Yaza bir adım kala yaşanan en keyifli mevsimdir İlkbahar. Kış soğukluğunun ardından gelen tatlı-sert bir havası vardır ve tüm canlılar üzerinde bambaşka hisleri uyandırır. Özellikle de yeniliklere açık ve renkleri de seviyorsak baharın tadını çıkarmamaya ihtimal yok. Yeşildir biraz bahar tıpkı meyvelerin körpe hali çağla gibi… Badem ve kayısının olgunlaşmamış hali olarak da bilinir çağla. Öyle kıymetlidir ki 15-20 gün gibi kısacık bir zaman dilimini kaplar koskoca bir yıl boyunca. Üstelik her yerde kolaylıkla bulunamayan ekşi bir meyvedir ve tuzlanarak yendiğinde – ki bizler gün içerisinde tükettiğimiz tuz miktarına çokça dikkat eden bireyleriz-baharın tatlı sert havasından nasiplendirir bizleri. Ara öğünlerimizi tatlandırmasının yanı sıra yüksek lif içeriği sayesinde barsaklarımızdaki yararlı bakterilerin oluşumunu artırıcı destek sağlar. Cildimize ışıltı kazandıran güçlü antioksidan E vitamini kaynağıdır. Potasyum içeriği ile tansiyonumuzun düzenlenmesinde etkilidir, aynı zamanda zeytinyağı içerisinde de bulunan tekli yağ asitlerini içermesiyle kalp dostudur, yorgunluk da neymiş dedirtir. Tüm bunların yanı sıra yüksek kalsiyum içeriği ile kalsiyum depolarımızın kolayca dolmasına destek sağlar. Baharın rengarenk güzelliklerinden yalnızca biridir ‘’çağla’’ tadına doyasıya varabilmek dileğiyle…