Beyin Kistleri - Araknoid Kistler
ARAKNOİD KİSTLER
Beyin ve omuriliğin etrafını saran zara araknoid zar denir. Mikroskop altında bu zar örümcek ağına benzediğinden eski Yunancada araknoid adını almıştır.
Araknoid kistler, BOS (Beyin omurilik sıvısı) benzeri sıvı dolu kistik kavitelerdir. Araknoid kistler intrakranial yer kaplayan lezyonların yaklaşık %1'ini oluştururlar. Tüm yaş gruplarında görülebileceği gibi genelde çocukluk çağında tespit edilir. Erkeklerde biraz daha sık görülür. Araknoid kistler konjenital (doğumsal) olabileceği gibi travma, infeksiyon veya kanama sonrası da gelişebilir. Travmatik araknoid kistler ortalama 1-5 yıl içerisinde oluşurlar.
Beyinde en sık yerleştiği yer orta fossadır(çukur). Daha sonra azalan sırayla arka çukur, suprasellar bölge, frontal konveksite, interhemisferik fissür şeklinde görülür. Kafa içindeki araknoid kistlerin yaklaşık yarısı beynin orta fossada şakak (temporal) bölgesinde görülür. Bu bölgedeki araknoid kistler sağa oranla 3-4 kat daha fazla olmak üzere sol tarafta yerleşim gösterirler. İtalyan beyin cerrahı Galassi tarafından 3 tipe ayrılmışlardır. Tip I en küçük olanıdır ve beynin şakak bölgesinin ön kısmında iğ şeklindedir. Bu tiplerde genellikle herhangi bir tedavi gerekmez.Dikdörtgen şeklindeki kistler de Tip II olarak olarak sınıflandırılmıştır. Bu tip kistlerde tedavi yöntemi cerrahi girişimdir. Tip III kist ise en büyük olanıdır. Beyinde baskıya bağlı bulgu verirler.
Araknoid kistler beyinde yerleştiği bölgeye de bağlı olarak baş ağrısı, nöbet geçirme, güçsüzlük gibi şikayetlere yol açabilir. Orta çukur kistleri nadiren multipl görülür. Bu durum Marfan Sendrom, nörofibromatozis gibi hastalıklarla ilişkili olabilir. Yine daha çok orta çukur araknoid kistler de görülebilen nadir bir komplikasyon subdural hematomdur. Bu durum genellikle travmayı takiben kistin rüptüre olması ve beyin zarı arasında kanaması sonucu ortaya çıkar.
Ayırıcı tanıda epidermoid kist ilk akla gelmesi gereken durumdur. Bilgisayarlı beyin tomografisi, MR görüntülemede yeterlidir. Nöbet geçirme, çok şiddetli baş ağrısı, kistin yırtılması sonucu kanaması, takiplerde kist boyutlarında artış gibi durumlarda operasyon gerekir.
Genel olarak 3 tür cerrahi yöntem uygulanır:
Kafatasının açılıp, ameliyat mikroskobu ile beyin tabanındaki normal BOS yolları ile kist arasında pencereler açılması bir diğer yöntemdir. Böylece kist içindeki basınçlı sıvı açılan pencerelerden normal BOS yollarına karışarak sonunda emileceği yere ulaşır. Kistler şant sonrasında olduğu gibi hemen küçülmezler. Daha uzun sürede küçülür fakat içinde basınçlı sıvı bulunmaz. Aynı işlem endoskop kullanılarak kafatasında sadece bir delikten yapılabilir. Endoskopik ameliyatta ise cilt kesisi 2-3 cm.dir. Endoskopik girişim için özel eğitim ve deneyim gereklidir.
Bunun dışında aralıklı olarak (6 ay-1 yıl) çekilen kontrol BT veya MR görüntüleriyle takip yeterli olacaktır.
Spinal (omurga) araknoid kistler ise en sık torakal (sırt) daha sonra servikal (boyun) bölge yerleşimlidir.
Spinal araknoid kistler asemptomatik olabilir. Bel ve sırt ağrısı, uyuşma, karıncalanma gibi semptomlara da yol açabilirler. Anterior yerleşimli kistler genellikle güçsüzlük ve myelopatiye yol açarken, posterior yerleşimli kistler nöropatik ağrı ve parestezi ile kendilerini gösterirler. Spinal araknoid kistlerde de tanıda MR oldukça faydalıdır. Bacaklarda güçsüzlük, idrar kaçırma gibi durumların eşlik ettiği hastalarda cerrahi gerekmektedir. Bu kistlerin tanısı durumunda hastanın muayene ve takiplerinin düzenli şekilde yapılabilmesi için mutlaka bir beyin cerrahına gitmesi gereklidir.
Beyin ve omuriliğin etrafını saran zara araknoid zar denir. Mikroskop altında bu zar örümcek ağına benzediğinden eski Yunancada araknoid adını almıştır.
