2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Kış Hastalıkları
MAKALE #526 © Yazan Op.Dr.Tamer HALİLOĞLU | Yayın Aralık 2007 | 21,626 Okuyucu
Kış mevsiminin gelmesiyle havaların ani olarak soğuması özellikle üst solunum yollarındaki hastalıkları arttırır. Kış aylarında oluşan hastalıkları çocuklarda ve erişkinlerde olarak iki ayrı grupta değerlendirmek gerekir.

Özellikle sonbaharla birlikte okulların açılması dış ortama çıkan çocuklarda sık üst solunum yoları enfeksiyonları başlar. Bunlar sık görülen nezle sinüzit gibi hastalıklarla beraber ortakulak iltahaplardır. Bu hastalıklarla beraber geceleri 3-10 yaş arasındaki çocuklarda horlamanın artması da görülebilir. Bunların nedeni üst solunum yollarında bulunan lenf bezlerindeki (bademcikler geniz eti) büyüme ve buna bağlı tıkanıklıklardır. Bütün yaz boyunca güneşin yararlı etkisine maruz kalan ve daha steril ortamda bulunan çocuklar okulların açılmasıyla daha kirli, kapalı ve enfeksiyonlara müsait mikropların bulunduğu ortamlara girerler. Bununla birlikte mikroplara karşı savunma geliştirmeye çalışan dokularda büyüme ile(hipertrofi) tıkanıklar başlar. Bütün bunlarda çocuklarda sık hastalanma orta kulak iltahabı ve horlamaya neden olur. Burada sadece ortamdaki kapalı atmosfer ve hava kirliliği şikayetlere neden olmaz aynı zamanda havadaki soğuğun kendiside etkilidir.

Çocuklarda ve erişkinlerde soğuk algınlığı nezle ve sinüzit yıl içerisinde her zaman meydana gelebilir, ancak Aralık ayından Mart ayına kadar olan dönemde daha çok ortaya çıkar. Havadaki ısı değişikliği, nem ve kirlilik bu gibi hastalıkların oluşmasında önemli rol oynar. Bunun oluşma mekanizma şöyledir: İdeal çevre şartları; örneğin %45 nem, çok fazla değişiklik göstermeyen hava sıcaklığı ve temiz hava hastalıklara karşı olan direnci artırır. Yaygın ve genel kanı soğuğun üst solunum yolları enfeksiyonlara yol açtığı şeklindedir. Ancak yapılan deneysel çalışmalarda böyle bir etki gösterilmemiştir. Soğuk iki yolla rol oynayabilir. Birincisi,hastalıklara karşı direnci azaltır, ikincisi ise burun içerisindeki gibi üst solunum yollarını kaplayan dokularda refleks olarak kasılmaya(vazokonstrüksiyon) neden olur. Bu da özellikle sinüs boşluklarının burun içerisinde açılan deliklerin daralmasını kapanmasını sağlar. Böylece mikropların üremesine uygun ortam oluşur. Soluduğumuz havadaki ideal nem miktarı %45 dolaylarında olmalıdır. Özellikle kış aylarında ısıtılan ortamlarda havadaki nem miktarı %15’lere kadar düşer. Bu burun içerisindeki dokulardaki suyu çekerek kurumasına ve hastalığa neden olan etmenlerin daha kolay üremelerini sağlar. Tam tersi olarak nem miktarının artması ise burun içerisindeki dokularda buharlaşmaya engel olarak dokularda şişmeye ve burun tıkanıklığına neden olur. Bütün bunlar nezle ve sinüzit gelişimini kolaylaştıran faktörlerdir.Ayrıca hava sıcaklığında ki hafif değişiklikler nemli havalarda çok daha fazla imiş gibi algılanır ve buna bağlı olarak soğuğa karşı reaksiyon daha fazla gösterilir.

Kış aylarında görülen hastalıkları çocuklarda ve erişkinlerde ayrı ayrı değerlendirmek gerekir.

Başlıca hastalıkar şunlardır:

Çocuklarda:
  • · Sık ÜSYE,
  • · Nezle sinüzit,
  • · Tonsillit,
  • · Adenotonsillit,
  • · Boyundaki lenf bezlerinde büyüme,
  • · Ortakulak iltahapları,
  • · Enfeksiyonun aşağıya inmesi ile atipik öksürük ile beraber zaatürre,
  • · Horlamanın artması ile uykusunu düzenli alamayan çocukta gün içinde huzursuzluk davranış bozuklukları ve derslerindeki başarıda azalma.

