Öfke Kontrolü
1) Öfke nedir?
Öfke diğer duygularımız gibi normal, insana özgü duygulardan biridir. Ayrıca incindiğimizi, haklarımızın yenildiğini, isteklerimizin karşılanmadığını, ilişkimiz, değerlerimiz, inancımız ve hırslarımızdan feda ettiklerimizi, olması gerekenden daha fazla çaba sarf ettiğimiz durumdur. Öfke hafif bir gerilimden yıkıcı bir patlamaya kadar giden geniş bir aralıkta olabilmektedir. Diğer duygularda olduğu gibi biyolojik ve fizyolojik değişimler oluşmakta, öfkelenildiğinde kalp atımı ve kan basıncı yükselmekte, enerji hormonları olan adrenalin ve noradrenalin düzeyleri değişmektedir.
2) İnsanlar neden öfkelenir?
Öfkeye bir çok faktör etkendir. Bunlardan bazıları şunlardır:
1. Genlerimiz: Psikoloji alanında yapılan birçok araştırma sonuçlarına göre, kişiliklerimizin yüzde ellisi genetik olarak programlanmaktadır. Bu Tabula Rasa (Boş kağıt) olarak dünyaya geldiğimiz inancını çürütmektedir.
2. Sağlık durumumuz: Bedensel bir engelin olması, çoğu zaman dengeli beslenmemek, sağlık problemleri, kronik hastalıklar vb. öfkeye zemin hazırlamaktadır.
3. Dış Dünya (Çevremiz) Trafik sıkışıklığı, yere tüküren insanlar, hava sıcaklığı vb.
4. Beklentiler: Adalet, nezaket kuralları, kurallara uymak, sınırları iyi çizmek, herkesin işinde iyi olması gibi evrensel doğrular yerine getirilmediği takdirde öfke oluşabilmektedir.
5. İş Koşulları ve çalışanlar arasında ki Mobing: İş yerinde sorunların olması, çalışanlar arasında ki rekabet – Çatışma, ücret azlığı vb.
Kültürümüz kadınları sosyal olarak şartlayıp öfkelerini ifade etmelerini kısıtlarken, erkeklere daha çok şans tanımaktadır.
3) Öfkenin sağlığa etkileri nelerdir?
Öfke uygun bir biçimde ifade edilmediğinde fiziksel ve psikolojik sorunlar ortaya çıkmaktadır. Baş ağrıları, mide problemleri, duygusal sorunlar, kaygı, Anksiyete, depresyon vb. görülebilmektedir. Pedagoji Profesörü Guido Sschmidt öfkenin kalp krizi riskini arttırdığını yaptığı araştırmalarla kanıtlamıştır.
4) Öfke kontrolü nedir?
Öfkelenen bireyin bunu doğru bir biçimde dışa vurmasına öfke kontrolü denir. Bireyin öfkesini şiddet içermeyen bir şekilde, agresif tutumlardan kaçınarak ifade etme beceridir.
5) Öfke Kontrol yöntemleri nelerdir?
a) Rahatlama ve Gevşeme:
Derin nefes alarak rahat bir ortamın hayal edilmesi öfke duygusunu hafifletecektir. Bu anlamda bir çok teknik internet üzerinden de araştırılabilir. Kısaca açıklayacak olursak;
- Nefes alırken göğsümüz yerine diyaframdan derin nefes almak, solunumu ağız yerine burundan yapmak
- Derin nefes alırken “sakin ol” ifadesini tekrarlamak
- Daha önce rahat olduğumuz bir durum veya bir yeri hayal etmek ve gözümüzde canlandırmak
- Yoga, Plates gibi egsersizler, yine kişinin rahatlamasını sağlayan resim, hat sanatı vb. gibi faaliyetlerde bulunmak bireyin sakinleşmesine olanak sağlayacaktır.
b) Problem Çözme Becerisi
Bireylerin en çok yaptığı hata problemi çözmeye yönelik çaba sarf etme yerine problem üzerinde kalarak bu durumun daha da ilerlemesini sağlamalarıdır. Bu anlamda sorunu çözmeye yönelik hedef belirlemek ve bu hedef doğrultusunda ilerlemek öfkemizi hafifletmemizde büyük rol oynayacaktır.
c) İletişim Becerisini Güçlendirmek
Olağan dışı bir durumda bireyler fevri davranarak düşüncelerini hızlı bir şekilde söylemekte, bunun da ortamın daha da alevlenmesine olanak verdiğini unutmamalıyız. Söylemek istediğinizi sakin bir şekilde düşünün ve karşınızdakinin de düşüncelerini ifade etmesine olanak sağlayın.
