2007'den Bugüne 92,227 Tavsiye, 28,206 Uzman ve 19,962 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Bel Fıtığı Nüks İhtimali, Bel Fıtığı Tedavisi Sonucu, Yaşlı Hastalarda ve Çocuklarda Bel Fıtığı, Hamilelerde Bel Fıtığı
MAKALE #14212 © Yazan Prof.Dr.Semih KESKİL | Yayın Şubat 2015 | 4,683 Okuyucu
Bel fıtığı hastalarında nüks olayına zaman zaman rastlanır. Ameliyat gerekmeyen ve konservatif tedaviyle iyileşen hastalarda da bel fıtığı kolayca nüksedebilir. Bugüne kadar yapılmış araştırmalarda bel fıtığı ameliyatı sonrası nüks oranı %5-11 arasında değişmektedir ve bu oran tüm cerrahi yöntemlerde benzerdir.

Aynı mesafede ameliyat edilen tarafın karşı tarafında veya bir diğer mesafede olan bel fıtığı nüks demek değildir. Bu yeni bir bel fıtığı demektir ve nüks olarak adlandırılmamalıdır. Çünkü belde bulunan fıtıklaşmış bir disk boşaltıldığı zaman geride daha dört adet sağlam disk kalmakta ve görevlerini sürdürmektedirler. Bunların zamanla dejenere olması ve yeni bir bel fıtığının ortaya çıkması sıradan bir durumdur.

Nüks şüphesiyle gelen vakaların değerlendirilmesi çok önemlidir. Çünkü atılacak her yanlış adım bir başka adımı davet eder. Onun için iyice araştırdıktan ve düşündükten sonra karar vermek gerekir. Hastada nüks bel fıtığı düşünülüyorsa kontrast madde verilerek yapılan manyetik rezonans(MR) tetkiki çok değerlidir. Nüks için mutlaka ağır bir yük kaldırmak da gerekmez. Bazen öksürmekle bile hastalık ortaya çıkabilir. Nüksün engellenmesi için hastanın ameliyat sonrası yaşamına özen göstermesi ve ameliyat sonrası önerilere tam anlamıyla uyması gerekir.

Günümüzde uygun ve yeterli bir teknikle tecrübeli doktorlar tarafından ameliyat edilen hastalarda başarı oranı % 94 civarındadır. Doğru hasta, doğru zamanda, doğru teknikle, doğru ekip tarafından, doğru aletler kullanılarak ameliyat edilirse başarı şansı yükselmektedir. Bütün bunlara rağmen risk hâlâ sıfırlanabilmiş değildir. Ameliyat yerindeki yüzeysel veya derin dokuların iltihabı, yapışıklıklar, epidural nedbe dokusu teşekkülü, dura mater denilen kalın zarın zedelenmesi gibi nispeten basit komplikasyonların yanı sıra sinir elemanlarının, komşu yapıların, iç organların, büyük damarların zarar görmesi gibi önemli komplikasyonlar ve diğer birtakım istenmeyen olaylar dünyanın tıpta en ileri düzeydeki merkezlerinde bile görülebilmektedir.
Farklı yaş gruplarında bulunan bel fıtığı teşhis ve tedavisinde birtakım özellikleri gözden kaçırmamak gerekir. Mesela yaşlı hastalarda mevcut kanal dar olduğundan yürümekle ortaya çıkan ve kendisini bir miktar yürüdükten sonra oturmak zorunda bırakan bacak ağrısı, bacaklarda uyuşma-karıncalanma tarzında şikâyetler ön planda bulunabilir. Yani hastada bel fıtığı ile birlikte omurilik kanal darlığı söz konusu ise, o zaman cerrahi esnasında aynı seansta kanal da genişletilmektedir.

Yaşlı hastalarda kalp-damar sistemini veya diğer sistemleri tutan ek patolojiler bulunabileceğinden bu hastalarda cerrahi tedaviye karar verirken çok daha titiz davranılmalıdır. Cerrahi tedavi mutlaka gerekiyorsa, bu girişimin öncelikle genel anestezi altında hastayı tamamen uyutmak suretiyle yapılıp yapılamayacağı ortaya konmalıdır. Hastanın genel anestezi alması sakıncalı ise, o zaman kendisi spinal/epidural anestezi dediğimiz bel kısmından aşağısı tamamen uyuşturulmak suretiyle uyanık iken operasyona alınıp hiçbir ağrı hissettirilmeksizin ameliyat edilebilir.

Çocuklarda ise bel fıtığı yetişkinlere oranla çok daha seyrek (% 1 gibi bir oranda) görülen bir rahatsızlıktır ve en sık ergenlik dönemi dediğimiz yaşlarda görülmektedir. Bu dönemdeki bir çocuk bel ağrısı şikâyetiyle doktora getirildiyse bel fıtığı yanında yapısal bozukluklar, doğumsal bazı hastalıklar, bel kayması ve disk enfeksiyonu da teşhiste daima göz önünde bulundurulmalıdır. Yürüme bozukluğu, omurgada eğriliği, bel kaslarında spazm ve hareket kısıtlılığı da bulunabilir. Çocuklarda yeterli ve uygun bir cerrahinin sonucu çok yüz güldürücüdür. Hastalar eski aktivitelerine tamamen kavuşabilir ve spora dönebilirler.

