2007'den Bugüne 92,300 Tavsiye, 28,217 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Gözlenen “davranım Bozukluklarının” Nedenleri.
MAKALE #910 © Yazan Dr.İbrahim BİLGEN | Yayın Nisan 2008 | 9,509 Okuyucu
Daha önceki yazılarımda “Davranım Bozukluğu” nu anlatmaya çalıştım sizlere. Bugünde kaldığım yerden devam etmek istiyorum. Çocuklarda ve ergenlerde ki saldırganlığın ne zaman bir davranım bozukluğu düzeyine ulaştığını sizlere açıklamaya çalışacağım. Dün sizlere çocuğun her dediğinin yapılmasının ilerde “hayır” ın anlamını bilmeyen çocukların gelişmesine ve her şeye karşı öfkeli davranmalarına neden olabileceklerini açıklamıştım. Bu ufak hatırlatmanın ardında dün kaldığım yerden devam etmek istiyorum.

Davranım bozukluğu gösteren bazı çocuklarda her ne kadar anne ve baba, çocuklarının bu davranışlarından şikayetçi olsalar da çocuğun her isteğini yerine getirmekten de pek geri kalmazlar. Çocuk suç işler, adam öldürür, birisine hızlı araba sürerken çarpar ama yine de yardımına ilk koşan ve her türlü torpile ilk başvuran anne ve babasıdır. Çocuk zaten bunun böyle olacağını bildiği için hiçbir zaman bir sorumluluk almaz. “Nasıl olsa anne ve babam var” der.Anne ve babaya bir gün Allah korusun bir şey olursa ne olacak ben onu o zaman görürüm mü diyorsunuz. Korkmayın ağızları çok güzel laf yaptığı için anne ve babasının yerini tutacak bir diğer görev adamını bulmakta fazla zorlanmazlar. Buldukları eşte, aynen o göreve devam eder. Yaranamaz o başka....

Lafı dağıtmadan kaldığım yerden devam edebilirsem sizlerde davranım bozukluğu hakkında daha fazla bilgi sahibi olacaksınız. Küçükken yine çocuğun reddedilmiş olması veya aile içinde sürekli tacize uğraması da gene çocukta “Davranım Bozukluğu” gelişmesinde rol oynayan etkenlerden birisidir. Karmaşık ve çapraşık aile ilişkilerinin egemen olduğu aile ortamından gelen veya reddedilmiş çocuklar öfkeli, talepkar ve yıkıcı olmakta ve olgun ilişkiler kurabilmek için gerekli olan engellenmeye tolerans geliştirememektedirler. Bu çocukların rol modelleri zayıftır ve genellikle değişkendir. Toplumdaki en ufacık bir reddedilmeyi, engellenmeyi çocuklarındaki engellenmişlik olarak algılamalarına neden olur. Yani geçmişten bugüne kadar tüm engellenmelere karşı duyduğu öfkeyi o anda o engellenmeye neden olan nesneye, gruba yada kişiye yansıtabilirler. Maçta karşı takım taraftarını bıçaklar ya da kız arkadaşı çıkma teklifini kabul etmedi diye canına kıyabilir. Yada reddeden kişiye zarar verebilir. Davranım Bozukluğunun gelişmesinde en büyük etken, çevresel ve genetik faktörlerin birlikteliğidir. Davranım bozukluğu oluşacak çocuklar küçüklüklerinde kendi içlerindeki karmaşıklıkları normal çocuklar gibi oyun ve fantezi kurarak değil de dışa vurarak gösterirler.Bu nedenle de çevrelerinde ya kendi gibi arkadaşları olur ya da hiç arkadaşı olmaz.Arkadaşları ya da yaşıtları, onları, oyunlarına dahil etmekten kaçınırlar.


ÇOCUKLARINIZDA DAVRANIM BOZUKLUĞU GÖZLENMEMESİ İÇİN NELER YAPABİLİRSİNİZ? (2)

Daha önce yazmış olduğum davranım bozukluğuna kaldığım yerden devam etmek istiyorum. Bu yazıyı seçmemdeki en büyük etken ise, son zamanlarda gençler arasında sıkça gözlenen şiddet olayları oldu. Davranım bozukluğu gösteren bireyler, genellikle saldırgan davranışlar içindedirler ve dolayısıyla başkalarına sürekli olarak zarar verirler. Tehdit, hakaret, kavga çıkarma gibi. Yaralama ve öldürme gibi eylemler gerçekleştirebilirler. Diğer kimselere ve hayvanlara eziyet edebilirler. Zorla cinsel eylemde bulunabilirler. Başkalarının mülkiyetine saldırı, daha çok yangın çıkarma, otomobiline, eşyalarına zarar verme şeklinde olabilir. Kuralların ihlali daha çok okul ve aile ile ilgilidir. (okuldan kaçma, evden kaçma, geceyi anne-babadan izinsiz dışarıda geçirme gibi.)

