Geçici Dövme Gerçekten Masum mu?
MAKALE #15586 © Yazan Dr.Vildan ŞENGÖZ | Yayın Kasım 2015 | 1,862 Okuyucu
GEÇİCİ DÖVME GERÇEKTEN MASUM MU?
İnsanoğlu yüzyıllardan beri derisini boyayıp süslemeyi farklı motiflerle renklendirmeyi sever. Bu merak çocuklarda en çok geçici dövme olarak adlandırılan uygulamayla kendini gösterir. Yazlık beldelerde veya tatile çıktığınızda neredeyse sokak başı rastladığınız ve sadece deriye resim çizmek gibi gördüğümüz bu uygulama gerçekten masum mu? Kendinize veya çocuklarınıza sürdürdüğünüz bu maddeler bitkisel mi? Bu yazımda dermatolog gözüyle sizlere bunu açıklayacağım.
Geçici dövme, derinin üzerine boya maddesinin uygulanmasıyla yapılır. Aslında kökeni eskiden düğünlerde veya törenlerde kullanılan kına (Henna) uygulamasına dayanır. Kına Lawsonia İnermus adlı bitkinin yapraklarının kurutulup öğütülmesinden elde edilen bir tozdur. Cilde renk vermesi ve kalıcı olabilmesi için sekiz saat kadar nemli ve kapalı kalması gerekir. Tek başına deriyi boyayamaz ve bu nedenle içine su, zeytinyağı, argan yağı gibi maddeler eklenir. Derinin üst tabakasıyla etkileşip turuncumsu rengini bırakır. Pekçok uygarlıkta deriye şifa verdiği kabul edilir.
Geçici dövmenin kınadan yapıldığı söylense de bazı yönleriyle bunun ayrımını yapmak kolaydır. Kınanın rengini az çok hepiniz bilirsiniz. Geçici dövmelerde eğer siyah renk veya turuncu dışında başka ton görüyorsanız bilin ki bazı maddeler katılmıştır.
Siyah renk vermesi ve sürünce en kısa zamanda deride kalıcı olması için Parafenilendiamin (PPD) adlı madde kullanılır. 1990 lı yıllarda ABD başta olmak üzere pek çok ülkeden geçici dövme alerjisi bildirimlerinin gelmesi ve sayının artması üzerine çalışmalar yapılmış ve bu madde tespit edilmiştir. Kozmetik uygulamalarda kullanılan maddelerin pek çoğu ne yazık ki FDA (Food and Drug Administration) tarafından denetlenmez. İlaç kategorisine girmeyen ancak cilde sürüldüğünde emilip kana karışan maddeler alerjik ve toksik etki yapabilir.
PPD aslında saç boyasında kullanılan bir maddedir. Saçın sert keratin dokusunu kolayca geçer ve haftalarca saçta kalır. Deriye değil saça uygulanması gereken bir maddedir. Deriye sürüldüğünde özellikle yumuşak ve ince olan çocuk cildine uygulandığında zarar verebilir. Bazı kişiler güneş gören yerlerinde daha hassastır. El, kol,yanak,ayak bileği gibi bölgelere sürülen PPD içerikli geçici dövmeler çok şiddetli alerjik reaksiyonlar yapabilir.
Yapılan analizlerde ayrıca renk vermesi için kurşun, kobalt, civa, nikel, krom gibi ağır elementlerin koyulduğu saptanmıştır. Bu maddeler hem ani alerjik reaksiyon hem de duyarlı kişilerde ekzema adı verilen deri hastalıklarının sebebi olabilir.
Geçici dövme alerjisi ile ortaya çıkan tablo genelde kendini hemen göstermez. Uygulamadan 3-10 gün sonrasında kaşıntı, kızarıklık veya sıvı toplayan kabarcıklar olmaya başlar. Genelde motifin sınırlarında reaksiyon olur. Çok nadir durumlarda uygulama yapılmayan kısımlarda kaşıntı ve kabarma olabilir. Benim karşılaştığım bir vakada tüm vücutta anaflaktik reaksiyon dediğimiz şişme ve kaşıntı, dudak ve dil şişmesi durumu olmuştu.
Geçici dövmenin yapılmasından sonra buna benzer bulguların olması dermatoloğa başvurmayı gerektirir. Özellikle başlangıç bulgularına hemen doğru tedavinin yapılması bulguların artmasını engeller. Tablo ilerlerse veya şiddetlenirse erken tedavi yapılmazsa deride iz veya kalıcı lekeler olur.
PPD maddesi bazı çocuklarda alerji bellek hücreleri oluşturur. PPD içeren kumaş boyaları veya tekstille temas eden çocukta sebebi bulunamayan kaşıntılar olur. Erişkinde PPD bellek hücresi saç boyama işleminden sonra kaşıntı ve yaralar yapabilir.
