2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuğumuzla Nasıl İletişim Kurmalıyız?
MAKALE #8534 © Yazan Meral HASANDAYIOĞLU | Yayın Mart 2012 | 4,843 Okuyucu
ÇOCUĞUMUZLA NASIL İLETİŞİM KURMALIYIZ?

Anne –Baba olmak her çiftin istediği, arzuladığı ve önemsediği bir yaşantıdır. Sorumluluk gerektirir.


Geleceğe dönük hayaller, idealler ve ümitleri içerir. Çiftler, Anne- Baba olmanın sorumluluğunu severek isteyerek kabul ederler. Bebek sahibi olmaya karar verirler. Bebek sahibi olmanın mutluluğu huzuru yaşantılarını renklendirir. Uykusuz geçen geceler vazgeçilen eğlence ve geziler bebek odaklı yaşam tarzı onları rahatsız etmez. Bebeğin sağlıklı gülüşü, bakışı dokunuşu her türlü sıkıntıyı unutturur.
Her anne- baba çocuğunun yararı için mücadeleye hazırdır. Bazen çocuğunun iyiliği adına aldığı kararlarda yanlışlıklar yapabilir, çocuğunu zedeleyebilir; Çünkü
İdeal anne- baba nasıl olunur?
Çocukla iletişim nasıl kurulur?
Çocuğun kişilik gelişimini etkileyen olumsuzluklar nelerdir?
Ödül verilmelimi? Nasıl?
Çocuğumuzu ceza nasıl etkiler?
Çocuğumuzun her isteği yerine getirilmelimi?

Gibi birçok soruya doğru yanıtları alabileceğimiz Anne- Baba okulları yoktur. Henüz çevremde diplomalı anne-babaya rastlamadım. Çiftlerin bilgileri(bazıları araştırıp öğrense de) genellikle kendi anne- babalarından öğrendikleri kadardır. Üstelik bu öğrenme kalıcı bir öğrenmedir. Kişinin yaşam boyu davranışlarını belirler. Hayata bakışını etkiler ve kolay kolayda bu etkiyi değiştiremez.

Çocuğumuz bizim bir parçamız devamımız gibidir ancak; Bize benzer yanları olsa da bizden ayrı kendine özel farklı bir kişidir. Olumlu olumsuz birçok özelliklerinin oluşumunda, kişilik gelişiminde bizim etkimiz oldukça fazladır. Bizler etkimizi çocuğumuzla kurduğumuz iletişimle belirleriz. Etkileşim sonunda çocuğumuzu;
Kendisiyle ve çevresiyle barışık, başkaları ile iyi ilişkiler kurabilen.
Kendine ve başkalarına güvenen, özgüveni gelişmiş.
Kararlı, sebatkâr, cesur, duyarlı ve yardımsever gibi olumlu özelliklere sahip bir yetişkin olarak görmek isteriz. Toplumun benimsediği “Hayırlı evlat” Kavramına bizde ulaşmak isteriz.

Hepimiz anne- baba olarak son derece iyi niyetliyiz. Çocuğumuzla olan iletişimimizde temel kavram iyi niyettir. Cezalarımızın, yasaklarımızın engellerimizin ve olumsuz tavırlarımızın altında iyi niyet vardır. Niyetimiz iyi bir insan yetiştirmek. Biz iyi niyetle ceza uyguluyoruz ama bakalım çocuğumuza iyi niyetimiz yansıyor mu? Bizi anlıyor ve doğru etkileniyor mu? Yoksa tam tersi kendisini yetersiz hissetmesine mi? Neden oluyoruz. Ya da korkup siniyor mu? Hiç istemediğimiz halde özgüvenini zedeliyor muyuz? Biz yasakladıkça ve engeller koydukça arsızlaştırıyor muyuz? Bütün bu soruların cevabı etkili iletişim kurmamızda.

Çocuğumuzla kurduğumuz iletişim anne- baba çocuk etkileşimi çocuğumuzun kişilik gelişimini oldukça etkiliyor, o halde bizim aile içi iletişimimizi inceleyip davranışlarımızı geliştirebiliriz. Doğru iletişim teknikleri öğrenebiliriz. Unutmayalım temeldeki iyi niyetimiz çocuğumuzun algılayabildiği kadar etkilidir, iyi niyetimizin doğru algılanmasını sağlayabiliriz.

Şimdi de etkili iletişimi nasıl ve ne zaman sağlayabiliriz şöyle bir bakalım.
Etkili iletişim bebek daha dünyaya gelmeden başlar. Hamilelik döneminde annenin ve babanın bebekle konuşması önerilir. Rahat ve sağlıklı geçirilen bir hamilelik sürecinin öneminden bahsedilir.

İstenmeyen gebeliklerin, stres ve yaşanan bunalımların bebeğe olumsuz etkileri kanıtlanmıştır.

Bebekler doğar doğmaz anne sesini tanır. Onun sesi ile sakinleşirler, bu durum onların dış dünyayı anne karnındayken öğrenmeye başladıklarını ve anne sesini diğerlerinden ayırabildiklerini göstermektedir.

Bebek 16-17. Haftalarda işitmeye başlar. İlk duyduğu ses annesinin kalp sesidir. Annesinin konuşmasını algılar bazen de tepki verir. Bu dönemde bebeğin dış dünya ile bağlantısını sağlayan tek kanal duyma fonksiyonudur. Annesinin sesini zamanla tanıyarak kendisini var edenin sesi olduğunu hissedecek annenin sesini ve kap atışlarını duyduğu sürece kendi yaşamına dair bir tehdit olmadığına inanacak ve huzur duyacaktır. Doğumdan sonra annesinin sesini duyup sakinleşen bebek sayısının fazlalığı ilk iletişimin anne sesi olduğunu kanıtlamaktadır.

