2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Engellilere İletişim Becerilerinin Kazandırılmasında Jest ve Mimik Kullanımı
MAKALE #7857 © Yazan Dr.Psk.Müge KİREMİTÇİ | Yayın Aralık 2011 | 8,786 Okuyucu
JEST VE MİMİKLER

Jestler ve mimikler, çevremizdeki insanlara görsel sinyaller gönderen hareketlerdir. Bir jestten söz edebilmemiz için yapılan hareketin bir başkası tarafından görülmesi ve yaşadığımız duygu ve düşünceyle ilgili bir bilginin karşımızdakine iletilmesi gereklidir. Aslında her bir jest, düşünce ve duygu ürünü olduğu için doğal olarak bu özellikleri barındırır (Baltaş, 2000:37).

Jestler, yani el ve kol hareketleri, duyguların en güzel çıktılarıdır. Karşımızda konuşan birisinin elindeki kağıdı sürekli büküp katladığını, parmaklarıyla masaya sürekli vurduğunu ve gözlerini bakışlarımızdan hep kaçırdığını görürsek, bu kişinin bizimle beraber olmaktan rahatsız olduğunu düşünürüz. Bu tipteki hareket ve davranışlar, karşımızdaki ne söylerse söylesin, onun gerçek heyecanlarını açığa vurmaktadır (Cüceloğlu, 1995:45).

Yüz kaslarının anlatım amaçlı kullanımı mimikleri; baş, el, kol, ayak, bacak ve bedenin kullanımı da jestleri oluşturur. Jest ve mimikler “esas” ve “ikincil” olarak iki kısma ayrılır.
Esas jest ve mimikler, düşünce ve duygularımızı destekleyen, onları somutlaştıran hareketlerimizdir. Örneğin bir konuşma esnasında göz kırpma, başı sallama, kolları açma gibi işaret ve hareketler iletmek istediğimiz ve planladığımız bir mesajı içeren jestlerdir. Öte yandan kendiliğinden gelen ve hiç beklemediğimiz bir anda bizi yakalayan esneme veya öksürme gibi durumlarda bile jest söz konusudur. Esas olarak anlatıma katkıda bulunmayan ve kendiliğinden refleks olarak ortaya çıkan bu hareketlere ikincil jest ve mimik denir (Baltaş, 2000:37).

Baş ile selam vermek veya el sallamak gibi hareketlere esas jestler denir. Esas jestler başlangıçlarından bitişlerine kadar iletişimin bir parçasıdır (Baltaş, 2000:38).

Esas jestlerle ikincil jestleri ayırmak için kendimize şunu sorabiliriz. “ Eğer ben yalnız olsaydım bu hareketi yapacak mıydım?” cevabımız “hayır” ise bu hareketimiz esas jesttir. Cevabımız “evet” ise hareketimiz kendiliğinden olan bir harekettir ve ikincil jestler grubuna girer (Baltaş, 2000:38).

İkincil jestlerin büyük bir çoğunluğu sosyal değildir. Çünkü bunlar rahatı, temizliği ve kaşınma gibi kendiliğinden olan ihtiyaçları ile ilgili hareketlerdir.

Dikkat edilmesi gereken nokta, dışa vurduğumuz duygularımızla ilgili işaretlerin gerçekten karşı tarafa iletmek istediklerimiz olup olmadığıdır. İkincil jestlerinizi bilinçli olarak anlamlandırıyor olsak da olmasak da, bu jestler bizimle ilgili duyguların bir aktarımıdır (Baltaş, 2000:39).

Esas jestler jestler; yüz, baş, el, kol, ayak, bacak ve bedenin, bir konuya açıklık kazandırmak için yaptığı tüm hareketlerdir. Esas jestler; anlatım jestleri, sosyal jestler ve mimik jestlerdir (Baltaş, 2000:39).

1. Anlatım Jestleri

Bu jestler insanın diğer hayvanlarla ortak olan biyolojik kökenli jestlerdir. Biyolojik kökenli jestlerimiz temel duyguların ifade edilmesine yarar ve esas olarak altı tanedir. (Baltaş, 2000:39).

Bu jestler, günlük iletişimimizin temel işaretleri olan mutluluk, korku, öfke, şaşkınlık, üzüntü ve tiksinti duyguları ile ilgili olan hareketlerdir. Bu hareketler tüm insanlarda ortaktır (Ergin-Birol, 2000:126).

Anlatım jestleri özellikle yüz ifadelerinde ortaya çıkar ve insanın varlığını korumaya dönük eylemlerinden kaynaklanır (Baltaş, 2000:39).