Çocuklarda omur kemikleri alt ve üst her iki yüzeyde birer kıkırdak plak içerir ve bu plakların kemik gövdesi ile temas ettiği kısımda epifiz yer alır; işte omur kemikleri bölgelerden büyür ve kemikleşirler. Bu nedenle gelişme çağı içinde bulunan çocukların ağır yük taşımaları ve bilhassa, bunu asimetrik bir tarzda yapmaları omur kemiklerinde bulunan epifizler üzerine yükü dengesiz şekilde bindirecek ve dolayısıyla sağlıklı bir kemik gelişimi olmayacaktır. Onun için çocuklar ağır okul çantaları taşımamalılar. Zorunlu hallerde ya iki yanlı sırt çantaları ya da tekerlekli olup yerde çekilebilen çantalar kullanmalılar. Hatta çocuklara okulda birer dolap verilmesi de büyük kolaylık sağlayacaktır. Ayrıca ağırlıklar eşit olarak her iki ele paylaştırılarak yani simetrik tarzda taşınmalıdır.

Hamile bir bayanda ilerleyen aylarda karın içinde büyüyen bebek bele ilave bir yük ekler ve belin yapısını olumsuz etkiler. Fakat bu büyüme yavaş olduğundan bel ve sırt adaleleri ile destek dokular uyum gösterip ağırlık artışını dengelerler. Gebeliğin ilk aylarında yapılacak risksiz ve hafif egzersizler ilerideki aylarda anne adayına büyük avantajlar sağlar.

Ancak hamilelikle birlikte bel fıtığı da mevcutsa röntgen filmi çekimleri ve bilgisayarlı tomografi tetkiki bebeğe zararlı olabilecek x-ışınları nedeniyle yaptırılamayacağı için manyetik rezonans(MR) ile görüntüleme yapılabilir. Özellikle ilk üç ayda hastaya ilaç da verilememektedir. Bu dönemde şiddetli bel ve bacak ağrısı bulunan hamile hasta öncelikle mutlak sert yatak istirahatine alınmalıdır. İlk üç aydan sonra evde hastanın beline yapılan hafif masajlar ve sıcaklık uygulamaları kısmen de olsa rahatlık sağlayabilmekte ve fıtığın daha fazla ilerlemesine engel olacak tarzda tedbirler alınarak da kritik dokuz ayın atlatılması temin edilmektedir. Hamile bir bayanda bel fıtığı varsa ve kesinlikle ameliyat gerekiyorsa, o zaman bu girişim spinal veya epidural anestezi ile gerçekleştirilmelidir.

Doğum esnasında, nöroşirürji uzmanı doktor ile hastayı takip eden kadın hastalıkları ve doğum uzmanı son durumu bir kez daha beraberce değerlendirerek normal doğum ile sezaryen arasında bir karara varırlar. Doğum ne şekilde olursa olsun (sezaryen veya normal doğum) doğumdan sonra karın kasları gevşemiş halde olacağından; lohusalık döneminde hasta, karın adalelerini güçlendirici egzersiz programlarına alınmalıdır. Doğumdan sonra hasta tekrar ele alınarak normal şartlarda teşhis ve tedavi yöntemleri uygulanır ve kesin sonuç o zaman elde edilir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Bel Fıtığı Nüks İhtimali, Bel Fıtığı Tedavisi Sonucu, Yaşlı Hastalarda ve Çocuklarda Bel Fıtığı, Hamilelerde Bel Fıtığı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Prof.Dr.Semih KESKİL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Prof.Dr.Semih KESKİL'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Semih KESKİL Fotoğraf
Prof.Dr.Semih KESKİL
Ankara
Doktor "Beyin ve Sinir Cerrahisi (Nöroşirurji)"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi5 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Prof.Dr.Semih KESKİL'in Makaleleri
► Bel Fıtığı ve Tedavisi Fzt.Cihat SEYREK
► Bel Fıtığı Tedavisi Prof.Dr.Elif AKALIN
► Çocuklarda Bel Fıtığı Dr.Cemalettin EKMEKCİOĞLU
► Boyun Fıtığı ve Tedavisi Fzt.Cihat SEYREK
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,962 uzman makalesi arasında 'Bel Fıtığı Nüks İhtimali, Bel Fıtığı Tedavisi Sonucu, Yaşlı Hastalarda ve Çocuklarda Bel Fıtığı, Hamilelerde Bel Fıtığı' başlığıyla benzeşen toplam 38 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Boyun Ağrısı Şubat 2015
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


06:32
Top