19-20.haftalarda dışarıdaki seslerinde bir kısmı filtre edildikten sonra bebeğe ulaşır. Artık sizin başkalarıyla konuşurken ki sesinizi de duymaya başlayacaktır. 20-21.haftadan itibaren babanın da sesini tanır. Bebek, bu haftalardan itibaren dış dünya ile tek iletişim yolu olan duyma duyusunun bütün gücünden yararlanarak iletişimini sürekli kılmaya çalışacaktır.

Bu dönem için anne –babalara önerilerim; Öncelikle huzurlu mutlu ortamlarda bulunmaları keyifli ve rahat günler geçirmeleri.
Bebekleri ile sürekli konuşmaları baba ile birlikte tatlı tatlı yaşantısında olan biten olayları anlatmaları. Bebekler kendi beyin dalgalarını yormayan ses dalgalarından keyif alırlar. Bu nedenle klasik müzik en çok sevdikleri müzik türüdür. Özellikle barok müzik tekrarlayan yapısı ile bebeklerin huzur duydukları müzik türüdür.
Yapılan araştırmalar hamilelik döneminde dinletilen müziğin doğumdan sonrada bebeğe dinletilmesi ile bebeğin sakinleştiğini göstermiş, bebekler aynı şarkılarda ağlamayı bırakmış, hem daha kolay ve huzurlu uyumuşlardır.
Yine araştırmalara göre gebelik sürecinin olumsuz kaygı ve korku ile geçiren annelerin bebeklerinin doğumdan sonra huzursuz, uykusuz ve gergin bebekler olduklarını, Bu tür bebeklerin yetişkinlikte güvensiz içe kapanık ve sesiz kişilik özellikleri gösterdikleri belirtilmiştir. Bu süreci olumlu ve huzurlu geçiren annelerin bebeklerinin doğumdan sonra sakin mizaçlı uyku ve beslenme düzeni olan bebekler olduklarını göstermiştir.
Annenin yaşadıkları örneğin korktuğu bir olay, durum veya ses karşısında bebeğinde rahim içinde kasıldığı bir müddet annenin rahminin bir köşesinde pozisyonunu koruduğu bilinir. Anne gevşedikçe bebek gevşer, eski haline dönebilir. Eğer anne keyifli bir gün geçirdiyse, bulunduğu ortam
Huzurluysa, sevdiği bir müziği dinliyorsa veya yediği yemekten keyif alıyorsa bebekte annenin bu durumundan etkilenerek hareketlenmeye başlar. Tepkiler verir.
Hamilelik sırasında eşler arasında oluşan çatışma ve tartışmalar bebeği oldukça etkiler. Çatışmaların gerginliklerin yaşanması doğal, ancak bunun bebekle bir ilgisinin olmadığı tatlı bir sesle bebeğe açıklanmalı.
Doğum öncesinde gerekli ölçülerde uyarılan, konuşulan, dokunma yoluyla iletişime geçilen bebeklerin doğum sonrasında çevreleriyle daha ilgili olduğu daha fazla bilgiyi hazmedebildiği ve bu bilgileri işleyebildiği görülmüştür
Konumuzu kısaca özetleyelim.
1. Aydan itibaren bebeğinizi kabul edin. Anneliğe hazırlanın. Eşinizle birlikte onun çocuğunuz olduğunu benimseyin.
2. Aydan sonra bebeğinizle iletişim kurmaya başlayın onu okşayın ve ona dokunun.
4.Ayla birlikte bebeğinizin ne istediğinin farkına varın onunla konuşun ona bir birey gibi davranın, ona müzik dinletin.
7.Aydan itibaren babası ile birlikte okşayın babasını tanıtın bebek artık babasının da sesini tanıyor.
Her anne bebek ilişkisi kendine özgü dinamikleri olan özel bir ilişkidir ve bu ilişki anne bebek arasında güçlü bir bağ oluşturur.
Kurulan bu güvenli bağ doğumdan sonrada devam edecektir.
Sağlıklı nesiller yetiştirmek için ilk adımınızı kutluyor, gelecekte arzuladığınız nitelikte evlatlarla yaşamınızı paylaşmanızı diliyorum.

Meral Hasandayıoğlu Çocuk Gel. Uzm.&Aile Danışmanı

Bu makale Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı & Aile Danışmanı Meral Hasandayıoğlu tarafından 28.02.2012 tarihinde yazılmıştır.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuğumuzla Nasıl İletişim Kurmalıyız?" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Meral HASANDAYIOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Meral HASANDAYIOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Meral HASANDAYIOĞLU Fotoğraf
Meral HASANDAYIOĞLU
İzmir
Çocuk Gelişimi Ve Eğitimcisi
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi21 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Meral HASANDAYIOĞLU'nun Makaleleri
► Aile İçi İletişim Nasıl Olmalıdır? Psk.Dnş.Alaaddin DEBGİCİ
► Bir Ergenle Nasıl İletişim Kurulmaz! Psk.Hasan Turgut ERDOĞAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Çocuğumuzla Nasıl İletişim Kurmalıyız?' başlığıyla benzeşen toplam 19 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Neden Öfke ? Şubat 2016
► Eşimi Kıskanıyorum Ocak 2015
► Ailenin Önemi Kasım 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


23:08
Top