2007'den Bugüne 92,313 Tavsiye, 28,222 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Tükenmişlik Sendromu
MAKALE #12370 © Yazan Psk.Senem ÇOPUR | Yayın Mart 2014 | 3,487 Okuyucu
“Tükendim..Benden bu kadar..”Eğer son zamanlarda sık sık kendinizi buna benzer cümleler kurarken buluyorsanız dikkat!! Belki de “Tükenmişlik Sendromu”nun eşiğindesinizdir.

Bir tarafta bitmeyen mesailer, yetişmesi gereken işler, faturalar, ev kirası, kredi kartı taksitleri..Diğer yanda arzularınız, hayalleriniz, hedefleriniz..Ve ortada siz.. Bu çağımızda bir yetişkinin hayatının olağan akışıdır diyebiliriz. Eğer kafanızı hafifçe kaldırıp, etrafa bir bakınırsanız çoğumuzun bu dengeyi tutturmakla meşgul olduğunu görebilirsiniz. Bununla beraber, “Tükenmişlik” güncel hayatın sık duyulan kavramlarından biri oluverdi. Neden mi? Kıyasıya rekabetin varolduğu iş hayatı atmosferinde patronlar da çalışanlar da rakiplerinin arasında silinip gitmemek ve işlerini kaybetmemek için sınırlarını zorlayarak çalışıyor ve haliyle epeyce stres altında kalıyorlar. Oysa stres, bir ölçüye kadar performansın artmasını sağlasa da belirli bir noktadan sonra hem verimliliğin hem de motivasyonun düşmesine neden oluyor. ¹ Öyle ki aşırı stres, sağlığımızı farklı biçimlerde tehdit ediyor ve pek çok rahatsızlığa neden oluyor.
“Tükenmişlik Sendromu” da bunlardan biri..Su ve güneş görmeyen topraklar misali, içsel ve zihinsel dünyamızın çoraklaşmasına neden oluyor. Böyle bir durumda, sürekli olarak bitkin ve bunalmış hissetmenin yanı sıra içinizdeki çaresizlik, umutsuzluk ve karamsarlık duyguları da artabilir. Zihninizi toplamakta güçlük çekebilirsiniz. Kendinizi, yakınlarınızın beklentilerini ve/ya işinizin gerektirdiği talepleri karşılayamacak durumda hissedebilirsiniz.Kendi istekleri ve hedefleri doğrultusunda mesleklerini seçmiş ve/ya büyük bir heyecanla işlerine başlamış kişiler de dahi üretkenliğin ve motivasyonun düştüğü görülebilir. İş ortamında ve hayat içerisinde, insan ilişkilerine karşı güvensizlik ve ilgisizlik oluşabilir. Tükenmişliğin getirdiği tahammülsüzlük, zaman içerisinde kolay öfkelenir olmanıza yol açabilir ve sosyal ilişkilerde çatışmalar yaşanabilir. Sıkça belirtilen bedensel şikayetler arasında ise başağrısı ve sindirim sistemine bağlı sorunlar yer alıyor.

Şaşırtıcı olan, pek çoğumuz gözle görülür biçimde işlevselliğimizi yitirinceye dek tükenmişlik yaşadığını farketmiyor veya bunu kabul etmiyor. Peki nasıl oluyor da bu noktaya geliyoruz?Hırvatistan`daki sağlık çalışanları ile yapılan bir araştırma iş stresi ve iş hayatından duyulan memnuniyet oranlarının, “Tükenmişlik Sendromu”nun gelişimi üzerinde doğrudan etkili faktörler olduğunu gösteriyor.³İşinin içeriğinden, maaşından veya pozisyonundan memnun olmamanın motivasyon düşüklüğü üzerinde önemli etkileri olsa da bunlar tükenmişliğin yegane nedenleri değildir. İş yeri ortamınız aşırı stresliyse, uzun süredir izne çıkamadıysanız ve iş yükünüzün etkin biçimde kontrol edemeyeceğiniz kadar ağırlaştığını hissediyorsanız risk altında olabilirsiniz. Özellikle, özverili bir çalışma temposuna rağmen yeterince takdir görmediğini hissedenler ve söz hakkı olmadığını düşünenler kendilerini yetersiz ve değersiz hissetme eğiliminde olabilirler. Malum, mobil çağda yaşıyoruz. Teknolojinin sağladığı her şeye ulaşabilir olma imkanının avantajlarını, iş hayatında da sonuna kadar kullanıyoruz. Bu bizim de daha ulaşılabilir olduğumuz anlamına geliyor. Uzun mesai gününün ardından evlerimize döndüğümüzde, e-posta trafiği ve telefonlarla devam eden “görünmeyen ekstra mesai” başlıyor. Kısacası, işi eve taşıyoruz. Zihnimizde, iç dünyamızda ve gündelik rutinimizde “sadece bize ait” olan alanlar gittikçe daralıyor, yıpranıyoruz. Dolayısıyla, sosyalleşmeye ve dinlenmeye yeterince vakit ayıramıyor olabilirsiniz. Elbette sorumluluklarımız sadece iş ortamıyla sınırlı değil.. Ev ortamı veya yakın ilişkilerimizde üstlendiğimiz roller ve bunların hayatımıza kattığı beklentiler üzerinizdeki baskıyı daha derinleştiriyor olabilir. Hele ki sorumlulukları paylaşacağınız birileri yoksa veya paylaşmaya yanaşmıyorsanız..Bu bağlamda, bazı kişisel özelliklerin ve bakış açışının da tükenme sürecinde payı olduğunu söyleyebiliriz. Araştırmalar, üzüntü ve öfke gibi olumsuz duygulara karşı hassas, karamsar ve içe kapanık kişilerde tükenmişlik belirtilerinin daha sık rastlandığına dikkat çekiyor. 4Mükemmeliyetçik, kontrolcülük ve fazla başarı odaklı olmanın da olumsuz etkileri olabilir. Bu karakter özelliklerine sahip kişiler, genellikle hayatlarının her alanında, gerçekçi olmayan beklentilere sahip olurlar ve başarısızlığı yenilgi gibi yaşarlar. Ufak bir hata veya biraz soluklanmayı bile ipin ucunu bırakmak ve kontrolü kaybetmek gibi algılamaya yatkındırlar ve dolayısıyla farkında olmadan tükenmeye elverişli bir hayat tarzı benimseme eğilimindedirler.

