Her iki yılda bir akademisyen ve alanda değişik kurumlarda çalışan psikolojik danışmanları bir araya getiren üç günlük kongre bugün(23 Ekim) sona erdi.Ev sahibi Çukurova Üniversitesi'ydi.Yani benim üniversitem,bundan yıllar önce yine kongreye evsahipliği yapmıştı ve biz o zaman öğrenciydik,bu kongrede görevliydik.Bir zamanlar beraber görev aldığım sınıf arkadaşlarım şimdi o üniversitenin hocaları ve bu yıl ki organizasyonun beyin takımıydı.Çalışmalarından dolayı başta hocam Prof.Dr. Banu İnanç ve tüm Çukurova PDR bölümünü tebrik ediyorum,çok yoruldular.

Talihsiz bir ayak burkulması nedeniyle kongrenin üçüncü gününe katılamadım ama ilk iki günüyle ilgili izlenimlerimi aktarmak isterim.

Kongrede ulusal katılımın yanı sıra yurtdışından seçkin üniversitelerden akademisyenleri de aramızda görmek,onları dinlemek güzeldi.

PDR Derneği Genel Başkanı Doç.Dr.Tuncay Ergene konuklara karşı çok sıcak ve ilgiliydi,elinden geldiğince atlamadan herkese hoşgeldin dedi,açılış konuşmasında yabancı konuklara ingilizce açıklamalar yaparak yabancı dile hakimiyetini,vizyonunun genişliğini de ortaya koymuş oldu.Ayrıca iki arada bir derede sunumlardan kokteyle geçerken değiştirdiği kıyafetler de gözümüzden kaçmadı,modayı yakından takip ettiğini de öğrenmiş olduk:)

Açılış konuşmasını beğenmediğim tek kişi Adana İl Milli Eğitim Müdürü Abdulgaffur Büyükfırat'ın konuşmasıydı.Biz PDR'cilere sesleniyordu ama bizim ne iş yaptığımızı tam olarak kavrayamadığını,konuşması için getirdiği intihar ve cinayetli gazete küpürleri aleni anlatıyordu,uzun,sıkıcı,bürokratik bir konuşmaydı.

PDR Derneği Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Şen 'Empati Ödülü'nün Prof.Dr.Türkan Saylan'a verildiğini ilan etti,bu psikolojik danışmanların oylarıyla alınmış bir karardı ve bu yıl ilk defa verilecekti.Salonda duygulu anlar yaşandı.Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin genel sekreteri Türkan Saylan adına ödülü kabul etti.Fikir babası Hüseyin Şen'e bu güzel uygulama için teşekkür ediyorum.

Açılış konuşmalarının ve ödül,plaket törenlerinin arkasından üç sanatçının seslendirdiği eserler ve sesleri muhteşemdi.

Üstün Dökmen hocamızın konferansı her zaman ki kendine has üslubuyla eğlendirici ve öğreticiydi.Günlük yaşamda alanımızı doldurmaya çalışan, 1 aylık NLP sertifikalı ama başka vasfı olmayan uyanıklara dikkat çekti,bu konuda bizi uyardı.

Kongre genelinde ufak tefek aksaklıklar oldu,bunlar pek önemli değil ancak oturumların saatlerinin sarkması ve konuşmacılara az süre verilmesi tüm konuşmacıları gerdi ya da heyecanlandırdı.Sunumları için özenle hazırlandıkları belliydi.Bunları daha kısa sürede sunmak zorunda kaldılar.Bir oturumda en az dört sözel bildiri sunulması gerekiyordu.7 salonda oturumlar aynı süre zarfında başladığı için ilgimi çeken konulara yöneldim.Okul psikolojik danışmanlığı,kariyer danışmanlığı,rehabilitasyon danışmanlığı,aile ve evlilik danışmanlığı başlıkları altında oturumların düzenlendiğini gördüm.