Örneğin yüzdeki sıkama hareketi, düşman tarafından boynun sıkılma eylemi içinde oluşmuştur. Boynu sıkılan bir insanın yüzündeki bütün kaslar sıkıştırılarak direnç oluşturur. Bu gün canımızı sıkan bir durum ile karşılaştığınızda mağara devrine ait bu arkaik kalıp ortaya çıkar ve kaşlarımız çatılır. Ani ve atak hareketler karşısında gözlerimizin kapanması aynı şekilde insanın mağarada yaşadığı dönemlerde belirsizlik ve tehditle dolu bir dünyadan gelebilecek bir saldırıda gözlerini koruma amacına yöneliktir. Diğer bir yandan gülümseme insanın hoşnut olduğunu, iç dengesinin yaşamı sürdürmeye uygun bir uyum içerisinde bulunduğunu ortaya koyan ve karşısında bulunanları bu mutluluğa ortak olmaya davet eden bir jest ve mimiktir (Baltaş, 2000:39).

2. Sosyal Jestler Ve Mimikler

Toplumsal gereklere ve ihtiyaçlara bağlı olarak gösterilenlerdir. Kişinin toplumsal konumu ve rolü gereği yaptığı ve yapmak zorunda olduğu hareketlerdir. “Okulda ya da okul dışında öğretmenle öğrencinin selamlaşması, öğrenci velisi okula geldiğinde öğretmenin onu konuk kabul ederek güler yüz göstermesi v.b. gibi hareketler bu gruba girmektedir..” (Ergin-Birol, 2000:126).

Kişinin bir topluluk önünde yaptığı bir konuşmada ses tonunu, el ve kollarını, anlatımını daha etkin kılmak için kullanması sosyal jest ve mimikler olarak değerlendirilir (Baltaş, 2000:41).

3. Mimik Jestler

Bu hareketler taklit ve tanımlama jestleridir. Bir objeyi veya bir davranışı mümkün olduğunca hatasız olarak taklit etmek niyetiyle yapılan jestlerdir (Baltaş, 2000:41).

Bunlar olmakta olan bir olayın taklit edilerek aktarılması kadar, söz konusu yaşantıyı görmemiş bir kişinin anlayabilmesine de yardım eden jestlerdir. Mimik jestler, tiyatroya özgü jestler, taklit jestler, şematik jestler ve teknik ve kod jestlerdir (Baltaş, 2000:41).

4. Tiyatroya Özgü Jest ve Mimikler

İzleyicileri hoşnut etmek için oyuncuların kullandıkları jestlerdir. Günümüzde bu mimikler hem sahnede hem de sosyal hayatta kullanılmaktadır (Baltaş, 2000:41).

5. Taklit Jestler

Taklit jestler, rüzgarın veya köpeğin sesinin taklidi gibi, bir insanın olmadığı veya olamayacağı bir şeyi taklit etmesidir. Bu jestlerde genellikle eller etkin rol üstlenir (Baltaş, 2000:42).

6. Şematik Jestler

Kısaltma ve özetleme ile ilgili taklitlerdir. Bu jestle kişi bir durumun en göze çarpan özelliğini alıp sadece bununla o bütünü tanımlar. Bu jestler nesne veya bir durumu ifade etmek için kullanılır. Ateş etme hareketi, sigara olmadan sigara içme hareketi, olmayan bir bardakla su içen kişinin yaptığı hareket bu tür mimik jestlere örnektir. (Baltaş, 2000:43).

7. Teknik ve Kod Jestler

Belli bir meslek grubunun kendi aralarında kullandıkları jestlerdir. Polisler, askerler, borsa memurları, kurpiyerler gibi. Bu kişilerin anlatım için kullandıkları jestler birbirleri ve onlarla ilişkili olanların anladıkları teknik jestlerdir. Kod jestler, dilsiz alfabesinin ellerle kodlanması ve ellerle yazılması gibi, bilgiyi sistemli bir şekilde kodlayan jestlerdir (Baltaş, 2000:44).

Sonuç.

Jest ve mimik hareketlerinin, ses tonu ve sözcüklerle birlikte yordanması halinde etkili bir iletişimin kurulabileceğini söyleyebiliriz.


SÖZ ÖNCESİ DÖNEMDE JESTLER VE MİMİKLER

Çocukların,çıkardıkları seslerin ve yaptıkları jestlerin çevrelerindeki kişilerin davranışlarını etkilediğini ve çevrelerini kontrol etme alıştırması yapmalarına yardım ettiğini öğrenmeye gereksinimleri vardır.Sesler ve mimikler “merhaba,hoşça kal” demek için;
uzanamadıkları nesneleri istemek için;yardım istemek için;istenmeyen yiyeceği;oyuncakları veya olayları reddetmek için kullanılabilir.

