2007'den Bugüne 92,301 Tavsiye, 28,216 Uzman ve 19,976 Bilimsel Makale
Site İçi Arama
Yeni Tavsiye Ekleyin!



Çocuklara Bedenini Korumayı Öğretmeliyiz!
MAKALE #12715 © Yazan Psk.İlay AKTOPRAK | Yayın Haziran 2014 | 6,155 Okuyucu
Son zamanlarda ülkemizde yaşanan çocuklara yönelik cinsel istismar ve şiddet olayları ve bu olayların medya tarafından gündeme getirilmesi birçoğumuzu tedirgin etmektedir. Peki anne, baba ve çocukların etrafındaki yetişkinler olarak bizler onların bu durumlardan nasıl korunmasını sağlayabiliriz?

Çocuklar genellikle sözel ifadelerden ziyade davranışsal modellemelerden daha büyük anlamlar çıkarabilmektedirler. Bu nedenle de çocuklara “Yabancı biri gelip sana bir şey vermek isterse…”, “Biz yanında olmadan seni bir yere götürmek isterse…” gibi başlayan cümleler çocuklar için hem havada asılı kalacak hem de onları kaygıya ve korkuya sürükleyebilecektir. Korku dolu nasihatler çocukların sosyal gelişimlerini, özgüven duygularını zedelerken ve çocuğun içe kapanma, sosyal çevrelerden korkma ve kopma durumlarını yaşanmasına neden olabilmektedir. Bundan dolayı da çocuklara kendilerini koruyabilmeleri için yapabileceklerimiz sadece nasihat vermek olmamalıdır.

Bu nedenle çocuklara bu konular hakkında temel öğretilerden yola çıkmalıyız. İşte burada, MAHREMİYET EĞİTİMİ’nden söz edebiliriz. Mahremiyet eğitimi kişiye özel bir eğitimdir ve en önemli parçası ise TEMEL DAVRANIŞ REFLEKSİ’dir. Temel davranış refleksini utanma hissi olarak yorumlayanlar olsa da bu refleks daha çok bir kişinin kendine yönelen bir tehlikeden ani bir refleks ile kendisini koruyabilmesini düşündürmektedir. Kendimize yönelik anormal davranışın ne olduğunu bilmesek bile, bu refleks sayesinde rahatsızlık duyarız ve o ortamdan uzaklaşmak isteriz. Bu refleksi nasıl mı kaybediyoruz? Çocuklar sosyal ortamlara daha kolay uyum sağlayabilsinler diye biz yetişkinlerin onlara verdiğimiz tepkilerin bunda etkili olduğu söylenebilir. “Neden hemen tepki gösteriyorsun?”, “Hoşuna gitmeyen şeylere hemen hayır deme.”, “Ne var sanki seni sadece seviyor?”, “Bırak amca seni öpsün”, “Pek yabanisin” gibi cümleleri ailelerin ağzından duymak mümkün. Peki, çocuklar neden hoşlanmadıkları bir şeye sahte bir onay davranışı göstermeli ki? Çocukların sosyal uyumlarının güçlü olması adına(!) söylenenler ve davranışlar çocuğun zaman içerisinde Temel Davranış Refleksinin azalmasına neden olabilecekken, aynı zamanda çocukların bu gibi durumlardan rahatsız olmasını engelleyecektir. Bundan dolayı da çocukların huzursuzluk ve rahatsızlık duyduğu konularda onları anlayışla karşılamamız gerektiğini düşünmekteyim.

Temel Davranış Refleksini çocuklara nasıl kazandırmalı ya da nasıl desteklemeliyiz?

Bedenim bana ait bilinci! Çocuklar, 3-4 yaş itibariyle kendilerinin bir birey olduklarını ve kendi bedenini fark etmeye başlar. Bu yaş itibari ile bizler de çocuğun bedeni ile ilgili kararları ona da sormalı ve kendi bedeninin özel olduğunu fark ettirmeliyiz. Örneğin, “terlediğinde çocuğa sorulmadan atletini değiştirme davranışı” çocuğunuza kendi bedenine hâkim olmadığını, bedeni hakkındaki kararları sizlerin ya da başkalarının alabileceğini düşündürtebilmektedir. “Terlemişsin değiştireyim istersen” cümlesi çocuğun bedeninin ona ait olduğunu hissettirecek ve kendi bedenine kendi izni olmadan yapılan müdahaleleri daha rahat hissedebilecektir.

