2007'den Bugüne 92,260 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Sınır Konulmayan Çocuk Ergenlilte Dışlanıyor
YAZI #1078 © Yazan Anıl SARAÇ KARABULUT | Yayın Mart 2011
Anne ve babaların çocuklarıyla olan iletişiminin şekli, sergiledikleri tavır, tutum ve kararlılığın derecesi, tüm hayatlarını iyi ya da kötü etkiliyor. Anne ve babanın farklı dilde konuşması, biri evet derken, diğerinin hayır demesi, çocuğun sınırları bilmeden yetişmesine neden oluyor.Çocuk yetiştirmekteki “sınır stratejisi”, ergenlik dönemindeki arkadaşlıklarını, yetişkinlikteki hayatlarını nasıl geçireceklerini de belirliyor.

Okul öncesi ve okul döneminde yiyeceğini, oyuncaklarını paylaşmayan, uzlaşmayan çocuklar önlem alınmazsa kötü bir ergenlik dönemi geçirebilir. Bir anlamda cocukluktaki tehlike sinyalleri, ergenliğin ve yetişkinliğin de şifrelerini verir.



Çocuk yetiştirirken anne ve babaların sınır çizememe konusunda yaşadıkları olumsuzluklar ve yapılması gerekenler



ANNE ‘EVET’, BABA ‘HAYIR’ DİYOR, ÇOCUK İSYAN EDİYOR



Çocuklara neden sınır koymak gerekiyor?



Çocukların günlük yaşamda ilk fark ettiği şey, anne ve babaların sınırları oluyor. Eğer sınır konulmazsa sürekli duvara çarpmak, yani istenmeyen davranışları ısrarla tekrar etmek istiyor. Çarpayım ki beni durdursunlar diye düşünüyor. Bazı anneler ve babalar, çocuklarına karşı o kadar esnek davranıyor ki, çocuk duramıyor, çarpamadığı için de annesini, babasını, evde bulunan başka insanları, arkadaşlarını ısırıyor, tırmalıyor, kendi saçını, yüzünü yoluyor, kısacası zarar veriyor. Annesi hiç tepki vermeyince de ilgisini çekebilmek için daha da şiddetlendirerek yapmaya devam ediyor. Çocuklar kendilerine ‘dur’ denilmezse sınırları zorluyor.



İKİ-ÜÇ YAŞ, ERGENLİĞİN PROVASIDIR



Çocuklarının her şeye ‘hayır’ dedikleri bu dönem 2 yaşında başlıyor, tedavi görmezse 8-9 yaşına kadar devam ediyor. Çocuk okulda istekleri yapılmadığı için tepki gösteriyor, köşede kalıyor, arkadaşları yanaştırmıyor. Bu çocuklar ergenlik döneminde çevresi tarafından dışlanıyor. Çocuk okuldaki mutsuzluğunu da eve taşıyor. Aileler, çocukları ne kadar küçük yaşta uzmana başvurursa, gelecekte çocuklarının sağlıklı ilişkiler kurabilmeleri o kadar kolay oluyor.



Anne ve babalar en sık hangi hataları yapıyor?



