2007'den Bugüne 92,307 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Hayat Başarısı İçin Sezgileri İzlemek
YAZI #4539 © Yazan Uzm.Psk.İrem BRAY | Yayın Mart 2018
Bu yazımda da 14 yaşındaki kızım Amazon’un ödevini temel aldım. Hayat başarısı için sezgileri izlemek konulu İngilizce ödevi çok ilham vericiydi. Ödevinde, yaklaşık benim yaşlarımdaki, Şehir Haydutu lakaplı Magnus Walker’dan bahsediyor. Bu sefer değişik bir şey yapıp, Amazon’un yazdıklarına kendi yorumlarımı da ekliyorum.

Magnus Walker, başarılı bir giyim firmasının ve film mekânları şirketinin sahibi. Şirketi Kaliforniya’da bulunuyor. Birçok klasik Porsche arabayla yarışmış, Porsche restorasyonu ve koleksiyonu yapmış. Porsche lüks bir araba markası. Magnus Walker bu konuların hiçbirinde eğitim almamış.
Siz de ‘Ne alakasız işler yapmış bu adam’ diye düşündünüz mü?!! Google’da kısa bir arama yaparak Magnus Walker’ın mütevazı bir İngiliz aileden gelen bir moda tasarımcısı ve araba koleksiyoncusu olarak bilindiğini öğrendim. Müşterileri arasında Bruce Willis, Madonna ve Alice Cooper gibi kişilerin yer aldığı Serious Clothing markasının yaratıcısı. Sınıf atlamış yani, Şehir Haydutu lakabı daha bir anlam kazanıyor. Para ve statü ile ilişkisi ortalama insan gibi değil.

Walker İngiltere’nin ahım şahım bir özelliği olmayan küçük bir şehrinde büyür. Küçüklüğünden beri Porschelara karşı büyük bir sevgisi vardır. On yaşında Porsche’a bir mektup yazıp onlar için araba tasarlamak istediğini söyler. Cevap da alır. Cevapta, “Belki büyüyünce olabilir,” derler.

Daha on yaşındayken böyle bir mektup yazdığına göre hayalleri büyük, öz güveni yüksek bir çocukmuş. Bir Porsche çalışanı da vakit ayırıp cevap yazmış! İşte küçük detaylara önem vererek yaşamak böyle bir şey.

On beş yaşında okulu bırakır. Çeşitli işlere girip çalışır. Etraftan, “Saçını kestir, düzgün bir işe gir,” gibi laflar işitmeye başlamıştır. İnşaatlarda çalışır.

Gene okul yolunu izlemeden bir sürü şey başarmış bir isim!

Bu “saçını kestir, düzgün bir işe gir” bakış açısı bizim kültürümüzdeki “devlete gir, düzenli maaşın, güvencen olsun” bakış açısını andırıyor. Oysa güven uğruna sezgileri izlemek önemsenmediğinde gerçekten yaşamıyorsunuz ki! Bazen parasızlığı yaşamak gerekir hayatta. Elalemin Ne Düşüneceği Neden Bu Kadar Önemsenir? yazımı okumuş muydunuz?

On yedi yaşına geldiğinde saçını hâlâ kestirmemiştir ama bir iş bulmayı düşünmeye başlamıştır. Ertesi yıl Camp America diye bir şey duyar. Bu kamp, Amerika’da gerçek bir yaz kampıdır.

Walker’ın Amerika’yla ilişkisi televizyonda gördüklerine dayanan, idealize edilmiş bir fikirdir.

Gözünü karartıp Camp America’ya başvurur. Sezgileri izlemek Magnus için genellikle olumlu sonuç vermiştir. Başvurusu kabul edilir. Amerika’ya gider ve hızla uyum sağlar.

Karşımızda korkup geri durmayan, esnek bir adam var; bu da sezgilerini izleyebilmenin ilk adımı!

Kamp sona erince Los Angeles’a gider. Bir gün bir pantolon alır. Bir iki sokak ileride bir dükkân görür. Dükkânda çalışan kişi “Bu pantolonu nereden aldınız?” diye sorar. Walker da şakayla karışık, “Neden? Alacak mısınız?” diye karşılık verir. Adam, “Alırım. Ne kadar?” der. O ana kadar Walker’ın aklında pantolonu satmak yoktur, aklından geçen ilk sayıyı söyler: “Yirmi beş dolar.” Adam, “Sekiz tane alırım,” der.

