Çocuğun Cinsel İstismarı Hakkında Yaygın Olan Mit’ler ve Aileler İçin Cinsel İstismarı Önleyici Tüyolar
Çocuğun Cinsel İstismarı Hakkında Yaygın Olan MİT’ler
Gelecek nesillerin devamını sağlayacak olan çocuklardır. Ne kadar sağlıklı çocuklar yetiştirirsek gelecek nesiller de o kadar sağlıklı olacaktır. Sağlıklı bir gelişime engel olabilecek bir husus varsa o da çocuk istismarıdır ki farklı türleri mevcuttur ve her tür istismarın çocuğun gelecek yaşamı üzerinde derin yaralar açacağı da bilinen bir gerçektir. Çocuk istismarı denildiğinde son zamanlarda basında da maalesef ki çok fazla sayıda haberlerle karşımıza çıkan cinsel istismar hakkında “doğru” bilinen “yanlış” inançlar söz konusudur.
Toplumumuzda cinsel istismar hakkında “doğru” bilinen “yanlış”lardan oluşan MİT’lerdir bunlar. Birçoğumuzun doğru olmadığını bildiğimiz halde olduğu gibi kabullendiğimiz yanlışlardır. Eğer ki bu MİT’lerin gerçek karşılıklarını benimseyip hayatınızda da uygularsanız, çocuğunuzun gelişimi konusunda büyük bir fark yaratacaksınız.
MİT 1: İstismarcılar sadece yabancılardır ?
Gerçek: Hayır maalesef istismarcılar sadece yabancılar değildir! Yabancıların çocukları istismar edebileceği gibi, çoğunlukla çocuğun çevresinden kişiler, birinci ve ikinci dereceden akrabalar da çocuklarınızı istismar edebilir. İstismarcılar diğer insanlardan farklı değildirler.
MİT 2 : “İyi” ailelerde cinsel istismar olmaz ?
Gerçek: İstismar sadece “fakir” aile veya “kötü” mahallelerde olmaz. İstismar bütün kültürel, sosyal ve ekonomik seviyelere sahip ailelerde olabilir. “İyi” bir çevrede ikamet ediyor olmak, “iyi” bir aile olmak çocuğunuzu istismardan korumada tek başına yeterli değildir.
MİT 3: Sadece “kötü” insanlar istismar eder ?
Gerçek: İstismarcının kimliği konusunda herhangi bir ayrım ya da sınıflandırma yapılması doğru değildir. İstismarcı çocuğun çevresindeki herhangi biri olabilir. Bu nedenle çocuk “özel bölgeleri”ni gerçek isimleriyle bilmeli ve bir ebeveyn olarak size karşı bile bu bölgelerinin “kendisine özel” olduğunu öğrenmelidir.
[B]MİT 4: Çocukların hayal güçleri zengindir, çocuklar bu nedenle uydururlar-yalan söylerler ?[/b]
Gerçek: Çocuklar cinsel istismar konusunda yalan söylemezler. Örneğin küçük yaştaki bir çocuğun böyle bir konuyu hayal edebilmesi için en azından görmüş olması gerekmektedir ki çocuğa cinsel içerikli bir görüntü izletilmesi bile çocuğun cinsel istismara maruz kalması anlamına gelmektedir. Bu nedenle çocukların bu konuda söyledikleri hiçbir şey göz ardı edilmemelidir.
MİT 5: Sadece kız çocukları cinsel istismara maruz kalır ?
Gerçek: Erkek çocuklar da cinsel istismara maruz kalır ancak erkek çocuklarda cinsel istismarı saklama davranışları kız çocuklarına göre daha fazladır. Ayrıca sayıca daha fazla kız çocuğunun cinsel istismara maruz kalması erkeklerin de cinsel istismara maruz kalmadığı anlamına gelmemelidir. Bu nedenledir ki erkek çocuklarının özel bölge, iyi ve kötü dokunma konularındaki eğitimleri en az kız çocukları kadar önemlidir. Bu eğitimler çocuklara cinsiyet farkı gözetmeksizin verilmelidir.
MİT 6: Cinsel istismar sadece ergenlerde görülür ?
Gerçek: Her yaş grubundan çocuk cinsel istismara maruz kalabilir. Çocuklarınızın bu konuda söyledikleri hiçbir şeyi göz ardı etmeyin.
MİT 7: Eğer ki çocuğumun başına bir şey gelirse, çocuğum bunu bana hemen söyler ?
