Öfke ile Baş Etmek Sizin Elinizde!
ÖFKE İLE BAŞETMEK SİZİN ELİNİZDE
Öyle bir duygu var ki “baldan tatlı” olduğu söylense de ancak acıyı tattırır. Ateş parçası gibidir, önce elinde tutanı sonrasında bulunduğu ortamı yakar yıkar. Bu duygu, hepimizin yakından tanıdığı “öfke” dir.
Hepimiz için öfkenin sonuçları daima olumsuzdur. Öfkelenen de, öfkeye maruz kalan da, öfkeye şahit olanda yaşar olumsuz sonuçları. İşin aslına baktığımızda, öfke diğer tüm duygular gibi normal ve sağlıklı bir duygudur fakat günümüzde öfke; kontrol edilemeyen, yıkıcı bir biçimde davranışlara yansıyarak saldırganlığa dönüşebilen bir hal aldı.
Öfkenin olumsuz sonuçlarını tecrübe ederek, kapımı çalan danışanlarıma baktığımda, bu duyguyu doyurulmamış isteklere, istenmeyen sonuçlara ve karşılanmayan beklentilere verilen duygusal bir tepki şeklinde görüyorum. Bu tepkiyi çoğu zaman kontrolsüzce verdikleri için vicdan azabı ve pişmanlık cümlelerine sıklıkla sahit oluyorum. Gelin birlikte bu yıkıcı ve saldırgan öfkeyi sağlıklı ve doğal bir hale getirebilecek birkaç yönteme bakalım;
Öncelikle Nefes egzersizlerini kullanmanızı öneririm. Nefes egzersizleri ile bedeni sakinleştirmek mümkündür. Siz burnunuzdan derin bir nefes alıp, içinizde bekletip ağzınızdan verdiğinizde ve bunu tekrarladığınızda bedenin ihtiyacı olan oksijeni bol bol göndermiş oluyorsunuz. Böylece beyin, kalbin hızlı kan pompalamasına ihtiyaç hissetmiyor. Kalp normal seyrine dönüyor. Kan basıncınız düşüyor. Siz de rahat ediyorsunuz.
Düzenli egzersiz ve spor yapmak öfkenizi azaltamaya yardımcı oluyor. Düzenli spor ile birlikte zihnin ve bedenin öfkeye verdiği tepkiler düzene girmektedir.
Öfkenizin ilk anlarında duygularınızın ve karşınızdakinin duygularının ne olduğunu belirleyerek de kendinizi sakinleştirebilirsiniz. İlk on saniye kritik bir andır. Bu anı atlattığınızda öfkeniz genellikle sönüp gidecektir. 10’a kadar sayıp beklemek ve bu esnada olaya olumlu bakma konusunda kendinizi uyarmak yararlı olacaktır.
Negatifte olan odak noktası pozitife kaydırabilmek ve olumlu düşünerek öfkeyle baş edebilmek önemli bir adım. Kızgın olduğumuz zamanlarda genellikle her şeye negatif bakarız. İçinde bulunduğumuz durumu abartarak gerçeklikten uzaklaştırırız. Olumsuz düşünceler geliştirmek yerine olumlu düşünerek öfkeyle başa çıkabilmek mümkün. Örneğin; “Mahvoldum, bittim” diye düşünmek yerine “sıkıntılı bir durum fakat toparlarım” diye düşünerek dünyanın sonu olmadığını kendimize hatırlatmalıyız.
Ve son olarak, öfkeli davrandığınızda, bunun ne gibi olumlu ve olumsuz sonuçları olacak? Bunun için bir öfke günlüğü tutabilirsiniz, öfkelendiğiniz zamana ait yer ve olayları yazabilir, kısa ve uzun vadede ne gibi sonuçlarla karşılaşabileceğinizi kaydedebilirsiniz
Hayatta her zaman engellerle, acılarla kayıplarla karşılaşabilirsiniz. Önce kendiniz, sonra sevdikleriniz için aklınıza gelenleri öfke kontrol süzgecinden geçirerek, hayatınızı daha huzurlu ve sağlıklı hale getirebilirsiniz. Bu yalnızca sizin ellerinizde!
