2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Duygu Kontrolü
MAKALE #9581 © Yazan Meral HASANDAYIOĞLU | Yayın Eylül 2012 | 5,964 Okuyucu
DUYGU KONTROLU

Duygular güçlüdür, onlarla başa çıkmak zordur. Anne baba olarak çocuğunuzun olumsuz bir davranışını düzeltmek isterken bazen duygularımıza yenik düşebiliriz. Örneğin; 11yaşındaki çocuğunuz size soğuk bir şubat ayında kaban giymeden okula gideceğini söylese veya ödev yapmanın anlamsızlığını savunsa veya odasının dağınıklığından hoşlandığını ve bu halde yaşamak istediğini söylese, kan basıncınızın yükseldiğini hissedersiniz ve mantıklı bir anlaşma size zor görünebilir.


Olabildiğince yapıcı ve mantıklı davranarak, bir anda kendinizi şu sözleri söylerken bulabilirsiniz.

- Kızım, istesen de istemesen de bu kabanı giyeceksin. Hemen!

- Oğlum, ben sana asıl neyin anlamsız olduğunu gösteririm. Derhal ödevini yap!

- Senin odan zaten çöplük olmuş durumda, ne halin varsa gör!

Belki de o anda duygularınızı ifade etmez, günün geri kalanında sizi yiyip bitirmelerine göz yumarsınız.

Gün boyunca çocuğunuzun neden böyle davrandığı ile ilgili düşünceler sarar beyninizi. Çocuğunuza tepki verseniz de vermeseniz de, duygularınız sizi ele geçirebilir. İlişkiye zarar verecek ya da size pahalıya mal olacak bir şekilde hareket edebilirsiniz.

Müzakere yapmak aklınızı ve kalbinizi, mantık ve duygularınızı kullanabilmeyi gerektirir. Müzakere, mantıklı tartışmanın ötesinde bir şeydir. İşin içinde duygularda vardır. Başkalarının duyguları da düşünülür. Peki insanı bu kadar esir alan ve zaman zaman yanlış davranışa sürükleyen duygu nedir?


Psikolo gFehr ve Russel’a göre duygu,” Herkes duygusunun ne olduğunu bilir, ta ki tanımlamaları istenene kadar. Sonra kimsenin bilmediği anlaşılır.” Yorumu ile tanımlanır. Bizim bu terimi kullanma şeklimiz göz önüne alındığında duygu hissedilen bir deneyimdir. Birisi bizim için önemli olan bir davranış sergilediğinde, duygularımız düşüncelerimizi tetikler ve bir şey yapma ihtiyacı doğurur. Çocuğunuz, önemsediğiniz arkadaş grubunuzun içinde –Annem ara sıra yalan söyler. Dün babama öğleden sonra evde olmadığını söyledi hâlbuki evde idi. Derse, ona kızabilir ve o kim oluyor da benim durumumu herkesle paylaşıyor. Diye düşünebilirsiniz. Kan basıncınız yükseldikçe psikolojiniz değişir ve onu aşağılamak için önüne geçilmez bir istek duyarsınız. Pataklarsanız ancak rahatlayacaksınızdır. Ama herkesin içinde ayıp olur düşüncesi de bir taraftan sizi sıkıştırır.


Duygular olumluda olabilir, olumsuzda. Olumlu bir duygu coşku verir. İster gurur. İster umut, isterse rahatlama olsun, olumlu duygular iyi hissettirir. Çocuğunuzla karşılıklı anlayış ve iyi niyet içeren bir ilişki, uzlaşmanız” aynı çizgide” olduğunuz hissini yaratacaktır. Bunun tam akside, kızgınlık hayal kırıklığı ve diğer olumsuz duygular kişisel bakımdan sıkıntı verecek, dolayısıyla da karşılıklı anlayış ortamının oluşumunu zorlaştıracaktır.


Duygular, doğru davranmamıza engel olabilir mi? Nasıl?

