2007'den Bugüne 92,309 Tavsiye, 28,219 Uzman ve 19,977 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Okul Öncesi Eğitimin Kelebeğin Hayatına Etkisi
MAKALE #7665 © Yazan Psk.Ebru DEMİR KARA | Yayın Ekim 2011 | 6,843 Okuyucu
Savunmasız, ihtiyaçlarını karşılayamayan yeni doğanın ilk ihtiyacıdır, sevgi.
Sevgi dokunmaktır, hissetmektir. Ağlayarak ilk keşfine başlar yeni doğan, bakım veren ihtiyacını, sevgisini de sunarak karşıladığında güvenle bağlanabileceği birileri olduğunu fark eder. Gelecek yıllara yaptığı ilk yatırımdır güven. İlk adımla beraber keşifler hızlanır. Onun gelişimi, bir ipek böceğinin gelişimi gibidir. Kurtçuk dönemi, koza dönemi, kelebek dönemi vardır. Ancak ipek böceğinde bu dönemler kesin çizgilerle ayrılırken; bireyde bir dönemde kazanılanlar, diğer dönem kazançlarına eklenerek ve farklı biçimler alarak ilerler. Doğum öncesine kurtçuk dönem dersek, doğum sonrası korunmaya muhtaç olan birey kozadadır. Sonra kelebek olur artık sosyalleşme zamanıdır ve sıra uçmaya gelmiştir. Kozanın yavaş yavaş açıldığı, ilk arkadaş deneyimlerinin yaşandığı, sosyal bir varlık oluşun ortaya konduğu bu dönem okul öncesi dönemdir.

Okul öncesi eğitim neden önemlidir?


0-6 yaş bireyin en hızlı geliştiği dönemdir. Beyin yapısı ve fonksiyonlarının gelişiminin üçte ikilik bölümü 0-4 yaş arasında tamamlanmaktadır. Okul öncesi eğitim sosyal ve duygusal gelişimi destekleyerek, yetişkinlik döneminde kişinin var olan potansiyelini tam olarak kullanmasını sağlar. Çocukların fiziksel, duygusal, sosyal ve bilişsel yönden gelişimlerini sağlayan okul öncesi eğitim, çocukların olumlu kişilik temelleri atması, yaratıcı yönlerinin, güven duygularının oluşması, doğru iletişim becerilerini kazanmak gibi bir çok kazanımı ortaya çıkarmakta ve desteklemektedir. Okul öncesi eğitim alan çocukların, eğitim almayan diğer çocuklara kıyasla gelecekte okul başarısında daha yüksek başarı gösterdikleri, sosyal ve duygusal gelişim açısından daha yetkin oldukları görüşü araştırmalar tarafında desteklenmektedir. Okul öncesi eğitimin yararlarına baktığımızda:

Çocukların zekalarında gelişme.
El becerilerinde ve kişisel bakımlarını karşılayabilmede gelişme.
Sınıfta kalma ve okuldan ayrılma oranlarında düşüş.
Beslenmelerinde iyileşme.
Olumlu ebeveyn çocuk ilişkisi.
Kendilerini ifade etme becerilerinde gelişme.
Sosyal ve duygusal davranış gelişiminde daha ilerde olabilmektedirler.

Okul öncesi eğitim, çocuğu ilköğretime hazırlar mı?


İlköğretime hazır olmanın şartlarından biri çocuğun kendi yaşına uygun zihinsel gelişim düzeyine ulaşmış olmasıdır. Zihinsel gelişim düzeyine ulaşmış olmak tek başına yeterli olmayabilir. Bunun yanında duygusal, sosyal, fiziksel gelişim olarak da bir çocuğun ilköğretime hazır olması gerekmektedir.
Zihinsel olarak yani ; gözlem yapma, sınıflandırma, eşleştirme gibi bilişsel becerileri kazanmış olması,
Duygusal olarak; anne babadan ayrı kalabileceğini görebilmek, kendi işlerini kendisi yapabilmesi, alternatifler sunulduğunda seçim yapabilmesi özgüven ve bağımsızlık duygularının gelişmiş olması gerekmektedir
Sosyal olarak ise sadece oyuncaklarını paylaşmak değil bir yetişkinin ilgisini paylaşmayı, başkalarının haklarına saygı göstermeyi de öğrenmiş olması,
Fiziksel olarak ise kesme yapıştırma, kalem kullanma, boyama yapabilme becerilerini gerektiren ince motor faaliyetlerinin ve zıplama koşma gibi becerileri gerektiren kaba motor fonksiyonlarının gelişmiş olması gerekmektedir

Okul öncesi eğitimde çocukların bu alanlarda gelişimlerini tamamlaması desteklenir.

Okul öncesi eğitime başlamak için uygun yaş nedir?


Okul öncesi eğitimine başlama yaşı her çocuk için aynı değildir. Gelişimsel olarak bazı çocuklar 2 yaşında bazı çocuklar ise 3-4 yaşında anaokuluna başlamaya hazır olabilmektedir.