d) Düşünce biçimini değiştirme
Öfkeli insanlar konuşmalarında küfür ederek de dışa vurabilmektedir. Öfkelenmiş bireylerin düşünceleri çok abartılı ve dramatik olmaktadır. Bu anlamda bu abartılı kalıpların yerine daha gerçekçi düşüncelerin yerleştirilmesine çalışılmalıdır. Örneğin; “Lanet olsun, sınav için göstermiş olduğum tüm emeklerim boşa gitti” demek yerine “ Bu sınav sonucunda yapmış olduğum hatalarımın farkındayım, bir daha ki sınavımda eksik olan yerlerime daha çok yoğunlaşacağım” gibi bir olumlamalarda bulunmak daha doğrudur. Kısacası öfkelendiğinizde var olan durumu değiştiremeyeceğinizi hatırlamanız size daha çok gerçekçi ve kabullenmiş kılacaktır.
Öfkeli insanlar onaylanma, kabul görme, adalet, eşitlik, anlaşma gibi konularda her şeyin onların düşünce kalıplarına göre ilerlemesini istemektedir. Oysa bunu herkes kendine göre isteyerek uygulamaya geçirmek ister. Gerçek şudur ki öfkelenmeyen bu gereksinimlerin karşılanmadığında hayal kurarken, diğeri öfkesine yenik düşer ve saldırgan davranış kalıplarıyla varolma arayışında bulunur.
Kısaca özetleyecek olursak öfkenin olmadığı bir dünyanın olamayacağını unutmayın. Elbette birçok faktör sizin öfkelenmenize neden olmaktadır. Hayat; yaşam savaşı, acı, kayıp, sadakatsizlik, kabul görmeme, ve başkalarının davranışları ile sürmeye devam edecektir. Bunu ne yazık ki değiştirebilecek bir sistem bulunmamakta. Bu anlamda bu durumların sizleri etkilemesine izin vermeyiniz. Öfke kontrolünüzü sağlayarak hayatınızın daha mutlu bir şekilde ilerlemesine lütfen olanak tanıyın.
Öfke diğer duygularımız gibi normal, insana özgü duygulardan biridir. Ayrıca incindiğimizi, haklarımızın yenildiğini, isteklerimizin karşılanmadığını, ilişkimiz, değerlerimiz, inancımız ve hırslarımızdan feda ettiklerimizi, olması gerekenden daha fazla çaba sarf ettiğimiz durumdur. Öfke hafif bir gerilimden yıkıcı bir patlamaya kadar giden geniş bir aralıkta olabilmektedir. Diğer duygularda olduğu gibi biyolojik ve fizyolojik değişimler oluşmakta, öfkelenildiğinde kalp atımı ve kan basıncı yükselmekte, enerji hormonları olan adrenalin ve noradrenalin düzeyleri değişmektedir.
2) İnsanlar neden öfkelenir?
Öfkeye bir çok faktör etkendir. Bunlardan bazıları şunlardır:
1. Genlerimiz: Psikoloji alanında yapılan birçok araştırma sonuçlarına göre, kişiliklerimizin yüzde ellisi genetik olarak programlanmaktadır. Bu Tabula Rasa (Boş kağıt) olarak dünyaya geldiğimiz inancını çürütmektedir.
2. Sağlık durumumuz: Bedensel bir engelin olması, çoğu zaman dengeli beslenmemek, sağlık problemleri, kronik hastalıklar vb. öfkeye zemin hazırlamaktadır.
3. Dış Dünya (Çevremiz) Trafik sıkışıklığı, yere tüküren insanlar, hava sıcaklığı vb.
4. Beklentiler: Adalet, nezaket kuralları, kurallara uymak, sınırları iyi çizmek, herkesin işinde iyi olması gibi evrensel doğrular yerine getirilmediği takdirde öfke oluşabilmektedir.
5. İş Koşulları ve çalışanlar arasında ki Mobing: İş yerinde sorunların olması, çalışanlar arasında ki rekabet – Çatışma, ücret azlığı vb.
Kültürümüz kadınları sosyal olarak şartlayıp öfkelerini ifade etmelerini kısıtlarken, erkeklere daha çok şans tanımaktadır.
3) Öfkenin sağlığa etkileri nelerdir?
