Kıl Dönmesi ve Ameliyatsız Bitkisel Destek Formülü
Pilonidal sinüs (bildik adıyla kıl dönmesi) özellikle genç erkeklerde görülen, yaşam kalitesini bozan, çok sık tekrarlayan tam bir başbelası durumdur. Genellikle kuyruk sokumu bölgesinde olur hatta bu nedenle çoğu kez hastaların kuyruk sokumumda akıntı ve kaşıntı var demeleri üzerine bile tanısı konabilir çünkü bu bölgede benzer şikayetler yapan hastalık azdır.
Bu hastalığın ilerlememiş veya erkenden farkedilmiş formlarında aşağıda vereceğim bitkisel terkip gerek hastalığın ilerlemesini durdurmada gerekse kılların dışarı atılıp iltihabın giderilmesinde oldukça etkili olmaktadır. Tabiki ilk aşamada erken farkedilirse denenmesi ameliyattan kurtulma şansı verdiğinden yararlı olacak bu alternatif tedaviden sonuç alınamaması durumunda konunun uzmanlarınca ameliyat veya fenol enjeksiyonları gibi uygulamalarla tedavi şart olacaktır.
Öncelikle kıl dönmesi hakkında biraz bilgi sahibi olalım.
Pilonidal sinüste ne gibi şikayetler olur ?
Kuyruk sokumunda ağrı, şişlik, oturamama, yürüyememe , zaman zaman akıntı olması gibi şikayetlere yol açar. Oldukça sık tekrarlayan ve sinir bozucu bir hastalıktır. İlerlemiş olgularda bazen akıntı ucunda küçük kıl parçaçıkları rastgelebilir. Bu hastalığın en tipik özelliği sürekli iç atlet değiştirmeye sebep olabilmesidir ve konum itibarı ile çok nadir karıştırılan hastalıklardandır.
Pilonidal sinüs tedavisi nasıldır ?
Malesef kıl dönmesinde tek kalıcı tedavi seçeneği cerrahidir. Cerrahlar yaptığı Fenol uygulaması erken vakalarda yapılan nispeten basit bir cerrahidir. Benim vereceğim bitkisel formül ise erken vakalarda olayın ilerlemesini engelleyebilmekte veya bazende iltihabın boşalıp artık şikayet yapmamasını sağlayabilmektedir. Erken vakalarda denenmesi faydalı olur.
Gelelim pilonidal sinüs (kıl dönmesi) tedavisinde alternatif bitkisel formüle. Bu formülde asıl önemli olan tarif edilen uygulamaların aksatılmadan tatbik edilmesidir. Uzun ve zahmetli olan bu uygulamalar sonucunda özellikle erken vakalarda kür bile sağlabilir.
UYGULAMA:
1- Yaygın bilinen adıyla "kara merhem" yani ihtiyol içeren pomaddan 2 kutu alın.
2- Bir aktardan 1 poşet yani yaklaşık 2 avuç içi kadar taze ısırgan otu ile 1 şişe ısırgan yağı temin edin.
3- 500 ml suyu kaynatın, kaynamaya yakın içine ısırgan otlarını dökün ve ateşi kısarak yaklaşık kısık ateşte 10 dk kaynatın.
4- 1 gün bekletip suyun fazlasını dökün ve ısırgan lapasına 1 şişe ısırgan yağı ile 2 kutu ihtiyol pomadı boşaltıp tahta kaşıkla iyice karıştırın
5- Yarı katı lapa kıvamına gelince 3 saat daha beklettikten sonra kullanmaya başlayın.
6- Kullanım : Öncelikle kuyruk sokumu üstünde ve o bölgedeki kılları tıraş edin veya tüy dökücü kremle alın. Unutmayınki tedavi boyunca hatta daima o bölge ve üstünde kıl olmamalı, düşen kıllar tekrar hastalığı başlatacaktır. Akşam yatmadan önce hazırladığınız lapayı masaj yaparak hastalıklı bölge ve 2 parmak üstüne kadarki bölgeye iyice sürün ve üzerini temiz ince gazlı bezle kapatın. 30 dk sonra bir tavada bir kısmı siyahlaşana kadar iyice kızartılmış (yağ kullanılmadan,kuru kuruya) 2 dilim beyaz soğanı dayanabileceğiniz sıcaklıkta sürdüğünüz lapalı bölgenin üzerine koyun ve gazlı bezle tekrar kapatın. Üzerini steril bantla (betafix tarzı) yapıştırın.
7- Sabah olunca bölgeyi sıcak suyla mutlaka temizleyin. Bu uygulamayı en az 1 ay boyunca her gün yapın. Lapa ve soğandaki kimyasal maddelerin etkisiyle kıllar toplanıp dışarı akacak ve iltihap boşalacaktır.
İlerlemiş vakalarda bölgenin drenajı bu uygulamayla mümkün olmadığında ameliyat gündeme gelecektir. Tarif ettiğim uygulama erken vakalarda denenebilecek ve ameliyattan kurtulma şansı sağlama potansiyeli olan bir uygulamadır, ameliyat alternatifi değildir.
