2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,221 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Güneş ve Plastik Cerrahi
MAKALE #9213 © Yazan Dr.Çağlayan YAĞMUR | Yayın Haziran 2012 | 4,718 Okuyucu
Cildin güneşe akut veya tekrarlı maruziyeti; kısa dönemde bronzlaşmadan güneş yanığına, uzun dönemde ise cildin yaşlanmasından cilt kanseri oluşumuna kadar değişebilen sonuçlar ortaya çıkarır. Güneşe bağlı oluşan cilt hasarının tanımlanmış birçok klinik ve histolojik tipi mevcuttur.

Güneşten yayılan elektromanyetik spektrum, çok kısa dalga boylu kozmik ışınlardan dev boylu radyo dalgalarına kadar değişir. Güneş ışınımının (radyasyon) yaklaşık % 9 ‘unu morötesi (ultraviyole, UV) ışınımlar oluşturur. UV ışınımları, UVA, UVB ve UVC olmak üzere 3’ e ayrılırlar. En kısa dalga boyuna sahip UVC ışınımları (100-290 nm) ozon tabakası tarafından filtrelendikleri için yeryüzüne ulaşamazlar. Buna karşılık, UVA ışınımları (320-400 nm) ve UVB ışınımları (290-320 nm) yeryüzüne ulaşırlar ve güneşin ciltteki birçok etkisinden sorumludurlar. UVA ışınları, UVA1 (340-400 nm) ve UVA2 (320-340) olmak üzere ikiye ayrılırlar. Cilde ulaşan UVB ışınımının yaklaşık % 70’i cildin yüzeyel tabakasının (epidermis) en üst katmanı olan “stratum korneum” tarafından, %20 si ise “epidermis”in diğer katmanları tarafından emilir ve ancak % 10 luk bir kısım cildin derin tabakası olan “dermis”in yüzeyel katmanına ulaşabilir. Diğer yandan UVA ışınımları daha delici özelliktedirler. UVA ışınımlarının %20 ile %30 luk bir kısmı dermisin derin tabakalarına ulaşabilir. Güneşli bir günde yeryüzüne ulaşan UV ışınımlarının % 3,5 i UVB, % 96,5 i ise UVA dan oluşur.

Güneşin insan cildine etkisinde güneşe ve ışınlara ait özelliklerin yanı sıra insan cildine ait özellikler de önemlidir. Farklı renkteki ciltlerin UV ışınlarına olan tepkisi farklı olmaktadır. “Fitzpatrick cilt sınıflaması” farklı tipteki ciltlerin güneşe verdikleri farklı tepkilerin sınıflandırılmasıyla oluşturulmuştur (TABLO). Bu sınıflama kişilerin çeşitli tedavilere olan yanıtını tahmin etmede ve cilt kanseri riskini belirlemekte yaygın olarak kullanılmaktadır. Buna göre tip I ve tip II ciltlerde ultraviyole ile ilişkili olduğu bilinen cilt kanserleri için artmış risk olduğu söylenebilir.

TABLO: Fitzpatrick Cilt Sınıflaması

CİLT TİPİ
RENK VE ÖZELLİKLER
GÜNEŞE TEPKİ
I
Beyaz açık renk cilt, kızıl-sarı saç, mavi göz ve çillenmiş cilt
Her zaman güneş yanığı oluşur, asla bronzlaşmaz
II
Beyaz açık renk cilt, kızıl-sarı saç, mavi-ela-yeşil göz, çillenmiş cilt
Genelde güneş yanığı oluşur, zorlukla bronzlaşır
III
Krem beyazı renkte cilt, herhangi saç ve göz rengi (en yaygın tip)
Bazen güneş yanığı oluşur, kademeli olarak bronzlaşır
IV
Kahverengi cilt (tipik Akdeniz-Beyaz ırkı)
Nadiren güneş yanığı oluşur, kolaylıkla bronzlaşır
V
Koyu kahverengi cilt (Ortadoğu bölgesi cilt tipi)
Çok nadir güneş yanığı oluşur, çok kolay bronzlaşır
VI
Siyah cilt
Hiç güneş yanığı oluşmaz, çok kolay bronzlaşır

Güneş yanığı, ciltte kırmızılaşmanın görüldüğü ve UV ışığa aşırı maruziyet nedeniyle oluşan akut bir enflamasyon yanıtıdır. UV ışığın dalgaboyu arttıkça güneş yanığı oluşturma etkinliği azalır. Buna göre UVA nın güneş yanığı oluşturma etkinliği UVB ye göre 1000 kat daha azdır. Burada önemli bir nokta, UV ışığa bağlı oluşan güneş yanığına yine güneş kaynaklı kızılötesi ışınların ısı artışı ile oluşturduğu etkinin eklendiğini unutmamaktır. Güneş yanığında cilt 2-6 saat içinde kırmızılaşır ve rahatsızlık hissi oluşur. Şikayetler 12-24 saat sonra en yüksek derecede hissedilir. Hafif ve komplike olmamış vakalarda sadece cilt kırmızılaşması ve rahatsızlık hissi olurken güneşe aşırı maruziyetin olduğu ve yeterince tedavi edilmemiş vakalarda şok (hayati organlarda dolaşım yetersizliği) dahi görülebilir. Vakalarda, ciltte sıvı dolu kabarcıkların oluşması, aşırı sıvı kaybı, elektrolit dengesizliği ve hatta enfeksiyon oluşabilir. Tüm bulguların aşırı olduğu ve hayatı tehdit eden seviyeye ulaştığı durumda “güneş zehirlenmesi” nden bahsedilir. Durum ne olursa olsun aşırı ağrı, aşırı kabarcık oluşumu, başağrısı, zihin bulanıklığı, bulantı-kusma, bayılma ve daha önceden var olan sistemik hastalık varlığında mutlaka sağlık merkezine başvurmak gereklidir. Tüm hastalarda güneş ışığına maruziyet derhal sona erdirilmeli, uygun yara bakımı yapılmalı ve gerekli tedaviler zaman kaybedilmeden başlatılmalıdır.