Öfke uygun bir biçimde ifade edilmediğinde fiziksel ve psikolojik sorunlar ortaya çıkmaktadır. Baş ağrıları, mide problemleri, duygusal sorunlar, kaygı, Anksiyete, depresyon vb. görülebilmektedir. Pedagoji Profesörü Guido Sschmidt öfkenin kalp krizi riskini arttırdığını yaptığı araştırmalarla kanıtlamıştır.
4) Öfke kontrolü nedir?
Öfkelenen bireyin bunu doğru bir biçimde dışa vurmasına öfke kontrolü denir. Bireyin öfkesini şiddet içermeyen bir şekilde, agresif tutumlardan kaçınarak ifade etme beceridir.
5) Öfke Kontrol yöntemleri nelerdir?
a) Rahatlama ve Gevşeme:
Derin nefes alarak rahat bir ortamın hayal edilmesi öfke duygusunu hafifletecektir. Bu anlamda bir çok teknik internet üzerinden de araştırılabilir. Kısaca açıklayacak olursak;
- Nefes alırken göğsümüz yerine diyaframdan derin nefes almak, solunumu ağız yerine burundan yapmak
- Derin nefes alırken “sakin ol” ifadesini tekrarlamak
- Daha önce rahat olduğumuz bir durum veya bir yeri hayal etmek ve gözümüzde canlandırmak
- Yoga, Plates gibi egsersizler, yine kişinin rahatlamasını sağlayan resim, hat sanatı vb. gibi faaliyetlerde bulunmak bireyin sakinleşmesine olanak sağlayacaktır.
b) Problem Çözme Becerisi
Bireylerin en çok yaptığı hata problemi çözmeye yönelik çaba sarf etme yerine problem üzerinde kalarak bu durumun daha da ilerlemesini sağlamalarıdır. Bu anlamda sorunu çözmeye yönelik hedef belirlemek ve bu hedef doğrultusunda ilerlemek öfkemizi hafifletmemizde büyük rol oynayacaktır.
c) İletişim Becerisini Güçlendirmek
Olağan dışı bir durumda bireyler fevri davranarak düşüncelerini hızlı bir şekilde söylemekte, bunun da ortamın daha da alevlenmesine olanak verdiğini unutmamalıyız. Söylemek istediğinizi sakin bir şekilde düşünün ve karşınızdakinin de düşüncelerini ifade etmesine olanak sağlayın.
d) Düşünce biçimini değiştirme
Öfkeli insanlar konuşmalarında küfür ederek de dışa vurabilmektedir. Öfkelenmiş bireylerin düşünceleri çok abartılı ve dramatik olmaktadır. Bu anlamda bu abartılı kalıpların yerine daha gerçekçi düşüncelerin yerleştirilmesine çalışılmalıdır. Örneğin; “Lanet olsun, sınav için göstermiş olduğum tüm emeklerim boşa gitti” demek yerine “ Bu sınav sonucunda yapmış olduğum hatalarımın farkındayım, bir daha ki sınavımda eksik olan yerlerime daha çok yoğunlaşacağım” gibi bir olumlamalarda bulunmak daha doğrudur. Kısacası öfkelendiğinizde var olan durumu değiştiremeyeceğinizi hatırlamanız size daha çok gerçekçi ve kabullenmiş kılacaktır.
Öfkeli insanlar onaylanma, kabul görme, adalet, eşitlik, anlaşma gibi konularda her şeyin onların düşünce kalıplarına göre ilerlemesini istemektedir. Oysa bunu herkes kendine göre isteyerek uygulamaya geçirmek ister. Gerçek şudur ki öfkelenmeyen bu gereksinimlerin karşılanmadığında hayal kurarken, diğeri öfkesine yenik düşer ve saldırgan davranış kalıplarıyla varolma arayışında bulunur.
Kısaca özetleyecek olursak öfkenin olmadığı bir dünyanın olamayacağını unutmayın. Elbette birçok faktör sizin öfkelenmenize neden olmaktadır. Hayat; yaşam savaşı, acı, kayıp, sadakatsizlik, kabul görmeme, ve başkalarının davranışları ile sürmeye devam edecektir. Bunu ne yazık ki değiştirebilecek bir sistem bulunmamakta. Bu anlamda bu durumların sizleri etkilemesine izin vermeyiniz. Öfke kontrolünüzü sağlayarak hayatınızın daha mutlu bir şekilde ilerlemesine lütfen olanak tanıyın.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Öfke Kontrolü" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Pdg.Sedat BAŞ'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Pdg.Sedat BAŞ'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
| Makale Kütüphanemizden | ||||
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
