2007'den Bugüne 92,325 Tavsiye, 28,223 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Burun Tıkanıklığı
MAKALE #9363 © Yazan Op.Dr.Sinan YÜCEL | Yayın Ağustos 2012 | 4,800 Okuyucu
Burun solunum açısından en önemli organlardan biridir. Koku ve tat alınımına yardımcı olma yanında, solunan havanın temizlenmesi, nemlendirilmesi ve ısıtılmasını sağlar. Bu nedenle normalde solunum, burundan yapılmalı, burundan nefes alınmalı ve verilmelidir. Aşırı eforda, spor yaparken, koşarken alınan hava yetmezse ağız da solunuma katılabilir. Bir an için burun elle tıkandığında burun solunumunun önemi, burun solunumunun olmamasının yaşam kalitesini nasıl azalttığı ve sıkıntı yarattığı anlaşılır.

Burun tam ortasındaki bir duvarla sağ ve sol olmak üzere iki bölmeye ayrılmıştır. Burun içi tümüyle boş değildir. Her bir burunda 3 adet konka denilen önden arkaya doğru uzanan etler vardır. Bu etler solunan havanın kontrol edilmesi, ısıtılması, nemlendirilmesi, temizlenmesi görevlerini yapar.


Dış ortamdaki neme, ısıya, kirliliğe bağlı olarak şişen ve inen yapılardır. Özellikle geceleri dönüşümlü olarak şişer ve inerler, böylece bir tarafın, bir süre dinlenmesi sağlanır. Bu, normal fizyolojik bir olaydır. Birçok insan, bunun farkına varmaz.


Burun tıkanıklığı, hastanelere başvurular arasında en sık karşılaşılan şikâyetlerden biridir. Burun tıkanıklığının pek çok sebebi vardır. Bunlar tek başlarına burun tıkanıklığı yapabilecekleri gibi birkaç sebep birlikte burun tıkanıklığı yapabilir.


Burun Tıkanıklığının Başlıca Sebepleri


Enfeksiyonlar:


• Burun İçi Enfeksiyonları-Rinitler: Mikroplar burun içine yerleştikten sonra, burun içindeki dokularda şişlik ve akıntı olur ve burunda tıkanıklık gelişir.


Her insan yılda yaklaşık iki veya üç defa nezle, grip olur. Bu sayı, çocuklarda daha fazladır, yaş ilerledikçe, vücut savunması geliştikçe azalır. Basit soğuk algınlığı, virüs denilen mikroplar tarafından oluşturulur. Virüsler çoğunlukla başka insanlarla aynı ortamlarda bulunmakla havadan geçer.


Antibiyotikler virüslere etki etmez, bazı virüslere etkili ilaçlar vardır ancak basit enfeksiyonlarda yan etkilerinin fazla olmasından dolayı bu tür ilaçlar kullanılmaz. Verilen basit nezle-grip ilaçlarının amacı şikâyetlerin ortadan kaldırılmasıdır. Burun açıcı, burun akıntısını seyreltici ilaçlar kullanılabilir.


• Akut Sinüzitler:
Kişinin direncinin zayıf olması sonucu bakteri dediğimiz mikroplarda ilave olursa sıklıkla beraberinde sinüs dediğimiz yüz kemiklerinin içindeki boşlukları da tutarak sinüzite yol açabilir. Burun tıkanıklığı ve koyu burun akıntısı yanında iltihaplanan sinüsün yerine göre, yanak, üst dişler, gözlerin arkasında veya arasında, alında ağrı ve hassasiyet hissedilebilir. Antibiyotik gerekir.

• Kronik Sinüzitler:
Enfeksiyonlar 6-8 hafta içinde düzelmiyorsa kronik burun ve sinüs enfeksiyonları oluşur. Burun tıkanıklığı daha artar, burun ve geniz akıntısı, yüzde basınç hissi görülür. Bazı hastalarda burunda polip dediğimiz et büyümeleri görülebilir. Enfeksiyon akciğerlere ilerleyerek kronik öksürük, bronşit ve astım oluşturabilir.

Akut iltihaplar-sinüzitler genellikle antibiyotikle iyileşir; kronik olanlarda operasyon gerekebilir.


Yapısal Sebepler:


Septum Deviasyonu (burun kemik ve kıkırdak eğriliği): Burun içini ikiye ayıran duvarın eğriliği, burun yapısının dışarıdan da belli olan eğriliği, burundan hava geçişini azaltabilir. Bu eğrilikler, çoğunlukla doğum esnasında ve erken çocukluk döneminde olan bir darbe, kaza ile ilgilidir. O anda muayenede yapılsa bir problem görülemeyebilir, ancak burun büyüdükçe eğrilik ortaya çıkar. Bu tür yapısal bozukluklarda sıklıkla tedavi cerrahidir. Burun içinden yapılan operasyonlarla, kıkırdak ve kemik yapıdaki eğrilikler düzeltilir.

• Burun Eti Şişliği:
Ayrıca, burun içindeki konka denilen etlerinde değişik hastalıklar ve uzun süreli şişmeleri sonucu yapıları bozulur ve burun tıkanıklığına, burun akıntısının yönünü etkileyerek, hastalıkların uzun sürmesi veya süreklilik kazanmasına sebep olabilir. Kronik sinüzit oluşumuna yol açabilir. Burun etinin tedavisi cerrahidir. Büyümüş etler tüm alınmaz, küçültülür.

• Geniz Eti Büyümesi:
Çocuklarda sık görülen "geniz etleri" büyüklüğü de burun tıkanıklığına yol açar. Geniz eti, burnun içinde değil arkasında geniz kısmında yer alır. Geniz eti büyümesinde genetik yapı yanında alerji ve enfeksiyonlar da artırıcı rol oynar Geniz eti normalden büyükse burun arkasını tıkayarak, havayolunu kapatır. Ağzından nefes alınmasına yol açar.