Gerçek: Çocuklar cinsel istismara maruz kaldıkları olaylar hakkında konuşmazlar. Çocuklar eğer ki cinsel istismara maruz kalırlarsa, çoğunlukla ailelerine bahsetmeyeceklerdir. Bu nedenle çocukların davranışları takip etmelidir.
Çocuk istismarı, gözle görülebilecek olan ezikler, morluklar, kesikler ve kırık kemiklerden fazlasıdır. Fiziksel istismarın etkileri bu derece açık olsa da, istismarın bütün çeşitleri bu kadar açık olmayabilir.
Cinsel istismarlarla ilgili haberler mide bulandırıcı ve korkutucu haberlerdir. Ve ne yazık ki bu haberler de ülkemizde nadir olan haberlerden de değildir. Çocuğunuz her sorununu size anlatan bir çocuk olsa dahi cinsel istismar çok kolay anlatılabilinecek bir durum değildir. Cinsel istismar nasıl olursa olsun çok ciddi duygusal ve ruhsal yıkımlara yol açar.
Çocuğunuzla Konuşun
Çocuklarını güvende tutmak için, onları korumak için çocuklarınıza bağırmayınız. Bağırmak çocukla kurulabilecek her türü iletişimi baltalayacaktır. Çocuklarınıza “iyi dokunma” ve “kötü dokunma” ‘yı öğretmeniz, cinsel istismarı önleme konusunda büyük bir adım olacaktır. 3 yaş erken bir yaş gibi görünse de, 3 yaşındaki bir çocuk özel bölgelerini ve bu bölgelere kimsenin dokunamayacağını anlayabilecek düzeydedir.
Basit anlatın
Çocuğunuzla basit bir şekilde konuşun, ona sadece yapması gereken şeyi söylemeniz yetecektir. Çocuğunuzla yapacağınız bu konuşmada çocuğunuza özel bölgeleri konusunu“tamam değil, dokunmak yasak, hayır”, vücudunun diğer bölgelerinde ise “tamam, dokun, güzel” gibi basit sözcükler kullanarak anlatın.
Vücudunu gerçek isimleriyle anlatın
Kulağa sevimli gelen şirin, uydurma isimlerden kaçının, çocuğunuza karşı açık ve net olun. “Sevimli-uydurma gibi takma isimlerin kullanımı, başka biri tarafından çocukların bu bölgelerine dokunduğu zaman çocuğun bunu evebevynlerine anlattığı taktirde ebeveynlerinin kendisini daha az seveceği düşüncesine sebep olmaktadır” (Sharon W. Doty, author of Keeping Them Safe: Protecting Children from Sexual Predators and Evil in Our Midst: Protecting Children from Sexual Predators.)
Sır tutturmayın
İstismarcılar çocukları sır yoluyla istismar etmektedir. İstismarcılar çocuklara “Bu bizim sırrımız olsun, annene babana bunu anlatırsan sana çok kızarlar, kimseye söyleme” gibi cümlelerle çocukların sır tutmalarını sağlamaktadırlar. Çocuklarınıza hiçbir yetişkini kendilerinden sır tutmalarını istemeyeceklerini sık sık hatırlatın ve sizler de çocuklarınıza sır tutturmayın. Çocuğunuzdan sır tutmasını isterseniz, çocuk başka bir yetişkinin de kendisinden sır tutmasını istediği zaman bunu yanlış anlamayabilir.
Hayır, demeyi öğretin
Çocuğunuza kimsenin kendisine istemediği bir şeyi yapamayacağını sık sık hatırlatın ve herhangi birinin kendisine dokunmak istemesi ya da kendisinin rahatsız olacağı bir şeyi yapmak istemesi doğrultusunda “Hayır” demesi gerektiğini öğretin.
Çocuğunuza İnanın
Çocuğunuzla aranızda inanç ve güvene dayalı bir ilişki kurun. Çocuklarınızın anlattıkları doğrultusunda ilgili ve paylaşımcı olun, çocuğunuzu sürekli sorgularsanız, size yaşadıklarını anlatmakta daha az ilgi duyacaktır. Çocuğunuzla uygunsuz dokunmalar ya da çocuğunuzun sıkılarak, çekinerek bahsetmek istediği olaylarla ilgili konuşacağınızda, ona açıkça inanacağınızı ve asla ona kızmayacağınızı bilmesini söyleyin.