Erişkinlerde:
  • · Nezle sinüzüt,
  • · Tonsillit,
  • · Farenjit,
  • · Larenjit( ses telleri iltahabı),
  • · Bronşit,
  • · Lenf adenit( enfeksiyonun boyun lenf bezlerine atlaması).

Çocuklarda Orta kulak iltahapları:

Çocukların % 75 ila 95 i 3 yaşına kadar orta kulak iltihabı geçirir. En sık olarak ta 6 ay ile 6 yaş arasında görülür. Amerika Birleşik Devletlerinde yapılan bir araştırmada 10 yaşından küçük çocuklara verilen antibiyotiklerin % 42 si ( hemen hemen yarısına yakını) orta kulak iltihabı içindir. Mevsim olarak en sık Aralık Mart ayları arasında görülür. Yani kış aylarında görülür. Peki Orta Kulak İltihabı nedir? Orta kulağın ve kulak zarının mikroorganizmalar tarafından oluşturulan iltihabıdır. Öncelikle orta kulak iltahablarını çocuklarda kabaca ikiye ayırmak gerekir.

1. Akut orta kulak iltihabı: Kapalı bir kulak zarında orta kulak boşluğu mikroplar açısından sterildir( yani temizdir). Mikroplar çocuk üst solunum yolu enfeksiyonu olduğunda kulağın genize açılan tüpleri( Tuba Östaki) vasıtasıyla gelir ve burada iltihaba yol açar. (Resim1:akutotit.)resim-1

2. Orta kulakta sıvı birikimi ile karakterize(efüzyonlu otit) orta kulak iltihabı: Bunda zaman zaman mikrobik enfeksiyon görülebilir ancak genelde sadece orta kulakta koyu yapışkan zamk gibi bir sıvı mevcuttur. Tek şikayet işitme kaybıdır. (Resim2:efüzyonluotit.)resim-2

Çocuklarda bu iki hastalık hemen daima birbirini takip eder. Önce akut otik gelişir. Geniz etinde ve bademciklerdeki buyumeye bağlı olarak drene olamayan ortakulakta zamanla effüzyonlu otit gelişir. Bu durum uzun sürerse( 3 aydan fazla) kulağa tüp takmak gerekir. (Resim-3)resim-3

Çocuklarda bademcik iltahapları:

Çocuklarda en sık ve komplikasyonlara yol açan A-Grubu Beta hemolitik streptokok denilen , bakteri türü mikroplardır. Özellikle kış aylarında kapalı ortamlarda birarada bulunan insanlarda boğaz iltihaplanmalarına, yani farenjite neden olurlar. Streptokoklar, solunum yollarından havayla çıkan damlacıkların insandan insana geçmesiyle bulaşırlar. En sık 5-15 yaş arasındaki çocuklarda hastalık yaparlar.

Hastalığın belirti ve bulguları nelerdir ?

Boğaz ağrısı ve ateşi olan çocukların yaklaşık %10'unda A-Grubu Beta hemolitik streptokok iltihabı vardır. Boğazın (farenks) ve bademciklerin (tonsiller) iltihaplanması olan farenjit ve tonsillit nedeniyle çocuğun yutkunması ve beslenmesi güçleşir, kötü ağız kokusu olur. Streptokok farenjiti olan çocuğun ateşi genellikle 38°C'den yüksektir; titremeler, vücutta ağrılar ve iştahsızlık olur. Birlikte karın ağrısı, bulantı ve kusma gibi karın belirtileri de bulunabilir. Bakıldığında bademcikler ve boğazda kızarıklık, küçük dilde şişlik ve bademcikler üzerinde beyaz lekelenmeler görülür. Alt çene kemiğinin köşesinde ve boyunda lenf bezleri şişmiş olabilir.

Bazen streptokok iltihaplarında, mikropların salgıladığı toksinler deride yaygın kızarık biş döküntüye neden olur. Bu durumda hastalığın adı "kızıl"dır ve genellikle boğaz iltihabının 2.gününden 6.gününe kadar sürer. Tedavi edilmeyen veya yetersiz tedavi edilmiş streptokok iltihapları, nadiren ateşli romatizma adı verilen ve kalp romatizması ile eklem iltihaplarına neden olabilen bir hastalığa da yol açabilirler. A Grubu Beta hemolitik streptokok iltihaplarının bir diğer nadir komplikasyonu da, hastalığın başlangıcından 2-3 hafta sonra ortaya çıkabilen böbrek iltihabıdır. Streptokoklar ayrıca sinüzite, orta kulak iltihabına, zatürreye ve deri iltihaplarına da neden olabilirler.

