2007'den Bugüne 92,301 Tavsiye, 28,216 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Aşka Düşmek mi Aşkta Yükselmek mi?
YAZI #3015 © Yazan Dr.Psk.Bahar KÖSE | Yayın Temmuz 2016
Aşkın 500 Günü (2009) adlı film (orijinal adıyla 500 Days of Summer), Tom ve Summer adlı iki gencin ilişkilerini anlatmaktadır. Kara kalemle çizilen bina resimleri üzerinden sahnelerini seyirciye sunmaya başlayan film sanki az sonra izleyecekleriniz bir kurgudur, kişi nereden ve nasıl bakıyorsa onu öyle görür ve bakışıyla hayatı zihnindeki kurguya göre konumlar der gibidir… Bu çizimlerin ardından, ilk sahnelerden birini izleriz: Summer “Artık görüşmesek iyi olur.” cümlesini kurmuştur ve Tom büyük bir sarsıntı yaşamaktadır. Tom’un arkadaşları ve kız kardeşi onu sakinleştirmeye çalışmaktadır. Tom: “Ben onu unutmak istemiyorum. Ona aşığım. Bana hissettirdiklerine aşığım.” diye serzeniştedir. Kız kardeşi ise: “Güzel bir kızın senin sevdiklerini sevmesi, onu gönül ikizin yapmaz.” diye vurgulamaktadır. Film ilişkide kişilerin durumları nasıl kendilerine göre farklı algılayabildiğini, kişilerin “istenmek” ve “reddedilmek” olarak kutuplaştırdığı algılar arasında nasıl sıkışıp kaldığını ve kişinin kendisinin istenilir olup olmadığı ile ilgili sorgulamalarla gidip gelirken ilişkisini nasıl kendi gerçekliğinin dışında algıladığını gözler önüne sermektedir… Ancak tüm bu sorgulamalar; kendini, ilişkiyi ve ötekini anlamlandırma çabaları aslında kişi için çok öğretici bir deneyimdir… Bir yakın ilişki kişinin kendi kör noktalarını en iyi aynalayabildiği yerdir. Kişi, bir ilişkide ya istenirim ya istenmem; bir ilişki ya bütünüyle iyidir ya da kötüdür şeklinde kutuplaşan algılarını bütünleyebildiğinde aslında kendini bütünlenmiş olacaktır. İlişki sona bile erse artık ilişkiye başladığı andaki kişi olmayacaktır: Çünkü o artık büyümüş olacaktır. İşte Tom ile Summer’ın hikâyesi!

Aşkın Farklı Farklı Günleri

Hikayemiz, bir gün Summer’ın Tom’un çalıştığı şirkette çalışmaya başlaması ile gelişmeye başlar. Tom aslında mimarlık eğitimi almıştır ancak istediği gibi bir iş bulamadığı için kartpostal yazma ile ilgili bir şirkette çalışmaktadır. Summer’ı ilk kez toplantıda gören Tom, ondan hoşlanmaya başlamış ancak bunu ifade edememiştir. Summer ile denk geldikleri bir asansör karşılaşmasında Summer, onun dinlediği müziği ne kadar sevdiğini ona ifade etmiştir. Tom buradan onunla ortak noktaları olduğunu ve “gönül ikizini” bulduğunu düşünmeye başlamıştır. Tom, içedönük ve duygusal bir karaktere sahiptir; kaderin ona bir gönül ikizi yollayacağını, onunla karşılaşınca da sonsuza dek mutlu olacağı yanılsamasını taşımaktadır.

İş yeri ile yapılan bir karaoke organizasyonunda, Tom’un arkadaşı Summer’ın onların masasına gelmesini sağlayarak, Summer ile Tom’un yakınlaşmasını sağlar. Bu gecede Summer, Tom’u sahnede izlerken onun şarkı söylemesinden etkilenir. Tom’un arkadaşı Summer’a hayatında biri olup olmadığını sorar. Summer’ın net cevabı ise bir ilişki istemediğidir: “Kimsenin bir şeyi olmak istemem; aşk diye bir şey yok.”. Tom ise ya âşık olursan o zaman ne yapacaksın diyerek Summer’a tepki gösterir. O gecenin sonunda Tom’un arkadaşı sarhoş olur ve Summer’a Tom’un ondan hoşlandığını söyler. Summer bunu bir de Tom’a sorar. Tom da örtük bir şekilde bunu kabul eder ve o günden sonra Summer’ın ofiste fotokopi odasında Tom’u öpmesi ile birlikte yakınlaşmaları devam eder.

