2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Seçtiğimiz Hayatı Yaşamak - Nereden Nereye
MAKALE #9851 © Yazan Psk.Hasan Hüseyin AKAGÜNDÜZ | Yayın Ekim 2012 | 4,535 Okuyucu
Hayat ne garip değil mi? Bizi hep bir yerlerden alıp-bir yerlere götürüyor. Doğduk-büyüdük derken hayatın bitme noktasına gelme stresi yaşayanlarımız var. Demek ki hayat, bizi hep bir yerlerden alıp-bir yerlere taşıyor. Başlangıç ve bitiş adeta bir kader.. İstediklerimiz olursa kader, olmazsa keder. Gülmek- gülümsemek yada hayıflanmak, hep birer gerçek..

Hayatı belli-belirsiz yaşadığımızı sanıp, zamana yenildiğimizi ya da teslim olduğumuzu düşünür ve söyleniriz. Hâlbuki seçtiğimiz hayatı yaşarız hepimiz. Farkında olmadan ve tercihin kendimize ait olduğunu hissetmeden. Nasıl mı?

Daha ilkokul çağında başlamıştır hayatla mücadelemiz ama bize bunun bir savaş olduğu telkin edilmiştir. GELECEĞİNİ SEN KURACAKSIN, ŞİMDİ ÇALIŞIRSAN İLERİDE MUTLU OLACAKSIN! Söyler misiniz, ilkokul çağındaki çocuk savaşı ne bilir? Ne anlar savaştan? GALİP GELME DUYGUSU dışında!

Hayat bir oyundan ibarettir onlar için. Zevk alma ve öğrenme odaklı bir çaba.. Bunun modern adı BOŞ ZAMANLAR SOSYOLOJİSİ. Sahi, siz bilir misiniz bunun ne demek olduğunu? Eminim ki bilmezsiniz, bilemezsiniz. Zira öğreteniniz olmadı ki! Boş zaman da neymiş ki? Halbuki günümüz insanının en büyük zaafı bu..

Hep bir kurallar bütünü sarmalamıştır her yanını o çocuğun. YAPMA, DUR, HAYIR, ASLA, SAKIN.. Bunların hepsi kendi sınavıdır aslında ebeveynlerin. Uslu çocuk yetiştirme telaşı. Uslu, yani akıllı. Doğuştan eşit bahşedilen tek şey zaman.. Ama hepimizin zamana karşı ayrı bir yarışı var. Sanki herkes önde olmak istiyor.. Neden ki? Ebeveynler zamanında kendileri önde olamadıklarından olabilir mi? Muhtemeldir. Zira yapılan araştırmalar bu ifademi doğruluyor. Hemşireler çocuklarının doktor, teknisyenler mühendis, memurlar müdür, öğretmenler müfettiş olma eğilimi aşılıyor çocuklarına. Sanki herkes çocuklarının geleceğinde bir adım önde olabilmeleri için belirgin bir telaş içinde. Sakın sormaya kalkmayın; ben yaşayamadım o yaşasın cevabı da muhtemeldir. Peki, bunun getirdiği gerilim? O’nu da çocuklara sormak lâzım!

Ortaöğretim döneminde öğretmenler nedense geçmiş yıllarda sürekli olarak çocukları SAYISAL alana yönlendirirdi. Neden diye sormayın, GELECEK O ALANDA diye. Peki; çocuğun ilgi, istidat ve kabiliyetleri ile beklentileri o yönde mi? Kimin umurunda! Herkes veliyi doğru yönlendirdiği inancıyla çocuğa ters düştüğünü bile fark edemeden geleceği ile oynamayı adeta hak ve görev bildi. Bu sebeple de çoğu genç üniversiteye giriş engelini aşamadı. SAYISAL’da gelecek arayanlar fen lisesi öğrencileri ile yarışmak zorunda kaldı. Sonuç: MALÛM! Ama kimse sorumluluğu üstlenmedi. SUÇLU= ÇOCUK…

Bir şekilde üniversiteye kapağı atabilen ama istediği alanda eğitim alamayanlar yine bir başarı ya da hüsran grafiği oluşturdu ama sahiplenen yine olmadı. Başarıyı herkes üstlendi ama başarısızlıkta ortada kimseyi göremedik!

Sadece okullar ve öğretmenler değil, özellikle emekli ilkokul öğretmenleri ve o çokbilmiş insanlar, çocuklar için ve gençler için gelecek planlamalarında güya ailelere rehberlik ederken kendi egolarını tatminden öte hiçbir şey yapmadılar ve çoğu gencin hayatını kararttılar. Umarım şimdi çok mutludurlar.

Üniversiteler, gençlerin hep hayalini kurdukları ve geleceklerini yönlendirecek o güzelim kurumlar… İçi boş, içeriği boş, geleceği olmayan ve iş garantisi vermeyen programlar.. Benim güzel insanlarım ÜNİVERSİTEYE GİRSİNDE HAYATINI KURTARSIN bilincinin mahkumudur adeta.. Binbir zorlukla girilen kapıdan mezuniyetle çıkış aslında kimseyi memnun ve mutlu etmeyecektir. Okuyanda, okutanda hayal kırıklığına hazır değildir bu ülkede! Üniversite mezunu olmak iş bulmak için artık yetmiyor ülkemizde.. Yabancı dil –bir değil birden çok- bilgisayar kullanımı, yurt dışı deneyimi, yüksek lisansı, ek branş… Daha sayayım mı?

