2007'den Bugüne 92,397 Tavsiye, 28,229 Uzman ve 19,989 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Kaybetmeyi Öğrenme
MAKALE #8819 © Yazan Pdg.Elif KOCA | Yayın Nisan 2012 | 7,488 Okuyucu
Kaybetmeyi ogrenme

Her kayip bir ogrenmedir aslinda. Hele cocukluk icin cok daha anlamli... Cocuklar dunyaya geldikleri andan itibaren surekli bir seylerini kaybederler! Nasil mi?


Henuz dunyaya gelmeden annelerinin karninda en guvenli ortamda tum ihtiyaclari karsilanarak, hic rahatsiz edilmeden huzurlu bir sekilde yasarken birden bire bu cok sevgili ortamlarindan ayrilmak zorunda kalirlar. Guvenli bu ilk evlerini dogarak kaybetmis olurlar. Bu nedenledir ki dogum, psikolojide bir cok ekole gore travmadir. Boylece cocuk dunyaya gelir gelmez yasamsal en onemli reflexlerinden birini ogrenir, soluk alma. Ve hizla digerlerini...


Cocuklarin dogum travmasinin ardindan kaybettikleri ilk sey algilarindadir. Dunyadaki herseyin kendileri icin var oldugu inanciyla ilk aylarini yasarlar. Bu ben merkezci algi cocugun otekini algilamaya baslamasiyla yavas yavas azalir. Cocuk icin ilk oteki annesidir. Boylece ikinci kaybini annesiyle ilgili yasar. Yenidogan annesinin memesini kendi bedeninin uzantasi zanneder, kendinin zannettigi annesinin memeside bedeni ile ilgili ilk kaybidir.


Onlar icin annelerinin dunyadaki en yararli ve essiz varlik oldugunu hissederek dunyaya uyumlarini devam ettiren cocuklarin karsilarina bu kez de babalari cikar. En az anneleri kadar kendilerine iyi baktigini, memnun etmeye, guldurmeye, eglendirmeye calistigini gordukleri babalarininda bir sure sonra annelerinin sahibi oldugunu anlarlar. Boylece algisal anlamda annelerinide babalarina kaptirmis olurlar.


Cocuk 1 yas civarinda yuruyebilmenin verdigi heyecanla dunyayi kesfetmeye devam ederken, kendinden baska cocuklarinda oldugunu ve firsat buldukca anne babasinin onlarlada ilgilendigine, hatta sevdigine sahit olur. Bu da bir kayiptir.


Yasi ilerlemeye devam ettikce cocugun artan yetilerine ragmen kaybettikleride cogalir. Mesela bezini, kakasini kaybeder. Bazi cocuklar icin kendinden bir parca olan kakasini suyun icine birakip sifonu cekmek, kakasinin nereye gittigini bilmeden onu kaybetmek oldukca zordur.


Kendini ifade etmenin, sakinlestirmenin, ogrenmenin... bir yolu olan oyuncaklarini paylasmak zorunda oldugunu ilk ogrendigi zamanlar olan 2 yas civari cocuklar icin pek cok acidan kayiplarin ve zorluklarin oldugu bir donemdir. Size hic sormadan biri gelip kiyafetlerinizi ve ayakkabilarinizi alip sokakta birilerine dagitsa ne hisserderdiniz... Peki sonrasinda yaptigi iyi bir seymis gibi size gelip "paylasmanin" cok iyi bir davranis oldugunu dikte etse.... Kiyafetlerinizi zaman zaman yine dagitacagini ve sizinde dagitmaniz gerektigini anlatsa... Ne hissederdiniz... İste cocuklarda benzer duygulari hissederler...


Sigara icen bir yetiskin icin sigarayi birakmak nasil zorlayici bir durumsa cocuk icinde memeyi birakmak o denli zorlayicidir. Ustelik yetiskin sigaranin kendine verdigi tum zararlari, cocukta meme ya da biberonun kendisi icin yararlarini bilir ayrilmak zorunda kaldiginda...


Cocuk buyurken pek cok yeti kazanirken, pek cok isine yarayacak yasamsal bilgi ogrenirken diger yandan sahip olduklarininda bir kismini kaybeder. Her yasin kayiplari vardir. Bu kayıplar ancak cocuğun hazıroluşluğu tamamlandığında başarıyla terkedilir.


Gelisim belli bir sira izler. Her gelisim doneminin belli normalleri vardir. Saglikli gelisim geciren bir cocuk zorlanmadan normal gelisim odevlerini yerine getirebilir. Ancak cocugun gelisiminin desteklemedigi bir ust alanina zorlanmasi hem gelisimsel hem de psikolojik sorunlara sebep olacaktir. Bu bağlamda ailelerini, çocukların gelişim özelliklerini desteklemediği isteklerde bulunmamaları yararlı olacaktır.