Çocuklar basit talimatları takip etmek üzere dikkatini yöneltme becerilerini kullanmayı öğrenirler.İlk önce jestlere ve sözcüklere,birlikte kullanıldıklarında tepki vermeyi öğrenirler.Daha sonra sadece sözcüklere tepki vermeye başlarlar.Jestlere ve basit talimatlara tepkide bulunma becerisi normal gelişim gösteren bir çocuğun yaşamın ilk 18 ayında tamamen kazanılır.

JESTLERE VE BASİT TALİMATLARA TEPKİDE BULUNMA BECERİLERİNİN YAŞA GÖRE SIRALANIMI;


6-9 AY
*Yetişkinin yüz ifadesine tepki olarak yüz ifadesini değiştirir.
*Jestlerle birlikte verilen basit talimatlara tepki verir.
9-12 AY
*Kendi adı söylendiğinde dönerek tepki verir.
*Sert bir ifade ile dönerek yapmaması söylendiğinde,bir anlığına bile olsa,yapmakta olduğu istenmeyen davranışı durdurur.
*Sözel talimat verildiğinde el çırpar ya da el sallar.
*Adı söylenen tanıdık nesnelere dönerek bakışlarıyla nesneleri bulur.
*Adı söylenen aile bireylerine dönerek,bakışlarıyla onları bulur.
12-15 AY
*İstendiğinde isteyen kişiye bir nesne verir.
*Adı söylendiğinde,bir nesneyi gösterir.
15-18 AY
*Bir tane basit iki ya da üç sözcüklü talimatı yerine getirir.
*Üç tane basit iki ya da üç sözcüklü talimatı yerine getirir.
*İstendiğinde,tanıdık bir nesneyi öbür odadan getirir.


*YETİŞKİNİN YÜZ İFADESİNE TEPKİ OLARAK YÜZ İFADESİNİ DEĞİŞTİRİR:Yüzler bebeğin çevresindeki en önemli nesneler olduğu için,yüz ifadesi genellikle bebeğin tepkide bulunacağı ilk durumdur.İlk tepkisini yüz ifadesini değiştirerek verir.Daha sonrada gördüğü yüz ifadelerini taklit eder.

*JESTLERELE BİRLİKTE VERİLEN BASİT TALİMATLARA TEPKİ VERİR:Bir çocuğa yüz hareketlerimizi kullanarak pek çok sözcüğün anlamını öğretebiliriz.Çocuk elini kaldırdığında “onu bana ver” diyebiliriz.Daha sonra çocuğu sadece sözcüklere tepki vermeye hazırlayabiliriz.Elinizi sallayarak “güle güle” diyebilir ya da “ayıyı bana ver” diyerek kollarımızı uzatabiliriz.

İLETİŞİM BECERİLERİ-SÖZ ÖNCESİ DÖNEM-TAKLİT

Taklit veya kopya etmek çocuğun dil gelişimi için çok önemlidir. Taklit yoluyla çocuk bizim kullandığımız sesleri çıkarmayı ve giderek tüm sözcükleri ve cümlecikleri kurmayı öğrenir.
Birçok çocuk yüz ifadelerini ve eylemleri taklit etmeyi sesleri taklit etmekten daha kolay bulur. Yüz ifadelerinin ve eylemlerin taklidi, çocuğu önce sesleri sonra da sözcükleri taklit etmeye hazırlar.
Taklit kendi içinde 3 gruba ayrılabilir.
Bunlar;
eylemleri taklit etmek:
masaya elle ya da kaşıkla vurmak
el çırpmak
el sallamak ( hoşça kal demek için)
yüz hareketlerini taklit etmek
dudaklarını birbirine sürtmek
öpme hareketini yapmak
parmakla dudaklarında ‘susss’ yapmak
dili dudağın üzerinde hareket ettirme
sesleri taklit etmek
a, o, dadada, mumumum, bububub, bu, ne, dadidadi, pitapita.....