Tom, Summer’a iyiden iyiye âşık olmuştur. Onun gülüşünü, konuşmadan önce dudaklarını yalamasını, dişlerini, her şeyini sevmektedir. Tom’un Summer ile cinsel birliktelik yaşadığı ilk günün sonunda, Tom, adeta kendini bir amaca ulaşmış, takdirleri kazanan, herkesin onun etrafında döndüğü ve onu tebrik ettiği bir sahnede görür. Summer herkesin beğendiği, öncelik tanıdığı güzel bir kızdır ve Tom bu kızla beraberdir(!) Tom’un ayağı yerden kesilmiş, kendine bakışı değişmiştir; bu kızla beraberse özel biridir. Summer ise boşanmış bir ailenin çocuğudur; aşka inanmamaktadır ve bir ilişki istememektedir. Çocukluğunda saçlarını hiç canı acımadan kesebildiği filmde özellikle vurgulanmaktadır. Yani normal hissedebilen biri değildir. Duygulardan kaçınmakta ve kendine iyi gelmeyen şeyleri hiç düşünmeden yapabilmektedir. Summer bir ilişki yaşayabilmek, birine bağlanmak ve bir ilişkiden beslenebilmek kapasitelerinden yoksun görünmektedir.

Tüm bu sahneler günlere ayrışarak karşımıza çıkmaya devam eder. Summer Tom’un mimarlıkla ilgili yeteneği konusunda onu teşvik etmektedir ve Tom’un asıl mesleğinde kendine olan güvenini pekiştirmektedir. İlişkileri ilerledikçe, Summer’ın çektiği duvar aralanmış, kendi evine bile davet etmiştir Tom’u. Evinde oldukları gün, Summer yatakta neler hissettiğini ve rüyalarını anlatır Tom’a: “Özgürüm, güvendeyim, tamamen yalnız olduğumu hissediyorum...”der ve arkasından ekler “Bunları daha önce kimseyle paylaşmamıştım.”. Tom: “Ben senin için herhangi biri değilim.” diyerek bu sözleri devam ettirir. Ancak Tom’un kaçırdığı bir şey vardır: Summer’ın içsel olarak yalnız olduğu ve yalnız olunca kendini güvende hissettiği(!) Ayrıca Tom, Summer’ın evine girdiğinde dikkatinden kaçan başka bir şey daha vardır: evdeki tabloların birçoğu duvara asılmayı ve birçok eşya yerine konmayı beklemektedir. Summer, bir yere yerleşememekte, her an toplanıp gidebilir bir durumdadır. Tıpkı başka ilişkilere de yerleşemediği gibi...

İlerleyen sahnelerde birçok diyalog ve duruma şahit oluruz. Summer, yatakta: “Sana bir şey söyleyeyim ciddi bir ilişki peşinde değilim.” der. Ardından ciddi düşünmüyorum deyip elini tutar Tom’un ve öper. Summer film boyunca hep çoklu mesaj vermekte; bir taraftan ilişki istemiyorum deyip bir taraftan da bir ilişkide yaşanan şeyleri yaşatmaktadır. Böyle olunca Tom, olumsuzları değil olumlu mesajları biriktirmektedir zihninde ve olumsuz yaşantıları göz ardı etmektedir... Olumsuzları gözden kaçıran Tom, Summer’ın dünyasına girdikçe artık ilişkilerinin adı konsun istemektedir. Tom’un arkadaşları ve kız kardeşi Summer’a bunu sormasını isterler. Summer: “Sen mutlusun, ben mutluyum, bu kimin umurunda!” diyerek isim koymaktan kaçınır.