Bu hastalığın ilerlememiş veya erkenden farkedilmiş formlarında aşağıda vereceğim bitkisel terkip gerek hastalığın ilerlemesini durdurmada gerekse kılların dışarı atılıp iltihabın giderilmesinde oldukça etkili olmaktadır. Tabiki ilk aşamada erken farkedilirse denenmesi ameliyattan kurtulma şansı verdiğinden yararlı olacak bu alternatif tedaviden sonuç alınamaması durumunda konunun uzmanlarınca ameliyat veya fenol enjeksiyonları gibi uygulamalarla tedavi şart olacaktır.
Öncelikle kıl dönmesi hakkında biraz bilgi sahibi olalım.
Pilonidal sinüste ne gibi şikayetler olur ?
Kuyruk sokumunda ağrı, şişlik, oturamama, yürüyememe , zaman zaman akıntı olması gibi şikayetlere yol açar. Oldukça sık tekrarlayan ve sinir bozucu bir hastalıktır. İlerlemiş olgularda bazen akıntı ucunda küçük kıl parçaçıkları rastgelebilir. Bu hastalığın en tipik özelliği sürekli iç atlet değiştirmeye sebep olabilmesidir ve konum itibarı ile çok nadir karıştırılan hastalıklardandır.
Pilonidal sinüs tedavisi nasıldır ?
Malesef kıl dönmesinde tek kalıcı tedavi seçeneği cerrahidir. Cerrahlar yaptığı Fenol uygulaması erken vakalarda yapılan nispeten basit bir cerrahidir. Benim vereceğim bitkisel formül ise erken vakalarda olayın ilerlemesini engelleyebilmekte veya bazende iltihabın boşalıp artık şikayet yapmamasını sağlayabilmektedir. Erken vakalarda denenmesi faydalı olur.
Gelelim pilonidal sinüs (kıl dönmesi) tedavisinde alternatif bitkisel formüle. Bu formülde asıl önemli olan tarif edilen uygulamaların aksatılmadan tatbik edilmesidir. Uzun ve zahmetli olan bu uygulamalar sonucunda özellikle erken vakalarda kür bile sağlabilir.
UYGULAMA:
1- Yaygın bilinen adıyla "kara merhem" yani ihtiyol içeren pomaddan 2 kutu alın.
2- Bir aktardan 1 poşet yani yaklaşık 2 avuç içi kadar taze ısırgan otu ile 1 şişe ısırgan yağı temin edin.
3- 500 ml suyu kaynatın, kaynamaya yakın içine ısırgan otlarını dökün ve ateşi kısarak yaklaşık kısık ateşte 10 dk kaynatın.
4- 1 gün bekletip suyun fazlasını dökün ve ısırgan lapasına 1 şişe ısırgan yağı ile 2 kutu ihtiyol pomadı boşaltıp tahta kaşıkla iyice karıştırın
5- Yarı katı lapa kıvamına gelince 3 saat daha beklettikten sonra kullanmaya başlayın.
6- Kullanım : Öncelikle kuyruk sokumu üstünde ve o bölgedeki kılları tıraş edin veya tüy dökücü kremle alın. Unutmayınki tedavi boyunca hatta daima o bölge ve üstünde kıl olmamalı, düşen kıllar tekrar hastalığı başlatacaktır. Akşam yatmadan önce hazırladığınız lapayı masaj yaparak hastalıklı bölge ve 2 parmak üstüne kadarki bölgeye iyice sürün ve üzerini temiz ince gazlı bezle kapatın. 30 dk sonra bir tavada bir kısmı siyahlaşana kadar iyice kızartılmış (yağ kullanılmadan,kuru kuruya) 2 dilim beyaz soğanı dayanabileceğiniz sıcaklıkta sürdüğünüz lapalı bölgenin üzerine koyun ve gazlı bezle tekrar kapatın. Üzerini steril bantla (betafix tarzı) yapıştırın.
7- Sabah olunca bölgeyi sıcak suyla mutlaka temizleyin. Bu uygulamayı en az 1 ay boyunca her gün yapın. Lapa ve soğandaki kimyasal maddelerin etkisiyle kıllar toplanıp dışarı akacak ve iltihap boşalacaktır.
İlerlemiş vakalarda bölgenin drenajı bu uygulamayla mümkün olmadığında ameliyat gündeme gelecektir. Tarif ettiğim uygulama erken vakalarda denenebilecek ve ameliyattan kurtulma şansı sağlama potansiyeli olan bir uygulamadır, ameliyat alternatifi değildir.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Kıl Dönmesi ve Ameliyatsız Bitkisel Destek Formülü" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Kemal ASLAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Kemal ASLAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
33 Beğeni 
Yazan Uzman
|
kıl dönmesi, pilonidal sinüs, kıl dönmesinde ameliyatsız, kıl dönmesinde bitkisel, kıl dönmesi nedenleri, kıl dönmesinde bitkisel tedavi, kıl dönmesinde tedavi, kıl dönmesi tedavisi
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
