Zamanı doğru kullanma deyince akla gelen şeyler genellikle işte üretkenliği artırmakla ilgili oluyor. Oysa zamanınız üzerinde talep yaratan yalnızca işiniz değil, yolculuklar, aile, eğitim, spor, egzersiz ve eğlence etkinlikleri de zaman istiyor. Pek çok kişinin hiçbir şeye yetişemediğini düşünüp bunalması boşuna değil! Hatta bu durum bazılarının ruh sağlığında anksiyete krizlerine kadar varabilen sıkıntılara ve yapılacak işleri erteleyerek zamanı boşa geçirmeye yol açabiliyor. Bu yazımda, kendim zor yoldan, yani deneyimle öğrendiğim zamanı doğru kullanma becerilerini paylaşıyorum.
Zamanı Doğru Kullanma Konusunda Kendinizi Geliştirmeye İhtiyacınız Var Mı?

Birinin yalnızca zamanını nasıl yönettiğine bakarak o kişi hakkında birçok şey öğrenebilirsiniz. Ailenin bakımı ile kendi ihtiyaçlarını dengelemesi gereken bir ebeveyn misiniz? Kendi zamanının yanı sıra çalışanlarının zamanını da yönetme sorumluluğu taşıyan bir işveren misiniz? Benim gibi, ailenize ayıracak yeterince zaman yaratabilmek için evinde ve işyerinde insan çalıştıran kariyer sahibi bir anne misiniz?

Zamanla olan ilişkiniz aşağıdaki üç kategoriden yalnızca birine girebilir:

1) Dengeli: Zamanı dengeli kullanan kişiler işlerini sakin sakin ve verimli bir şekilde hallederler.

2) Koşturanlar: Kafası kesilmiş tavuk gibi hızla oradan oraya koşturup dururlar, aynı anda birçok projeyle uğraşırlar. Hiçbir şeye yetişemeyip bunalırlar ve tükenmeleri bir an meselesidir.

3) Oyalananlar: Hiçbir şeyi yapmak için motivasyonları yok gibidir. Gerçekten de bir şey başarma istekleri kısıtlanmıştır. Bu kişilerin iç çatışmaları öyle şiddetlidir ki zamanın çoğunu yapmaları gereken işleri erteleyip oyalanarak ve çeşitli bağımlılıklarla geçirirler.



——l———————————————-l——————————————————l—-



Oyalanan Dengeli Koşturan



Zamanı Doğru Kullanma Becerileri

Bu ölçekte nerede olursanız olun, aşağıdaki zamanı doğru kullanma ilkelerini uygulayabilirsiniz:

Kendinize hayatta net hedefler belirleyin. Yalnızca bu hedeflere ulaşmanıza yardımcı olacak şeylere “evet” deyin.
Hayatta birbiriyle çatışan hedeflerimiz olabileceğini ve bu hedeflerimizi dengelememiz gerektiğini kabullenin.
İç çatışmalarınızla yüzleşin, korkularınıza ve şartlanmalarınıza rağmen sınırlarınızı kararlılıkla koruyun.
Herkesi memnun etme ihtiyacının ötesine geçin.
İşte size verilen görevleri kabul etmeden önce tartışmayı öğrenin. Çoğu zaman işyerindeki çalışma arkadaşlarımızdan daha iyi olmak isteriz. Kendimizi zorlarsak daha iyi birer öğrenci, çalışan, esnaf ya da uzman olacağımızı sanırız ancak sonuç genellikle enerjimizin tükenmesi olur.
Her gece, ertesi gün yapmanız gereken acil işlerin listesini çıkarın ve yaptıkça işaretleyin.
En zor ve en sevimsiz işleri en önce, enerjiniz varken yapın.
Çok büyük işleri parçalara ayırıp günlere ve haftalara yayın.
Her işi yapmak için kendinize fazladan zaman tanıyın.
Aşırı çalışmaktan korunmak için çalışma saatlerinizi sınırlayın. Kendinize, acaba işimi kişisel bir boşluğu doldurmak için kullanıyor olabilir miyim sorusunu sorun.
Mutlaka tamamen dinlenmeye ayırdığınız günler olsun. Yeterince dinlendiğiniz zaman daha fazla şey yapabilirsiniz.
Zamanı Doğru Kullanma Konusu Sandığınızdan Daha Fazlasını İfade Eder

Birçok kişiden, verdikleri kararları sebatla uygulayamadıkları için kendi kendilerine kızdıklarını duyuyorum. Ancak bunların hepsi birer bilgidir. Önümüzde açılan yol planladığımızdan farklıysa, merakla ilerlemek ve hem kendimize hem de başkalarına karşı anlayışlı olmak en iyisidir. Zamanı doğru kullanmayı öğrenmek, hayatı zarafetle yaşamayı öğrenmekten ibarettir.