2007'den Bugüne 92,307 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Gebelikte Beslenme
MAKALE #844 © Yazan Dyt.Ercan KAPLAN | Yayın Mart 2008 | 7,516 Okuyucu
GEBELİKTE BESLENME

Sağlıklı bireylerin yetiştirilmesi ve toplum sağlığının iyi yönde ilerleyebilmesi için koruyucu hekimlik hizmetlerine önem vermek gereklidir. Koruyucu hekimlik hizmetlerinin en önemli basamaklarından biri toplumun sağlıklı beslenme konusunda bilinçlendirilmesidir.
Türk aile yapısı içerisinde beslenme alışkanlıklarının geliştirilmesi genellikle anne tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu nedenle, öncelikle annelere yeterli – dengeli ve sağlıklı beslenmeyi öğretmek, sahada çalışan her sağlık personelinin en önemli görevlerinden biri olmalıdır. Annelerin ve anne adaylarının öncelikle kendi beslenmelerini iyi öğrenmeleri çok önemlidir.
Bir toplumun geleceğinin sağlıklı bireylerden oluşabilmesi için, sağlıklı çocukların dünyaya gelmesi gereklidir. Bu nedenle annelerin gebe ve emziklilik döneminde değişen gereksinimlerini de göz önüne alarak , yeterli ve dengeli beslenmeleri çok önemlidir.
Gebelik hastalık değil fizyolojik bir olaydır. Bizleri gebelikte beslenme önlemleri almaya yönelten etken, kadının normal metabolizma düzeninin üzerine fetal gelişimin eklediği değişikliklerdir. Yapılan çeşitli araştırmalar; annenin yeterli ve dengeli beslenmesi ile bebeğin doğum ağırlığı, beyin gelişimi, intrauterin ölüm, prematürelik ve preeklempsi arasında ilişkiler olduğunu göstermiştir.
Gebelikte beslenme konusunda geçmişte yapılan iki büyük hata vardı; bunlardan birincisi, gebelikte görülen hipertansiyon, ödem, gestasyonel diabet vb. durumların oluşmaması için gebelerin normalden daha az yemelerinin istenmesiydi. Bu durum gebelerde;
* Ağırlık azalması
* Anemi
* Diş çürükleri ve kayıpları
* Osteomalasia
* Toksemi
* Ödem vb. rahatsızlıklara neden olduğundan gebelerde gereksinimden az enerji ve besin öğesi alımı tavsiye edilmemektedir.
İkinci yanlış uygulama ise gebelere “sen artık iki canlısın” denilerek istedikleri her şeyi bolca yemelerini tavsiye etmektir. Bu durumda ise gebelerde;
* Obezite ( gebelik ve sonrası )
* Hipertansiyon
* Ödem
* Doğum komplikasyonlarının artması
* Gestasyonel diabet ve tip II diabet riskinin artması
* Psikolojik travmalar vb. rahatsızlıklara sebep olduğundan tavsiye edilmemektedir.
Doğru olan gebelik süreci boyunca annenin iyi takip edilip, gebeliğin her döneminde değişen enerji ve besin öğesi ihtiyaçlarının yeterince karşılanmasını sağlamaktır.