Hacettepe Üniversitesi'nden Dr.İbrahim Keklik'in 'Toplumdan Bireye PDR:Psikolojik Danışma ve Rehberlik Alanının Birey Ötesi Sorumlulukları' konulu sözel bildirisini çok beğendim,süre yeterli olmadığı için yeterince aktarım yapamadı,eğer bir konferans düzenlediğini duyarsam kesinlikle katılacağım,çünkü gerçekten çarpıcı bir konuyu ele almış kendisi.Eğer gruba üyeyse bu konuyu tüm gruba ulaştırırsa çok memnun olurum.

Atölye çalışmaları için seçilen konular da ilgi çekiciydi,aynı saatlerde olduğu için birinden birini tercih etmek durumunda kalmak beni üzdü.İlk gün Prof. Dr. Turan Akbaş(Ç.Ü,eğitim bilimleri bölüm başkanı)hocamın 'Aile Terapisi Uygulamaları'çalışma grubuna katıldım,ertesi gün de Dr.Suna Kaymak Özmen ve Dr. Esther Schaegermeier tarafından gerçekleştirilen 'Davranış Sorunları Olan Çocukların Ebeveynlerine Yönelik Bir Eğitim Programı'çalışmaya katıldım.Kongrelerde bu tür atölye çalışmalarına daha fazla zaman ayırılması kanaatindeyim,kendimizi geliştirmek için iyi bir fırsat.

Bilimsel alışverişin yanı sıra sosyal etkileşim açısından da kongrenin faydalı olduğunu düşünüyorum.Yıllardır görüşmediğin arkadaşlarınla,hocalarınla iki laf etmek, yeni arkadaşlıklar edinmek güzel...

Öğle yemeğinde yer bulamayınca boş sandalye bulduğum bir masaya yaklaştım ve oturdum.Tüm ekip İstanbul Üniversitesi Yar.Doç. grubuymuş,ne kadar mütevazi ve sıcak bir grup,kendilerini tanımış olmaktan büyük memnuniyet duydum.Adana'ya gelip de kebap yemeden dönmek olur mu?Ayağım burkulduğu için rehberlik yapıp onları söz verdiğim gibi kebap yemeğe götüremedim ama en azından tarif ettim.Kokteylde olmamalarının tek sebebi Sular civarında Kolcuoğlu kebapçı da tüm ekibin kebap yiyiyor olmasıydı:)

PDR Derneği'nin Ankara ve Adana şubeleri arasında gizli bir rekabet olduğu gözümden kaçmadı,üye olmak isteyenleri kendi şubelerine almak için epey manipülasyon yaptılar,şaşırmadım dersem yalan olur.

Kongreye bazı arkadaşlarım katılmadı,ücreti yüksek bulanlar vardı çünkü,bazıları sadece arkadaşlarını görmek için otelin lobisine gelip katılmadan geri döndüler.Sonradan sadece yemeğin ücretli olduğu,istenirse ücretsiz katılıp dinlenebileceği söylendi ama baştan böyle duyum alan birçok meslektaşımız kongreye katılmadı.Bu konunun bir sonraki kongrede netliğe kavuşturulması iyi olur gibime geliyor.

Ben Meslek Odası ile ilgili gelişmelerin de dernek tarafından bu kongrede ele alınmasını isterdim,ne zaman bir meslek odamız olacak bilmek istiyorum,ne yapılıyor,neredeyiz,ne aşamadayız?Kongrede bana göre eksik ve en önemli olan nokta buydu.

Evet bir kongre daha geride kaldı,umutluyum herkes alanın birer ucundan tutmuş harıl harıl çalışıyor,ama daha çooook çalışmamız lazım çooook.Ellerine,emeklerine,yüreklerine ve beyinlerine sağlık herkesin!

Yasemin Ateş
Psikolojik Danışman
Çukurova Ünv.1998 Mezunu
İçe Bakış PDR Hizmetleri
Söke/Aydın
icebakis09@hotmail.com