Bir gün, barda Summer’a bir adam asılır Tom’un yanında ve Summer adamı istemediğini söyler. Adam Tom’a laf atarak senin seçtiğin adam bu mu der ve dalga geçer. Tom bir yumruk sallar adama ve bir yumruk da kendi yer. Ancak eve döndüklerinde Summer: “Biz dostuz ve ben bir ilişki istemiyorum.” der ve Tom’un bu davranışından çok rahatsız olduğunu söyler. Tom buna bağırarak yanıt verir, tüm bu yaşadıklarımızı yaşayıp nasıl dostuz dersin diyerek kapıyı vurup kendi evine gider. Summer gece “Hata ettim.” diyerek Tom’un evine gelir. Tom: “Tutarlı bir şeye ihtiyacım var. Bir sabah kalkıp fikir değiştirmeyeceğini bilmem lazım.” Summer: “Ben bu konuda söz veremem; kimse veremez.” der. Daha sonra Tom’un Summer’ın eski erkek arkadaşları ile ilişkisini sorguladığına şahit oluruz. Tom aslında diğerleri ile kendini kıyaslayarak; ben neredeyim onu anlamaya çalışmaktadır. Summer’ın erkek arkadaşları ise genelde aykırı tiplerdir…

Tüm bu yaşantıların ardından, Summer ilişkiyi bitirmek istediğini söyler. Bundan sonra, Tom uzun süre depresif bir modda gezer. Bir kızla çıkar arkadaşları vasıtasıyla ancak ona da Summer’ı anlatınca kız kaçıp gider. Daha sonra iş yerinden de istifa eder. Eski iş yerinden birinin düğünü için Santa Barbara trenine bindiği gün, aynı trende Summer ile karşılaşır. Düğünde birlikte zaman geçirirler ve Summer dönüşte evlerinde olan bir partiye Tom’u da davet eder. Tom oraya giderken içinde tekrar bir ümit belirir. Gidecek ve bir sevgili gibi karşılanacak. Ancak oraya gittiğinde işlerin çok da öyle olmadığını görür. Hatta bir ilişki istemiyorum diyen Summer’ın parmağındaki yüzüğü başka birine gösterdiğine şahit olur ve oradan koşarak uzaklaşır...

İlişkide Aynalanmak, Büyümek ve Özgürleşmek

Filmin ilerleyen sahnelerinde Tom’un üzgün, hayattan kopmuş ve eve kapanmış hallerini görürüz. Bu süreçte kız kardeşi ile diyaloglarına da şahit oluyoruz. Bir sahnede Tom’a kız kardeş: “Onun doğru kız olduğunu düşündüğünü biliyorum ama ben katılmıyorum. Bence her şeyi bir daha gözden geçirmelisin.” der. Tom bunun üzerine geçmişe dair tüm sahneleri şöyle bir gözden geçirir. Ayrılıktan sonra olanları hatırladığında tüm olumlu anımsadığı sahnelerin içerisinde aslında Summer’ın olumsuz tepki verdiği, kendisinin espri yaptığında Summer’ın gülmediği, sinema filminde Summer’ın ağladığı ve bu defa daha önce renkli olan sahnenin şimdi siyah-beyaz olduğuna şahit oluruz. Tom bu ilişkide aslında her şeyin iyi olmadığını fark eder. Summer ile mükemmel bir uyum içerisinde değildir. Tom o kadar kendi duygusuna, sevilebilirliğine ve ‘güzel’ bir kızla çıkabiliyor olmasına odaklanmıştır ki ilişkinin gerçekliğini kaçırmıştır. Tabi ilişkinin gerçekliğini kaçırmasını Summer’ın çoklu mesaj veren, sevgili gibi davranıp sevgili değiliz diyen tutarsız halleri de desteklemiştir.