GEBELİKTE ENERJİ İHTİYACI

Fetus enerji ve besin öğesi ihtiyacını plasenta aracılığı ile anneden karşılar. Eğer anne günlük gereksiniminin üzerine ek olarak fetus gelişimi için gereken enerji ve besin öğelerini almaz ise fetus annenin depolarını kullanarak gelişimi için gerekli olan enerji ve besin öğelerini anneden sağlar. Bu nedenle, gebenin enerji ihtiyacı hesaplanırken; öncelikle yaşı, fiziksel aktivite durumu, boyu, gebelik öncesi kilosu gibi faktörler göz önüne alınarak gebenin kendi ihtiyaçları bulunur. Bunun üzerine gebeliğin ilk üç ayında;
* BMI’ı 18,5’in altında olanlara, 150 – 200 k.cal. / gün
* BMI’ı 18,5 – 25 arasında olanlara, 100 – 150 k.cal. / gün ek yapılır,
* BMI’ı 25’in üzerinde olanlara bu dönemde ek yapılması gerekmez.
Gebeliğin ikinci ve üçüncü üç ayında ise;
* BMI’ı başlangıçta 18,5’in altında olanlara, 350 – 500 k.cal. / gün
* BMI’ı başlangıçta 18,5 – 25 arasında olanlara, 250 – 300 k.cal. / gün
* BMI’ı 25’in üzerinde olanlara ise 150 – 200 k.cal. / gün ek yapılır.
Ayrıca, adölesan gebelerde adölesanın kendi büyüme ve gelişmesi için gerekli olan eklerin yapılması unutulmamalıdır.

GEBELİKTE PROTEİN İHTİYACI

Gebenin vücudunda oluşan değişiklikler ve fetusun gelişimi için gebelik süresince ek proteine ihtiyaç duyulmaktadır.annenin ve bebeğin gebelik süresince depoladıkları protein miktarı yaklaşık olarak 925 gr. civarındadır. Bu da ortalama 3 – 4 gr./gün protein depolanması demektir. Bu depolanma miktarları gebeliğin dönemlerine göre farklılık gösterir;
I. trimesterde : 0,89 gr./gün*
II. trimesterde : 4,4 gr./gün*
III. trimesterde : 7,29 gr./gün*
*(Pitkin_1981)
Buna göre gebenin protein gereksinimleri hesaplanırken öncelikle yaş gruplarına göre günlük protein ihtiyacı bulunmalı üzerine ek yapılmalıdır. Fakat ek yapılırken unutulmamalıdır ki; besinlerle birlikte aldığımız proteinin tamamı emilemez. Karışık bir diyette alınan proteinin yaklaşık % 70’inin kullanılabildiği göz önüne alınacak olur ise; anne adayına gebelik süresince günlük normal gereksinimine ek olarak 20 gr./gün protein verilmesi yeterlidir.


YAŞ GRUBU


Günlük Protein gereksinimi (gr/kg/gün)


Gebelik için ek (gr/gün)


veya Ek yapmadan doğrudan hesaplama (gr/kg/gün)


18 +….


0,8


20


1,2


15 – 18


0,9


20


1,5


….-15


1


20


1,7

Tablo : Gebelikte Protein İhtiyacı


GEBELİKTE VİTAMİN İHTİYACI

Vitaminler pek çok vücut fonksiyonu için gereklidirler. Ayrıca çoğu sürecin meydana gelmesinde etkin bir rol oynamaktadırlar. Gebelik süresince özellikle hücre bölünmesi ve yapımında etkin vitaminlere gereksinim artmaktadır.

A vitamini , annenin ve bebeğin tüm vücut dokularının ve hücrelerinin sağlığına ve büyümesine katkıda bulunur. Eğer gebelik süresince gebenin diyetine yeterli kalori eklenmiş ve gebe dengeli besleniyor ise bu diyet yeteri miktarda A vitamini sağlıyor denilebilir. Fazladan A vitamini desteğine ihtiyaç yoktur, hatta normal gereksinimin çok üzerinde ( RDA’ nın iki katı ) A vitamini tüketimi doğum defektlerinin riskini arttırabilir. Bu nedenle çok yüksek dozda A vitamini içeren suplemenlardan kaçınılmalıdır.