Cildin güneş ışığına bağlı olarak renk değiştirmesi olayı (pigmentasyon yanıtı) ani bir bronzlaşma ve cilde rengini veren melanin pigmentinin yenilenmesindeki gecikme ile gerçekleşir. Tıpkı güneş yanığında olduğu gibi bronzlaşma olayı da ışınımların dalga boylarına bağımlıdır.

Güneş ışığının olumsuz etkileri çoğunlukla hücrelerdeki DNA (DeoksiriboNükleik Asit) hasarına bağlıdır. Hücre DNA sı UVB yi doğrudan emer. Emilen UVB DNA’ nın sarmal yapısını sağlayan molekül özelliklerine hasar verir. Oluşan hasar nedeniyle DNA daki genetik kodlar doğru okunamaz. Bunun sonucunda mutasyonlar ve hücre ölümü gerçekleşebilir. UVA, DNA ya UVB den daha az zararlıdır. UVA nın zararlı etkileri daha dolaylı hücresel olaylar ile gerçekleşir. Neyse ki hücrelerimiz, UV ışınımların bu kesintisiz zararlı etkilerini ortadan kaldırmaya yönelik birçok mekanizmaya sahiptir. Bu tamir edici mekanizmalar herhangi bir sebeple yetersiz kaldığında cilt kanserlerinin görülme ihtimali artmaktadır.

Güneş ışığına maruziyetin “bazal hücreli kanser” (BHK) ve “skuamoz hücreli kanser” (SHK) gibi “melanom olmayan cilt kanserleri” (MOCK) nin oluşmasında doğrudan etkili olduğunu destekleyen güçlü kanıtlar bulunmaktadır. Bu kanserler genelde, baş, boyun, kollar ve eller gibi sürekli güneşe maruz kalan vücut bölgelerinde daha sık oluşmaktadır. Tip I ve tip II cildi olan insanlarda bu kanserlerin riski artmıştır. Meslek icabı güneşe aşırı maruz kalanlarda ve ekvator şeridine yakın yerleşim alanlarında bulunanlarda da artmış risk mevcuttur. Beyaz ırkta BHK tüm cilt kanserlerinin % 75 ini oluştururken SHK yaklaşık % 20 sini oluşturur.

MOCK’ den farklı olarak, cildin malign melanoması (CMM) kronik ve tekrarlayan güneş maruziyeti ile ilişkili değildir. CMM lerin % 25 inden azı vücudun güneş gören yerlerinde oluşur. CMM tüm cilt tümörlerinin yaklaşık % 5 ini oluşturur ancak görülme sıklığı hızla artmaktadır.

Plastik cerrahlar sıklıkla benign (selim) ve malign (habis) lezyonların ayrımının yapılması, ne zaman cerrahi yapılması ve ne zaman sadece “izlem yapılması” gerektiği konusunda karar vermek durumunda kalırlar. Cerrahi biyopsi gerektiren durumlar lezyonda kabuklanma, kanama, ağrı, boyut artışı, pullanma, renk değişimi ve lezyon çevresinde enflamasyon artışıdır. MOCK için hal böyleyken, CMM tanısı için renk değişikliğinin ve düzensizliğin bilgisayarla değerlendirilmesini de içeren yeni teknikler geliştiriliyor olsa da, cerrahi biyopsi endikasyonunu koyduran en kabul gören kriter; ABCD (Asimetri, “Border” sınır düzensizliği, “Colour” renk değişikliği ve “Diameter” çap ölçümü) dir. Tipi ne olursa olsun, cilt kanserlerinin önemli bir bölümü cerrahi rezeksiyon sonrasında rekonstrüksiyon gerektirecek doku eksikliklerine neden olurlar. Bu durumlarda modern plastik cerrahiye ait teknikler ve uygulamalar tek çaredir.

Dünyadaki hayatın kaynağı ve yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası olan güneşin sağlığımız üzerinde sayısız olumlu etkisi vardır. Ancak, son yüzyılda sanayileşen toplumun alışkanlıkları değişmiş, doğanın dengesi giderek bozulmuş ve güneşin zararlı etkileri insan popülasyonlarında daha sık karşılaşılır olmuştur. Güneşten kaçınmak veya ondan vazgeçmek elbette sözkonusu olamaz. Bu nedenle yapmamız gereken şey onun muhtemel zararlı etkilerine karşı her türlü kişisel önlemi almak ve bu konudaki bilinci yaygınlaştırmak olmalıdır.

Dr. Çağlayan YAĞMUR
Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Güneş ve Plastik Cerrahi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Çağlayan YAĞMUR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Çağlayan YAĞMUR'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Çağlayan YAĞMUR Fotoğraf
Dr.Çağlayan YAĞMUR
Samsun
Doktor "Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi - Estetik"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi2 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Çağlayan YAĞMUR'un Yazıları
► Plastik Cerrahide Lazer Kullanımı Prof.Dr.Serdar ÖZTÜRK
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Güneş ve Plastik Cerrahi' başlığıyla benzeşen toplam 24 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


09:24
Top