verilerle annenin sorularını cevaplarken, bebeğin kordonunun geç bağlanması konusunda oluşan isteklerini de dikkate almak zorunda olduğumuzu düşünüyorum.
Göbek kordonunun geç bağlanması ,genel olarak bebeğin doğumundan sonra kordon akımının durmasının beklenmesi ,akım durunca göbek bağının kesilmesi olarak tanımlanır. Bebeğin doğumundan sonra ortalama 3-5 dk beklenir.(305sn).Tabi bu bekleyiş ancak bebek acil bir girişime ihtiyaç duymuyorsa söz konusudur. Doğumdan sonra kordan akımı sürerken bebeğin hangi pozisyonda tutulması gerektiği ile ilgili kesin bir görüş birliği bulunmamakla beraber plasenta seviyesinden aşağı tutulduğunda akımın daha kısa sürede durduğu gözlenmiş.Bu konuda daha pek çok araştırma yapılması gerekmektedir.

Göbek kordonun geç bağlanmasının sakıncalı olduğuna ilişkin yaygın bir kanaat varken olası yararları göz ardı edilir.Yenidoğanın hayata gelişiyle beraber ilk anlarda anne karnındayken akciğerlerinde bulunana sıvı hızla yerini havaya bırakır,bu sıvının temizlenmesinde gecikme yenidoğanda geçici taşipneye(solunum sayısının artışı ) yol açar. Normal doğumda, doğum kanalında akciğerler üzerine bir baskı olur ve sıvı daha kolay atılır buda sezaryen bebeklerinin neden daha fazla geçici solunum problemi yaşadığını açıklar.

Gelişimi normal olan bebekte bile doğumdan hemen sonra yeterli hava solunumu hemen gerçekleşemez ,zamanla normalleşir.Bu esnada göbek kordonundan oksijen geçişinin devam etmesi ,bebeğin gereksinimlerini karşılar ve yeni dünyaya adaptasyonunu kolaylaştırır.Yenidoğanda akciğer dokusunun havayla dolmasıyla akciğer kan akımıda artar, bu sırada gereken kan volümü kordon kesilmediyse plasentadan temin edilir,kordon kesilmişse diğer organların fedakarlık yapması gerekecektir.Eğer bebekte kan volümü eksikse,anemikse kordonun erken kesilmesi bebekte kansızlığı belirgin hale getirir.Özellikle gelişmekte olan ülkelerde kansızlık ciddi bir sorun olarak gözlenmekteyken doğum sonrası göbek kordonunu hemen kesmemek iyi olacaktır.Geç bağlandığında ortalama 20ml/kğ kan volümü plasentadan bebeğe geçer.Bu geçişle beraber plasentadan bebeğe kök hücre geçiş sayısıda artar,kök hücrelerin ne kadar değerli olduğunu biliyoruz.Doğumunda sonra bebeğin immune(bağışıklık ) sistemi dahada güçlenir buda enfeksiyonlarla baş etmesinde oldukça önemlidir.
Erken doğumlarda (doğum 37 haftadan önce gerçekleştiğinde)özellikle kordonun geç bağlanmasının sayısız yararları gözlenmiş. Kordonun geç bağlanması ile yenidoğan da en çok korkulan ölüm nedenlerinden olan ventrükül içine kanama(beyin kanaması) bariz olarak daha az oluşur.

15 çalışmanın derlendiği bir metaanalizde(Hutton and Hassan Systemic review and metaanalysis of controlled trials.JAMA 2007;297:1241-1252) kordonu geç bağlanan bebeklerin kan düzeyleri belirgin şekilde yüksek bulunmuş.Bir başka çalışmada kordonu geç bağlanan bebeklerde demir düzeyleri de daha yüksek olduğundan erken bebeklik dönemlerinde kansızlıkla karşılaşma oranları da az bulunmuş.(Mc Donald and Middleton’s cochrane meta –analysis )

Göbek kordonun hemen bağlanmasının nedenleri arasında yenidoğanda sarılık,polistemi(kan hücre artışına bağlı istenmeyen sonuçlar),geçici taşipne,annede doğum sonu kanama riski öne sürülür.