B grubu vitaminlerin çoğu günlük yapılan 300 k.cal.’ lik ekleme ile karşılanmaktadır. Fakat yinede bazı B grubu vitaminlerin eksiklikleri gözlenmektedir.
Bunlardan biri B12 vitamini eksikliğidir, bu durum kendini genellikle anemi ile gösterir. Gebe eğer yeterli – dengeli besleniyor ve hayvansal gıdaları ( et, yumurta, süt, peynir vb. ) yeterince alıyor ise B12 eksikliği görülmez. Genelde vejetaryen gebelerde B12 vitamini takviyesi yapılması gerekir.
Eksikliği görülen diğer bir B grubu vitamin yetersizliği ise Folat (folik asit)’ dir. Gebeliğin ilk üç ayında yeteri miktarda Folat alan kadınlarda, spina bifida gibi nöral tüp defektli bebek doğurma riski azalabilir. Folat gereksinimi gebelik öncesi 400 mcg./gün iken gebelikte 600 mcg./gün’e çıkmaktadır. Folatın doğal olarak bulunduğu besinler arasında; turunçgiller, koyu yeşil yapraklı sebzeler, yağlı tohumlar, kurubaklagiller ve karaciğer sayılabilir. Gebeliğin ilk üç ayında diyete fazla ek yapılmadığı ve bulantı – kusma gibi durumlardan dolayı tüketimin yeterli olmadığı göz önüne alınarak ilk üç ay 200 – 300 mcg. / gün suplemanlarla ek yapılması tavsiye edilmektedir.

Gebelikte C vitamini gereksinimi de biraz artar, ancak günlük alınacak olan 1 su bardağı kadar taze sıkılmış portakal suyu bile bu gereksinimi karşılayacak düzeyde C vitamini içerir. Bu nedenle diyete ek olarak C vitamini verilmesi gerekmez.

D vitamini özellikle gebelikte gereksinimi artan kalsiyumun emilimine yardımcı olur. Artan kalsiyum ihtiyacına bağlı olarak D vitamini ihtiyacı da artar. Bu nedenle gebelerde D vitamini desteğine ihtiyaç vardır. Özellikle süt ve ürünlerini yeterince almayan gebeler, ciltleri güneş ışığı ile yeterince temas etmeyenler ve kış gebeleri D vitamini içeren suplemanlara ihtiyaç duyabilirler.

GEBELİKTE MİNERAL İHTİYACI

Mineraller, protein ve vitaminlerle birlikte kan hücrelerinin ve diğer vücut dokularının yapımında görev alırlar. Sağlıklı bir gebeliği destekleyen bir çok süreçte rol oynarlar. Gebelik süresince vücut özellikle iki minerale çok gereksinim duyar. Bunlar kalsiyum ve demirdir. Bu mineraller eğer gebelik süresince yeterli miktarlarda tüketilmezler ise fetus, gelişimi için annenin depolarını kullanacaktır. Bu da osteoporoz, diş sorunları ve anemi gibi durumlara sebep olacaktır.

Gebe kadınların günlük kalsiyum ihtiyacı ortalama 1000mg/gün’ dür, adölesan gebelerde bu gereksinim 1300mg/gün düzeyine kadar çıkar. Günlük tüketilen süt veya yoğurt miktarı 600 gr. civarına çıkarılır ve günde 50 – 60 gr.’ da peynir tüketilir ise yeterince kalsiyum alınmış olur, ek yapmaya gerek kalmaz. Kalsiyum içeren suplemanlar genellikle vejetaryen veya diyetle yeterince kalsiyum almayan 25 yaş altı gebelerde önerilebilir.

Gebelik süresince annenin kan hacminde yaklaşık % 50 oranında artış olmaktadır. Kanın bir bileşeni olan hemoglobinin yapımı için demir elzem bir mineraldir. Doğal demir kaynakları ; et, kümes hayvanları, yumurta, balık, kurubaklagiller, koyu yeşil sebzeler ve tam tahıllardır. Fakat bitkisel kaynaklardan alınan demirin yeterince emilip kullanılamadığı unutulmamalıdır. Gebelikte günlük 15 – 20 mg. civarında demir ek olarak alınmalıdır. Gebelikte artan bu demir ihtiyacını yalnızca diyetle karşılayabilmek biraz zordur. Bu nedenle genellikle demir içeren suplemanlar da önerilmektedir. Bu suplemanların önerilmesinin bir diğer sebebi ise genellikle gebelik öncesi demir depolarının yetersizliği ve gebelik öncesi anemidir.
Anne adaylarına öncelikle demirden zengin besinlerle beslenmeleri önerilmeli ve diyetin demir emilimini arttırıcı tavsiyelerde bulunulmalıdır. Örneğin; kalsiyum içeriği yüksek olan besinler (süt – yoğurt vb.) ile demir içeriği yüksek olan besinlerin aynı öğünde alınmaması, çay – kahve vb. içeceklerin tüketilmemesi, demir içeriği yüksek olan besinlerle C vitamini içeriği yüksek olan besinlerin (meyveler, çiğ sebzeler vb.) birlikte tüketiminin önerilmesi gibi.

