Dolgu Uygulaması ve Dudak Dolguları (Permalip)
Dolgu uygulamaları-dolgu enjeksiyonları (Yağ dolguları veya hazır dolgular)
Yıllar içinde cildimizin genç ve diri görüntüsü azalmaya başlar ve birçok kırışıklık içeren bölgeler oluşmaya başlar. Dokularda hacim azalmaları ve yer değiştirmeler gözlenmeye başlar. Bu kırışıklıkların ve hacim değişikliklerinin sebepleri arasında genetik haritamızın yeri olmakla beraber çevresel etmenlerde (sigara, yerçekimi, güneş, sık mimik hareketi yapma vs.) çok büyük rol oynar.
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonlarında) kullanılan dolgu maddeleri cildimize işte bu kaybettiğimiz hacmi ve canlılığı geri vermek için kullanılır. Aynı zamanda deriden çökük yara izleri tedavisinde, çene ucu ilerletme ve alın bombeliği sağlanmasında da dolgu uygulamaları(dolgu enjeksiyonu) sık kullanılmaktadır.
Dolgu uygulamaları (dolgu enjeksiyonu) vücudumuzda istediğimiz bölgelerin hacminin artırılmasında kullanılabilir, bu mutlaka yaşlılık sonucu olması gerekmez.
Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) kullanılan dolgu maddelerini otolog dolgu maddeleri(kişinin kendi dokularından alınan dolgu maddeleri) ve hazır (dışarıdan verilen dolgu maddeleri) şeklinde genel olarak ikiye ayırabiliriz:
1-Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonlarında ) otolog dolgu maddeleri(kişinin kendi dokularından alınan dolgu maddeleri) kullanımı:
Son zamanlarda kozmetoloji alanında otolog dolgu maddeleri arasında yağ dışında diğer dokuların kullanımınında gündeme gelmesi ve kalıcılıklarının yağ dokusundan daha fazla olması nedeniyle kullanımları giderek artmaktadır. Alınması çok basit cerrahi bir yöntemle olması ve uygulanmasının çok kolay olması avantajları arasındadır.
Yağ dolgusu uygulamaları
Yağ dolgusu uygulaması aslında tam anlamıyla bir kanlanması kesilmiş doku aktarımı olayıdır, yani yağ dokusu naklidir. Biz bu uygulamaların hepsine greft uygulamaları demekteyiz. (Saç nakli ya da ekimi, kemik nakli, kıkırdak nakli, cilt nakli vb. gibi)
Yağ dolgusu uygulamaları yapılmadan önce yağ hücrelerinin alınacağı bölgeler belirlenir. (Bu bölgeler genelde bel, göbek, kalça gibi bölgeler olmaktadır) Daha sonra özel kanüller yardımı ile (liposakşın kanülleri) vakum yaratılarak yağ hücreleri dışarı alınır. Bu alınan yağ hücreleri yağ dolgusu olarak artık vücudun istenilen bölgesine (çökmüş yanaklar, hacimsiz dudaklar, çökük yara izleri, geride yapılanmış çene ucu vs) nakledilebilir.
Yağ dolgusu kalıcılığı kişiden kişiye değişmekle beraber ilk uygulamalar için 3-6 ay sonrasında % 40-60 kadardır. Devam eden yağ dolgusu uygulamaları ile bu kalıcılık oranları ve süreleri artırılabilir.
Yağ dolgusu kalıcılığını artırmaya yönelik bir çok çalışma mevcuttur. Kimi çalışmalarda yağ dokusunun çabuk okside olduğu ve alınır alınmaz havayla temas ettirmeden nakledilmesi gerektiği (No touch yöntemi) belirtilmektedir. Bazı çalışmalarda ise alınan yağ dokusunun mutlaka santrifüj edilmesi gerektiği ve bu sayede iyice sıvılaşan yağın kalıcılığının fazla olabileceği belirtilmektedir. Ne yaparsanız yapın yağ dokusunun kalıcılığının değişmediğini öne süren çalışmalarda mevcuttur.
Yağ dolgusu uygularken cerrah hangi yöntemi kullanıyorsa genellikle o yöntemin iyi olduğunu popülarize eder.
Yağ dolgusu uygulamalarında ispatlanmış tek yöntem ise yağ dokusunun kök hücrelerle desteklendiğinde kalıcılığının gerçekten arttığıdır.
