ÖFKE

Bu hafta sizinle hayatımızdaki çok tanıdık bir konuya el atmak istiyorum. Bu haftanın konusu Öfke. Kendisi iyi bir şey midir, faydası var mıdır yoksa kötü bir şey midir? Öncelikle bunları bir kenara bırakıp öfkeyi tanıyalım derim. Adaletsizlik veya engellenme yaşadığımızda ya da kişiliğimize saldırı olduğunda yaşadığımız bir duygudur. Hayatımızın ise her anında bu duyguyu deneyimleriz. Sabah erken uyandırıldığımızda, trafikte yaşadığımız sorunlarda, iş yerindeki arkadaşımızla olan anlaşmazlıklarda, , akşam ailemizde oluşan sorunlarda, tatil günündeyken acil koduyla işe çağırılmamızda ve hayatın birçok noktasında öfke duygusu bizimledir.

Bu duygu öncelikle evrenseldir. Tüm insanlarda aynı şekilde görülür. Örneğin Amerika’daki bir yönetici ile Afrika’da balta girmemiş ormanda yaşayan Dünya ile alakası olmayan kişinin yüz ifadelerindeki öfke duygusu aynı şekilde yaşanır. Yani insana özgü normal bir histir. Ve bize olumlu açıdan katkısı vardır. İnsan öfkelendiğinde en güçlü anını yaşar. Tüm gücünü bedeninde toplayabilmiştir. Asıl mesele bundan sonrasıdır. Öfkelenim sonrası kişinin neler yapacağıdır. Öfkesinin farkında olup isteklerini bilen, anlatmak istediğini karşıya aktarabilen kişiler öfkesini sağlıklı şekilde kullanmış ve çevresiyle ilişki sistemini korumuş olur. Fakat öfke kontrolü olmayan kişiler, duygusunun yönlendirmesiyle sözlü ya da fiziki olarak saldırganca davranışlar gösterebilir. Öfke uygun ifade edildiğinde, son derece sağlıklı ve doğal bir duyguyken kontrolden çıkıp yıkıcı hale dönüştüğünde iş hayatında, kişisel ilişkilerde ve genel yaşam kalitesinde sorunlara yol açar. Pek çok kişisel ve sosyal problemler diye adlandırdığımız aile içi şiddet, fiziksel ya da sözel saldırganlık, toplumsal şiddet, ilişki problemleri veya uyumsuzluk gibi durumların temelinde öfke vardır. Öfke kontrolünde amacımız öfkelenmemize yol açan diğer insanları, olayları veya durumları değiştirmek değildir. Kendi içsel ve dışsal tepkilerimizi kontrol edebilme becerisi kazanmak ve bu becerileri yapıcı bir şekilde kullanabilmektir.

Öfkesini kontrol etmede zorlanan kişiler psikolojik desteğe başvurmaktadır. Psikolojik destek alan kişilere öfkeleriyle baş edebilmeleri için beden ve nefes kontrolü, düşüncelerini kontrol edebilme becerisi, problem çözme becerileri, yapıcı iletişim becerileri, günlük yaşamda mizah kullanımı gibi çeşitli beceriler kazandırılmaktadır. Bu beceriler kişinin kendi dünyasını ve çevresini daha yaşanılır huzurlu bir dünyaya dönüştürmektedir.






kula, Kula devlet hastanesi, kula devlet hastanesi psikolog, öfke, öfke kontrolü, selendi, kulada psikolog var mı, salihli psikolog, psikolog ali çetin, kulada çocuk psikologu var mı