Örneğin kaybetme konusunda, 2 yaş çocuğunun biberonundan, memesinden ayrılmasını bekleyebilirken, oyuncaklarını paylaşmasını, dolayısyla diğer çocuklarla uyum içerisinde oynamasını bekleyemeyiz. Çocuk henüz bu gelişime hazır değildir, zorlanmamalıdır.
2 yaş çocuğu tek başına,
3 yaş çocuğu yanında diğer çocuklarında oynamasına tahammül ederek ama onların oyunlarına çokta girmeyerek yani yan yana ama başka oyunlar oynayarak,
4 yaş çocuğu birlikte oyun oynamayı başarmaya başlayarak ama birlikteliğin gereği olan kurallardan oldukça rahatsız olarak,
5 yaş çocuğu daha fazla çocukla daha çeşitli oyunlar oynamayı başararak, kurallarla ara sıra sorunlar yaşayarak, gerektiğinde kendi kurallarını koyarak,
6 yaş çocuğu ise gerek oyun gerekse toplum kurallarını belli ölçülerde kavrayarak ve çocukla ya da ortamla ilgili özel bir sorun yoksa uyumlu bir şekilde ilişkilerini düzenleyerek gelişimine devam eder.

Aşağıda 3,4,5,6 yaş çocuklarının sosyal ve duygusal gelişim özellikleri özetlenmiştir. Bunları bilmeniz sizi çocuğunuzla ilgili beklentileriniz konusunda aydınlatacaktır.

3 yaş Sosyal Gelişim Özellkileri
• Anne–babasını örnek alır. Onların yaptıklarını yapabilirler. Konuştuklarını konuşur, giydiklerini giymek isteyebilirler.
• Telefona cevap verebilirler.
• Büyüklerden onay almak isterler.
• Sınırlamaları sürekli test ederler.
• Sıklıkla yalnız oynamayı tercih eder. Hayali oyunlar oynayabilirler.
• Diğer çocuklarla oyunlar kurabilirler.
• Sıralarını bilirler.
• Başkalarıyla birlikte oynamaya başlarlar.
• Başkalarıyla olmaktan hoşlanırlar.
• İletişime hızlı geçebilirler.
• Beceri gerektirmeyen grup faaliyetlerinden hoşlanırlar.
• Sözel istekleri yerine getirir, yardımcı olurlar.
Duygusal Gelişim Özellikleri
• Topluluk içinde kendinden beklenen uygun davranışları gösterebilirler.
• Duyguları inişli çıkışlıdır.
• Çok hızlı duygu değişikliği yaşayabilir. Bebeğini severken birden ona vurmaya başlayabilirler.
• Ağlama nöbetleri ve tutturmaları olabilir.
• Yabancı olduğu nesne ve faaliyetlerden korkabilirler.
• Bazen bebek gibi davranabilirler.
• Rüyaları hakkında konuşmaya başlayabilirler.
• Kendinden emin görünürler.
• Konulan sınırlar dışı davranabilirler.
• Negatif, küstah olabilirler.
• Kontrollü özgürlüğe ihtiyaçları vardır.

4 yas

Sosyal Gelişim Özellikleri​
• 10 dakika süreyle televizyon seyrederler.
• Sınırlamaları test eder. Annelerine sorarlar.
• Tepkinizi gözlemek için argo sözler kullanırlar.
• Grup aktivitelerini severler.
• Farklı cinsiyet rollerini bilirler.
• Yetişkinlerin aktivitelerini taklit ederek oyun oynarlar.
• Diğer çocuklarla oynarlar.
• Gruba katılırlar.
• Sosyaldirler.
• Çok konuşur, her şeye karışırlar.

Duygusal Gelişim Özellikleri​
• Bazen ilgi çekmek için bebek gibi davranırlar.
• Korkularında artış olur. Karanlık, böcek, yalnız kalma en sık olanlarıdır.
• Şaka yapmayı severler.
• Kendine güvenirler.
• Bağımsız olmayı severler.
• Uyumludurlar.
• Yetenekleri ve yapabildiği aktiviteler artmıştırlar.
• Sorumluluk almayı severler.
• Kurallara uyarlar.

5 yas

• Kurallara daha fazla uyumludurlar.
• Kurallı oyunlara katılırlar.
• Sıraya girerler.
• Grup oyunları oynarlar.
• Gruba uyum sağlarlar.
• Yakın arkadaşlıklar kurmaya başlarlar.
• İş birliği gerektiren oyunlar oynarlar.
• Açık havada oynamayı daha çok severler.
• Çevreye, şehirlere, dükkânlara ilgi duymaya başlarlar.
• Sorumluluk almayı severler.
• Büyükleri sevindirmekten hoşlanırlar.
Duygusal Gelişim Özellikleri
• Duygularını sözcüklerle ifade etmeye başlarlar.
• Kolay utanırlar.
• Ölüm hakkında duyguları ortaya çıkarlar.
• Bağımsızlıktan hoşlanırlar.
• Ağır başlı ve güvenilirdirler.
• Tek ve geçerli düşüncenin kendi düşünceleri olduğuna inanırlar.
• Düşüncelerine karışılmasını istemezler.
• Kendisine saygı duyulmasını beklerler.
• Bazen ispiyon, vurma, itme gibi davranışlar gösterebilirler.
6 yas