Bir ümit kapısı gibidir devlet. Düşük puanla girilen bölümlerde yer alırsın, sonra da devlet kapısını zorlarsın.. MADEM İŞ VERMEYECEKTİN NİYE BU BÖLÜMÜ AÇTIN kavgalarına şahit oluruz! Sosyal bir yaradır bu. Üniversite bitirince iş sahibi olma beklentisi..

Devlet önce buna bir çare ve belki de açıklık getirmeli. YA İŞ BUL, YA İŞİNİ KUR politikası pek anlam bulmuş görünmüyor açıkçası..

Zira sayın Başbakan ENAZ 3 ÇOCUK VE FAZLASI derken aslında ülkenin değişik bölgelerinde kasıtlı artırılan nüfusa alternatif ve kontrol noktası oluşturmaya çalışırken gençler; geçim ve kazanç endişesi yaşıyor, bunu görmek asıl erdemlilik olurdu diye düşünüyorum ben.. Akıl verip-yol göstereni değil, elimden tutup-yolumu aydınlatanı ve beni destekleyeni dinlemeyi yeğlerim diyorum ben. Özelliklede bu meşakkatli dönemde!
Hayat ne garip değil mi? Nereden başladım-nereye getirdim konuyu! Sanırım güncel telaşa bende kapıldım. Ne de olsa sosyal bir varlığım, kendimi soyutlayamadım güncelden.. Sizde kendi gözünüzle bakın bir kez daha, hak verip-vermemenizle ilgili değil beklentim. Sadece realist düşünmeniz ve gerçeklerle yüzleşmeniz! Ben bu acı gerçeği hep yaşıyorum ve gençlerin hayalini çaldığımızı görüyorum. Öylesi stereotipler var ki önlerinde, biz ebeveynler onları aşamıyoruz. Bireysel olarak aşamadığımız engeller ve karşılayamadığımız beklentiler bizleri de zora sokuyor, yetersizlik duygusu kaygılarımızı artırıyor. Özellikle 1970’li yılları yaşamış olanlarımız bu tür olguları daha etkili-yorucu ve yıldırıcı buluyor. Bunun birde 1980’li yılları var tabii ki. Yoksunluk dönemi.. Sessizlik ve sinmişlik dönemi. Baskılanmış hayatların bıraktığı izleri silmek öyle kolay olmuyor. Temkinlilik hayatımızın vazgeçilmezi olmuş..
Hayat işte, nereden alıp-nerelere getiriyor insanı.. Küçük bir hesaplaşma sanki. Gözünüzü açtınız ve kapattınız, hayat bu kadar kısa. Yaşanmışlar ve yaşattıklarınız sizden geriye kalan tek nefes..

Ben derim ki; gelin, bu hayatın yaşanılırlığını ve zevk alınır yanlarını daha çok kullanalım. Hayatı paylaştığımız insanları daha mutlu edebilecek şeylere kafa yoralım. BÜYÜKLER DAHA İYİ BİLİR yerine BİRLİKTE DAHA İYİ ŞEYLER YAPABİLİRİZ duygusunu aşılayalım çocuklarımıza ve gençlerimize. Hem de geç kalmadan.

Hayat her iki taraf için de daha yaşanılır ve daha çok keyif alınır hale gelecektir inanın. Sırf kendi heyecanlarımız ve gerçekleştiremediğimiz beklentilerimiz için çocuklarımızı ve gençlerimizi yormaktan bir an olsun vazgeçelim ve onların geleceğinde söz sahibi olmak yerine ONLARIN GELECEĞİNDE DEĞER VERDİKLERİNDEN OLMAK İÇİN uğraş verelim. Göreceksiniz bu herkes için en güzel sonuçları doğuracak. Bilmeden ya da bilinçsizce kararttığımız hayatları aydınlatacağız ve sevgi selini yaşayacağız.
Ne dersiniz, DEĞMEZ Mİ?
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Seçtiğimiz Hayatı Yaşamak - Nereden Nereye" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Hasan Hüseyin AKAGÜNDÜZ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Hasan Hüseyin AKAGÜNDÜZ'ün izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     2 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Hasan Hüseyin AKAGÜNDÜZ Fotoğraf
Psk.Hasan Hüseyin AKAGÜNDÜZ
Isparta (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi1 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Hasan Hüseyin AKAGÜNDÜZ'ün Makaleleri
► Hayatı Borderlıne (Sınırda) Yaşamak Psk.Fatma ÇAKIR ÇALIŞKAN
► Yalan Söyleme Eğilimimiz Nereden Geliyor? Psk.Çağla Ebru AY GÜNEYSU
► Nereye Bakıyorsunuz? Psk.Hasan KUL
► Nereye Gidiyor Bu Ergenlik! Psk.M.Abdullah YÜKSEL
► Şiddetle Nereye Gidiyoruz? Dr.Psk.Murat İDİN
► Gençlere Özgürlük Ama Nereye Kadar? Psk.Dnş.Fatih UYUMAZ
► Toplumsal Şiddet Nereye Varacak? Psk.Dnş.Ayla KETRE
► Hipnoz: Unutulan Düşünceler Nereye Gider? Psk.Dnş.Zeynep ANAFOROĞLU BIKMAZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Seçtiğimiz Hayatı Yaşamak - Nereden Nereye' başlığıyla benzeşen toplam 19 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
--
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


00:02
Top