2007'den Bugüne 92,323 Tavsiye, 28,223 Uzman ve 19,980 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Başarı Yolculuğu
YAZI #187 © Yazan Psk.Dnş.Selahattin ÖNER | Yayın Kasım 2008
Sevgili arkadaşlar,



İnsanın mutlu olmasının temelde iki yolu vardır: Birincisi isteklerini azaltmak, ikincisi imkanlarını artırmaktır. Bu yazıyı okuduğunuza göre siz ikincisini yani imkanlarınızı artırmayı seçmişsiniz diye kabul edebiliriz. Ya da sınava hazırlanan diğer öğrenciler gibi tek amacınız var demektir: O da başarılı olmaktır.

Zaten hiç bir öğrenci bilinçli olarak başarısızlığa kodlanmaz. Peki neden bir bölümü daha yolun başında çalışmayı bırakırken diğer bir bölümü yolun yarısında pes ediyor yada bir bölümü motivasyonunu hiç azaltmadan sene sonuna kadar aynı mükemmellikte çalışabiliyor. Bu yazımızda bu sorunun cevabını irdelemeye çalışacağız.

Sevgili arkadaşlarım,

Başarılı insanlarla başarısız insanlar arasındaki en önemli fark; inançları ve bakış açılarıdır.Öğrencilerin bir bölümü başlamadan yenilgiye yoğunlaşıyor yenilgiye yoğunlaşan da doğal olarak yenilgiye mahkum olur. Bu durumu çok güzel bir şekilde özetleyen bir hikaye var:

Başarının sırrını araştıran bir öğrenci bu bilgeliğe sahip bir bilgenin yanına gider ve ona sorar: “Efendim, ben başarının sırrını arıyorum. Zor işleri yapan insanlar nasıl yapıyor? Bunu nasıl başarıyor?”

Bilge adam öğrenciyi alıp ormanın derinliklerine kung fu öğrencilerinin eğitim yaptığı bir yapıya götürür. Öğrenciye şimdi gözlem yap ve gözlemlerinin sonucunu bana anlat der. Öğrenci dikkatlice etrafına bakınır ve gözlemini anlatmaya başlar: “Kung fu öğrencileri tahta kırıyorlar ; ama bazı öğrenciler tahtayı kırarken bazıları kıramıyor.” der. Bilge adam: “ Peki tahtayı kıran öğrencilerle kıramayan öğrenciler arasındaki fark nedir , biliyor musun” ? diye sorar. Öğrenci: “Bilmiyorum.” der. Bilge adam: “İşte bu fark bir işi başarabilen insanlarla başaramayan insanlar arasındaki farktır, yani başarının sırrıdır. Tahtayı kırabilen insanlar, elini tahtanın altında görebilen insanlardır. Kıramayan yani başaramayan insanlar ise tahtanın kalın yüzeyine odaklanıp tahtayı kırabileceğine inanmayan insanlardır.

Şimdiye kadar bir şeyi başarmak için başarabileceğimize inanmamız gerektiğine değindik.

Peki başarılı olmak için sadece inanç yeterli mi ?

Kesinlikle yetmez. Bunun için bir de çaba gerekli. İnanç ve çaba bir kayığın iki küreği gibidir. Bu küreklerden biri eksik olursa, kayık etrafında döner ve hiçbir zaman hedefine ulaşamaz. Çabasız inanç, suyu düşünerek susuzluğumuzu gidermeye, ateşi düşünerek ısınmaya benzer.

Peki başarı başka neyi gerektirir?,

Başarı karşı konulmaz bir ısrar gerektirir. Başarılı olmak istiyorsanız asla vazgeçmeyin. Dünyada hiç bir şey ısrar etmenin yerini tutamaz. Ne yetenek ne de deha. Çevremizde çok yetenekli çok zeki ama başarısız bir sürü insan var.

Bu insanların çoğu, belli bir süre çalışmışsa da ve bir noktaya kadar gelmişse de ilk yenilgisinde pes ettiklerinden kaybetmişlerdir. Belki biraz daha ısrar etselerdi farklı yerlerde olacaklardı. Sınavlara hazırlık süreci de pes etmemeyi ısrar etmeyi gerektirir. Unutmayalım ki öğrenmek akıntıya karşı kürek çekmeye benzer Kürekleri bıraktığınız zaman yerinizde sayamazsınız, geriye doğru gidersiniz.