Türk aileleri bir şeye söz verdikleri zaman yapıyor. Özellikle de maddi bir şey için söz vermişlerse yapıyorlar. Ancak sıra davranışlarla ilgili bir kısıtlamaya gelince, örneğin o gün yaramazlık yapmışsa, annesi dışarı çıkmamasına yönelik bir ceza vermişse, anne bunu çocuk ağlıyor, mızmızlanıyor diye dayanamayıp uygulamaktan vazgeçiyor. Verilen cezanın uygulanmadığını gören çocuk, benzeri bir durumda yine aynı şekilde tutturup ağlayarak sonuca ulaşıyor. Anne ve baba çocuğu koyacakları sınır ya da verecekleri ceza konusunda birlikte karar veriyor. Ancak çocuğun bu karardan haberi yoksa ve çocuğun düşüncesine göre birdenbire kısıtlamayla karşı karşıya kalıyorsa daha beter tutturuyor. Sonunda anne ve babanın sabrı taşıyor, çocuklarına sert davranıyorlar ya da bir tokat atıp susmasını sağlıyorlar. Çocuk neden kısıtlandığını bilmeyip dayak yeyince, anne ve babasına güveni sarsılıyor. Ailede hem anne hem babanın uyumlu olduğu çok az durum var. Anne ve baba ayrı telden çalınca çocuklar sınırları asla öğrenemiyor. Anneler hekimle ilişkilerde çok açık davranıyor. Daha rahat iletişim kuruyor. Ancak babalar çocuklarını psikiyatri hekimine getirdiklerinde, çocuklarının her isteğini yerine getirmekten ötürü gayet mutlu davranıyor, işbirliğine çok yanaşmıyor. Babaların yaklaşımı daha çok çocuklarının sorunlarının büyüyünce geçeceği yönünde oluyor. Çocuk sonuçta ‘bu yanlıştı yapmayayım’ diyemez. Babalar küçücük çocuklardan bu olgunluğu sergilemesine bekliyor. Oysa çocuklara davranışları konusunda belli sınırların konulması gerekiyor. ÇOCUK ELEŞTİRİLMEYİ ÖĞRENMEZSE, BÜYÜYEMİYOR



“Eğer çocuk inat dönemine girdiği iki yaşında hekime getirilirse, anne ve baba da hekimin önerilerini uygularsa çocuğun kişiliği gerçekten çok iyi şekilleniyor. Çocukluk sorunlarına zamanında müdahale etmek ve ruhsal gelişimine bu dönemde önem vermek gerekiyor” .



Çünkü çocukluk döneminde çözülmeyen sorunlar yetişkinlikte daha sert tepkilere, çözümsüzlüklere yol açıyor. Sorunlu çocuklar büyüdüklerinde örneğin sevgilisi terk ettiği zaman, kendini suçlu, yetersiz, güvensiz hissediyor. Anne ve babasının yanında eleştirilmeyi öğrenmiş, hatta bazen de sert bir şekilde eleştirilmiş çocuklar, başkaları olumsuz tepkiler gösterdiğinde bunları olumlu algılıyor. Hep kabul görmüşse, biri onu eleştirdiğinde çok sert tepki gösteriyor, karşısındakini küçümsüyor. Bu insanlar gelecekte başarısız oluyor, yalnız ve mutsuz bir şekilde yaşıyor.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Anıl SARAÇ KARABULUT Fotoğraf
Anıl SARAÇ KARABULUT
Ankara (Online hizmet de veriyor)
Çocuk Gelişimcisi ve Eğitimcisi
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi16 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Anıl SARAÇ KARABULUT'un Yazıları
► Çocuk ve Sınır Psk.Selin YILMAZ
► Sınır Kişilik Bozukluğu Psk.Dnş.Seba Nur SARAL
► Çocuklara Sınır Koyma Psk.Ahmet SERT
► Çocuğunuza Sınır Koyun... Psk.Ebru ZORLUTUNA
► Çocuklara Sınır Koymak Psk.Şahika AKKUŞ SERT
► Çocuğa Sınır Koyma Psk.Dnş.Evrim Alkış DEMİREL
► Çocuğa Sınır Koyma Psk.Nilüfer ÖZKAN
► Çocuğunuza Sınır Koyma Psk.Başak TANRIVERDİ
► Çocuğunuza Sınır Koyma Psk.Esin ÖZER BAKIR
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Sınır Konulmayan Çocuk Ergenlilte Dışlanıyor' başlığıyla benzeşen toplam 14 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
◊ Kekemeliğin Sebepleri Haziran 2011
◊ Diş Fırçalama Savaşı Haziran 2011
◊ Anne Babalar da İnsan Mayıs 2011
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:57
Top