Çizgi Filmler ve Çocuklar
Günümüzde çocuklar çizgi filmlere artan ilgi göstermektedirler. Bazı bebekler 6 aylıktan itibaren film izlemeye başlamakta, 2–3 yaşında ise tutkulu seyirciye dönüşmektedirler. Araştırmalar çocukların okul yılları boyunca mezun olana dek 1800 saat t.v. izlediklerini ortaya koymaktadır.
Çok fazla çizgi film seyreden çocuklarda duygusal, ruhsal ve beyin sağlığına ilişkin sorunlara daha sık rastlanmaktadır. Elektronik medyaya gömülen çocukların çevreyle iletişimlerinin azalması beynin sosyal sistemlerinin gelişmesine engel olur. Pokemon dizisinin yaygınlaştığı dönemde çocuklarda epilepsi nöbetlerinde artış gözlemlenmiştir. Çizgi filmlerde görüntülerin hızlı aktarılmasının çocuklarının beyinlerini etkileyebileceği tartışılmıştır.
Günde 3–4 saat televizyon izleyen çocuklarda, hiç televizyon izlemeyen çocuklara kıyasla dikkat eksikliği bozukluğuna %30–40 oranında daha fazla rastlanmaktadır.
Pek çok çizgi film seriler olarak tasarlanmaktadır. Sevdiği filmi her gün izleyen çocuk bağımlı hale gelmekte, ekrandaki görüntülerin sürekli olarak değişmesine maruz kalmaktadır. Bu durumda çocuğun hayal gücünün gelişmesi mümkün olmamaktadır.
Çocuklar çizgi film kahramanlarının atlayıp derine daldıklarını ve yüksek yerlerden sıçrayıp zarar görmediklerini defalarca seyretmektedirler. Bu durum gerçeklik hakkında doğru olmayan algının gelişmesine neden olmaktadır. Küçük çocuklar izledikleri sahneleri taklit ederler. Televizyon karşısında geçen her saat için çocukların yaralanma riski % 34 artmaktadır.
Televizyon güçlü bir eğitim aracı olduğu kadar yıkıcı etkiler de içerir. Dünyada artan şiddet olaylarının kökeninde televizyon ve çizgi filmlerde yer alan sahnelerin de etkisi olduğu düşünülmektedir. Araştırmalar televizyondaki şiddet sahnelerini izleyerek büyüyen çocukların acı ve başkalarının eziyet görmelerine karşı duyarlılıklarının azaldığı, şiddetten korkmadıkları ve daha saldırgan davrandıklarını ortaya koymaktadır. Çizgi filmler 1 yaşında çocuğun bile davranışlarını etkilemektedir. Şiddetin gerçekçi biçimde yansıtıldığını, sıklıkla yinelendiğini ve cezalandırılmadığını gören çocuklarda saldırgan davranışlar artmaktadır.
Bölümlerinde değer yargılarına yer vermeyen Sünger Bob, eğitici değer taşımayan Teletubbies, olumlu iletişim becerilerine yer vermeyen Simpsonlar uzmanların eleştirilerine maruz kalmaktadır. 1969 yılında üretilmesine karşın Elmo ve diğer karakterlerle çocuklara saymayı ve alfabeyi eğlenceli şekilde öğretmeyi hedefleyen Susam Sokağı, dünyayı merak eden bir çocuğun fen deneyleri ve gözlemlerle sorunlara çözüm ürettiği Sid The Science Kid, sanat ve müzik eserlerinin tanıtıldığı Little Einstein, değişik hayvan ve yaşam biçimlerinin anlatıldığı Zoboomafoo, sihirli bir kütüphanede yaşayan Theo ve Cleo’nun maceralarını konu alan Between the Lions uzmanların önerdiği çizgi filmler olarak dikkat çekmektedirler.
Pepee hızı düşürülmüş sahneler, yaşam olayları hakkında olumlu iletilerle dikkati çekmekte dir; örneğin yarışmayı kaybeden çocuğun büyük ebeveynler tarafından bir başka oyunu kazanabileceği açıklamasıyla teselli edilmesi gibi. Bölümlerin farklı eğitimsel bilgilerin verilmesini sağlayacak şekilde çeşitlendirilmesi, zenginleştirilmesi gerekmektedir.
Çizgi filmler konusunda anne-babalara öneriler:
İlk 2 yıl bebeklerin beyin gelişimi üzerinde etkili olduğu iddia edilen programlar da dahil olmak üzere çocuklarınızı televizyondan uzak tutun.
Çocuklarınızın televizyon izleme sürelerini sınırlandırın; 3–8 yaş günde yarım saat, 8 yaş sonrası günde bir saat.
Televizyonunuzu tüm gün çalışır durumda bırakmayın. Tüm serbest zamanlarınızı televizyon önünde geçirerek çocuklarınız için olumsuz örnek olmayın. Ailece birlikte ve bireysel olarak eğlenceli zaman geçirebileceğiniz etkinlikler planlayın.
Çocuklarınız için doğa, dünya, farklı kültür ve yaşam biçimlerini anlatan programlar, sayı ve sözcük bilgilerini geliştirmeyi hedefleyen eğitimsel programlar seçin.
İçeriğin çocuğun yaş ve gelişimine uygun olmasına özen gösterin. Çocukların yaşlarından önce büyümelerine yol açan, duygusal olgunluklarını aşan programlardan uzak tutun, örneğin Disney kanalında gösterilen Hannah Montana’da olaylar erkekler ve popüler olma teması etrafında dönmektedir, 5–6 yaş çocuklar için uygun değildir.
Fiziksel ve sözel şiddet içermeyen programlar seçin. Küçük çocuklar kuklalar arasında olsa bile saldırganlıktan, hayvanların ölmesinden etkilenirler.
Çocuğunuzla birlikte t.v. izleyerek olayları yorumlayın. Sorun çözmek için şiddet kullanmanın dışındaki yaklaşımlardan söz edin; kişiyi uyarmak, anlaşma yapmak v.b.Vurulduğu halde ölmeyen, yüzlerce metre yükseklikten düşmesine rağmen yaralanmayan karakterden söz ederek gerçek hayatta bu durumda ağır yaralanacağını ya da öleceğini açıklayın.
Seçtiğiniz filmlerin aile değerlerinizi, sevgi, paylaşma, arkadaşlık gibi evrensel değerleri içermesine özen gösterin. Irk, din, dil, cinsiyet ayrımcılığını hedefleyen alt mesajlara dikkat edin ; “Erkekler güçlüdür”, “Kadınlar güzel olmalıdır ” v.b.
Çizgi film üreten firmalar çocukların tüketim dünyasındaki belirleyici rolünden haberdardırlar. Bu nedenle pek çok sayıda lisanslı çizgi film karakterleri satışa sunulmaktadır. Çocuğunuza bilinçli tüketici olması konusunda örnek olun.
Çocuğunuz son günlerde gece yarısı uyanıyorsa, alt ıslatmaya başlamışsa, sizden ayrılamıyorsa, televizyon izleme süresini azaltmalı, onu neyin endişelendirdiği hakkında konuşmalısınız.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Çizgi Filmler ve Çocuklar" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Dr.Melda ALANTAR'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Dr.Melda ALANTAR'ın izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
15 Beğeni 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