İzin verirsem dokunabilirsin bilinci! Çocuğun sadece bedeninin kendine ait olduğunu değil aynı zamanda kendi bedenine hâkim olduğunu bilmesi de önemlidir. Vücuduna dokunulmasını istemediği takdirde ısrarcı davranılmamalıdır. Bu, çocukların kendi bedenlerini koruma refleksini geliştirmesini sağlayacaktır.

Dokunulmaması gereken bölgelerim var refleksi! Özellikle küçük yaştaki çocukları severken cinsel organlarına dokunarak, öperek, vurarak sevgi gösterisinde bulunmamız sıkça rastladığımız bir durumdur. İşte bu durum, çocuğun özel bölgelerinin var olduğunu fark etmemesine ve bunun başkaları tarafından da yapıldığında normal karşılamasına neden olabilmektedir.

Tüm bu bahsettiğimiz durumlar aslında bizlerin de sahip olduğumuz KİŞİSEL SINIRLARIMIZ ile ilgilidir. Nasıl bizler bu kişisel sınırlarımıza önem veriyorsak, çocukların da küçük yaştan itibaren bu kişisel sınırları yaşlarına eş değer olarak yaratmaları gerekir. Fakat bu durum doğuştan gelen bir durum olmadığı için biz yetişkinlerin onlara model olması oldukça önemlidir. Bunların yanı sıra çocuklarımıza Temel Davranış Refleksini kazandırmak adına uygulayabilecek birçok şeyden bahsetmek mümkün;[/list]Çocuklar kaç yaşında olursa olsun her ortamda üzeri değiştirilmemelidir. Özel bir yere gidilip üzerinin değiştirilmesi çocuğa örtük bir mesaj vermektedir: “Bu özel bir durum”.[/list]Ev ortamlarında da tuvalet ve banyo kullanımlarının özel olduğu belirtilmelidir. [/list]Aynı zamanda “SOSYAL DAVRANIŞ BECERİSİ” üzerinde durulmalı ve çocukların öfke refleksleri ve hayır deme becerileri köreltilmemelidir. Çocukların rahatsız olduğu durumlara öfke göstermesinin doğal olduğu fark edilmeli ve rahatsız olduğu durumlara tepki göstermesine saygı duyulmalıdır. Tıpkı bizlerin istediği gibi!

Belki de aklınıza “zaten bunları öğrenecek nasıl olsa, şimdi bunları yapmanın ne anlamı var?” gibi sorular gelebilir. Muhakkak çoğu çocuk bunu yaşantılarla birlikte öğrenecektir fakat unutmamalıyız ki aile ortamında yaşanmışlıklar ve öğretiler çocukların ileriki dönemlerinde onların davranışlarını şekillendirmektedir; çünkü aile ortamı çocukların sosyal hayata hazırlandığı sahne arkasıdır. Daha sağlıklı, daha bilinçli çocuklar yetiştirebilmek ümidiyle…

İlay AKTOPRAK
Uzm. Psikolog
Yazan
Bu makaleden alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir:
"Çocuklara Bedenini Korumayı Öğretmeliyiz!" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Psk.İlay AKTOPRAK'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Psk.İlay AKTOPRAK'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.
     1 Beğeni    
Facebook'ta paylaş Twitter'da paylaş Linkin'de paylaş Pinterest'de paylaş Epostayla Paylaş
Makale Kütüphanemizden
İlgili Makaleler Psk.İlay AKTOPRAK'ın Yazıları
► Boşanmanın Çocuklara Yararları Psk.Dnş.İsa Özgür ÖZER
► Çocuklara Sorumluluk Kazandırma Psk.Sena KANDAŞ
► Çocuklara Sınır Koyma Psk.Ahmet SERT
► Çocuklara Sınır Koymak Psk.Şahika AKKUŞ SERT
TavsiyeEdiyorum.com Bilimsel Makaleler Kütüphanemizdeki 19,976 uzman makalesi arasında 'Çocuklara Bedenini Korumayı Öğretmeliyiz!' başlığıyla benzeşen toplam 19 makaleden bu yazıyla en ilgili görülenleri yukarıda listelenmiştir.
► Okula Başlarken... Eylül 2014
◊ Boşanma ve Çocuk Haziran 2014
◊ Ergenlik Psikolojisi Haziran 2014
◊ Helikopter Aileler Haziran 2014
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.


23:14
Top