Kök hücre destekli nanolipogreft (çok küçültülmüş yağ dolgusu) uygulamaları
Yağ dolgusu uygulamalarında bana göre altın yöntemdir. Hastanın uygun bölgelerinden alınan yağ hücrelerinin uygun bir method ile santrifüj edildikten sonra büyüme hormonu içerikli trombositlerden elde edilen kök hücreler ile karıştırılarak uygulanması esasına dayanır.
Bu yağ dolgusu uygulaması amacını aşmış durumdadır ve sadece dolgu değil cilt gençleştirme ve yaşlanma belirtilerinin geciktirilmesinde de etkilidir. Elde edilen yağ dolgusu oldukça sıvı olduğundan çok ince iğneler ile çok ince kırışıklıklara bile (mesela alt göz kapağı) uygulanabilir. Her türlü iz ve cilt bozukluklarında da bu yağ dolgusu kullanılabilir. Sterilizasyona çok dikkat edilmesi gerektiğinden ameliyathane şartları gerektirebilir ve maliyetli bir uygulamadır.
Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) doku kokteyli kullanımı
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) kullanılan bu yöntem ile yağ dolgusuna göre daha fazla kalıcılık elde edilir.(Mesela yağ dokusunun ilk uygulamalardaki tutma yüzdesi %20-50 civarı iken dermis denilen cilt altı dolgu maddesinde bu oran %70-80 civarına yükselmektedir.)
Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) kullanılacak doku kokteyli bazen ameliyat sırasında rahatlıkla çıkarılacak parçalardan elde edilebilirken, bazen de kullanmak için kaynak çok kısıtlı olabilmektedir.
Dolgu uygulaması(dolgu enjeksiyonu) için doku kokteyli kullanmaya karar verilmiş ise vücutta bulunan herhangi bir izli bölgenin alt tarafı kullanılabilir. (Örneğin apendisit ameliyatı izi ya da sezeryan izi gibi). Eğer hiç iz yoksa da doku kokteyli göbek deliğinden ya da hiç görünmeyen bir bölgeden alınarak dolgu uygulaması gerçekleştirilebilir.
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) kullanılmasında yağ dolgusuna tek dezavantajı alınırken kesi yapılması zorunluluğudur.
2-Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) hazır (dışarıdan verilen) dolgu maddeleri kullanımı:
Dolgu uygulamaları(dolgu enjeksiyonu) yüz bölgesini uygulanacak ise genelde iki amaç üzerinde durulur. Bunlardan ilki yılların getirdiği kırışıklıkları geri göndermek, diğeri ise istenilen bölgelere hacim kazandırmaktır.
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) kullanılan dolgu maddeleri genellikle hyalüronik asit içeriklidir. Normalde bu hyalüronik asit cildimizdeki dermal tabakada mevcuttur fakat yaş ilerledikçe azalır. İşte bu dolgu uygulamaları ile dermal dokuya kaybettiği hyalüronik asit yeniden kazandırılır.
Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) kullanılan dolgu maddeleri çizgilenmelerde ve derin kırışıklıklarda kullanılacak ise kısa etkilileri (6-12 ay), hacim kazandırmada kullanılacak ise daha uzun etkilileri (18-60 ay) tercih edilir.
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) kullanılan dolgu maddelerinin yüzlerce marka ve çeşidi mevcuttur. Bu nedenle her hekim dolgu uygulamalarında farklı dolgu maddesi kullanabilir.
Dolgu uygulamaları (dolgu enjeksiyonu) yapılırken genelde anestezi gerekmez ama bazen gerekirse kremler ile bu anestezi sağlanabilir.
Dolgu enjeksiyonu (dolgu uygulaması) yapıldıktan sonra bazen kızarıklık olabilir ve 2 gün içerisinde gerileyerek kaybolur. Dolgu enjeksiyonu(dolgu uygulaması) sonrası alerji gelişme olasılığı vardır ama çok nadirdir.
Dolgu uygulamaları(dolgu enjeksiyonu) eğer hacim kazandırmak amaçlı yapılacak ise Ca-Hidroksiapetit veya poli-L-laktik asit içerikli ürünler tercih edilebilir.