Gebelikte gereksinimi artan bir diğer mineralde çinkodur. Çinko yeni dokuların yapımında, hücre büyümesinde ve beyin gelişiminde rol oynar. Çinko doğal olarak en çok kırmızı et, deniz ürünleri ve kümes hayvanlarında bulunur. Bitkisel kaynaklı besinlerde de bulunsa da emilimleri az olduğu için bitkiler iyi kaynaklar değillerdir. Yeterli ve dengeli beslenen gebelerde çinko yetmezliği görülmez. Yalnızca vejetaryenlerde ve yüksek dozda demir suplemanları alanlarda yetersizliğe rastlanmaktadır.
Gebelikte dikkat edilmesi gereken bir diğer mineralde sodyumdur. Eskiden hipertansiyon ve ödeme karşı sodyumun sınırlandırılması önerilirdi. Ama artık günümüzde katı bir sınırlamanın gereksizliğine inanılmaktadır. Gebe olsun yada olmasın aşırıya kaçmadan orta düzeyde tuz ve sodyum tüketimi günümüzde iyi bir öneri olarak kabul edilmektedir.

GEBELİKTE SU TÜKETİMİ

Suyun önemli bir besin öğesi olduğunu unutmayın. Annenin ve bebeğin artan kan hacmi için günlük ortalama 2 – 2,5 lt. sıvıya ihtiyacı vardır. Gebelere bu durum hatırlatılarak , susadıkça bol su içmeleri önerilmelidir.

GEBELİKTE GÖRÜLEN BESLENME İLE İLGİLİ RAHATSIZLIKLAR

SABAH BULANTILARI :
Bu bulantılar gebelerin % 50 – 90’ ında , genellikle gebeliğin ilk üç ayında ve genelde sabah saatlerinde görülür. Bazı gebelerde bu hafif bir mide bulantısıyken bazılarında bu durum dehidratasyon ve ağırlık kayıplarına yol açacak kadar şiddetli olabilir.bu durumda gebelere şu önerilerde bulunulabilir ;
* Fazla baharat ve bulantıya sebep olan kokulardan kaçın
* Sabah yataktan kalkmadan önce, kraker, sade kızarmış ekmek veya tahıldan yapılan kuru besinler (mısır gevreği vb.) gibi nişastalı besinler yiyin
* Azar – azar , sık – sık yemek yiyin ( 8 – 10 öğün / gün)
* Kolay sindirilebilen az yağlı besinleri tercih edin
* Yemeklerinizi yavaş – yavaş ve iyi çiğneyerek yiyin
* Yatmadan önce hafif bir ara öğün alın
* Sevdiğiniz yiyecekleri tercih edin

KABIZLIK :
Gebelikte oluşan hormonal değişiklikler ve genişleyen uterusa uyum sağlamak için kaslar gevşer. Bu gevşeme barsak hareketlerinin yavaşlamasına neden olur. Ayrıca gebe demir suplemanları kullanıyor ise kabızlık daha da artabilir. Aynı zamanda kabızlık hemoroitlerin de oluşmasına neden olabilir. Bu rahatsızlıkları engellemek veya azaltabilmek için gebelere şu önerilerde bulunulabilir;
* Posa içeriği yüksek besinleri tercih edin (beyaz ekmek yerine ; kepekli ekmek, pirinç yerine; bulgur, meyve suyu yerine; meyvenin kendisini tüketmek gibi)
* Günde en az 2 – 2,5 lt. sıvı tüketin
* Barsak çalışmasına yardımcı olan besinleri ( kuru kayısı, kuru erik, incir vb. )tüketin
* Fiziksel aktivitenizi arttırın

