Doğum Çatlakları Tedavisinde Yenilikler
Tıpta stria adı verilen doğum çatlakları, deride kollajen ve elastin adı verilen liflerin ayrılması ile meydana gelir. Bir bakıma deri altının yara izleridir. Derinin aşırı gerilmesi sonucu olduğuna inanılsa da nedenleri karmaşıktır. Genetik ve ailesel yatkınlığı olan bireylerde, özellikle hormonal durum ortamı hazır hale getirdiği zaman gerilmeler, deride çatlaklara neden olmaktadır. Özellikle kortizon hormonunun, kollajen üreten fibroblast adı verilen hücrelerin üretim yapmasını engellediği belirlenmiştir. En sık doğum gibi bedenin bir bölümünde oluşan gerilmelerden sonra oluşsa da, hızlı kilo almalar ya da hızlı büyüme dönemlerinde de deride çatlaklar meydana gelir. Vücut geliştirme sporu yapanlarda görülebilir. Kortizon kullanımında da benzer sorunlarla karşılaşılabilir. Özellikle derinin bu büyüme ve gelişmeye ayak uyduramadığı yerlerde çatlakları görürüz.
Çatlakların iki çeşidi vardır. Birincisi rengin kırmızı-mor olduğu erken evredir. İkincisi alba olarak adlandırılan beyaz renkli çatlaklardır.
Elbette en iyi tedavi çatlakların oluşumunun önlenmesidir. Cildi yumuşak fırçalamak dolaşımı artırarak, oksijenlenmeyi sağlayacak ve onarıma yardımcı olacaktır. Bedeni yeterince sıvı alımı ile nemli tutmak önemlidir. Cildimizin kuruduğu zaman çatladığını hatırlayalım. Dışarıdan sürülen nemlendiriciler ya da nem kaybını azaltan ürünler yararlı olabilir. Bebek yağı, kakao yağı gibi. Dışarıdan kollajen ya da elastin içeren kremlerin sürülmesinin deriyi yumuşatma dışında özel yararları yoktur. Önemli olan sürülen kremin derinin onarım mekanizmalarını harekete geçirmesidir. Phytoelastin jelin bu konuda önemli bir yeri var.
Deri çatlaklarının tedavisi bölgeye göre değişiklikler gösterir. Retinoid terapisi, kimyasal peeling, mikrodermabrazyon, pulse dye lazer, Nd-Yag lazer ve fraksiyonel lazerler tedavi seçenekleri arasında yer alır.
Bunlar arasında cilt yüzeyinin mozaik lazerler ile “blending” tarzı soymalar ve çatlakların altına kök hücreden zengin yağ hücresi enjeksiyonları ya da fibroblast gibi deri altı liflerini üreten hücrelerin enjeksiyonu en iyi çözümdür.
Cilt soymada mozaik lazerler bu konuda yeni ve etkili bir tedavi yöntemi olarak öne çıkıyor. Erbium ya da karbondioksit mozaik lazerler dokuda mikroskobik hasarlar ve mikroskobik iyileşme alanları bırakarak iyi sonuçlar veriyor.
Bu işlem deri altına yapılacak özellikle kök hücreden zengin yağ hücresi enjeksiyonları desteklenirse elde edilen sonuç çarpıcıdır. Kök hücreler diğer hücrelerden bazı özellikleri ile ayrılır. Belirli bir gruba özelleşmiş değillerdir. Plastisite adı verilen bir özellikleri vardır, uygun sinyalle her grup hücreye dönüşebilirler. Estetik cerrahiyi ilgilendiren kök hücreler yağ dokusu kaynaklı kök hücrelerdir. Yağ dokusunda bulunan kök hücrelerin kemik iliğindekiler kadar dönüşme yetenekleri ve değeri olduğu saptanmıştır. Üstelik aynı miktardaki kemik iliğine göre 1000 kat daha fazla kök hücre içerir. Dolaylı kök hücre aktarımları ise kök hücreden zengin yağ hücre enjeksiyonları ile yapılabilir. İşlem mikroenjeksiyon türünde bir uygulama olup, herhangi bir iz bırakmaz ve kişi işlem sonrası evine dönebilir. Yağ enjeksiyonundan farklı bir uygulama olup, bu konuda eğitimli ve tecrübeli estetik cerrahi uzmanları tarafından yapılması gerekir.
