Evlilik Terapisi
MAKALE #1110 © Yazan Psk.Dnş.Özden ŞENKOYUNCU | Yayın Mayıs 2008 | 4,820 Okuyucu
EVLİLİK TERAPİSİ
Evlilik sosyal, ekonomik, ve kültürel yapıların ayrılmaz bir parçasıdır.Evlilik terapisinin amacı, çifti yaşamlarındaki problemlerle daha etkin şekilde baş edebilmeleri için desteklemektir. Terapide çiftle birlikte ya da ayrı ayrı çalışmak mümkündür. Bazen ortak seansları sonraya ertelemek uygun olabilir. Eğer niyet çifte yönelikse, yapılan evlilik terapisidir. İlk hedefi, evli çiftlerin sıkıntılı zamanlarda dümeni idare etmesine yardım etmektir. Evliliklerin kurtarılmasına yardım etmek, onlara ilişkilerinin bir al-ver medcezirine ihtiyacı olduğunu hatırlatmaktır. Çiftler yalnızca ilişkilerinden ne istediklerine değil, aynı zamanda ona ne katmak istediklerine de karar vermelidir. Örneğin, siz vererek mutlu olan bir insansanız, almayı da bilerek karşınızdakinin de verme hazzı yaşamasına izin vermelisiniz.
Genelde çiftler anlama, alışma ve eşleriyle baş etme yeteneklerini sınırlayan kendi kişisel sorunlarına kısılmışlardır. Düşünce ve ihtiyaçlarını yeterince ifade edemedikleri gibi kendilerini de anlayamazlar. Kişiler kendi ailelerinden öğrendikleri davranış kalıplarını genelde evliliklerine uygularlar. Birbirlerini duymayı reddettikleri için suçlama ve yanlış anlamalara neden olurlar.
Terapist genelde bir eşin diğerine karşı açıklayıcısı, tercümanı ve yorumcusu olarak davranır. Pratik öneriler sunar ve iyi duygusal idare becerilerini örneklerler. Bazen eşlerden biri üzerine odaklanıldığında diğeri, pasif ve gözlemci olarak yeni bilgiyi öğrenir ve anlamaya ve empati kurmaya başlar. Bunun için terapist esnek ve yaratıcı olmalıdır. Eşlerden biri mantıklı yaklaşıma cevap verirken, diğeri duygusal yaklaşıma cevap verebilir. Ya da bir eş size hemen güvenirken,diğeri sizi tehdit olarak algılayabilir. Eşlerden biriyle daha rahatsanız, diğeri kendini terkedilmiş hissedebilir. Bu nedenle her iki eşle de pozitif aktarım gerçekleştirilmelidir. Empati kurulduktan sonra çiftlere ulaşmak daha kolay olabilir. Terapide sosyoloji ve tarihten yararlanmak yararlı olmaktadır. Çünkü çiftin içinde yaşadığı toplum sorunlara kaynaklık etmektedir.
Çift terapisinin başarılı ya da başarısız olması, terapistlerin danışanlarının utanç ve suçluluk duygularıyla nasıl baş ettikleriyle ilgilidir. Kendinizi veya çifti suçlamak kimseye yardım etmez. Çiftler bir savunma biçimi olarak genelde eşlerini suçlama eğilimindedirler.
Evlilikte sorun kaynaklarından biri çiftlerin ‘mit’leridir. Mit; kaynağı kanıtlanamaz, geleneksel düşünce ve masaldır. Doğayı, adetleri, alışkanlıkları doğru şekilde açıklamak yerine ona özel bir anlam ve özellik atfeder. Eğer çiftlerin başlangıçtaki varsayımları hatalı mitlere dayalıysa baş etme yetenekleri azalır. Çünkü mitler çiftler tarafından sorgusuzca kabul edilmektedir.