MİDE EKŞİMESİ :
Özellikle gebeliğin son üç ayında rastlanan bir durumdur. Sindirim organları üzerindeki baskının artmasına bağlı olarak oluşur. Bu şikayeti hafifletebilmek için gebelere şu önerilerde bulunulabilir ;
* Azar – azar , sık – sık yemek yiyin ( 8 – 10 öğün / gün)
* Soslu ve yağlı besinlerden sakının
* Kafeinli içeceklerden uzak durun
* Yemek sonrası hafif bir yürüyüş yapın
* Yüksek yastıkta yatın
* Rahat kıyafetler giyin

ÖDEM :
Ödem özellikle gebeliğin son üç ayında görülen doğal bir olaydır. Depolanan bu su doğum sırasında oluşacak kayıpları dengeler ve doğum sonrasında anne sütünün üretiminde kullanılır. Bu nedenle belli miktarda ödem gereklidir. Ödemin oluşturduğu rahatsızlıkları en aza indirgemek için gebelere şu tavsiyelerde bulunulabilir ;
* Ayaklarınızı yükseğe kaldırın
* Uzun süre oturmaktan veya uzun süre ayakta durmaktan kaçının
* Dinlenirken genellikle sol yanınıza yatın
* Rahat ayakkabılar giyin
* Sıkı giysiler ve takılar kullanmayın.

GESTASYONEL DİABET :
Bazı kadınlarda gebelik sürecinin ortalarında kan şekeri düzeyleri yükselme gösterebilir. Ailesinde diabet öyküsü olanlarda risk daha fazladır. Bu yükselme hipertansiyon ve yüksek doğum ağırlığı gibi riskli durumlara yol açabilir. Bu nedenle gebeliğin 20. haftasından itibaren belli aralıklarla kan şekeri takipleri yapılmalı ve gestasyonel diabete rastlanır ise gebeye bir Diyetisyen tarafından kan şekerini kontrol altına alabilecek bir beslenme ve egzersiz düzeni hazırlanmalıdır.

Gebelik yalnızca kadınlara verilmiş en güzel duygu ve en kutsal görevdir. Anne adaylarına gebelikleri boyunca bizler ( hekim, diyetisyen, ebe ve hemşire gibi sağlık personeli) sürekli danışmanlık yaparak onlara bu görevi yerine getirmelerinde yardımcı olmalıyız.
Unutulmamalıdır ki ; sağlıklı nesiller yetiştirmek hepimizin ilk görevidir.


Dyt. Ercan KAPLAN
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Gebelikte Beslenme" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dyt.Ercan KAPLAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dyt.Ercan KAPLAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Dyt.Ercan KAPLAN
Kocaeli
Diyetisyen
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi9 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dyt.Ercan KAPLAN'ın Makaleleri
► Gebelikte Beslenme Dyt.Pınar ERMİŞ
► Gebelikte Beslenme Dyt.Özge ASLAN
► Gebelikte Beslenme Dyt.Melda ERDEN
► Gebelikte Beslenme Dyt.Nilay KEÇECİ
► Gebelikte Beslenme Dyt.Gülşen LÜKEL
► Gebelikte Beslenme Dyt.Turgay KÖSE
► "İki Can" Diyeti: Gebelikte Beslenme Dyt.Ayşenur ŞAHİN
► Sorularla Gebelikte Beslenme Dyt.Gülden ÖZÇİNİ
► Gebelikte Beslenme Önerileri Dyt.Hatice KARSLIOĞLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Gebelikte Beslenme' başlığıyla benzeşen toplam 76 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


05:56
Top