2007'den Bugüne 92,300 Tavsiye, 28,217 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Boşanma Sonrası Erkek Cinselliği
MAKALE #11515 © Yazan Psk.Kemal ÖZCAN | Yayın Ekim 2013 | 11,851 Okuyucu
2011 boşanma istatiklerine göre, 2010 yılının ikinci altı ayında 33 139 çift, 2011yılının aynı döneminde 33 702 çift boşandı, yani bir yıl içinde % 1,7’lik bir artış oldu. Buna karşılık evlenme sayısında belirgin bir azalma oldu

Mahkeme tutanaklarına « Şiddetli geçimsizlik » olarak geçen ve boşanma sebeblerinin %20’sini teşkil eden cinsel sorunlar bu sıralamada oldukça önemli bir kısmı oluşturuyor.


Cinsel yaşam boşanmadan nasıl etkileniyor ?


Evli bir çifti boşanma noktasına kadar götüren cinsel sorunların boşanma gerçekleştikten sonra birden ortadan kalkmıyor, çoğu zaman dahada artarak devam ettiǧi gibi, kimi zaman daha önceden olmayan başka sorunlarında bu süreçte ortaya çıkabiliyor.


Sorunlu evliliklerde yaşanan iletişim sorunları, yoğun öfke ve kavgalar zamanla cinsel hayatıda etkiler ve eşler birbirinden ve cinsellikten uzaklaşmaya başlarlar. Kimi zaman eşlerden birinde yada her ikisinde önceden var olan cinsel sorunların da evliliğin bozulmasında önemli sebeplerden birini teşkil eder. Böyle sorunlu bir evlilikten sonra yaşanan boşanmanın faturası çoǧu zaman cinselliğe kesilmekte bunun yarattığı olumsuz duygular beraberinde cinsellikten uzaklaşma, kaçınma davranışları geliştirme, sosyal ilişkilerden uzaklaşma, izolasyon, içine kapanma gibi davranışlara yol açmaktadır.


Boşanma sonrası ortaya çıkan cinsel sorunlar nedir ?


En sık rastlanan erkek cinsel işlev bozukluklarının başında sırasıyla, sertleşme, erken boşalma ve cinsel isteksizlik geliyor. Özellikle boşanan erkeklerdeki geçmişe dönük yoğun suçluluk öfke başarısızlık duygularının erkek ve kadında ciddi cinsel sorunlara yol açıyor. Bu durum erkeklerde iktidarsızlığın en önemli sebeblerinden biridir. Tedavi için başvuran erkeklerle yapılan değerlendirme görüşmelerinde bu sorunu yaşayan kişiler her ne kadar ilk seanslarda ; cinsel isteksizlik, sertleşme sorunu ve diğer cinsel işlev bozuklukları ile boşanma arasında doğrudan bir ilişki göremesede, ilerleyen seanslarda evliliğe ve karşı cinse karşı beslenen olumsuz bu sorunlara olan dolaylı etkisini farketmektedir.


Böyle bir durumla karşılaşan erkek ne yapmalı ?


Kimi boşanmış erkekler böyle bir durumda adeta bir ergen gibi davranarak hemen bir partner bulup olabildiğince yoğun bir cinsellik yaşamaya çalışıp yaşına ve sosyal statüsüne uygun olmayan davranışlar içine girerken, bir başka grup erkekde içine kapanıp her türlü sosyal ilişkiden kaçarak depresyona girmektedir. Örselenmiş bir egonun savunma tepkileri olan bu her iki davranışda cinsel hayatta sertleşme sorunu şeklinde kendini gösterebilir. Böyle bir durumda kişi öncelikle paniğe kapılmamalı, yaşadıklarının içinde bulunduğu duruma göre normal olduğunu kabul etmelidir. Duygusal açıdan oldukça zor bir dönem olan boşanmanın, kişi üstünde bir yakınının ölümü, kendi bedeninde bir organının kaybı kadar büyük bir travma etkisi yarattığı unutulmamalıdır. Araştırmalar ayrılık travmasının yaklaşık üç yıl sürdüğünü, bu süreden önce yaşanan ilişkilerde geçmişin etkisinin sürdüǧünü, iktidarsızlık ve benzeri cinsel proplemlerin yaşanabileceğini göstermektedir. Erkek ayrılık sonrası geçmişiyle yüzleşmeli, yaşanan sorunlardaki kendi sorumluluklarının farkına varadıktan sonra, hayatında yani bir başlangıç yapabilme esnekliğini gösterebilmelidir. Yine aynı şekilde cinsel hayatındada geçmişe takılı kalmamalıdır. Uzun süre iktidarsızlık yasayan erkekler karamsarlığa kapılmadan, uygun bir cinsel terapi ile bu proplemin de aşılabileceğini bilmelidir.


Cinsel terapi nedir, nasıl yapılır ?


Cinsel terapi; bireylerin cinsellik alanında duygusal ve davranışsal sorunlarının çözümünü, cinsel ve ruh sağlıklarının geliştirilmesi ve korunmasını amaçlayan tekniklerin genel adıdır. Cinsel işlev bozukluklarından dolayı bozulan ruhsal dengeyi sağlamak, yeniden cinsel eğitim vermek, düşünce ve duygu alışverişi kurmak, çiftlerin veya bireylerin kendilerini tanımalarını sağlamak, cinsel çatışmaları çözümlemek, bu çatışmalardan doğan kaygı ve gerginlikleri azaltmak, çiftler arasındaki ilişkileri iyileştirip olgunlaştırmak için kullanılan tüm teknik ve yöntemlere cinsel terapi diyebiliriz. Zihinsel ve duygusal sorunları olan ve bu sorunlarla baş etme gücü yetersiz kalan kişilere belli bir amaç ve plan doğrultusunda belli teknik ve yöntemlerin uzman kişilerce uygulandığı profesyonel bir yardım hizmeti sürecidir. Cinsel terapi zihinsel ve duygusal sorunları olan kişilerle zihinsel ve duygusal bağlantı kurularak yürütülen tedavi etme bilim ve sanatıdır.