Beta bulaşıcı mıdır ve önlenebilir mi ?

Hastalık sırasında beta mikrobu bulaşıcıdır. Bazı çocuklar streptokok mikrobunun taşıyıcısı olabilirler. Boğaz kültürlerinde beta üremesine rağmen kendilerinde hiçbir hastalık belirtisi bulunmayan okul çağındaki taşıyıcı çocukların oranı %5-15'dir. Taşıyıcılığın tedavisi için doktorunuzla görüşmeniz gerekir.

Streptokoklara bağlı boğaz iltihaplarını önlemenin kesin bir yöntemi yoktur. En güvenli yol, evde boğaz iltihabı olan bir kişi varsa, bu kişiyle çok yakın temasta bulunmamak ve genel hijyen kurallarına dikkat etmektir.

Beta nasıl tedavi edilir ?

Çocuğunuzun boğazında A Grubu Beta hemolitik streptokok iltihabından şüphelendiğinde, doktorunuz boğaz kültürü yapılmasını isteyecektir. Eğer boğaz kültüründe üreme olursa bu inceleme mikrobun türünü tayin edecek ve hangi antibiyotiklerin tercih edilebileceğini bildirecektir. Çocuğunuzda A Grubu Beta hemolitik streptokok iltihabı olduğu kesinleşirse, ağızdan ya da enjeksiyon şeklinde verilebilen bir antibiyotik ile tedavi edilmesi gerekecektir. Tedavi süresi 10 gündür.

Beta kaç günde iyileşir ?

A Grubu Beta hemolitik streptokok iltihaplarının inkubasyon dönemi (bulaşma ile hastalık oluşma arasında geçen süre) genellikle 7-10 gündür. Boğaz iltihaplarında ateş genellikle 5 gün içinde düşer, bunu takiben boğaz şikayetleri de azalır. Antibiyotik tedavisi genellikle 10 günde tamamlanır. Eğer belirtiler düzelmişse ve ateş yoksa, antibiyotik tedavisinin başlanmasını takibeden 48. saatten sonra çocuğunuz okula gidebilir. İlk 48 saatte bulaşıcılık devam eder ve okuldaki başka çocukların da hastalanması için risk oluşturur. Şikayetler kısa sürede kaybolsa bile, ilaçlar doktorunuz tarafından önerilen süre ve dozda kullanılmaya devam edilmelidir.

Evde ne yapabilirim ?

Eğer çocuğunuz boğaz ağrısı nedeniyle yemekte güçlük çekiyorsa yumuşak veya sıvı gıdaları tercih edin. Çocuğunuzun bol sıvı almasını (su, meyve suları vb) ve istirihat etmesini sağlayın.

Oda havasının nemlendirilmesi, çocuğunuzun boğaz şikayetlerini azaltacaktır. Eğer boyunda ağrılı lenf bezi şişlikleri varsa, boyuna nemli ve ılık bir havlu koymak onu rahatlatabilir.

İlaçları doktorunuzun önerdiği süre ve dozda kullanmaya özen gösterin. Bu, ateşli romatizma ve bademcikler etrafında abse gelişmesi gibi komplikasyonların önlenmesi için mutlak gereklidir.

Doktora ne zaman başvurmak gerekir ?

Çocuğunuzun boğazında streptokok iltihabının belirtileri varsa, özellikle de evde veya okulda başka birisinin yakın zamanda streptokok iltihabı geçirdiğini biliyorsanız doktorunuza başvurun.

Eğer çocuğunuz streptokok iltihabı için tedavi altındayken şu belirtilerden birini görürseniz yine doktorunuza başvurun: ateşin düştükten birkaç gün sonra tekrar yükselmeye başlaması, deri döküntüsü, kulak ağrısı, koyu veya kanlı burun akıntısı, öksürük ve balgam çıkartma, göğüs ağrısı, solunum güçlüğü ve aşırı halsizlik, havale geçirme, eklemlerde şişlik ve ağrılı kızarıklık, bulantı ve kusma.

Sinuzit:

Sinüsler ve Sinüzit

Sinüsler burun etrafındaki kemikler (etmoid ve sfenoid), üst çene kemikleri (maksiller) ve alın kemiği (frontal) içinde bulunan hava dolu boşluklardır. Bu boşluklar, genellikle burun içine açıldıkları kanallarındaki tıkanıklıklar nedeniyle iltihaplandığında ortaya çıkan enfeksiyona sinüzit adı verilir. Sinüzitin akut ve kronik (müzmin) olmak üzere iki tipi vardır.