Ağızdan nefes almak çocukta, horlamaya, sıkıntılı ve terli uyumaya, diş çürüklerine, ağız ve çene yapısında bozulmalara, kulak problemlerine sebep olur. Tedavi için geniz etinin çıkartılması gerekir.


Burunda Yabancı Cisimler:


Burna nohut, bezelye, çekirdek, oyuncak, düğme, iğne vb. yabancı cisimlerin sokulması çocuklarda burun tıkanıklığına yol açan sebepler arasındadır. Uzun süren ve tedavi edilemeyen özellikle tek taraflı, kötü kokulu burun akıntısı olduğunda akla bu tür yabancı cisimler gelmelidir.


Yabancı cisimler canlı ya da cansız olabilir. Küçük pil vs. gibi bazı kimyasal yapıda yabancı cisimler burun mukozasında harabiyet oluşturabilir.


Tedavide mevcut yabancı cisim uygun aletler kullanılarak çıkarılır. Burada önemli olan cismin arkaya genze doğru kaçırılmamasıdır. Bu durum yabancı cismin soluk borusuna kaçmasına neden olabilir. Bu nedenle kulak burun boğaz uzmanının müdahale etmesi gerekir. Yabancı cisim çıkarıldıktan sonra mutlaka burun boşluğunda başka yabancı cisim olup olmadığına bakılmalıdır.


Alerji:
Alerji, vücudun yabancı cisimlere karşı normalden fazla reaksiyon göstermesidir. Burun, alerjik şikâyetlerin ortaya çıktığı en önemli organlardan biridir. Burun içindeki konka dediğimiz etler alerji nedeniyle olması gerekenden fazla şişer. Kişi, alerjik olduğu maddelerle karşılaştığı zaman, burun akıntısı, burunda tıkanıklık, hapşırma, burun kaşıntısı gibi birçok rahatsızlık olur. Burnu etkileyen alerjik maddeler daha çok solunan havadaki alerjenlerdir. Bazen yiyeceklere karşı olan alerjilerde burnu ve solunum yollarını etkileyebilir. Alerjide en etkili tedavi, alerjik olunan maddeden uzak durmaktır. Fakat bu her zaman mümkün değildir. Böyle durumlarda, antistaminik, dekonjestan, kortizon türü ilaç veya aşı tedavisi gerekebilir.

Antihistaminik ilaçlar bazen uyku hissi verebilir, refleksleri azaltabilir. Dekonjestan ilaçlar kullanılırken, kişinin yüksek tansiyonu, göz tansiyonu, düzensiz kalp atışları, idrar yapma zorluğu olmamasına dikkat edilmelidir. Vücuda zarar vermemesi için, kortizon sıklıkla burun spreyi olarak kullanılır. Bu tür ilaçlar, hekim kontrolünde ve dikkatle kullanılmalıdır.

Alerji aşıları uygun ve düzenli olarak uygulanırsa, yüksek oranda başarılı olurlar.

Vazomotor Rinit:


Alerji ve enfeksiyon olmadığı halde bazı kişilerde; hava ısısının değişmesiyle, uçucu gaz olarak boya, sigara, kimyasal maddeler (benzin gibi), soğuk havada, hava kirliliğinde, parfüm etkisinde, psikolojik streslerde, yetersiz tiroid bezi fonksiyonunda, hamilelikte, bazı tansiyon ilaçları ve burun açıcı damlaların fazla veya uzun süreli kullanımında konkalardaki bozulmaya bağlı olarak burun tıkanıklığı olur. Vazomotor rinit denilen bu hastalıkta olabildiğince ortamda iyileşme sağlanmaya çalışılmalıdır. Rahatsızlığın erken evrelerinde, burun tıkanıklığı geçici ve geri dönüşümlüdür. Yani, tıkanıklığa sebep olan faktörler düzeltilirse, durum düzelir. Hastalığın ilerlediği durumlarda damarların elastikiyeti bozular, varisleşir. Tıkanıklık kalıcı hale gelir. İlaç ve cerrahi tedavi yollarına başvurulur.


Burun Tümörleri:


Burun içinde oluşan iyi ve kötü huylu tümörler özellikle tek taraflı burun tıkanıklığı, zaman zaman kanlı olabilen burun akıntısı, yüz ağrısı, koku alma problemleri yaparlar. İlerlemiş vakalarda burun ve sinüslerin komşuluğundaki yapılara hastalık yayılabilmektedir. Öncelikle göze, kafa tabanı yoluyla beyin zarı ve beyin dokusuna yayılım gösterirler. Çalışma ortamının kirliliği, toz ve kimyasal maddeler hastalık oluşumunda önemli rol oynar.


Tümör tipleri çeşitlilik gösterebilir. Görüntüleme yöntemlerine ( tomografi, MRI ) başvurularak burun ve sinüsler incelenir. Tümör düşünülen hastalardan biyopsi alınarak patolojik inceleme ile tanı konulur. Tedavide tümörün tipine göre cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi tercih edilir.
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Burun Tıkanıklığı" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Sinan YÜCEL'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Sinan YÜCEL'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Sinan YÜCEL Fotoğraf
Op.Dr.Sinan YÜCEL
İstanbul
Doktor "Kulak, Burun, Boğaz - KBB"
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi1 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Op.Dr.Sinan YÜCEL'in Makaleleri
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Burun Tıkanıklığı' başlığıyla benzeşen toplam 14 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Baş-Boyun Kanserleri Ocak 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


03:15
Top