2007'den Bugüne 92,259 Tavsiye, 28,210 Uzman ve 19,973 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklarda Konuşma Gecikmesi
MAKALE #12708 © Yazan Psk.İlay AKTOPRAK | Yayın Haziran 2014 | 3,539 Okuyucu
Gecikmiş konuşmanın tanımı uzmanlar tarafından konuşmanın akıcılığı, anlamı ve kelime dağarcığında yetersizlikle karakterize olan bir konuşma engeli olarak yapılmaktadır. Fakat bunun gecikmiş bir konuşma olup olmadığını tespit edebilmek için en temel özellik, çocuğun kendi yaş dönemine göre nasıl bir gelişim gösterdiğidir. 0-3 yaş arasında dil gelişiminin hala devam ediyor olması bu dönemde bir konuşma gecikmesi olarak değerlendirilmeyebilir, ancak eğer diğer dönemlerde çocuk kendi yaşıtlarından dil gelişimi alanında farklılık gösteriyorsa bu durum uzmanlar tarafından değerlendirilmelidir.
Peki, konuşma gecikmesindeki belirtiler nelerdir? Konuşmada kısıtlılık, yaşına göre yetersiz sözcük dağarcığı, cümle kurmada güçlük ve gecikme, duygu, düşünce ve isteklerini beden dili ile ortaya koyma, kişiler arası iletişimde sözcüklerden ziyade işaretleri kullanma, anlaşılmadığını ve kendini ifade edemediğini hissettiğinde sinir hali, atma, vurma, fırlatma gibi davranışlar görülebilmektedir.
Konuşma gecikmesinin nedeni olarak birçok faktör ele alınabilir. Bunlar; fizyolojik faktörler (işitme kaybı, geçirilen hastalıklar ya da zekâ geriliği, konuşma organları arasındaki koordinasyon sorunları), genetik yapı (örneğin, aile fertlerinden birinin geç konuşmuş olması), duygusal yapı ve çevresel etkenler (0-6 yaş grubu için aile temelli) olarak ele alınabilir. Nedenlerinin çeşitli olmasından kaynaklı bu durum çok iyi değerlendirilmeli ve ana neden bulunarak bir müdahale planı uygulanmalıdır.
Çocukta bulunan işitme kaybı ya da koordinasyon sorunları yani fizyolojik nedenler, konuşmada gecikmeyi etkileyebilmektedir. Bebeklik döneminde (0-1 yaş aralığında) geçirilen ağır hastalıklar bazen hem fizyolojik açıdan hem de çevresel faktörler bakımından çocukta konuşma gecikmesini tetikleyebilmektedir. Bu dönemde hasta olan bir çocuğa hastalığı konusunda daha fazla ilgi gösterildiğinde çocuk agulama, ses çıkarma, dinleme ve taklit etme döneminden bir nebze de olsa uzak kalacağından konuşma için tamamlanması gereken ilk evreyi atlamış olur. Bunun yanı sıra, eğer çocukta fizyolojik açıdan bir sıkıntı yoksa çocuğun hem duygusal yaşantısına hem de çocuğun etkilenebileceği çevresel faktörlere bakılmalıdır. Çocuğun yaşadığı duygusal problemler çocuğun konuşma ve dil gelişimini olumsuz etkileyebilmektedir. Aile ortamında ilgi ve sevginin az olması, çocuğun ciddi bir şekilde korkutulması, ebeveynlerin mükemmeliyetçi yaklaşımı, ihmal ve istismar da bu durumu tetikleyen faktörlerden bir tanesi olarak ele alınmaktadır. Ayrıca, çocuğun çevresinin çocuğu konuşması için motive etmemesi, çevrenin çocukta konuşma gereksinimi yaratmadan her istediğinin anında yerine getirmesi, çocuğun hareketlerle ya da mimiklerle anlattığı durumları hemen anlayarak yerine getirme ve aile ortamında çocuğa yeterli uyarıcıların verilmemesi de konuşmanın gecikmesine neden olan faktörler arasındadır.
Peki, bu durumları gözlemliyorsanız ve çocuğunuza bir konuşma gecikmesi olduğunu düşünüyorsanız neler yapmalısınız? Fizyolojik yapıyı göz ardı etmeksizin, ailelerin ilk olarak yapması gereken çocuğu odyometrik bir değerlendirme için uzman bir kişiye götürmektir. Bunun yanı sıra, eğer çevresel faktörlerden kaynaklı bir gecikmenin söz konusu olduğunu düşünüyorsanız çocuğun konuşmasını desteklemek için çocuğunuzun kullandığı bedensel iletişimi göz ardı etmeli, sessiz jest ve mimikleri anladığınız halde anlamazlıktan gelmelisiniz. Böylece çocuğun sözsüz iletişimini ödüllendirmemiş olursunuz. Bu durumda çocuk hareketlerinin anlaşılmadığını düşünerek konuşma ihtiyacı duyacaktır. Ancak çocuk zaman zaman bu durumdan kaynaklı öfkelenebilir ve saldırganlık davranışı gösterebilir. Bu dönemde kreşin en büyük faydası, akranlarının onun işaretlerini anlamıyor olması ve çocuğun kendini ifade edebilmek için daha fazla iletişim kurmak istemesidir. Ayrıca, aile ortamı çocuk için en önemli sosyal çevredir. Çocuk, ilk olarak bu ortamda birçok şeyi öğrenecektir. Bu nedenle, aile içi iletişime önem verilmeli ve aile bireyleri arasında iletişim kurularak çocuğa örnek olunmalıdır. Bu durum sadece okulun, sadece uzmanın ya da sadece ailenin desteği ile tam anlamıyla başarıya ulaşamayabilir. Bu birimlerin her biri işbirliği içinde olarak çocuğa destek olmalıdır. Çocuk her başarısında sözel olarak, bedensel olarak ya da maddesel olarak ödüllendirilerek çocuğun motivasyonu artırılabilir.
Anne babalar genellikle çocuklarının konuşma ve dil becerilerini çocuğun yaşıtları ile kıyaslamaya giderek değerlendirmeye çalışırlar fakat bazı durumlarda bu doğru bir değerlendirme olmayabilir. Çocuklar arası bireysel farklılıklar ve çevresel faktörler konuşma becerisinde önemli faktörlerdir. Aile genellikle bunları göz ardı ederek değerlendirme yaptığında var olan durumu göz ardı edebilir ya da aşırı bir kaygıya kapılabilir. Bu nedenle, ailelerin çocuklarını gözlemlemesinin yanı sıra konuşma konusunda uzman olan birinin değerlendirmesi çok daha doğru ve yönlendirici olabilmektedir.

İlay AKTOPRAK
Uzm. Psikolog
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklarda Konuşma Gecikmesi" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.İlay AKTOPRAK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.İlay AKTOPRAK'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İlay AKTOPRAK'ın Yazıları
► Çocuklarda Geç Konuşma Veysel KIZILBOĞA
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,973 uzman makalesi arasında 'Çocuklarda Konuşma Gecikmesi' başlığıyla benzeşen toplam 18 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Okula Başlarken... Eylül 2014
◊ Boşanma ve Çocuk Haziran 2014
◊ Ergenlik Psikolojisi Haziran 2014
◊ Helikopter Aileler Haziran 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


13:53
Top