Aşk mit’inde aşığın zihin okuyucu olacağı yanılsaması vardır. Bu mite inanan kişi için onu seven kişi memnun etmeye istekli ve hazır olmalıdır. Oysa bazen bir kadın sevgisini hizmet ederek göstermeyi seçerken diğeri sohbet ederek gösterebilir.
Adaletlilik mit’inde kişi verdiği ile aldığı arasında eşitsizlik hisseder. Çocukluktaki kardeş rekabetinden temellenir.
Çiftler için ilişkilerde baş etmeleri gereken hızlı sosyal, ekonomik ve başka değişimler olabilir. Terapiye başlarken terapistin hedefleri saptama ve gündemi oluşturmada çiftlere danışması onlara olan saygısını gösterir. Terapide hedefleri spesifik çiftler belirsiz çiftlerden, hedefleri ortak çiftler ayrı olan çiftlerden daha başarılıdır.
Terapide umut duygusunu sürdürebilmek en önemli hedeftir. Bunu sevilme, saygı, kabul görme ve eşi tarafından desteklenme ihtiyaçlarıyla ittifak kurarak yapabiliriz. Eşlerden birinin savunmacı yapısı, diğerinin savunmacı yapısıyla çatışıyorsa çiftler har zaman sorun yaşarlar. Çiftler ihtiyaç, istek ve dilek arasındaki farkı öğrenmemiş olabilirler. İhtiyaçlar engellenmemelidir, istekler bazen engellenebilir,dilekler zaman zaman engellenmelidir. Ulaşıma ihtiyaç duyulur, araba istenir, Porche dilenir. Problemli çiftler dileklerinin engellenmesini ihtiyaçlarının engellenmesi olarak algılar. Bunu çocuklarına ana-baba öğretir. Eğer ana-baba çocuğun dileğini ihtiyaç olarak algılarsa ve sürekli bu şekilde davranırsa çocuğun yanlış algısı da pekişmiş olur. Böyle çocuklar evlilik ilişkilerinde memnuniyeti engelleme ve engellenmeyle baş etmekte güçlükler yaşarlar
kaynaklar:
Yalom, Irvın; Evlilik Terapisi
Evlilik sosyal, ekonomik, ve kültürel yapıların ayrılmaz bir parçasıdır.Evlilik terapisinin amacı, çifti yaşamlarındaki problemlerle daha etkin şekilde baş edebilmeleri için desteklemektir. Terapide çiftle birlikte ya da ayrı ayrı çalışmak mümkündür. Bazen ortak seansları sonraya ertelemek uygun olabilir. Eğer niyet çifte yönelikse, yapılan evlilik terapisidir. İlk hedefi, evli çiftlerin sıkıntılı zamanlarda dümeni idare etmesine yardım etmektir. Evliliklerin kurtarılmasına yardım etmek, onlara ilişkilerinin bir al-ver medcezirine ihtiyacı olduğunu hatırlatmaktır. Çiftler yalnızca ilişkilerinden ne istediklerine değil, aynı zamanda ona ne katmak istediklerine de karar vermelidir. Örneğin, siz vererek mutlu olan bir insansanız, almayı da bilerek karşınızdakinin de verme hazzı yaşamasına izin vermelisiniz.
Genelde çiftler anlama, alışma ve eşleriyle baş etme yeteneklerini sınırlayan kendi kişisel sorunlarına kısılmışlardır. Düşünce ve ihtiyaçlarını yeterince ifade edemedikleri gibi kendilerini de anlayamazlar. Kişiler kendi ailelerinden öğrendikleri davranış kalıplarını genelde evliliklerine uygularlar. Birbirlerini duymayı reddettikleri için suçlama ve yanlış anlamalara neden olurlar.