Hayat bize fırsatlar sunar. Mesele, sizin bu fırsatları kullanmaya hazır olup olmadığınızdır.

Walker tekrar pantolonu aldığı yere gider. Birkaç tane daha alıp diğer dükkâna götürür. Parça başına on beş dolar kâr eder.

1988’de kullanılmış giysi alıp satmaya başlar. Bu iş ufak ufak ilerleyerek büyür. Şirketinin adı Serious Clothing’dir. 1994’te, bulunduğu yerin işi açısından bir dezavantaj oluşturduğunu fark eder.

Walker işinde eşiyle ortaktır. Beraberce Los Angeles şehir merkezine taşınırlar. Bir sanayi bölgesinden bir bina satın alırlar. Walker, “Neden burada yaşamak istediniz ki?” diye soranlara, “İçimizden öyle geldi,” diye cevap verir. Yine sezgilerini dinlemiştir.

Sezgi mantığa uymaz. İçinizde bir sezgi varsa yaptığınız işi yapma sebebinizi başkalarına açıklayıp herkesi ikna etmeye çalışmaktansa sezginizi izlemeniz daha iyi olur. Zarar görebileceğinizi ve uğradığınız başarısızlıklar yüzünden eleştirilebileceğinizi biliyorum. Ama o başarısızlıklar sizin deneyimleriniz, kendinize güveninizi kaybetmeden, hepsinden ders almanız gerekir. Geleceğiniz yere ancak bu başarısızlıkları yaşayıp öğrenerek gelebilirsiniz.

Bir sonraki sene Walker’a bir telefon gelir. Birisi bir müzik parçasına klip çekmek için binayı kiralamak ister. Walker kendini film mekânları işinde bulur. Walker, 2001’den beri film dünyasında yer alıyor. O binada düşük bütçeli videolar, yüksek bütçeli filmler, fotoğraf çekimleri yapılmış, hatta ‘reality showlar’ bile çekilmiş. Bu sayede Walker pek çok sıradışı insanla tanışma fırsatı bulmuş.

Ne! Film işine de mi el atmış?!

Walker’ın bir film mekânları şirketi kurma gibi bir niyeti yokmuş. O kendi hayalini oluşturmakla meşgulmüş. Evinin en üst katında kendisi yaşıyormuş. Birinci katta da giysi şirketini işletiyormuş.

Walker çaba harcamadan başarıya ulaşmış. Bunu nasıl yapmış derseniz, sezgilerini izlemiş.

Aslında Walker çaba harcamadan başarıya ulaşmamış, o istediği şeyi yapmış ve tutkulu bir hayat yaşamış. Bunu yapmak etrafınızdaki çoğu kişinin onayladığı bir hayat yaşamaya göre daha farklı bir düzeyde çaba gerektiriyor. Örneğin eşim ve ben, şehirden ayrıldığımız için, kızımızın ilk 6 senesinde özellikle ben aktif iş hayatında çalışmamayı seçtiğim için çok eleştirildik. Oysa bu seçimler sayesinde online terapi konusunda yaratıcı çözümler geliştirebildik.

Porsche arabalara tutkun olduğunu söylemiştik. İlk Porsche’unu 1992’de satın alır. Porsche arabalarla yarışmaya başlar. Bir süre yarıştıktan sonra bu arabaların restorasyonunu yapmaya başlar. Araba tamiri ya da motor konusunda hiç eğitim almamıştır. Ama tutkusu vardır.

Tutku çok şeye yeter. İçinizde istek, irade, doğru motivasyon varsa, ve odaklanabiliyorsanız sonuç alırsınız. Biraz şansın ve biraz gözünüzü karartıp harekete geçmenin de yararı olur.

Herbir cümlesine katılıyorum! Niyet, harekete geçme isteği ve odaklanma, mutlu bir hayatın temel unsurlarıdır. Başarı yalnızca mutlu ve tutkulu hayatın bir sonucudur.

Walker’ın hayatında dönüm noktaları olmuş. Bu anlar, yeni ticari fırsatlara zemin hazırlamış. Walker her zaman sevdiği şeyi yapmış.