Sosyal Gelişim Özellikleri
• Yaşıtlarıyla oynamayı severler.
• Denetim olmadan 4-5 çocuk birlikte oynayabilirler.
• Oyun oynarken kurallar koyarlar.
• Arkadaşlarını değerlendirebilirler.
• Yaşıtlarıyla ortak oyunlar kurarlar.
• Arkadaşlarını seçerler.
• Başkalarına oyunun kurallarını açıklarlar.
• Kurallı oyunları oynar, kurallara uyar, uymayanları uyarırlar.
• Açık hava ve hareketli oyunları tercih ederler.
• Özgürlüklerine düşkündürler.
• Sosyal kuralların mantığını anlamaya başlarlar.
• Haklarını korurlar.
• Sorumluluk alır ve yerine getirirler.
• Toplulukta sohbete katılırlar.
Duygusal Gelişim Özellikleri
• Öfke, kıskançlık, sevinç, heyecan gibi çeşitli duygular yaşarlar.
• Mantık dışı korkuları olabilirler.
• Empati yetenekleri gelişirler.
• Başkalarının duygularını anlar, önem verirler.
• Takdir edilmeyi sever, gösteriş yaparlar.
• Büyüklerin ilgisini çekmeyi isterler.
• Yetişkin rollerini taklit ederler.
• Duygularını belli eder, nadiren saklamaya çalışırlar
• Duygularını belli etmek için araçlardan, oyunlardan yararlanabilirler.
• Kendilerine güvenirler
• Kendilerini ifade etmede özgün yollar bulabilirler.
• Yeni durumlara kolay uyum sağlarlar.
• Bağımsızlığı severler.
• Sevdikleri üzgün olduğunda anlar ve destek olmaya çalışırlar.
• Gerçekci düşünür, çözümcüdürler.
• Heyecanlı ve serüvenli oyunları severler.

Kaynak: Elif KOCA, 2006. “Çocuğunuzu Ne kadar Tanıyorsunuz” GOA yayınları.İstanbul

Çocuklara istendik bir davranışı kazandırmanın en kolay yolu örnek olmadır. Çünkü çocukların en başarılı uygulayabildikleri öğrenme yolu taklittir. Eğer ebeveynler olarak siz paylaşmayı, işbirliği yapmayı, karşındakine saygı duymayı, inatlaşmamayı, rekabete girmeyi ama rakibi parçalamamayı, embati kurmayı öğrenebildiyseniz bu özellikleri temsil eden davranışlar sergileyeceksiniz demektir. Bu davranışları sizden gören çocuğunuz sizi taklit ederek gelişiminin desteklediği bir dönemde öğrenmeyi gerçekleştirecektir. Bunun için özel çabalar sarfetmeye ya da çocuğu gereksiz zorlamaya gerek yoktur. Zaten uzmanlar olarak en tercih ettiğimiz ve sağlıklı bulduğumuz ebeveynlik modeli en doğal davranımlı olanıdır. Yani anne, babanın kendi neyse çocuğuna da onu yansıtması ve beklentilerini bu yönde hazırlamasıdır. Sigara içen bir ebeveynin her ne kadar çocuğuna sigaranın zararlı etkilerinden söz etsede çocuğunun sigara içmesini engelleyememesi çocuğun ürettiği bir sorun olmaktan çok ebeveynin kendindekiyle ideali arasındaki uyumsuzluk sorununun yansımasıdır.

Bir başka örnek, çocuğunun çok inatçı olduğundan yakınan ailelere evde inatlaştığı kim var sorusunu sorarız. Çünkü inat tek başına üretilip geliştirilebilecek bir davranış modeli değildir. Bir partner gerektirir, benzer şekilde kaybetmeyi öğrenememe sorununda olduğu gibi. 3 yaşındaki çocuk oyunda kaybetmekten hoşlanmıyor ve mızıkçılık yapıyorsa sorun yok ama 6 yaşındaki yapıyorsa sormak lazım…

Evde mükemmele oynayan kim var?

Elif KOCA
Uzm.Pedagog
"Baby&You" dergisi Ocak 2012
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler  
► Çocuklarda Öğrenme Güçlüğü Psk.Bahattin GÖKTAN
► Çocuklarda Öğrenme Güçlükleri Psk.Dnş.Ece AKIN BAKANAY
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,989 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Kaybetmeyi Öğrenme' başlığıyla benzeşen toplam 15 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
 
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


17:24
Top