Hem çocukluk hem ergenlik döneminde oldukça sık görülen Davranım Bozukluğu’nun görülme sıklığı; 18 yaşın altında erkekler için %6-16, kızlar için ise %2-9 olarak bildirilmektedir. Ülkemizde ise ne oranda görüldüğüne ilişkin sağlıklı bir istatistiksel veri bulunmamaktadır. Davranım bozukluğu nasıl oluşmaktadır. Neler, bu rahatsızlığın oluşmasında etken olmaktadır isterseniz birde buna bakalım.
Davranım bozukluğu gösteren çocuk ve ergenlerin aileleri bazı tipik özellikler göstermektedirler. Bunlar genelde kentlerde yaşayan düşük sosyoekonomik düzeyden gelen, parçalanmış ailelerin çocuklarıdır. Bu çocukların babaları, genelde aileden uzakta veya aileyi terk etmiş, öfkeli, gölgesi ağır olan kişilerdir. Kendi çocukluklarında da şimdi şikayetçi oldukları çocuklarından pek farkları yoktur. Tabi bunu en iyi bilen ise kendi yakınlarıdır. Davranım Bozukluğu olan çocukların babaları genelde alkol kullanımını seven kişilerdir. Annelerde ise; doğal olarak bu tipte bir eş ile yaşamanın getirdiği bir depresyon, sebebi bulunamayan vücut ağrıları, uyuşmaları bulunabilmektedir. Bazı araştırmacılara göre ise davranım bozukluğu gösteren çocukların aileleri; ayrılma ve boşanmadan daha çok, mutsuz, karmaşık ve çapraşık aile yapısından oluşan bir aile yapısı vardır. Ülkemizde “Davranım Bozukluğu” gösteren ergenlerde bu aile özelliklerinin yanı sıra dikkati çeken bir diğer özellik de geniş aile ortamı ve çocukluk döneminde anne- baba ve onların dışındaki aile üyelerinin çocuğa gösterdiği tutarsız ilgi ve hoşgörüdür. Böyle bir aile ortamında yetişmiş ve davranış bozukluğu gösteren ergenin çocukluk öyküsünde ilk ve/veya tek erkek çocuk olması dikkati çeken bir özelliktir. Burada yeri gelmişken belirtmeden geçemeyeceğim önemli bir nokta ise, hep sık sık yazdığım “Çocuğunuzun her dediğini yapmayın, ödül ve cezayı bilinçli bir şekilde her 3-4 yaşını doldurmuş çocuğa uygulamaya başlayın” a bir önceki cümle, önemli bir örnek olmaktadır.Özellikle ataerkil aile tutumunun ön planda olduğu ailelerde anne ve baba bunun bilincinde olsa bile ailenin büyükleri buna pek kulak asmazlar.Bir psikiyatrist olarak kendi anne ve babama bunları anlatana kadar akla karayı seçtim. Ben arkamı döndüğümde annem çocuğumun her dediğini yapıyor.Babam ise, “Kendi yanlarında bu tipte uygulamaların kendi evinde yapılmasını istemediğini, kendi evinin torunu için özgürlük alanı olduğunu, bu psikiyatrist uygulamalarının kendi evimizde uygulanması gerektiğini belirtiyordu”. Onlarla tartışmak yerine çocuğumla babamlara gitmeden önce kuralları her defasında açıklıyor ve uyulmayan bir nokta olduğunda ise eve gelindiğinde “Mola” ( çok etkin bir ceza yöntemi) ya gireceğini söylüyordum.Esasında bu cezanın anında uygulanması gerektiğini bilsem de teorikle pratik hayatta öyle çok kolay uygulanamıyor. Bu aralar annem ve babam, bu çocuğun nasıl düşünceli ve iyi bir çocuk olduğunu söylediklerinde ise, içimde gurur ve huzur dolu bir mutluluk dışında hafif bir gülümseme oluyor. Yarın kaldığım yerden devam edeceğim.

Mutlu, sağlıklı ve huzur dolu bir hafta olması dileğiyle... Sağlıcakla Kalın.


NOT: BU YAZILAR Dr. İbrahim Bilgen'in SABAH GAZETESİNDE YAYINLANMIŞTIR.



Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklarda Gözlenen “davranım Bozukluklarının” Nedenleri." başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.İbrahim BİLGEN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.İbrahim BİLGEN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İbrahim BİLGEN Fotoğraf
Dr.İbrahim BİLGEN
İstanbul
Doktor "Ruh sağlığı ve hastalıkları - Psikiyatri"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi12 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.İbrahim BİLGEN'in Makaleleri
► Davranım Bozukluğu Doç.Dr.Murat Eren ÖZEN
► İnfertilite Nedenleri Dr.Belgin HARZADIN
► Vajinismusun Nedenleri Prof.Dr.Doğan ŞAHİN
► Kısırlık (İnfertilite) ve Nedenleri Prof.Dr.Alparslan BAKSU
► Boyun Ağrısının Nedenleri Prof.Dr.Orhan ŞEN
► Obezitenin Psikolojik Nedenleri Dr.Aslı AKTÜMEN BİLGİN
► Ellerde Uyuşma Nedenleri Prof.Dr.Burhanettin ULUDAĞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Gözlenen “davranım Bozukluklarının” Nedenleri.' başlığıyla benzeşen toplam 86 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Aşk ve Sadakatsizlik Mayıs 2010
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


22:52
Top