Çevre etkilerinin cildimizin özellikle üst katmanlarında yaptığı hasarlar, lekeler, renk bozuklukları, ince kırışıklıklar, yumuşaklık ve nemliliğin kaybı, cildin matlaşması şeklinde kendini gösterir. Soymadan cilt yenileme yöntemleri cildin alt tabakalarında yarattıkları ısı etkisiyle kollajen sentezinde artış ile cilte sıkılaşma, derin kırışıklıklarda azalma ve sarkmalarda toparlanma yapabilirler. Örneğin radyofrekanslarıyla çalışan thermage, 1394 nm dalga boyuyla nd-yag lazer veya infrared dalga boyu ile titan, therma skin gibi lazer sistemleri hep bu cilt altı kollagen yapımını uyaran sistemlerdir. Ancak bu sistemler cilt yüzeyinin gençleştirilmesi, lekesiz, pürüzsüz ve canlı hale getirilmesinde etkili olamazlar.

Cildimizde zamanla oluşan bu hasarların tedavisinin tek şekli cildin soyularak yenilenmesidir. Bu amaçla öteden beri kullanılan bir çok tek ya da çok seanslı yöntemler vardır. Bunlar dermabrazyon, mikrodermabrazyon, asitle soyma yöntemleri(glikolik asit, TCA, formik asit, Fenol) gibi yöntemlerdir. Ancak bu yöntemlerin hiç biri tam kontrol edilebilir yöntemler olamamışlardır. Etkileri tam kontrol edilemediğinden ya istenilen etkiye ulaşılamaz ya da renk bozukluğu başta olmak üzere bir çok komplikasyon riski taşırlar.

Lazerle soyma yöntemleri ise soyma derinliğinin ve dağılımının kesin olarak kontrol edilebildiği yöntemlerdir. Bu amaçla ilk kullanılan lazerler CO2 lazerlerdir. Bu lazerler ülkemize 10 yıl önce girmişlerdir. Ancak soyma derinliğinin 100 mikrondan fazla ve tek seviye olması nedeniyle farklı ihtiyaçlara cevap verememiş ve yaygın kullanım alanı bulamayarak dönemini tamamlamıştır.

Daha sonra CO2 lazerlerden çok daha güçlü olan er-YAG lazerler cilt yenilemede kullanılmaya başlanmıştır. Bu lazerler CO2 lazerlere göre 10 kat daha güçlü olup soyma derinliğinin mikron seviyesinde daha kesin kontrol edilmesini sağlamışlardır.

Bugün dünyada artık hemen hemen herkesin çalışıyor ve zamanla yarışıyor olması lazer sistemlerini de bu yönde geliştirmiş, uzun iyileşme dönemlerini beklemeye zamanları olmayan kişiler için MİKRO LAZER PEELİNG yöntemi geliştirilmiştir.

Türkiye'de ilk defa kliniğimizde kullanılmaya başlanan bu sistem, kişinin ihtiyacı ve sosyal durumuna göre iyileşme hızının kontrol edilebildiği (1 ile 28), tek ya da çok seanslı tedavi seçeneklerini uygulamaya imkan veren bir sistemdir. Yukarıda saydığımız tüm cilt yenileme tedavi yöntemleri artık tek bir cihaz ile çok daha güvenli ve kontrol edilebilir şekilde yapılabilmektedir.

Detaylı Bilgi:www.magicplast.com