Araknoid kistler, BOS (Beyin omurilik sıvısı) benzeri sıvı dolu kistik kavitelerdir. Araknoid kistler intrakranial yer kaplayan lezyonların yaklaşık %1'ini oluştururlar. Tüm yaş gruplarında görülebileceği gibi genelde çocukluk çağında tespit edilir. Erkeklerde biraz daha sık görülür. Araknoid kistler konjenital (doğumsal) olabileceği gibi travma, infeksiyon veya kanama sonrası da gelişebilir. Travmatik araknoid kistler ortalama 1-5 yıl içerisinde oluşurlar.
Beyinde en sık yerleştiği yer orta fossadır(çukur). Daha sonra azalan sırayla arka çukur, suprasellar bölge, frontal konveksite, interhemisferik fissür şeklinde görülür. Kafa içindeki araknoid kistlerin yaklaşık yarısı beynin orta fossada şakak (temporal) bölgesinde görülür. Bu bölgedeki araknoid kistler sağa oranla 3-4 kat daha fazla olmak üzere sol tarafta yerleşim gösterirler. İtalyan beyin cerrahı Galassi tarafından 3 tipe ayrılmışlardır. Tip I en küçük olanıdır ve beynin şakak bölgesinin ön kısmında iğ şeklindedir. Bu tiplerde genellikle herhangi bir tedavi gerekmez.Dikdörtgen şeklindeki kistler de Tip II olarak olarak sınıflandırılmıştır. Bu tip kistlerde tedavi yöntemi cerrahi girişimdir. Tip III kist ise en büyük olanıdır. Beyinde baskıya bağlı bulgu verirler.
Araknoid kistler beyinde yerleştiği bölgeye de bağlı olarak baş ağrısı, nöbet geçirme, güçsüzlük gibi şikayetlere yol açabilir. Orta çukur kistleri nadiren multipl görülür. Bu durum Marfan Sendrom, nörofibromatozis gibi hastalıklarla ilişkili olabilir. Yine daha çok orta çukur araknoid kistler de görülebilen nadir bir komplikasyon subdural hematomdur. Bu durum genellikle travmayı takiben kistin rüptüre olması ve beyin zarı arasında kanaması sonucu ortaya çıkar.
Ayırıcı tanıda epidermoid kist ilk akla gelmesi gereken durumdur. Bilgisayarlı beyin tomografisi, MR görüntülemede yeterlidir. Nöbet geçirme, çok şiddetli baş ağrısı, kistin yırtılması sonucu kanaması, takiplerde kist boyutlarında artış gibi durumlarda operasyon gerekir.
Genel olarak 3 tür cerrahi yöntem uygulanır:
- Kiste şant takılması
- Açık ameliyat ile mikroskop kullanarak kistin beynin alt bölümündeki BOS yolları ile ağızlaştırılması
- Endoskop ile kistin beynin alt bölümündeki BOS yolları ile ağızlaştırılması
Kafatasının açılıp, ameliyat mikroskobu ile beyin tabanındaki normal BOS yolları ile kist arasında pencereler açılması bir diğer yöntemdir. Böylece kist içindeki basınçlı sıvı açılan pencerelerden normal BOS yollarına karışarak sonunda emileceği yere ulaşır. Kistler şant sonrasında olduğu gibi hemen küçülmezler. Daha uzun sürede küçülür fakat içinde basınçlı sıvı bulunmaz. Aynı işlem endoskop kullanılarak kafatasında sadece bir delikten yapılabilir. Endoskopik ameliyatta ise cilt kesisi 2-3 cm.dir. Endoskopik girişim için özel eğitim ve deneyim gereklidir.
Bunun dışında aralıklı olarak (6 ay-1 yıl) çekilen kontrol BT veya MR görüntüleriyle takip yeterli olacaktır.
Spinal (omurga) araknoid kistler ise en sık torakal (sırt) daha sonra servikal (boyun) bölge yerleşimlidir.
Spinal araknoid kistler asemptomatik olabilir. Bel ve sırt ağrısı, uyuşma, karıncalanma gibi semptomlara da yol açabilirler. Anterior yerleşimli kistler genellikle güçsüzlük ve myelopatiye yol açarken, posterior yerleşimli kistler nöropatik ağrı ve parestezi ile kendilerini gösterirler. Spinal araknoid kistlerde de tanıda MR oldukça faydalıdır. Bacaklarda güçsüzlük, idrar kaçırma gibi durumların eşlik ettiği hastalarda cerrahi gerekmektedir. Bu kistlerin tanısı durumunda hastanın muayene ve takiplerinin düzenli şekilde yapılabilmesi için mutlaka bir beyin cerrahına gitmesi gereklidir.
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Beyin Kistleri - Araknoid Kistler" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Prof.Dr.Hasan Çağlar UĞUR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Prof.Dr.Hasan Çağlar UĞUR'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
50 Beğeni
Yazan Uzman
|
beyin kisti, araknoid kist, kist, araknoid tedavi, araknoid, araknoid kistler, beyinde araknoid kist, araknoid kist nedir, araknoid kist tedavisi, beyinde kist, beyin kistleri, araknoid zar, kiste şant takılması, bos yolları, spinal araknoid kist, spinal araknoid kistler, anterior yerleşimli kist, anterior yerleşimli kistler
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.