Cinsel terapide öncelikle cinsel işlev bozukluklarının nedeni, kişinin iç dünyasındaki bir çatışmadan mı kaynaklandığı, yoksa kişiler arasındaki bir çatışmanın etkisiyle mi oluştuğu araştırılır. İnsan psiko-seksüel bir canlıdır, yani cinsel yaşamı psikolojik durumuyla doǧrudan ilgilidir ve bu nedenle cinsel işlev bozuklukları sosyokültürel baskılar, cinsellikle ilgili bilgi eksikliği, önemli bir psikiyatrik hastalığın bir sonucu, çarpıtılmış ve olumsuz düşüncelerimiz veya basit bir stres durumundan kaynaklanabilir. Ancak sorunun kaynaǧının fizyolojik bir nedene dayanmadıǧından emin olmak için cinsel terapiye başlamadan önce danışanlara çok yönlü multidisipliner bir muayene, tetkik ve değerlendirme yapılmalıdır


Cinsel terapi süreci danışanların cinsel sorunlarını ve bunların temelinde yatan kişisel deneyleri anlamalarını, kendi sorunlarının kaynağına inmelerini ve bu şekilde kendi kendilerine yardımcı olmalarını sağlar.


Cinsel terapiye ihtiyacı olanlar genellikle çocukluk döneminde kişilik gelişiminde aksaklıklar yaşayan ve erişkin dönemde de içlerinde bu izleri taşıyan kişilerdir.

Cinsel terapiye baş vuran kişi yada çiftlerde davranışçı ve bilişsel psikoterapi, çift terapisi ya da evlilik terapisi teknikleri birlikte kullanılmalır.

Cinsel soruna yol açan faktörler tespit edildikten sonra danışana cinsel terapi uygulanabilir, nefes ve gevşeme egzersizleri öğretilir. Boşanmış erkeğin iç dünyasında bastırılmış olan ruhsal çatışmalar ön planda ise tıbbi tedaviyle birlikte yoğun bireysel psikoterapi öneriliyor.


Seanslar sırasında edinilmesi sağlanan yeni bakış açısının gerçek cinsel hayata nasıl aktarılacağı konusunda danışanlara "ev ödevleri" verilir. Danışanların özgün sorunlarına kişilik özelliklerine uygun ev ödevlerine örnek olarak; sertleşme sorununda « indir-kaldır », erken boşalmada, boşalma kontrolünü sağlayan ödevler, vajinismusta, aşk kaslarını gevşetme cinsel istek bozukluklarında ise isteği artırıcı ödevler vb. verilir. Çünkü danışanların cinsel sorunlarını analiz etmesi bu sorunlarını çözdükleri anlamına gelmez. Sorunlar esas olarak cinsel egzersizler, mastürbasyon veya fiili cinsel ilişki içinde çözümlenebilir.

Ev ödevlerinin yapılmasını engelleyen kaçınma davranışlarının altında otomatik düşüncelerin yattığı unutulmamalıdır. Cinsellikle ilgili olumsuz düşünceler bazen o kadar alışkanlık haline gelir ki, aklımızdan geçip gittiklerinin farkına bile varamayız. İşte bu yüzden onlara " otomatik düşünceler" denir. Otomatik düşünceler genellikle üzüntü, suçluluk, kaygı, öfke (burada özellikle iktidaesızlıkta) gibi cinsellikle ilgili negatif düşüncelerdir. Cinsel terapide danışanlara işte bu negatif düşüncelerden kurtularak hayata nasıl daha uyumlu bir bakışla yaklaşabilecekleri öğretilir. Bu süreçte, danışanlar gevşeme, güven duyma, konuşma, dokunma, aşk oyunları, kendilerine güvenme ve kendi bedenleriyle barışık olma, cinsel hayatlarındaki problemlere çözüm üretebilme ve hızlı bir iyileşme göstermelerini sağlayacak bir "kendine yardım tekniği" konusunda bilgilendirilirler ve kendilerini geliştirirler.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Boşanma Sonrası Erkek Cinselliği" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Kemal ÖZCAN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Kemal ÖZCAN'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Kemal ÖZCAN Fotoğraf
Psk.Kemal ÖZCAN
Ankara (Online hizmet de veriyor)
Psikolog
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi1 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Kemal ÖZCAN'ın Makaleleri
► Erkeklik ve Erkek Cinselliği Psk.Dila HOTLAR
► Erkek Cinselliği Reddederse Psk.Gülüm BACANAK
► Boşanma Sonrası Depresyonlar Psk.Namık ACAR
► Boşanma Sonrası Yaşama Uyum Dr.Psk.Ayşegül KARAHAN
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Boşanma Sonrası Erkek Cinselliği' başlığıyla benzeşen toplam 31 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► İkinci Evlilikler Ekim 2013
► Cinsellikte Kurallar Aralık 2012
► Evlenme Korkusu Ekim 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


16:25
Top