Sinüzitin belirti ve bulguları nelerdir ?

Soğuk algınlıklarını ve nezleyi hemen takiben ortaya çıkan akut sinüzit, farklı yaş gruplarında farklı belirtiler verebilir. Erişkinlerde ve büyük çocuklarda burun tıkanıklığı; sarı, yeşil veya kanlı burun akıntısı; gözlerin etrafında ağrı; diş ağrısı ile karışabilen yanak ağrısı; yüzde basınç hissi; öne eğilmekle artan yüz veya baş ağrısı, kötü ağız kokusu belirtileri bulunabilir. Bazen de kuru öksürük, hafif ateş veya mide rahatsızlığı şikayetleri görülebilir. Küçük çocuklarda da yukardaki şikayetler bulunabilir, ancak genellikle bu şikayetlerini iyi ifade edemezler. Hastalık, yüksek ateş ve iltihaplı burun akıntısı nedeniyle her zamankinden biraz daha şiddetli ve 10 günü geçen bir "soğuk algınlığı" zannedilebilir.

Kkronik sinüzitte, belirtilerin süresi üç aydan uzundur. Koyu burun akıntısı, geniz akıntısı, burun tıkanıklığı, koku alamama, özellikle geceleri artan öksürük belirtileri görülebilir.

Doktora ne zaman başvurmak gerekir ?

Sinüzit belirtileri bazen soğuk algınlığı ve allerji ile karıştırılabilir. Eğer sinüzitiniz olduğunu düşünüyorsanız aşağıdaki belirtileri gözden geçirin; bu belirtilerden üç veya daha fazlası varsa doktorunuza başvurun.

BELİRTİ
SİNÜZİT
ALLERJİ
SOĞUK ALGINLIĞI
Yüzde basınç / ağrı
Var
Bazen
Bazen
Süre
10-14 günden fazla
Değişken
10 günden az
Burun akıntısı
Koyu, sarı-yeşil
Berrak, akıcı
Koyu beyazı veya akıcı
Ateş
Bazen
Yok
Bazen
Başağrısı
Bazen
Bazen
Bazen
Üst dişlerde ağrı
Bazen
Yok
Yok
Kötü ağız kokusu
Bazen
Yok
Yok
Öksürük
Bazen
Bazen
Var
Burun tıkanıklığı
Var
Bazen
Var
Hapşırma
Yok
Bazen
Var

Sinüzit önlenebilir mi ?

Günlük hayatınızdaki koşullarda bazı değişikler yaparak sinüzit riskini azaltabilirsiniz. Kış aylarında, özellikle kaloriferli evlerde iyice kuruyan havayı, solunum yolları için ideal olan %35-%50 nem oranına ulaşacak şekilde bir buhar makinesi ile nemlendirin. Soğuk algınlıkları sırasında bol su için, uçak seyahatinden ve sualtı dalışlardan kaçının, şikayetler uzun sürdüğünde doktorunuza başvurun. Allerjiniz varsa allerji önlemlerine ve tedavisine her zaman özen gösterin.

Sinüzit nasıl teşhis edilir ?

Akut sinüzit genellikle doktorun belirtileri ve muayene bulgularını değerlendirmesi sonucunda teşhis edilir; bazen bir röntgen filmi gerekebilir. Kronik sinüzit teşhisi ise daha zordur ve burunun endoskop adı verilen optik aletlerle muayenesinden sonra sinüslerin bilgisayarlı tomografi incelemesi gerekebilir.

Sinüzit nasıl tedavi edilir ?

Akut sinüzit, genellikle kullanma süresi 10 gün olan ve ağızdan alınan antibiyotikler, dekonjestan ilaçlar ve burun spreyleri ile tedavi edilir. İspatlanmış allerjisi olan kişilerde antihistaminik türü ilaçlar da tedaviye eklenebilir.

Kronik sinüzitte daha uzun süreli ilaç tedavisi uygulanır. İlaç tedavilerinden yarar görmeyen hastalarda ameliyatla tedavi gerekir. Günümüzde sinüzit ameliyatlarının çoğunluğu, dışarıdan görünür bir kesi yapılmaksızın, burun deliği içinden endoskopik yöntemle yapılmaktadır.

Çocuklarda sinüzit farklı mıdır ?