Şüphelendiğiniz Bir Durumda
Soru sorun
Örneğin; “Eve gider gelirken kendini kötü hissettiğin bir durum olmuş olabilir mi?”, “Dışarıda oyun oynamaya gittiğin parkta kendini kötü hissettiğin zaman oldu mu ?” , gibi çocuğunuzun gün içinde bulunduğu yerle ya da sizin şüphelendiğiniz mekan, kişilerle ilgili çocuğunuzun duygularını size açacağı açık uçlu basit sorular sorun. Ancak bu soruları sorarken çocuğunuzu sorgular bir tarz yerine, onunla oyun oynayarak ya da o an çocuğunuz ne yapıyorsa onunla ilgilenerek bu soruları sorun. Çocuğunuzun sıkıldığını, daraldığını hissettiğiniz zaman soru sormayı bırakın.
Çocuğunuzun kendisini size açmasını sağlamak için kendinizi ona açabilirsiniz.
Örneğin; “Bir keresinde ben de senin gibi çocukken, annem ve babamı üzecek bir şey yapmıştım, Onlara söylemek istememiştim ama sonunda söyledim ve rahatladım, sonrada hiçbir şey olmadı.”
Çocuğunuzun Davranışlarını Gözlemleyin
Çocuğunuzdaki değişikliklere dikkat edin, değişiklikler bir şey olduğunun/olabileceğinin işaretidir
3-6 yaş grubundaki çocukların, cinsel argo kelimeleri kullanması ( daha önce kullanmadığı, özel bölgelere ait kelimeler)
Çocukların yaşına uygun olmayan cinsel içerikli kelimeler kullanması
Yetişkinlere olan bağımlılık (kendinden yaşça büyük yetişkinlerle arkadaşlık)
Sosyal İzolasyon (kendini farklı görmesi, arkadaşlarından uzaklaşma, yalnız kalma isteği)
Artan saldırganlık
Karanlıktan korkma, ani korkular
Sık görülen kabuslar
Uykuda değişikliği ( daha çok uyuma ya da daha az uyuma)
Sebepsiz ağlamalar
Evden kaçma davranışları
Uzman Kişiden Yardım Alın
Çocuğunuzun davranışlarında değişiklik olduğunu görüyorsanız ya da çocuğunuzun size anlatmadığını düşündüğünüz herhangi bir konu olduğunu düşünüyorsanız ve bu konuda endişeleriniz var ise uzman bir kişiye başvurmaktan kaçınmayın.
Shu.Fatih KURŞUN
Aile Danışmanı-Cinsel Terapist
Gelecek nesillerin devamını sağlayacak olan çocuklardır. Ne kadar sağlıklı çocuklar yetiştirirsek gelecek nesiller de o kadar sağlıklı olacaktır. Sağlıklı bir gelişime engel olabilecek bir husus varsa o da çocuk istismarıdır ki farklı türleri mevcuttur ve her tür istismarın çocuğun gelecek yaşamı üzerinde derin yaralar açacağı da bilinen bir gerçektir. Çocuk istismarı denildiğinde son zamanlarda basında da maalesef ki çok fazla sayıda haberlerle karşımıza çıkan cinsel istismar hakkında “doğru” bilinen “yanlış” inançlar söz konusudur.
Toplumumuzda cinsel istismar hakkında “doğru” bilinen “yanlış”lardan oluşan MİT’lerdir bunlar. Birçoğumuzun doğru olmadığını bildiğimiz halde olduğu gibi kabullendiğimiz yanlışlardır. Eğer ki bu MİT’lerin gerçek karşılıklarını benimseyip hayatınızda da uygularsanız, çocuğunuzun gelişimi konusunda büyük bir fark yaratacaksınız.
MİT 1: İstismarcılar sadece yabancılardır ?
Gerçek: Hayır maalesef istismarcılar sadece yabancılar değildir! Yabancıların çocukları istismar edebileceği gibi, çoğunlukla çocuğun çevresinden kişiler, birinci ve ikinci dereceden akrabalar da çocuklarınızı istismar edebilir. İstismarcılar diğer insanlardan farklı değildirler.
MİT 2 : “İyi” ailelerde cinsel istismar olmaz ?
Gerçek: İstismar sadece “fakir” aile veya “kötü” mahallelerde olmaz. İstismar bütün kültürel, sosyal ve ekonomik seviyelere sahip ailelerde olabilir. “İyi” bir çevrede ikamet ediyor olmak, “iyi” bir aile olmak çocuğunuzu istismardan korumada tek başına yeterli değildir.
MİT 3: Sadece “kötü” insanlar istismar eder ?
Gerçek: İstismarcının kimliği konusunda herhangi bir ayrım ya da sınıflandırma yapılması doğru değildir. İstismarcı çocuğun çevresindeki herhangi biri olabilir. Bu nedenle çocuk “özel bölgeleri”ni gerçek isimleriyle bilmeli ve bir ebeveyn olarak size karşı bile bu bölgelerinin “kendisine özel” olduğunu öğrenmelidir.