Bitkisel ve masum bir uygulama olarak kabul edilen geçici dövmeyi yaptırırken bu bilgiler ışığında yaklaşmanız doğru olur. Sizin veya çocuğunuzun bilinen bir cilt alerjisi veya kaşıntı sorunu varsa bu tarz uygulamalardan kaçınmanızı hekim olarak tavsiye ederim. Sağlıklı, sevgi dolu günler dileğimle…
Uzm. Dr. Vildan ŞENGÖZ
Dermatog
İnsanoğlu yüzyıllardan beri derisini boyayıp süslemeyi farklı motiflerle renklendirmeyi sever. Bu merak çocuklarda en çok geçici dövme olarak adlandırılan uygulamayla kendini gösterir. Yazlık beldelerde veya tatile çıktığınızda neredeyse sokak başı rastladığınız ve sadece deriye resim çizmek gibi gördüğümüz bu uygulama gerçekten masum mu? Kendinize veya çocuklarınıza sürdürdüğünüz bu maddeler bitkisel mi? Bu yazımda dermatolog gözüyle sizlere bunu açıklayacağım.
Geçici dövme, derinin üzerine boya maddesinin uygulanmasıyla yapılır. Aslında kökeni eskiden düğünlerde veya törenlerde kullanılan kına (Henna) uygulamasına dayanır. Kına Lawsonia İnermus adlı bitkinin yapraklarının kurutulup öğütülmesinden elde edilen bir tozdur. Cilde renk vermesi ve kalıcı olabilmesi için sekiz saat kadar nemli ve kapalı kalması gerekir. Tek başına deriyi boyayamaz ve bu nedenle içine su, zeytinyağı, argan yağı gibi maddeler eklenir. Derinin üst tabakasıyla etkileşip turuncumsu rengini bırakır. Pekçok uygarlıkta deriye şifa verdiği kabul edilir.
Geçici dövmenin kınadan yapıldığı söylense de bazı yönleriyle bunun ayrımını yapmak kolaydır. Kınanın rengini az çok hepiniz bilirsiniz. Geçici dövmelerde eğer siyah renk veya turuncu dışında başka ton görüyorsanız bilin ki bazı maddeler katılmıştır.
Siyah renk vermesi ve sürünce en kısa zamanda deride kalıcı olması için Parafenilendiamin (PPD) adlı madde kullanılır. 1990 lı yıllarda ABD başta olmak üzere pek çok ülkeden geçici dövme alerjisi bildirimlerinin gelmesi ve sayının artması üzerine çalışmalar yapılmış ve bu madde tespit edilmiştir. Kozmetik uygulamalarda kullanılan maddelerin pek çoğu ne yazık ki FDA (Food and Drug Administration) tarafından denetlenmez. İlaç kategorisine girmeyen ancak cilde sürüldüğünde emilip kana karışan maddeler alerjik ve toksik etki yapabilir.
PPD aslında saç boyasında kullanılan bir maddedir. Saçın sert keratin dokusunu kolayca geçer ve haftalarca saçta kalır. Deriye değil saça uygulanması gereken bir maddedir. Deriye sürüldüğünde özellikle yumuşak ve ince olan çocuk cildine uygulandığında zarar verebilir. Bazı kişiler güneş gören yerlerinde daha hassastır. El, kol,yanak,ayak bileği gibi bölgelere sürülen PPD içerikli geçici dövmeler çok şiddetli alerjik reaksiyonlar yapabilir.
Yapılan analizlerde ayrıca renk vermesi için kurşun, kobalt, civa, nikel, krom gibi ağır elementlerin koyulduğu saptanmıştır. Bu maddeler hem ani alerjik reaksiyon hem de duyarlı kişilerde ekzema adı verilen deri hastalıklarının sebebi olabilir.
Geçici dövme alerjisi ile ortaya çıkan tablo genelde kendini hemen göstermez. Uygulamadan 3-10 gün sonrasında kaşıntı, kızarıklık veya sıvı toplayan kabarcıklar olmaya başlar. Genelde motifin sınırlarında reaksiyon olur. Çok nadir durumlarda uygulama yapılmayan kısımlarda kaşıntı ve kabarma olabilir. Benim karşılaştığım bir vakada tüm vücutta anaflaktik reaksiyon dediğimiz şişme ve kaşıntı, dudak ve dil şişmesi durumu olmuştu.
Geçici dövmenin yapılmasından sonra buna benzer bulguların olması dermatoloğa başvurmayı gerektirir. Özellikle başlangıç bulgularına hemen doğru tedavinin yapılması bulguların artmasını engeller. Tablo ilerlerse veya şiddetlenirse erken tedavi yapılmazsa deride iz veya kalıcı lekeler olur.
PPD maddesi bazı çocuklarda alerji bellek hücreleri oluşturur. PPD içeren kumaş boyaları veya tekstille temas eden çocukta sebebi bulunamayan kaşıntılar olur. Erişkinde PPD bellek hücresi saç boyama işleminden sonra kaşıntı ve yaralar yapabilir.
Bitkisel ve masum bir uygulama olarak kabul edilen geçici dövmeyi yaptırırken bu bilgiler ışığında yaklaşmanız doğru olur. Sizin veya çocuğunuzun bilinen bir cilt alerjisi veya kaşıntı sorunu varsa bu tarz uygulamalardan kaçınmanızı hekim olarak tavsiye ederim. Sağlıklı, sevgi dolu günler dileğimle…
Uzm. Dr. Vildan ŞENGÖZ
Dermatog
Beğenin 
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