1-Dikkatimizi önemli durumlardan başka bir yöne çevirebilir, dağıtabilir. Eğer siz ve çocuğunuz üzülürseniz, her ikinizde duygu karmaşası ile başa çıkmak zorunda kalırsınız. Bu durumda odayı sinirle terk etmeli misiniz? Özür dilemeli misiniz? Veya sessizce oturup beklemelimisiniz? Dikkatiniz çocuğunuzla konuşup ikinizinde tatmin olacağı bir anlaşma yapmaktan, kendinizi korumaya ya da çocuğunuza saldırmaya yönelir.

2-İlişkiyi zedeleyebilir. Güçlü olumsuz duygular sizin çocuğunuzla ilişkinizi zedeleyebilir. Öfkeniz kontrolden çıkar ve zarar verici bir davranışta bulunursanız, işe yarayabilecek bir anlaşma öne sürebilecek olan çocuğunuzu engellemiş olursunuz. Onun yaşadığı kırgınlıklar, onun desteğine ihtiyaç duyacağınız bir başka zaman oda size misilleme yapabilir.

3-Sizi istismar etmek için kullanılabilirler. Bazı durumlarda kararlı ve tutarlı davranışlar sergilemez tedirgin ve tereddütlü yaklaşırsanız, bu gözlemlenebilir tepkiler çocuğa sizin gerçek kaygılar ve hassasiyetiniz hakkında çeşitli ipuçlarını verebilir. Duygusal tepkilerinizi izleyen çocuk, olaylara ve onlarla kurduğunuz ilişkiye ne kadar değer verdiğiniz konusunda çok şey öğrenebilir. Bu bilgileri sizi sömürüp istismar etmek için kullanabilir.


Olumlu duygular, güçlü ve önemli beklentilerin karşılanmasını kolaylaştırabilir. Karşıdaki insana yansıtılan olumlu duygular, korkuyu ve şüpheyi hafifletir. Aranızdaki ilişkiyi rekabetten işbirliğine dönüştürür. Sorunlarınızın çözümlerinde birlikte çalıştıkça, kalkanlarınızı indirmeye başlarsınız. Olumlu duygularla birlikte çocuğunuza karşı iletişim kanallarınızı açar, onu dinlemeye ve çıkarlarını anlamaya hazır olur her iki tarafı da tatmin edecek bir sonucu kolayca elde edersiniz, böylece işbirliği içinde, daha istikrarlı bir anlaşma sağlanmış olur.


Olumlu duygular çocuğunuzla ilişkinizi güçlendirebilir. Çocuğunuzun olumsuz davranışlarını kişiselleştirmeden onun gelişimsel dalgalanmasından kaynaklanabileceği bazı davranışların bütün çocuklarda görülebileceği düşüncesi, kişisel bir saldırıyla sıkıştırılma duygusunu ortadan kaldırır. Böylece rahatlıkla çocuğunuzla konuşursunuz.

Olumlu duygular, her iki tarafı tatmin edici bir anlaşma oluşturmak konusunda yardımcı olur. Yinede bazı kararlar almadan önce çocuğunuzdan beklentilerinize yanıt verip vermediğine bakmanızda yarar vardır.


Duygular bedeninizi etkiler, terlemenize, yüzünüzün kızarmasına, gülmenize ve karnınızın ağrımasına sebep olarak, psikolojiniz üzerinde hemen etki yaratabilir. Duygularınızı bastırabilirsiniz ancak bununda bir bedeli vardır. Bastırılmış bir duygu, vücudumuzu etkilemeye devam eder. Duygu ister olumlu ister olumsuz olsun, yaşamakta olduğunuz iç stres dikkatinizi dağıtabilir. Bu duyguyu bastırmaya çalışmak, önemli konulara konsantre olmanızı zorlaştırabilir.


Duygular düşüncelerinizi etkiler. Hayal kırıklığı yada öfke hissettiğinizde, zihniniz olumsuz duygularla dolar. Kendinizi eleştirebilir yada başkalarını suçlayabilirsiniz. Olumsuz düşünme, beyninizdeki öğrenme, düşünme ve hatırlama merkezlerini sıkıştırıp durur. Bu arada çocuğunuzun içinde bulunduğu ruh halini anlamakta zorlaşır. Davranışınızın onu ne kadar zedelediğini fark etmenizi engeller. Bunun aksine olumlu duygular hissettiğinizde düşünceleriniz kendiniz ve çocuğunuz için neyin doğru olduğuna odaklanır. Böylece sorunlara yaratıcı ve esnek çözüm yolları üretebilir. Çocuğunuzla yeni ve işe yarar seçenekler üzerinde konuşabilirsiniz.