ZEHRA AKPINAR YENİDÜNYA
Öyle bir duygu var ki “baldan tatlı” olduğu söylense de ancak acıyı tattırır. Ateş parçası gibidir, önce elinde tutanı sonrasında bulunduğu ortamı yakar yıkar. Bu duygu, hepimizin yakından tanıdığı “öfke” dir.
Hepimiz için öfkenin sonuçları daima olumsuzdur. Öfkelenen de, öfkeye maruz kalan da, öfkeye şahit olanda yaşar olumsuz sonuçları. İşin aslına baktığımızda, öfke diğer tüm duygular gibi normal ve sağlıklı bir duygudur fakat günümüzde öfke; kontrol edilemeyen, yıkıcı bir biçimde davranışlara yansıyarak saldırganlığa dönüşebilen bir hal aldı.
Öfkenin olumsuz sonuçlarını tecrübe ederek, kapımı çalan danışanlarıma baktığımda, bu duyguyu doyurulmamış isteklere, istenmeyen sonuçlara ve karşılanmayan beklentilere verilen duygusal bir tepki şeklinde görüyorum. Bu tepkiyi çoğu zaman kontrolsüzce verdikleri için vicdan azabı ve pişmanlık cümlelerine sıklıkla sahit oluyorum. Gelin birlikte bu yıkıcı ve saldırgan öfkeyi sağlıklı ve doğal bir hale getirebilecek birkaç yönteme bakalım;
Öncelikle Nefes egzersizlerini kullanmanızı öneririm. Nefes egzersizleri ile bedeni sakinleştirmek mümkündür. Siz burnunuzdan derin bir nefes alıp, içinizde bekletip ağzınızdan verdiğinizde ve bunu tekrarladığınızda bedenin ihtiyacı olan oksijeni bol bol göndermiş oluyorsunuz. Böylece beyin, kalbin hızlı kan pompalamasına ihtiyaç hissetmiyor. Kalp normal seyrine dönüyor. Kan basıncınız düşüyor. Siz de rahat ediyorsunuz.
Düzenli egzersiz ve spor yapmak öfkenizi azaltamaya yardımcı oluyor. Düzenli spor ile birlikte zihnin ve bedenin öfkeye verdiği tepkiler düzene girmektedir.
Öfkenizin ilk anlarında duygularınızın ve karşınızdakinin duygularının ne olduğunu belirleyerek de kendinizi sakinleştirebilirsiniz. İlk on saniye kritik bir andır. Bu anı atlattığınızda öfkeniz genellikle sönüp gidecektir. 10’a kadar sayıp beklemek ve bu esnada olaya olumlu bakma konusunda kendinizi uyarmak yararlı olacaktır.
Negatifte olan odak noktası pozitife kaydırabilmek ve olumlu düşünerek öfkeyle baş edebilmek önemli bir adım. Kızgın olduğumuz zamanlarda genellikle her şeye negatif bakarız. İçinde bulunduğumuz durumu abartarak gerçeklikten uzaklaştırırız. Olumsuz düşünceler geliştirmek yerine olumlu düşünerek öfkeyle başa çıkabilmek mümkün. Örneğin; “Mahvoldum, bittim” diye düşünmek yerine “sıkıntılı bir durum fakat toparlarım” diye düşünerek dünyanın sonu olmadığını kendimize hatırlatmalıyız.
Ve son olarak, öfkeli davrandığınızda, bunun ne gibi olumlu ve olumsuz sonuçları olacak? Bunun için bir öfke günlüğü tutabilirsiniz, öfkelendiğiniz zamana ait yer ve olayları yazabilir, kısa ve uzun vadede ne gibi sonuçlarla karşılaşabileceğinizi kaydedebilirsiniz
Hayatta her zaman engellerle, acılarla kayıplarla karşılaşabilirsiniz. Önce kendiniz, sonra sevdikleriniz için aklınıza gelenleri öfke kontrol süzgecinden geçirerek, hayatınızı daha huzurlu ve sağlıklı hale getirebilirsiniz. Bu yalnızca sizin ellerinizde!
ZEHRA AKPINAR YENİDÜNYA
Beğenin
Yazan Uzman
|
Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.