Bir başka Porsche aşığı Walker’a ulaşır. Porsche arabalarla ilgili bir belgesel çekmek istemektedir. Walker bu belgeselde onunla birlikte çalışmayı kabul eder. Otuz dakikalık bir belgesel çekerler. Tamamen keyfi bir proje olur. Dört günde çekip bitirirler.

Projede yer alan herkes gönüllü çalışır. Bu işi ek iş olarak yaparlar.

Filmin fragmanı 2012’de yayınlanır. Herkesi şaşırtan bir şey olur. Fragman Top Gear’ın dikkatini çeker. Film yayınlandığı ilk gün elli bin kez görüntülenir.

Bu film sayesinde Porsche Walker’la temasa geçer. Walker Porsche Classics seminerlerinde yer almaya başlar. Nike ve Oakley de kendisine ulaşır. Nike ünlü bir ayakkabı markası, Oakley ise popüler bir güneş gözlüğü şirketi. Lüks araba markaları olan Bentley, BMW ve Volvo da Walker’ı ziyaret edip fikrini alırlar.

Walker Serious Clothing’i yirmi beş yıl işletmesinin ardından coşkusu azalmaya başlamış. Bırakmaya karar vermiş. Böylece hareket özgürlüğü artmış. Ne olacağını bilmiyormuş ama iyi olacağını biliyormuş. Hayatını akışına bırakmış.

Bu da başarılı insanların önemli bir özelliği: Yeniye yer açmak için eskiyi bırakabilme yeteneği!

Walker kendi bildiği gibi hareket eden bir adam. İnsanlardan olumlu tepkiler almasa da sezgilerini izlemek prensibiyle hareket ediyor. İşler rahatsızlık vermeye başlayınca gözünü karartıp gene sezgilerine başvuruyor. Bu da genellikle doğru yöne gitmesini sağlıyor.

Sevdiğiniz işi yapın. Kendinize sevdiğiniz şeyi yapma izni verin. Hayatınızı hakkını vere vere yaşayın. Bir konuda içinizde iyi bir his varsa bu hisse uyun. Risk almaktan korkmayın. Hayallerinize güvenin, hep hayallerinizin peşinden koşun. Hayalleriniz değişebilir. Sorun değil. Size sağladıkları deneyimlerden ders almayı unutmayın yeter.

Ne yapacağınızı size başkaları söyleyemez. Başkaları size ancak tavsiyede bulunabilir. Tavsiyelerine uyup uymamak sizin bileceğiniz bir iş.

Kendinizden başka bir patronunuz olmadığını unutmayın! İş bulmak için saçınızı kesmek zorunda değilsiniz. Ama kesebilirsiniz de. Size verilen tavsiyelerden hangisine uyacağınız konusunda seçici olun. Ama pire için de yorgan yakmayın.

Aklınızı kullanın. Bu yazının amacı size mantığınızı bir yana bırakıp bir şeyler yapmanızı öğütlemek değil. Sezgileri izlemek adına mantıksızca şeyler yapmayın. Ne olursa olsun hayatınız için çalışıp çabalamanız gerek. Başarı, doğru çabaların sonucunda elde edilir.

Yine de yeri gelince gözünüzü karartıp harekete geçmekten çekinmeyin.

Ayrıca Amazon’a bravo! Harika bir yazı olmuş, ben de onun gibi basit ve net cümlelerle yazmayı hedefliyorum:) Aslında bu yazı Amazon’un yayınladığım ilk yazısı değil. Diğeri Hayatınızı Değiştiren Kararlar.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
İrem BRAY Fotoğraf
Uzm.Psk.İrem BRAY
Muğla (Online hizmet de veriyor)
Uzman Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi40 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Uzm.Psk.İrem BRAY'ın Makaleleri
► Sınav Başarısı Psk.Ayşegül COŞKUN
► Yaşam Başarısı Psk.Namık ACAR
► Evlilik Başarısı Psk.Namık ACAR
► Evet, Hayat Zor! Psk.Gonca RASLAYAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Hayat Başarısı İçin Sezgileri İzlemek' başlığıyla benzeşen toplam 21 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


11:30
Top