Taklit Becerileri Nasıl Öğretilir?


taklit becerilerinin süreklilik kazanması için çocuğun yaptıklarının taklit edilmesi yararlı olabilir. Bu bir oyun haline getirilebilir. Böylece çocuğa taklit edemediği sesler yada hareketler daha doğal ve kolay bir yolla öğretilebilir.
çocuk, kendiliğinden çıkarabildiği sesleri taklit etmeyi öğreninceye kadar, yeni sesleri bir kenara bırakılmalı. Yeni sesleri taklit etmesi öğretilmeden önce çocuğun önceki sesleri ve hareketleri kendiliğinden yapmayı öğrenmesi gerekir.
taklit etmeyi öğretirken öncelikle çocuğa model olarak bu öğretilmeye çalışılmalıdır. Fakat zaman zaman bu yeterli olmayabilir. Bu durumda fiziksel yardım gerekebilir.
Örneğin: 1. ‘aaa’: başparmak çocuğun çenesine konur ve ‘aaa’ derken hafifçe aşağı doğru ittirilir.
2. ‘ooo’: çocuğun yanakları ‘ooo’ denecek şekilde ileriye doğru itilir.
3. ‘babab’ : başparmakla çocuğun çenesinin altından tutulur ve öğreten kişi, bababab diyerek öğretmen veya anne çocuğun dudaklarını hızlı hızlı birbirinden ayırıp birleştirir.
Fiziksel yardımın fazla işe yaramadığı durumlarda öğretmen veya anne-baba çocuğun taklit etmesini istediği sesleri abartılı ses ve yüz hareketleri ile çocuğa sunabilirler.

sesleri eylemlerle birleştirmek de etkili bir yöntem olabilir. Mesela, ‘mmmm’ sesi yemek zamanı ile eşleştirilebilir. Ya da eli ağza hızlı hızlı vurup çekerek ‘oo oo oo’ şeklindeki Kızılderili haykırışı yapmak eğlenceli olabilir.

sesleri oyuncaklarla birleştirme: bu yöntem yaşı büyük olan çocuklar için yararlı olabilir. Mesela oyuncak hayvanlar çocuğun hayvan seslerini taklit etmesini cesaretlendirmek için kullanılabilir. Araba kullanılırken ‘ığğnn ığğnn’ sesi ya da ‘bip bip’ sesleri denenebilir.

Taklit Etme Becerisi Çocuklarda Nasıl Gelişiyor?

0-1 Yaş:
Eline aldığı parçaları bilinçsizce sallayarak ve sıkarak sesler çıkarır.
Ce-ee oyununu taklit eder.
Yetişkini taklit ederek el çırpar.
Yetişkini taklit ederek baş baş yapar
Yetişkinin sesine tepki olarak sesi tekrarlar
Taklitle 2-3 defa aynı heceleri söyler
Başka birinin konuşmasına tepki olarak sesler çıkarır.
1-2 Yaş:
Sık sık kullanılan nesnelerin kullanışlarını taklit eder. ( fincan, bardak, kaşık...)
Oyun sırasında başka bir çocuğun hareketini taklit eder.
Basit işlerde yetişkinleri taklit eder. ( çatal, bıçak tutma, giysileri silkelemek...)
Güldüren ve dikkat çeken hareketlerini tekrarlar.
2-3 Yaş:
Hatırlatıldığında ‘lütfen’ ve ‘teşekkür ederim’ der.
Basit ev işlerinde (toz bezini tutmak gibi) aile fertlerine yardım etmeye çalışır.
Bildiği bir şarkının son dizesinin son kelimesini tekrarlar ve hareketle gösterir.
% 90 oranında sesinin tonunu kontrol eder.

3-4 Yaş:
Model olunduğunda 3’e kadar sayar
Söz ve hareket içeren çeşitli parmak oyunlarını tekrarlar.
Model olunduğunda 10 nesneyi sayar.

KAYNAKÇA

Cüceloğlu Doğan.” İnsan İnsana”. İstanbul: Remzi Kitapevi,1995
BALTAŞ Acar ve diğerleri. “Bedenin Dili”. İstanbul: Remzi Kitapevi,2000
ERGİN Akif ve diğerleri. “Eğitimde İletişim”. Ankara: Anı Yayıncılık,2000
KIRCAALİ-İFTAR G. ,UZUNER Y. “Küçük Adımlar Gelişimsel Geriliği Olan Çocuklara Yönelik Erken Eğitim Programı”.


Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Engellilere İletişim Becerilerinin Kazandırılmasında Jest ve Mimik Kullanımı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Psk.Müge KİREMİTÇİ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Psk.Müge KİREMİTÇİ'nin izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Müge KİREMİTÇİ Fotoğraf
Dr.Psk.Müge KİREMİTÇİ
İstanbul
Doktor Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi6 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Psk.Müge KİREMİTÇİ'nin Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Engellilere İletişim Becerilerinin Kazandırılmasında Jest ve Mimik Kullanımı' başlığıyla benzeşen toplam 56 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:18
Top