Dolgu uygulamalarında en sık kullanılan dudak dolgusu uygulamalarıdır. Günümüzde dolgu yaptırmak denildiğinde neredeyse tamamen dudak dolgusu akla gelmektedir.
Dolgu uygulamaları(dolgu enjeksiyonu) ve silikon
Sıvı silikon ve dolgu uygulamaları
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) eskiden sıvı silikon çok kullanılırdı ancak artık yasaklanmıştır ve kullanımı hiç hoş olmayan sonuçlara neden olabilmektedir. Asla dolgu uygulamalarımda(dolgu enjeksiyonu) kullanmadım ve kullanmam. Hiçbir zaman tercih etmeyiniz.
Dudak dolgusu uygulamalarında katı silikon uygulamaları (PERMALİP)
Dudak dolgusu uygulamalarında son yıllarda kullanılan kalıcı, FDA onaylı hiçbir yan etkisi bulunmayan katı silikon protezler üretilmiştir. PERMALİP adındaki bu silikon protez aynı göğüs estetiğindeki silikon protez gibidir ve dudak içine(dudak dolgusu) yerleştirilir. Dağılma, akma gibi riskleri yoktur. Rahatsızlık verdiği takdirde bu katı silikondan üretilen dudak dolgusu hemen çıkarılabilir.
Yıllar içinde cildimizin genç ve diri görüntüsü azalmaya başlar ve birçok kırışıklık içeren bölgeler oluşmaya başlar. Dokularda hacim azalmaları ve yer değiştirmeler gözlenmeye başlar. Bu kırışıklıkların ve hacim değişikliklerinin sebepleri arasında genetik haritamızın yeri olmakla beraber çevresel etmenlerde (sigara, yerçekimi, güneş, sık mimik hareketi yapma vs.) çok büyük rol oynar.
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonlarında) kullanılan dolgu maddeleri cildimize işte bu kaybettiğimiz hacmi ve canlılığı geri vermek için kullanılır. Aynı zamanda deriden çökük yara izleri tedavisinde, çene ucu ilerletme ve alın bombeliği sağlanmasında da dolgu uygulamaları(dolgu enjeksiyonu) sık kullanılmaktadır.
Dolgu uygulamaları (dolgu enjeksiyonu) vücudumuzda istediğimiz bölgelerin hacminin artırılmasında kullanılabilir, bu mutlaka yaşlılık sonucu olması gerekmez.
Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) kullanılan dolgu maddelerini otolog dolgu maddeleri(kişinin kendi dokularından alınan dolgu maddeleri) ve hazır (dışarıdan verilen dolgu maddeleri) şeklinde genel olarak ikiye ayırabiliriz:
1-Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonlarında ) otolog dolgu maddeleri(kişinin kendi dokularından alınan dolgu maddeleri) kullanımı:
Son zamanlarda kozmetoloji alanında otolog dolgu maddeleri arasında yağ dışında diğer dokuların kullanımınında gündeme gelmesi ve kalıcılıklarının yağ dokusundan daha fazla olması nedeniyle kullanımları giderek artmaktadır. Alınması çok basit cerrahi bir yöntemle olması ve uygulanmasının çok kolay olması avantajları arasındadır.
Yağ dolgusu uygulamaları
Yağ dolgusu uygulaması aslında tam anlamıyla bir kanlanması kesilmiş doku aktarımı olayıdır, yani yağ dokusu naklidir. Biz bu uygulamaların hepsine greft uygulamaları demekteyiz. (Saç nakli ya da ekimi, kemik nakli, kıkırdak nakli, cilt nakli vb. gibi)
Yağ dolgusu uygulamaları yapılmadan önce yağ hücrelerinin alınacağı bölgeler belirlenir. (Bu bölgeler genelde bel, göbek, kalça gibi bölgeler olmaktadır) Daha sonra özel kanüller yardımı ile (liposakşın kanülleri) vakum yaratılarak yağ hücreleri dışarı alınır. Bu alınan yağ hücreleri yağ dolgusu olarak artık vücudun istenilen bölgesine (çökmüş yanaklar, hacimsiz dudaklar, çökük yara izleri, geride yapılanmış çene ucu vs) nakledilebilir.