[B]MİT 4: Çocukların hayal güçleri zengindir, çocuklar bu nedenle uydururlar-yalan söylerler ?[/b]
Gerçek: Çocuklar cinsel istismar konusunda yalan söylemezler. Örneğin küçük yaştaki bir çocuğun böyle bir konuyu hayal edebilmesi için en azından görmüş olması gerekmektedir ki çocuğa cinsel içerikli bir görüntü izletilmesi bile çocuğun cinsel istismara maruz kalması anlamına gelmektedir. Bu nedenle çocukların bu konuda söyledikleri hiçbir şey göz ardı edilmemelidir.
MİT 5: Sadece kız çocukları cinsel istismara maruz kalır ?
Gerçek: Erkek çocuklar da cinsel istismara maruz kalır ancak erkek çocuklarda cinsel istismarı saklama davranışları kız çocuklarına göre daha fazladır. Ayrıca sayıca daha fazla kız çocuğunun cinsel istismara maruz kalması erkeklerin de cinsel istismara maruz kalmadığı anlamına gelmemelidir. Bu nedenledir ki erkek çocuklarının özel bölge, iyi ve kötü dokunma konularındaki eğitimleri en az kız çocukları kadar önemlidir. Bu eğitimler çocuklara cinsiyet farkı gözetmeksizin verilmelidir.
MİT 6: Cinsel istismar sadece ergenlerde görülür ?
Gerçek: Her yaş grubundan çocuk cinsel istismara maruz kalabilir. Çocuklarınızın bu konuda söyledikleri hiçbir şeyi göz ardı etmeyin.
MİT 7: Eğer ki çocuğumun başına bir şey gelirse, çocuğum bunu bana hemen söyler ?
Gerçek: Çocuklar cinsel istismara maruz kaldıkları olaylar hakkında konuşmazlar. Çocuklar eğer ki cinsel istismara maruz kalırlarsa, çoğunlukla ailelerine bahsetmeyeceklerdir. Bu nedenle çocukların davranışları takip etmelidir.
Aileler için Cinsel İstismarı Önleme Tüyoları
Çocuk istismarı, gözle görülebilecek olan ezikler, morluklar, kesikler ve kırık kemiklerden fazlasıdır. Fiziksel istismarın etkileri bu derece açık olsa da, istismarın bütün çeşitleri bu kadar açık olmayabilir.
Cinsel istismarlarla ilgili haberler mide bulandırıcı ve korkutucu haberlerdir. Ve ne yazık ki bu haberler de ülkemizde nadir olan haberlerden de değildir. Çocuğunuz her sorununu size anlatan bir çocuk olsa dahi cinsel istismar çok kolay anlatılabilinecek bir durum değildir. Cinsel istismar nasıl olursa olsun çok ciddi duygusal ve ruhsal yıkımlara yol açar.
Çocuğunuzla Konuşun
Çocuklarını güvende tutmak için, onları korumak için çocuklarınıza bağırmayınız. Bağırmak çocukla kurulabilecek her türü iletişimi baltalayacaktır. Çocuklarınıza “iyi dokunma” ve “kötü dokunma” ‘yı öğretmeniz, cinsel istismarı önleme konusunda büyük bir adım olacaktır. 3 yaş erken bir yaş gibi görünse de, 3 yaşındaki bir çocuk özel bölgelerini ve bu bölgelere kimsenin dokunamayacağını anlayabilecek düzeydedir.
Basit anlatın
Çocuğunuzla basit bir şekilde konuşun, ona sadece yapması gereken şeyi söylemeniz yetecektir. Çocuğunuzla yapacağınız bu konuşmada çocuğunuza özel bölgeleri konusunu“tamam değil, dokunmak yasak, hayır”, vücudunun diğer bölgelerinde ise “tamam, dokun, güzel” gibi basit sözcükler kullanarak anlatın.
Vücudunu gerçek isimleriyle anlatın
Kulağa sevimli gelen şirin, uydurma isimlerden kaçının, çocuğunuza karşı açık ve net olun. “Sevimli-uydurma gibi takma isimlerin kullanımı, başka biri tarafından çocukların bu bölgelerine dokunduğu zaman çocuğun bunu evebevynlerine anlattığı taktirde ebeveynlerinin kendisini daha az seveceği düşüncesine sebep olmaktadır” (Sharon W. Doty, author of Keeping Them Safe: Protecting Children from Sexual Predators and Evil in Our Midst: Protecting Children from Sexual Predators.)