Sarılık:Yapılan analizler de görülmüş ki tedavi gerektirecek kadar sarılık oluşması ,kordon geç bağlandığında önemli bir artışla beraber değil.
Polistemi(kan hücrelerinde artış):Bilimsel veriler kordonun geç bağlanmasının polistemi oranın artırdığını ama bunun tedavi gerektirmediğini ortaya koyuyor.
Taşipne.: Bilimsel veriler her iki grupta önemli fark bulamamışlar.
Doğum sonu kanama: Doğumdan hemen sonra kordonun bağlanmasının doğum sonu kanamaları azaltacağına dair yaygın inanca karşın bilimsel veriler tarafından bu görüş desteklenmiyor.
Kordon kanı saklanacakca, yeterli kök hücre alabilmek için kordon kan akımının bebek doğar doğmaz kesilmesi öneriliyor.Ancak doğum uzmanlarının yenidoğan açısından olası dezavantajlarını değerlendirmesi gerekir.

Dünyada pek çok kültürde Plasenta ve göbek kordonunun derin anlamları var ve bu nedenle doğumdan sonra nasıl korunduğuna ve saklandığına ayrıca önem verilir. Hayata saygının bir ifadesidir.Uzak doğu inançlarında göbek bağı kendi kuruyup kopar,bir şeyle kesilmez.Anne ile bebeğin orijinal bağı koparılmaz ,göbek bağının cennetle bağı olduğuna inanılır.Tibet ve Hindistanda Lotus doğum olarak adlandırılan şeklinde Plasenta çıktıktan sonra temizlenip bitkilerle sarılıp beklenir.3-5 gün içinde göbek kordonu kendiliğinden kuruyup kopar. Lotus doğum batıda giderek popüler olmaya başlamıştır.
Sonuç olarak bilimsel veriler ışığında, göbek kordonun geç kesilmesinin, ilave bir risk oluşturmadan ,anne ve yenidoğan açısından pek çok yararı olduğunu söyleyebiliriz.Bebek doğduğunda acil girişim gerekse bile göbek kordonu kesilmeden annenin yanında yada kucağında gereken girişimlerin yapılması değerlendirilmelidir.

KAYNAKLAR:

1-Cochrane Database Syst Rev. 2008 Apr 16;(2):CD004074.
Effect of timing of umbilical cord clamping of term infants on maternal and neonatal outcomes.
McDonald SJ, Middleton P.
2-.(Hutton and Hassan Systemic review and metaanalysis of controlled trials.JAMA 2007;297:1241-1252)
3-Cochrane Update: Effect of timing of umbilical cord clamping at birth of term infants on mother and baby outcomes.Neilson JP.Source Cochrane Pregnancy & Child Birth Group, Liverpool Women's Hospital, Liverpool, UK.
4-www.medscape.com/viewarticle/708616_4
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Göbek Kordonunun Kesilme Zamanı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Gülnihal BÜLBÜL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Gülnihal BÜLBÜL'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     4 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Gülnihal BÜLBÜL Fotoğraf
Op.Dr.Gülnihal BÜLBÜL
İstanbul
Doktor "Kadın Hastalıkları ve Doğum - Jinekoloji"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi7 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Op.Dr.Gülnihal BÜLBÜL'ün Yazıları
► Karın ve Göbek Yağları Op.Dr.Hakan DEMİR
► Göbek Eriten Diyet Prof.Dr.Metin ÖZATA
► Göbek Gizli Şeker Habercisi Prof.Dr.Metin ÖZATA
► Botox® ve Zamanı Durdurmak Op.Dr.Deniz KÖK
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Göbek Kordonunun Kesilme Zamanı' başlığıyla benzeşen toplam 22 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
◊ Normal Doğuma Ne Oldu Temmuz 2011
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


07:58
Top