Terapist genelde bir eşin diğerine karşı açıklayıcısı, tercümanı ve yorumcusu olarak davranır. Pratik öneriler sunar ve iyi duygusal idare becerilerini örneklerler. Bazen eşlerden biri üzerine odaklanıldığında diğeri, pasif ve gözlemci olarak yeni bilgiyi öğrenir ve anlamaya ve empati kurmaya başlar. Bunun için terapist esnek ve yaratıcı olmalıdır. Eşlerden biri mantıklı yaklaşıma cevap verirken, diğeri duygusal yaklaşıma cevap verebilir. Ya da bir eş size hemen güvenirken,diğeri sizi tehdit olarak algılayabilir. Eşlerden biriyle daha rahatsanız, diğeri kendini terkedilmiş hissedebilir. Bu nedenle her iki eşle de pozitif aktarım gerçekleştirilmelidir. Empati kurulduktan sonra çiftlere ulaşmak daha kolay olabilir. Terapide sosyoloji ve tarihten yararlanmak yararlı olmaktadır. Çünkü çiftin içinde yaşadığı toplum sorunlara kaynaklık etmektedir.
Çift terapisinin başarılı ya da başarısız olması, terapistlerin danışanlarının utanç ve suçluluk duygularıyla nasıl baş ettikleriyle ilgilidir. Kendinizi veya çifti suçlamak kimseye yardım etmez. Çiftler bir savunma biçimi olarak genelde eşlerini suçlama eğilimindedirler.
Evlilikte sorun kaynaklarından biri çiftlerin ‘mit’leridir. Mit; kaynağı kanıtlanamaz, geleneksel düşünce ve masaldır. Doğayı, adetleri, alışkanlıkları doğru şekilde açıklamak yerine ona özel bir anlam ve özellik atfeder. Eğer çiftlerin başlangıçtaki varsayımları hatalı mitlere dayalıysa baş etme yetenekleri azalır. Çünkü mitler çiftler tarafından sorgusuzca kabul edilmektedir.
Aşk mit’inde aşığın zihin okuyucu olacağı yanılsaması vardır. Bu mite inanan kişi için onu seven kişi memnun etmeye istekli ve hazır olmalıdır. Oysa bazen bir kadın sevgisini hizmet ederek göstermeyi seçerken diğeri sohbet ederek gösterebilir.
Adaletlilik mit’inde kişi verdiği ile aldığı arasında eşitsizlik hisseder. Çocukluktaki kardeş rekabetinden temellenir.
Çiftler için ilişkilerde baş etmeleri gereken hızlı sosyal, ekonomik ve başka değişimler olabilir. Terapiye başlarken terapistin hedefleri saptama ve gündemi oluşturmada çiftlere danışması onlara olan saygısını gösterir. Terapide hedefleri spesifik çiftler belirsiz çiftlerden, hedefleri ortak çiftler ayrı olan çiftlerden daha başarılıdır.
Terapide umut duygusunu sürdürebilmek en önemli hedeftir. Bunu sevilme, saygı, kabul görme ve eşi tarafından desteklenme ihtiyaçlarıyla ittifak kurarak yapabiliriz. Eşlerden birinin savunmacı yapısı, diğerinin savunmacı yapısıyla çatışıyorsa çiftler har zaman sorun yaşarlar. Çiftler ihtiyaç, istek ve dilek arasındaki farkı öğrenmemiş olabilirler. İhtiyaçlar engellenmemelidir, istekler bazen engellenebilir,dilekler zaman zaman engellenmelidir. Ulaşıma ihtiyaç duyulur, araba istenir, Porche dilenir. Problemli çiftler dileklerinin engellenmesini ihtiyaçlarının engellenmesi olarak algılar. Bunu çocuklarına ana-baba öğretir. Eğer ana-baba çocuğun dileğini ihtiyaç olarak algılarsa ve sürekli bu şekilde davranırsa çocuğun yanlış algısı da pekişmiş olur. Böyle çocuklar evlilik ilişkilerinde memnuniyeti engelleme ve engellenmeyle baş etmekte güçlükler yaşarlar
kaynaklar:
Yalom, Irvın; Evlilik Terapisi
Beğenin 
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