Çocuklarda solunum yolu enfeksiyonları erişkinlerden daha sık görüldüğü ve sinüzit belirtileri daha silik seyrettiği için teşhis de daha zordur. Çocuklarda aşağıdaki belirtilerin varlığı sinüziti düşündürmeli ve doktor muayenesi yapılmalıdır :
  • · Soğuk algınlığının 10-14 günden uzun sürmesi
  • · Koyu ve sarı-yeşil renkte burun akıntısı
  • · Boğaz ağrısı, öksürük, kötü ağız kokusu, bulantı, kusma yaratan geniz akıntısı
  • · Uzun süreli başağrısı
  • · Huzursuzluk veya halsizlik
  • · Göz çevresinde şişlik

Farenjit:

Boğazı ağrıyan ateşli çocuklar arasında her 10 çocuktan biri streptokok bakterisinin neden olduğu faranjite yakalanmıştır. Faranjit kış aylarında, kapalı, kalabalık ortamlarda kolayca bulaşır. 5-15 yaş grubu çocuklar bu hastalığa en sık yakalanan gruptur. Hastalık, hasta kişinin tükürük ve burun salgısından bulaşabilir. Evde hasta biri olduğunda ortak hiçbir malzeme kullanılmamalı, eller sabunla sık sık yıkanmalıdır. Faranjit boğaz enfeksiyonu demektir ve yutmayı güçleştirir. Ateş, titreme, kırıklık, iştahsızlık gibi belirtilerin yanında karın ağrısı, bulantı, kusma da görülebilir. Boyundaki lenf bezleri şişer, bademcikler irileşir ve üzerinde beyaz-sarı iltihap odakları belirir.
Boğaz kültürü ya da hızlı strep testiyle doğrulandığında antibiyotik tedavisine başlanır ve 10 gün devam edilir. Yetersiz tedavi bademcik absesi, romatizmal ateş ve nefrit gibi durumlara neden olabilir.

Hasta çocuğa bol sıvı, ateş düşürücü ve antibiotikler, yuluşak yiyecekler, çorba, dondurma verilebilir (soğuk ödemi ve yangıyı alacaktır). Daha büyük çocuklar tuzlu suyla gargara yapabil

Larenjit:

Akut Larenjit:

Akut larenjit genellikle akut viral üst solunum yolu enfeksiyonlarına eşlik eder. Muayenede gırtlak içindeki mukoza yüzeylerinde yaygın kızarıklık veya damarlanmada artış görülür. Nedenler, viral, bakteriyel, solunan havadaki kimyasallara bağlı olabilir.

Semptomlar:
  • - Hafif ateş, halsizlik
  • - Ses kısıklığı
  • - Öksürük
  • - Gırlak muayenesinde kızarık, ödemli şişkin ses telleri.

Tedavi:
  • - Solunum havasının nemlendirilmesi
  • - Bol su ve ifrazatı arttırıcı ilaçlar
  • - Öksürük kesiciler, öksürük söktürücüler.
  • - Ses istirahati
  • - Antibiyotik
  • - Belirgin şişlik ve ses kısıklığı fazla ise varlığında sistemik kortikosteroid
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Kış Hastalıkları" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Tamer HALİLOĞLU'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Tamer HALİLOĞLU'nun izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Tamer HALİLOĞLU Fotoğraf
Op.Dr.Tamer HALİLOĞLU
İstanbul
Doktor "Kulak, Burun, Boğaz - KBB"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi3 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Op.Dr.Tamer HALİLOĞLU'nun Makaleleri
► Postür Hastalıkları Dr.Fzt.Gökhan AYGÜL
► Rahim Hastalıkları Op.Dr.Ayşe DARAMA
► Çocuk ve Yaz Hastalıkları Dr.Ayşe ZENGIN TURAN
► Dış Kulak Hastalıkları Prof.Dr.Selçuk ONART
► İç Kulak ve Hastalıkları Prof.Dr.Oğuz BASUT
► Larenks ve Hastalıkları Prof.Dr.Oğuz BASUT
► Retina Hastalıkları Op.Dr.Füsun UZUNOĞLU
► En Sık Görülen Kadın Hastalıkları Prof.Dr.Alparslan BAKSU
► Bartholin Bezi ve Hastalıkları Op.Dr.Güzin BAŞCI
► Mide Hastalıkları ve Oruç Op.Dr.Mücteba GÜNDÜZ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Kış Hastalıkları' başlığıyla benzeşen toplam 49 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:31
Top