Yağ dolgusu kalıcılığı kişiden kişiye değişmekle beraber ilk uygulamalar için 3-6 ay sonrasında % 40-60 kadardır. Devam eden yağ dolgusu uygulamaları ile bu kalıcılık oranları ve süreleri artırılabilir.
Yağ dolgusu kalıcılığını artırmaya yönelik bir çok çalışma mevcuttur. Kimi çalışmalarda yağ dokusunun çabuk okside olduğu ve alınır alınmaz havayla temas ettirmeden nakledilmesi gerektiği (No touch yöntemi) belirtilmektedir. Bazı çalışmalarda ise alınan yağ dokusunun mutlaka santrifüj edilmesi gerektiği ve bu sayede iyice sıvılaşan yağın kalıcılığının fazla olabileceği belirtilmektedir. Ne yaparsanız yapın yağ dokusunun kalıcılığının değişmediğini öne süren çalışmalarda mevcuttur.
Yağ dolgusu uygularken cerrah hangi yöntemi kullanıyorsa genellikle o yöntemin iyi olduğunu popülarize eder.
Yağ dolgusu uygulamalarında ispatlanmış tek yöntem ise yağ dokusunun kök hücrelerle desteklendiğinde kalıcılığının gerçekten arttığıdır.
Kök hücre destekli nanolipogreft (çok küçültülmüş yağ dolgusu) uygulamaları
Yağ dolgusu uygulamalarında bana göre altın yöntemdir. Hastanın uygun bölgelerinden alınan yağ hücrelerinin uygun bir method ile santrifüj edildikten sonra büyüme hormonu içerikli trombositlerden elde edilen kök hücreler ile karıştırılarak uygulanması esasına dayanır.
Bu yağ dolgusu uygulaması amacını aşmış durumdadır ve sadece dolgu değil cilt gençleştirme ve yaşlanma belirtilerinin geciktirilmesinde de etkilidir. Elde edilen yağ dolgusu oldukça sıvı olduğundan çok ince iğneler ile çok ince kırışıklıklara bile (mesela alt göz kapağı) uygulanabilir. Her türlü iz ve cilt bozukluklarında da bu yağ dolgusu kullanılabilir. Sterilizasyona çok dikkat edilmesi gerektiğinden ameliyathane şartları gerektirebilir ve maliyetli bir uygulamadır.
Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) doku kokteyli kullanımı
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) kullanılan bu yöntem ile yağ dolgusuna göre daha fazla kalıcılık elde edilir.(Mesela yağ dokusunun ilk uygulamalardaki tutma yüzdesi %20-50 civarı iken dermis denilen cilt altı dolgu maddesinde bu oran %70-80 civarına yükselmektedir.)
Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) kullanılacak doku kokteyli bazen ameliyat sırasında rahatlıkla çıkarılacak parçalardan elde edilebilirken, bazen de kullanmak için kaynak çok kısıtlı olabilmektedir.
Dolgu uygulaması(dolgu enjeksiyonu) için doku kokteyli kullanmaya karar verilmiş ise vücutta bulunan herhangi bir izli bölgenin alt tarafı kullanılabilir. (Örneğin apendisit ameliyatı izi ya da sezeryan izi gibi). Eğer hiç iz yoksa da doku kokteyli göbek deliğinden ya da hiç görünmeyen bir bölgeden alınarak dolgu uygulaması gerçekleştirilebilir.
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) kullanılmasında yağ dolgusuna tek dezavantajı alınırken kesi yapılması zorunluluğudur.
2-Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) hazır (dışarıdan verilen) dolgu maddeleri kullanımı:
Dolgu uygulamaları(dolgu enjeksiyonu) yüz bölgesini uygulanacak ise genelde iki amaç üzerinde durulur. Bunlardan ilki yılların getirdiği kırışıklıkları geri göndermek, diğeri ise istenilen bölgelere hacim kazandırmaktır.
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) kullanılan dolgu maddeleri genellikle hyalüronik asit içeriklidir. Normalde bu hyalüronik asit cildimizdeki dermal tabakada mevcuttur fakat yaş ilerledikçe azalır. İşte bu dolgu uygulamaları ile dermal dokuya kaybettiği hyalüronik asit yeniden kazandırılır.