Öğrencilerin çok ciddi bir kısmı da çalışmasına rağmen başarılı olamıyor.Bunun en temel nedenlerinden biri, kendisine ait bir çalışma stratejisinin olmamasıdır.

Elinde bir sürü kaynağı var bir bölümü dershaneye gidiyor bir bölümü özel ders de alıyor ama yine de başarılı olamıyor. İmkan var ama imkanları doğru bir şekilde kullanamıyor.Bu durumu şuna benzetebiliriz: Bir yolculuğa çıkacaksınız elinizde bir sürü harita var; ama siz bu haritaları kullanmayı bilmiyorsunuz.

Sanırım elinizdeki haritalar çok da fazla işinize yaramaz. Hedefinize ulaşabilmeniz için doğru haritayı doğru yerde kullanmanız lazım. Bunun için de öncelikle öğrenmeyi öğrenerek kendinize ait bir öğrenme stratejisi geliştirmelisiniz.

Mutlu ve umutlu bir gün diliyorum Yazının devamını bir sonraki yazımda okuyabilirsiniz


Bir önceki yazımızda başarılı bir yolculuk yapmak için
yapılması gerekenler üzerinde durmuştuk bu yazımız da
o yazının devamı niteliğinde olacaktır.

Sevgili arkadaşlar ! Bilmeniz gereken bir gerçek vardır ki:
Bu yolun uzun bir yol olduğu gerçeğidir. Bu yol sabır gerektirir.
Israr gerektirir. Uzun bir yolculuğa çıkacaksınız. Bunun bir maraton olduğunu unutmayın. Hemen sonuca ulaşmayı beklerseniz hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. Puanlarınızın hemen yükselmesini
beklemeyin. Salladığımız her kürek, hemen elmaslarla dolmaz. Çok çalışıp sabredin. e Bu yolculukta yolun tamamını görmeniz de gerekmiyor. Bu yolculuk gecenin karanlığında araba kullanmaya
benzer. Farlar birkaç yüz metre ileriyi göstermesine rağmen karanlığın içinde binlerce kilometre yol alırız. Oysa ilerlememiz için iki yüz metreyi görmemiz yeterlidir .

Çin bambu ağacının yetişmesi, sabır ve olumlu ısrar için güzel bir örnektir.

Önce ağacın tohumu ekilir. Ağaç sulanır ve gübrelenir. Birinci yıl tohumda herhangi bir değişiklik olmaz.Tohum yeniden sulanıp gübrelenir. Bambu ağacı ikinci yılda da toprağın dışına filiz vermez. Üçüncü ve dördüncü yıllarda her yıl yapılan işlem tekrar edilerek bambu tohumu sulanır ve gübrelenir.Fakat inatçı tohum bu yılda da filiz vermez. Çinliler büyük bir sabırla beşinci yılda da bambuya su
ve gübre vermeye devam ederler.ve nihayet beşinci yılın sonlarına doğru bambu yeşermeye başlar ve altı hafta gibi kısa bir sürede yaklaşık 27 metre boyuna ulaşır. Akla gelen ilk soru şudur : Çin bambu ağacı 27 metre boyuna altı hafta da mı yoksa beş yılda mı ulaşmıştır? bu sorunun cevabı tabii ki beş yıldır.büyük bir sabırla
ve ısrarla tohum beş yıl süresince sulanıp gübrelenmeseydi
ağacın büyümesinden hatta var olmasından söz edebilir miydik ?
Bir başarının şartları her zaman çok basittir.bir süre için çalışın,
bir süre tahammül edin.her zaman inanın ve hiçbir zaman
geri dönmeyin. Unutmayın ki çiçek vaktinden önce açmaz.
Bu yolculukta , sizi sürekli çelişkiye düşürecek iki ses gelecektir
içinizden . Biri çalışmanız gerektiğini söyleyecek diğeri
eğlenmeniz yada hayata kahretmeniz gerektiğini söyleyecek.
Başarı ya da başarısızlık hangi sese kulak verdiğinize göre değişir.
Çalışmadığınız zaman içinizdeki ses muhtemelen bahaneler
üretmeye başlar. Bundan şundan ötürü çalışmadım şeklinde
savunma mekanizmaları geliştirecek . Bu da başarısızlık getirecektir.