“Tükenmişlik Sendromu” belirtileri ile başetmek veya önlemek için neler yapabiliriz?

Meditasyon yapmak, müzik dinlemek, yürüyüşe çıkmak ve kitap okumak vb. gibi sizi rahatlatacak ve gündelik koşturmadan uzaklaştıracak yöntemler düşünün ve bunlar için hayatınızda yer açın. İş temponuz çok yoğun olsa dahi gün içerisinde tamamen kendinize ayırdığınız küçük aralar vermeyi ihmal etmeyin. Hayat tarzınızda değişiklikler yapmak da etkili olacaktır. Her ne kadar bitkin ve isteksiz olsanız da, sosyal hayatınıza vakit ayırmanın zamanı gelmiş olabilir. Birlikte olmaktan keyif aldığınız veya güvendiğiniz kişilerle zaman geçirmek ve onların desteğini görmek, içinize çöreklenen olumsuz duyguların hafiflemesine yardımcı olacaktır. Uyku düzeninize özen gösterin çünkü uykusuzluk, hata, konsantrasyon eksikliği, motivasyon düşüklüğü ve strese duyarlılık yaratabilir. Düzenli ve verimli uyumak sizi her anlamda dinç tutacaktır. Size ilgi çekici ve heyecan verici gelen aktivitelerin bir listesini yapın ve bunlarda yer almayı deneyin. Yelpazeyi alabildiğine geniş tutmak sizin elinizde. Dans etmek, doğa yürüyüşleri (tracking) yapmak veya yardım kuruluşlarında gönüllü çalışmalar yapmak gibi çeşitli aktivitelerde düzenli olarak yer almak, farklı bir noktaya odaklanmanızı ve zihninizi üstlendiğiniz sorumluluklardan bir süre uzaklaştırmanızı sağlayacaktır. Bunlar “sadece size özel bir alan” açarak,yaşamınıza anlam ve zenginlik katacaktır. Eğer şikayetleriniz gündelik yaşamınızı ve sorumluluklarınızı sürdürmenize engel olacak derecede şiddetliyse daha radikal değişiklikler yapmaktan çekinmeyin. Hem işlerle hem de kendinize dair konularla ilgili sorunları çözmek için inisiyatif alın. Böylece çaresizlik ve karamsarlık hisleriniz dağılacaktır. Sorumluluklarınızın bir kısmını paylaşın ve yükünüzü hafifletin. Yapabiliyorsanız bir süre izin alarak günlük rutinlerinizin akışına “dur” demek ve zihninizi dinlendirmek iyi gelecektir. Mümkün ise, işteki pozisyonunuzdan ve iş tanımınız dışındaki yükümlülüklerinizden kaynaklanan sıkıntılarınızı ve/ya ihtiyaçlarınızı üstlerinizle konuşarak dile getirin.

Pek çoğumuz, belirli bir doğrultuda seyrederken ya da kendimize çizdiğimiz yolda hedeflerimize doğru yürürken, zamanla yolda ve etrafında bizi mutlu edebilecek olanları gözden kaçırma eğiliminde oluruz. “Tükenmişlik Sendromu” belirtileri, hayatınızın gidişatını, amaçlarınızı ve keyif aldıklarınızı masaya tekrar yatırıp gözden geçirmenin ve bunlar arasındaki dengeyi yeniden kurmanın gerekliliğine işaret ediyor olabilir

Uzm. Klinik Psk. Ayşen Senem Çopur
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Tükenmişlik Sendromu Psk.Ayda DALİ
► Tükenmişlik Sendromu Psk.M.Enes İMERT
► Tükenmişlik Sendromu Psk.Ümit KARABULUT
► Tükenmişlik Sendromu Psk.Semra EVRİM
► Tükenmişlik Sendromu Psk.Damla KANKAYA
► Tükenmişlik Sendromu Psk.Namık ACAR
► Tükenmişlik Sendromu Psk.Dnş.Ferhan BIÇAKCILAR
► Tükenmişlik Sendromu Psk.Çağlar KARAMAN
► Tükenmişlik Sendromu Psk.Yücel SÖZER
► Tükenmişlik Sendromu ve Covid – 19 Psk.Elif Tuğçe ÇOLAKOĞLU
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Tükenmişlik Sendromu' başlığıyla benzeşen toplam 35 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


09:26
Top