Dolgu uygulamalarında (dolgu enjeksiyonu) kullanılan dolgu maddeleri çizgilenmelerde ve derin kırışıklıklarda kullanılacak ise kısa etkilileri (6-12 ay), hacim kazandırmada kullanılacak ise daha uzun etkilileri (18-60 ay) tercih edilir.
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) kullanılan dolgu maddelerinin yüzlerce marka ve çeşidi mevcuttur. Bu nedenle her hekim dolgu uygulamalarında farklı dolgu maddesi kullanabilir.
Dolgu uygulamaları (dolgu enjeksiyonu) yapılırken genelde anestezi gerekmez ama bazen gerekirse kremler ile bu anestezi sağlanabilir.
Dolgu enjeksiyonu (dolgu uygulaması) yapıldıktan sonra bazen kızarıklık olabilir ve 2 gün içerisinde gerileyerek kaybolur. Dolgu enjeksiyonu(dolgu uygulaması) sonrası alerji gelişme olasılığı vardır ama çok nadirdir.
Dolgu uygulamaları(dolgu enjeksiyonu) eğer hacim kazandırmak amaçlı yapılacak ise Ca-Hidroksiapetit veya poli-L-laktik asit içerikli ürünler tercih edilebilir.
Dolgu uygulamalarında en sık kullanılan dudak dolgusu uygulamalarıdır. Günümüzde dolgu yaptırmak denildiğinde neredeyse tamamen dudak dolgusu akla gelmektedir.
Dolgu uygulamaları(dolgu enjeksiyonu) ve silikon
Sıvı silikon ve dolgu uygulamaları
Dolgu uygulamalarında(dolgu enjeksiyonu) eskiden sıvı silikon çok kullanılırdı ancak artık yasaklanmıştır ve kullanımı hiç hoş olmayan sonuçlara neden olabilmektedir. Asla dolgu uygulamalarımda(dolgu enjeksiyonu) kullanmadım ve kullanmam. Hiçbir zaman tercih etmeyiniz.
Dudak dolgusu uygulamalarında katı silikon uygulamaları (PERMALİP)
Dudak dolgusu uygulamalarında son yıllarda kullanılan kalıcı, FDA onaylı hiçbir yan etkisi bulunmayan katı silikon protezler üretilmiştir. PERMALİP adındaki bu silikon protez aynı göğüs estetiğindeki silikon protez gibidir ve dudak içine(dudak dolgusu) yerleştirilir. Dağılma, akma gibi riskleri yoktur. Rahatsızlık verdiği takdirde bu katı silikondan üretilen dudak dolgusu hemen çıkarılabilir.
|
Yazan
|
Bu makaleden alıntı yapmak
için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir: "Dolgu Uygulaması ve Dudak Dolguları (Permalip)" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Op.Dr.Murat ATASEVEN'e aittir ve makale, yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com (http://www.tavsiyeediyorum.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır. Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak Op.Dr.Murat ATASEVEN'in izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz. |
Beğenin 
Yazan Uzman
|
Sitemizde yer alan döküman ve yazılar uzman üyelerimiz tarafından hazırlanmış ve pek çoğu bilimsel düzeyde yapılmış çalışmalar olduğundan güvenilir mahiyette eserlerdir. Bununla birlikte TavsiyeEdiyorum.com sitesi ve çalışma sahipleri, yazıların içerdiği bilgilerin güvenilirliği veya güncelliği konusunda hukuki bir güvence vermezler. Sitemizde yayınlanan yazılar bilgi amaçlı kaleme alınmış ve profesyonellere yönelik olarak
hazırlanmıştır. Site ziyaretçilerimizin o meslekle ilgili bir uzmanla görüşmeden, yazı içindeki bilgileri kendi başlarına kullanmamaları gerekmektedir. Yazıların telif hakkı tamamen yazarlarına aittir, eserler sahiplerinin muvaffakatı olmadan hiçbir suretle çoğaltılamaz, başka bir
yerde kullanılamaz, kopyala yapıştır yöntemiyle başka mecralara aktarılamaz. Sitemizde yer alan herhangi bir yazı başkasına ait telif haklarını ihlal ediyor, intihal içeriyor veya yazarın mensubu bulunduğu mesleğin meslek için etik kurallarına aykırılıklar taşıyorsa, yazının kaldırılabilmesi için site yönetimimize bilgi verilmelidir.