Çocukların yeni ortamlara uyum yeteneği yüksektir. Bu uyum sürecinde anne babanın engel oluşturmasına değil desteğine ihtiyaç vardır. Çocuğun okul öncesi eğitime hazır oluşu kadar anne babanın da bu yeni başlangıca hazır olması önemlidir. Yaşanacak bu değişimi sürekli olarak vurgulamak “benim oğlum okula mı başlayacak” şeklindeki ifadeler çocukta kaygıyı artırabilir. Çocuklar sözel olmayan ifadeleri okumakta birer ustadırlar. “Hadi oğlum öğretmeninin elinden tut” derken annesinin yalvaran gözlerini gören çocuk annesinin söylediğiyle davranışı arasındaki tutarsızlığı hisseder ağlamaya başlar ve kendine zarar veren davranışlar içine girebilir. Anne babanın ifadeleriyle davranışlarının tutarlı olması gerekmektedir. “Beni sevmiyorsunuz okula yolluyorsunuz” gibi ifadeleri olduğunda “seni çok sevdiğimiz için diğer arkadaşlarının annelerinin yaptığı gibi okula gitmeni, orada güzel vakit geçirmeni istiyoruz.” diyerek onu sakinleştirebilmeliyiz. Anne ve babanın sözel ifadeleriyle davranışları tutarlı olduğu sürece çocuğun okula alışması uzun sürmeyecektir.

Okula alışma, birkaç hafta sürebilir ve bu süre normal olarak kabul edilmektedir. Ancak bu sürede çocuk, şiddetli bir endişe nedeniyle okula gitmek istememe veya okulla ilgili isteksiz olma şeklinde yakınmalar gösteriyorsa okul korkusu yaşıyor olabilir. Okul saatleri yaklaştığında sıkıntı artışı, mide ağrısı, ağlama, iştahsızlık saldırganlık gibi şikayetlerle ortaya çıkan bu durum kreş eğitimi alan ya da ilkokul birinci sınıfa başlayan öğrencilerde daha sık yaşanmakla beraber eylül ekim aylarında daha sık görülür.

Okul fobisinin nedenlerine bakıldığında ayrılık endişesini ilk sırada görürüz, ebeveynlerden ayrı kalma fikri mutsuzluk demektir. Arkadaş edinme konusunda yetersiz, utangaç, çekingen çocuklar, reddedildiklerinde yalnızlığa mahkum olmaktadırlar. Okula yeni başlayan çocukları sürekli kontrol altında tutabilmek çok zordur. Sürekli olarak başkalarının zarar verici davranışlara maruz kalmakta çocuğu bunalımlara sürükleyebilmektedir. Yetişkinlerin yüksek beklentileriyle mücadele edemeyen çocuk stres yaşayacaktır ve ebeveynin mükemmeliyetçi tutumu çocuğu çaresizliğe sürükleyebilmektedir. Tüm bu saydıklarım çocuğun okul fobisi geliştirmesinde etken olan maddelerdir.

Okul fobisi yaşayan çocukların ailelerine öneriler;


Anne baba ve öğretmen işbirliğiyle ele alınması gereken bu korkuyu yaşayan çocuk, okula gitmek istemediğinde cezalandırılmamalı, okula gitmesi gerektiği konusunda aile bireyleri ve öğretmen tarafından net bir tavırla bilgilendirilmelidir. Okula gitme konusunda özendirilmelidir.
Okul kapısısın önünde uzun vedalar yerine kısa ve net olan veda ayrılık kaygısını daha aza indirgeyecektir.
Çocuğun sınıfa katılımı aşamalı olarak gerçekleştirilmeli. ( günde 2 saatle başlayıp okulda kaldığı süreler yavaş yavaş uzatılabilinir) Ancak çocuk mutlaka okula gitmelidir.
Çocuğun okula gitmeyi reddeden davranışını şımarıklığından, bizim ilgimizi çekme isteğiyle yapıyor şeklinde yorumlayıp çocuğa cezalar vermemeli, sabırlı olmalıyız.

Çocuğun yaşıtlarıyla güzel vakit geçirilmesi sağlanmalı.
Anne baba çocuğa evde kendi öğrencilik fotoğraflarını göstererek örnek olabilmelidir.
Çocuğun okula gideceği gün, aile üyeleri sıradan bir günmüş gibi davranmalıdır, özel bir tören haline getirildiği taktirde çocuk bunun anormal bir davranış olduğunu düşünecektir.
Okul alış verişini beraber yapılabilir.
Çocuğun yanında öğretmenle ilgili eleştirel konuşmalar yapılmamasına dikkat edilmelidir.
Ailenin öğretmenin çabaları sonuçsuz kaldığında ve çocuktaki yakınmalar birkaç haftada fazla sürdüğünde bir uzmandan yardım alınabilinir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Okul Öncesi Eğitimin Kelebeğin Hayatına Etkisi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.Ebru DEMİR KARA'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.Ebru DEMİR KARA'nın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Ebru DEMİR KARA'nın Makaleleri
► Okul Öncesi Eğitimin Önemi Psk.Dnş.Nuray BAŞTAN AYDIN
► Okul Öncesi Eğitimin Önemi Psk.Dnş.İlksen GÜZELCİK
► Okul Öncesi Eğitimin Önemi Psk.Eylem AYRANCI
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,977 uzman makalesi arasında 'Okul Öncesi Eğitimin Kelebeğin Hayatına Etkisi' başlığıyla benzeşen toplam 24 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► 4+4+4 ve Keşke Eylül 2012
► Aşkın "O" Hali Eylül 2012
► O Benim Travmam Şubat 2012
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


08:08
Top