Kanser hastalar için olduğu kadar yakınları için de önemli bir problemdir. Kanserle birlikte yaşamak kolay değildir. Kaçınılmaz olarak ailenin günlük rutin düzeni ve dengesi bozulur. Gelecek kaygısı, çaresizlik hissi, sosyal hayattan uzaklaşma, artan sorumluluk duygusu ve stres gibi faktörler hasta yakınlarını psikolojik olarak etkiler. Kanserli hasta yakınlarının sağlık durumlarında da bir bozulma göze çarpmaktadır. En sık problemler uykusuzluk ve beslenme bozukluklarıdır.

Hasta yakınlarının yarısından fazlasında psikolojik duygu durumlarında bozulma ortaya çıkmaktadır. Bu durum sıklıkla depresyon, korku, kaygı, anksiyete gibi duygusal sorunlar şeklinde kendini gösterir. Ayrıca yine yarıdan fazla hasta yakınında motivasyonda ve günlük iş gücünde azalma ortaya çıkmaktadır. Genel olarak bakıldığında kanserli hasta yakınlarının hayat kalitesinde bir azalmadan söz edilebilir. Duygusal sorunlar ve depresyonun hayat kalitesinin azalmasında büyük rolü olduğu inkar edilemez. Kanserin sebep olduğu fiziksel, ruhsal ve sosyal bozukluklar ve tükenmişlik hastaların yanı sıra hasta yakınlarının da hayat kalitelerinin düşmesine yol açabilir.

Stres ile mücadele etme ve başa çıkabilme çok önemli bir gerekliliktir. Kanserli hasta ailesinin tüm üyelerinin psikolojik durumlarının da değerlendirilmesi ve gerekirse psikolojik destek verilmesi uygundur. Hekim ve sağlık çalışanlarının bu problemleri çözmek için empati kurmaları ve iletişimi en üst düzeyde tutmaları önemlidir.

KANSERLİ HASTA YAKINLARI NE YAPMALI?
Uygun doktorları ve tedavi merkezlerini tespit edin.
Tedaviler ve yan etkileri konusunda bilginiz olsun.
Doktorunuzla ve diğer tedavi ekibiyle iletişimde kalın, aklınıza gelen soruları sorun.
Acil durum planları yapın, ihtiyaç anında aranacak numaraları bir kenara not edin.
Hastanıza doktorunuzun/diyetisyeninizin önerileri doğrultusunda 6 öğünlük bir beslenme programı yapın.
Yemeklerde ekmek, makarna, patates gibi yüksek karbonhidratlı besinler, balık, tavuk, et, yumurta, peynir, süt, yoğurt, kuruyemiş, baklagiller gibi protein yönünden güçlü besinler kullanın.
Her gün düzenli olarak birlikte yürüyüşe çıkın.
Hastayla açık, net ve dürüst bir iletişim kurun.
Yanında ve her zaman destek olduğunuzu gösterin, duygularınızı ifade edin
Hastaya baskı yapmayın, suçlamayın, yargılamayın.
Hastanın korkularını ve endişelerini sizinle paylaşabileceği sohbet ortamları yaratın.
Başa çıkamadığınızı hissettiğiniz durumlarda psikolojik destek almayı deneyin.
Günlük rutin konularda ve tedavi ile ilgili kararlarda hastanın da fikrini alın, kararlara dahil edin.
Aile üyeleri arasında iş bölümü yapın, omzunuzdaki yükü paylaşın.
Kendi ruh sağlığınıza da özen göstermeyi ve gerektiğinde psikolojik destek almayı ihmal etmeyin.
Sizi mutlu eden ve yapmaktan zevk aldığınız aktiviteleri yapmak için kendinize zaman ayırın.