Sır tutturmayın
İstismarcılar çocukları sır yoluyla istismar etmektedir. İstismarcılar çocuklara “Bu bizim sırrımız olsun, annene babana bunu anlatırsan sana çok kızarlar, kimseye söyleme” gibi cümlelerle çocukların sır tutmalarını sağlamaktadırlar. Çocuklarınıza hiçbir yetişkini kendilerinden sır tutmalarını istemeyeceklerini sık sık hatırlatın ve sizler de çocuklarınıza sır tutturmayın. Çocuğunuzdan sır tutmasını isterseniz, çocuk başka bir yetişkinin de kendisinden sır tutmasını istediği zaman bunu yanlış anlamayabilir.
Hayır, demeyi öğretin
Çocuğunuza kimsenin kendisine istemediği bir şeyi yapamayacağını sık sık hatırlatın ve herhangi birinin kendisine dokunmak istemesi ya da kendisinin rahatsız olacağı bir şeyi yapmak istemesi doğrultusunda “Hayır” demesi gerektiğini öğretin.
Çocuğunuza İnanın
Çocuğunuzla aranızda inanç ve güvene dayalı bir ilişki kurun. Çocuklarınızın anlattıkları doğrultusunda ilgili ve paylaşımcı olun, çocuğunuzu sürekli sorgularsanız, size yaşadıklarını anlatmakta daha az ilgi duyacaktır. Çocuğunuzla uygunsuz dokunmalar ya da çocuğunuzun sıkılarak, çekinerek bahsetmek istediği olaylarla ilgili konuşacağınızda, ona açıkça inanacağınızı ve asla ona kızmayacağınızı bilmesini söyleyin.
Şüphelendiğiniz Bir Durumda
Soru sorun
Örneğin; “Eve gider gelirken kendini kötü hissettiğin bir durum olmuş olabilir mi?”, “Dışarıda oyun oynamaya gittiğin parkta kendini kötü hissettiğin zaman oldu mu ?” , gibi çocuğunuzun gün içinde bulunduğu yerle ya da sizin şüphelendiğiniz mekan, kişilerle ilgili çocuğunuzun duygularını size açacağı açık uçlu basit sorular sorun. Ancak bu soruları sorarken çocuğunuzu sorgular bir tarz yerine, onunla oyun oynayarak ya da o an çocuğunuz ne yapıyorsa onunla ilgilenerek bu soruları sorun. Çocuğunuzun sıkıldığını, daraldığını hissettiğiniz zaman soru sormayı bırakın.
Çocuğunuzun kendisini size açmasını sağlamak için kendinizi ona açabilirsiniz.
Örneğin; “Bir keresinde ben de senin gibi çocukken, annem ve babamı üzecek bir şey yapmıştım, Onlara söylemek istememiştim ama sonunda söyledim ve rahatladım, sonrada hiçbir şey olmadı.”
Çocuğunuzun Davranışlarını Gözlemleyin
Çocuğunuzdaki değişikliklere dikkat edin, değişiklikler bir şey olduğunun/olabileceğinin işaretidir
3-6 yaş grubundaki çocukların, cinsel argo kelimeleri kullanması ( daha önce kullanmadığı, özel bölgelere ait kelimeler)
Çocukların yaşına uygun olmayan cinsel içerikli kelimeler kullanması
Yetişkinlere olan bağımlılık (kendinden yaşça büyük yetişkinlerle arkadaşlık)
Sosyal İzolasyon (kendini farklı görmesi, arkadaşlarından uzaklaşma, yalnız kalma isteği)
Artan saldırganlık
Karanlıktan korkma, ani korkular
Sık görülen kabuslar
Uykuda değişikliği ( daha çok uyuma ya da daha az uyuma)
Sebepsiz ağlamalar
Evden kaçma davranışları
Uzman Kişiden Yardım Alın
Çocuğunuzun davranışlarında değişiklik olduğunu görüyorsanız ya da çocuğunuzun size anlatmadığını düşündüğünüz herhangi bir konu olduğunu düşünüyorsanız ve bu konuda endişeleriniz var ise uzman bir kişiye başvurmaktan kaçınmayın.
Shu.Fatih KURŞUN
Aile Danışmanı-Cinsel Terapist
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Çocuğun Cinsel İstismarı Hakkında Yaygın Olan Mit’ler ve Aileler İçin Cinsel İstismarı Önleyici Tüyolar" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Fatih KURŞUN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Fatih KURŞUN'un izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