Duygular davranışlarınızı etkiler. Her duygu sizi harekete geçirmeye sevk eder. Eğer çok canlı ve neşeli iseniz, çocuğunuzu kucaklama isteği duyabilirsiniz. Eğer kızgınsanız, aklınızdan onlara vurmak geçebilir. Genelde sonradan pişmanlık duyacağınız bir davranışta bulunmadan önce kendinizi durdurabilirsiniz. Kaygılara yönelin, duygulara değil.


Beş temel kaygı, birçok duyguyu harekete geçirir. Takdir, birliktelik, özerklik, statü ve rol. Bu kaygılarla etkin bir şekilde başa çıktığınızda, hem kendi içinizde hem de başkalarında olumlu duyguları harekete geçirirsiniz.


Çocukların duygu düşünce ve davranışlarına değer verin bunu gösterin. Takdir ettiğinizi belli edin. Takdiri ifade ederken şu yolları deneyebilirsiniz.


Çocuklarınızın bakış açısını anlamaya çalışın, olaylara onların perspektifinden bakmak onları anlamamızı sağlar. Bunun içinde iyi dinlemek ve iyi soru sorma becerisine sahip olmanız gerekmektedir.


Birbirinizin düşüncelerinde, hislerinde yada davranışlarında ki değeri bulabilirsiniz.Çocukların düşüncelerine, hislerine veya yaptıklarına değer vermelisiniz. Çocuğun ev içindeki görev ve sorumluluklarını düşünün. Annesine yardım ediyor, evin ufak tefek alışverişlerini üstleniyor. Giysilerini temiz ve düzenli tutuyorsa ve siz bunu takdir etmeyi göz ardı ediyorsanız çocuk kedini kötü hissedecektir. Anne babası tarafından değer görmediğini hisseden çocuğun kendine olan değer yargıları da olumsuzlaşacaktır.


Çocuğunuzun davranışlarında veya yaptıklarında bulduğunuz değeri nasıl anladığınızı göstermelisiniz.


Dürüstçe olumlu duygularınızı anlatmanız ve onu takdir ettiğinizi anlamasını sağlamanız yeterlidir.


Çocuğunuzla birliktelik geliştirin, rekabeti yandaşlığa çevirin. Onunla ortak faaliyetler planlayın, önem verdiğiniz şeyler hakkında konuşun.


Çocuğunuzun özerkliğine saygı duyun. Onun alanını ihlal etmeyin. Böylece çocuğunuzda size saygı duymayı öğrenecektir.


Çocuğunuzun statüsünü kabul edin çocuğunuz sosyal bir varlıktır ve değerlidir. Onunda önemli veya ünlü biri gibi dikkate alınmaya ve kabul görülmeye ihtiyacı vardır.


Çocuğunuza karşı takındığınız rol belirgin olsun. Siz Anne- Babasınız. Arkadaş anne veya Öğretmen Baba ile birlikte yaşamak çocukta kavram kargaşası yaratır ve tutarsız davranışlar sergilemesine neden olabilir.


Anne Baba olmak kolay değil sorumluluk ister. Aslında insan olmakta öyle değil mi?


Meral Hasandayıoğlu Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı& Aile Danışmanı


Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Duygu Kontrolü" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Meral HASANDAYIOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Meral HASANDAYIOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Meral HASANDAYIOĞLU Fotoğraf
Meral HASANDAYIOĞLU
İzmir
Çocuk Gelişimi Ve Eğitimcisi
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi21 kez tavsiye edildi
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Meral HASANDAYIOĞLU'nun Makaleleri
► Duygu ve Ergen Psk.Dnş.Şafak UZUN
► Duygu ve Duyguların Özellikleri Psk.Emin KOMŞAL
► Duygu Odaklı Terapi Psk.Dnş.Hasan DAĞ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Duygu Kontrolü' başlığıyla benzeşen toplam 23 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Neden Öfke ? Şubat 2016
► Eşimi Kıskanıyorum Ocak 2015
► Ailenin Önemi Kasım 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:06
Top