Tüm bu duygular içerisinde Tom, bir gün yataktan kalkar ve Summer’ın onu teşvik ettiği gibi mimarlıkla ilgili çizimlere başlar. Evinin bir duvarına Summer ile kenarında oturdukları binaları çizer. Ve o gün ardında Summer ile şehrin binalarını izledikleri o banka gider. O gün oraya Summer da gelir. Tom, Summer’ı evlendiği için tebrik eder. Bir ilişki istemezken nasıl evlenebildiğini ve böyle bir ilişkisi varken onu nasıl evine çağırdığını anlamlandıramadığını söyler. Summer, Tom için hissedemediği bir duyguyu başka birine hissedebildiği için emin olup onunla evlendiğini söyler. Tom, “Sen hep istediğini yaparsın.” der. Summer sen bir tek benim hakkımda yanıldın der; elini Tom’un elinin üzerine koyar ve ardından gider. Sanki tüm bunları söyleyerek, seninle yaşadığımız sadece bir ilişkiydi ve olmadı ve ben böyleyim seninle alakası yok. Bir gün kalktım evlendim ama bu benimle ilgili, seninle alakası yok der gibidir. Tom o an sanki rahatlar ve bu ilişkide kendini yüksekte gören o halinin yerine bir rahatlama ortaya çıkar. Summer şu an başka biriyle birliktedir ama Tom’un olduğu yere onu görür müyüm diye gelmiştir. Summer hayatında olduğu için Tom olduğundan farklı değildir. Summer yok diye de o tercih edilmemiş, özel değil değildir. Çünkü Summer Summer olarak davranmıştır; ister, yapar ve sorgulamaz ve bu Tom’a da rast gelmiştir. Bu hissiyatla beraber Tom giden Summer’ın arkasından mutluluklar diler ve bir nevi onunla vedalaşıp onu arkada bırakır...

Her ne kadar bu ilişki Tom’un istediği şekilde gitmiş olmasa da ona fark etmediği bir şey katmıştır. Tom istediği bir şey için devamlı çabalamış ancak reddedilmiştir ve ne kadar acı bile gelse bu reddedilme haliyle yaşamayı öğrenmiştir. Reddedilmenin yanı sıra da sevilen bir ilişkinin kaybını yaşamıştır. Çünkü o da herkes gibi reddedilebilir veya bir ilişiyi kaybedebilir; bu demek değildir ki o özel değil. Bir şeyler geçip gidebilir başından, başka bir şeyler de geçebilsin diye... Summer ile birlikte cesaret edebilmeyi öğrenmiştir. Hayatta pasif davranarak zaten olmaz diye geri durduğu mimarlığa iyiden iyiye yönelmeye karar verir. Nasıl görünürüm kaygısını taşıyan Tom, acı ile büyümüş ve ben ne istiyoruma yönelebilmiştir.

En son sahnede, bir mimarlık ofisinin lobisinde Tom’u görürüz, bir iş başvurusuna gelmiştir. Kendisi gibi bekleyen bir kız daha vardır. Kızı beğenir ve kız onu daha önce gittikleri bardan tanıdığını söyler. Oysa bu kızı Tom daha önce fark etmemiştir bile. Tom kadere bağlı bir ilişki beklerken rastlantıları göz ardı etmiştir. Rastlantılarda kimi görüp görmediğimiz aslında bizim ne kadar o ilişkiye hazır olduğumuz ile de ilgilidir. Görüşme için Tom’u çağırdıklarında, Tom giderken tekrar döner ve iş görüşmesi sonrası bir kahve içip içemeyeceklerini sorar. Kız önce hayır der sonra kabul etmeye karar verir. Tom olduğu yerde durup bekleyerek kaderin ona bir şey sunması yerine, rastlantıları kendi isteklerine göre fırsata çevirmesi gerektiğini öğrenmiştir. Tom kızın adını sorar ve isminin Sonbahar olduğunu öğreniriz. Tom yazdan (Summer) sonbahara geçmiştir. Summer ile aşka düşmüş, aşkla kendini görmüş, bütünlemiş ve şimdiyse aşkta yükselme cesaretini göstermektedir...
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Bahar KÖSE Fotoğraf
Dr.Psk.Bahar KÖSE
İstanbul (Online hizmet de veriyor)
Doktor Klinik Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi5 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Dr.Psk.Bahar KÖSE'nin Makale ve Yazıları
► Aşkta Ara Olur mu? Psk.Gülcem YILDIRIM
► Aşka Dair Psk.Muharrem ÇAPKIN
► Aşka Zaman Yok Psk.Bahar TURUNÇ
► Romantik Aşktan Gerçek Aşka Dr.Psk.Fatih SÖNMEZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Aşka Düşmek mi Aşkta Yükselmek mi?' başlığıyla benzeşen toplam 5 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Şemalar ve İlişkiler Temmuz 2016
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:40
Top