Derideki çatlakların yok edilmesinde estetik cerrahinin ayrı bir yeri var. Burada beden şekillendirme işlemleri uygulanır. Karın bölgesinin deforme ve göbek deliği altında çok sayıda çatlakların olduğu durumlarda, lifting işlemleri ile tamamen çatlakların giderilmesi mümkündür. Çatlakların olduğu bölgelere yapılacak lifting işlemleri etkili bir tedavi bir seçeneğidir.
Çatlakların iki çeşidi vardır. Birincisi rengin kırmızı-mor olduğu erken evredir. İkincisi alba olarak adlandırılan beyaz renkli çatlaklardır.
Elbette en iyi tedavi çatlakların oluşumunun önlenmesidir. Cildi yumuşak fırçalamak dolaşımı artırarak, oksijenlenmeyi sağlayacak ve onarıma yardımcı olacaktır. Bedeni yeterince sıvı alımı ile nemli tutmak önemlidir. Cildimizin kuruduğu zaman çatladığını hatırlayalım. Dışarıdan sürülen nemlendiriciler ya da nem kaybını azaltan ürünler yararlı olabilir. Bebek yağı, kakao yağı gibi. Dışarıdan kollajen ya da elastin içeren kremlerin sürülmesinin deriyi yumuşatma dışında özel yararları yoktur. Önemli olan sürülen kremin derinin onarım mekanizmalarını harekete geçirmesidir. Phytoelastin jelin bu konuda önemli bir yeri var.
Deri çatlaklarının tedavisi bölgeye göre değişiklikler gösterir. Retinoid terapisi, kimyasal peeling, mikrodermabrazyon, pulse dye lazer, Nd-Yag lazer ve fraksiyonel lazerler tedavi seçenekleri arasında yer alır.
Bunlar arasında cilt yüzeyinin mozaik lazerler ile “blending” tarzı soymalar ve çatlakların altına kök hücreden zengin yağ hücresi enjeksiyonları ya da fibroblast gibi deri altı liflerini üreten hücrelerin enjeksiyonu en iyi çözümdür.
Cilt soymada mozaik lazerler bu konuda yeni ve etkili bir tedavi yöntemi olarak öne çıkıyor. Erbium ya da karbondioksit mozaik lazerler dokuda mikroskobik hasarlar ve mikroskobik iyileşme alanları bırakarak iyi sonuçlar veriyor.
Bu işlem deri altına yapılacak özellikle kök hücreden zengin yağ hücresi enjeksiyonları desteklenirse elde edilen sonuç çarpıcıdır. Kök hücreler diğer hücrelerden bazı özellikleri ile ayrılır. Belirli bir gruba özelleşmiş değillerdir. Plastisite adı verilen bir özellikleri vardır, uygun sinyalle her grup hücreye dönüşebilirler. Estetik cerrahiyi ilgilendiren kök hücreler yağ dokusu kaynaklı kök hücrelerdir. Yağ dokusunda bulunan kök hücrelerin kemik iliğindekiler kadar dönüşme yetenekleri ve değeri olduğu saptanmıştır. Üstelik aynı miktardaki kemik iliğine göre 1000 kat daha fazla kök hücre içerir. Dolaylı kök hücre aktarımları ise kök hücreden zengin yağ hücre enjeksiyonları ile yapılabilir. İşlem mikroenjeksiyon türünde bir uygulama olup, herhangi bir iz bırakmaz ve kişi işlem sonrası evine dönebilir. Yağ enjeksiyonundan farklı bir uygulama olup, bu konuda eğitimli ve tecrübeli estetik cerrahi uzmanları tarafından yapılması gerekir.
Derideki çatlakların yok edilmesinde estetik cerrahinin ayrı bir yeri var. Burada beden şekillendirme işlemleri uygulanır. Karın bölgesinin deforme ve göbek deliği altında çok sayıda çatlakların olduğu durumlarda, lifting işlemleri ile tamamen çatlakların giderilmesi mümkündür. Çatlakların olduğu bölgelere yapılacak lifting işlemleri etkili bir tedavi bir seçeneğidir.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Doğum Çatlakları Tedavisinde Yenilikler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Prof.Dr.Ahmet KARACALAR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Prof.Dr.Ahmet KARACALAR'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |






Yazan Uzman
|
doğum çatlakları, deri çatlakları, lazer, kök hücre, fibroblast, hücre aşısı, karın germe, phytoelastin jeli
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.