Bahaneler üretmek yerine sorumluluk almalıyız. Unutmayalım ki
hiç kimse bize hayatı bir reçete olarak sunmaz. Hayatımız bir tercihler silsilesidir. Bu hayatta tercihler yaparız.çalışır veya çalışmayız. Hayata bir şeyler verdiğimiz oranda hayat bize bir şeyler verir. Şans dediğimiz şey bile fırsatlarla hazırlıklı olarak karşılaşmaktan başka bir şey değildir. Alman düşünür GOETHE ’ nin dediği gibi “ yaşamak,kendi kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak, etinden kemiğinden kendi heykelini yapmaktır.”Unutmayın ki başarılı olmuş tüm insanlar ilk zaferini kendisine karşı kazanmıştır. Bu nedenle rüzgarı suçlamayı bırakmalıyız. Yelkenleri
kullanmayı öğrenmeye bakmalıyız. Maratonun başında sizi bekleyen bir başka tehlike de erteleme alışkanlığıdır. Erteleme alışkanlığı çok masumane görünen ve çok sinsi olan bir alışkanlıktır. “Yarın başlarım” deriz, yarın gelir tekrar “ yarın “ deriz sonra haftaya ve haftalar devam eder. Birinci yarı yılın sonuna geliriz “Bu tatilde çok iyi çalışacağım.” deriz ve sonra “ zaten
yeterince yoruldum. Ben şimdi tatilimi yapayım . İkinci dönem
mükemmel bir şekilde başlayacağım.” deriz ve süreç aynı
şekilde devam eder. sene sonu gelir artık seneye demeye başlarız. Bu nedenle mutlaka bir programınız olsun ve bu günün işini hiçbir şekilde yarına bırakmayın. Size verilen kaynakları özellikle de dergi ve testleri hiç bir şekilde aksatmayın.

Unutmamamız gereken başka bir şey de bu süreçte bazen
kapatmamız gerektiği gerçeğidir . Bazen siz çok çalıştığınızda sizi çekemeyen insanlar olacak. Bu insanlar sizinle dalga geçeçek. “Çok çalışma kafayı yersin.” Ya da bir takım lakaplar takarlar.
Onları önemsemeyin. Sadece varış noktasını ve zaferinizi düşünün. Kimse çok çalışmaktan kafayı yemez. unutmayın bir işteki başarı o işe ayrılan mesai ile doğru orantılıdır. Dersleri ne kadar düşünürseniz kendinizi derslerinize ne kadar yürekten adarsanız başarılı olma şansınızı o kadar artırırsınız.

Sonuç olarak diyeceğim şudur ki sizlere :
Büyük mutluluklara ulaşmanın yolu küçük mutlulukları ertelemekten geçer ve hayat mükafatını tahammül etmesini bilenlere verir. Bu yıl bazı isteklerinize sınır getirin, parlak bir gelecek sizi bekliyor. Geleceğin aydınlık yarınlarında mutlu yarınlara emin adımlarla yürümeniz dileklerimle başarı yolunda başarılar diliyorum.
     Beğenin    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Yazan Uzman
Selahattin ÖNER Fotoğraf
Psk.Dnş.Selahattin ÖNER
Antalya
Psikolojik Danışman
TavsiyeEdiyorum.com Üyesi20 kez tavsiye edildiİş Adresi Kayıtlı
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.Dnş.Selahattin ÖNER'in Makaleleri
► Başarı Yolculuğu Psk.Dnş.M. Burak OLGUN
► Başarı Transferi Psk.Mehmet Enver BAYATLI
► Başarı ve İç Motivasyon Psk.Dnş.Kemal TUNCER
► Başarı Merdiveni Psk.Dnş.Metin KILIÇ
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,980 uzman makalesi arasında 'Başarı Yolculuğu' başlığıyla benzeşen toplam 16 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Geleceğimize Yön Vermek Kasım 2008
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


07:36
Top